G ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 34.754 başlık/FaRk ile birlikte,
34.754 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(30/140)
- COŞMAK ile/ve/<> KOŞMAK
- COST-/COSTİ-/COSTO- ile/||/<> PLEUR-/PLEURO-/-PLEUROUS
( Kaburga. İLE/||/<> Plevra ile ilgili, yanla ilgili, kaburgayla ilgili. )
- COŞUNTU/HEYECAN ve/||/<>/< OLASILIK/İHTİMAL
- ÇOTİRA ile ÇOTRA
( Çotiragillerden, dikenli, sert pullu, kısa ve geniş, siyaha yakın esmer bir balık. BALISTES CAPRISCUS[Lat.] İLE Ağaçtan yapılmış küçük su kabı. )
- COTTON MOUTON ÇİFT KIRILMASI / COTTON MOUTON OLAYI ile/||/<> COTTON MOUTON ETKİSİ ile/||/<> COTTON MOUTON SABİTİ
- COUDÉ NEWTON CASSEGRAİN TELESKOBU ile COUDÉ TELESKOBU ile COUDÉ ODAK NOKTASI ile COUDÉ SİSTEMİ ile COUDÉ SPEKTOGRAFI ile COUETTE AKIŞI
- COULOMB / KULOMB ile/||/<> COULOMB ALANI ile/||/<> COULOMB ÇEKİMİ ile/||/<> COULOMB ENGELİ ile/||/<> COULOMB ETKİLEŞMESİ ile/||/<> COULOMB İTMESİ ile/||/<> COULOMB KURAMI ile/||/<> COULOMB KUVVETİ ile/||/<> COULOMBMETRE ile/||/<> KULOMBMETRE ile/||/<> COULOMB POTANSİYELİ ile/||/<> COULOMB SAÇILMASI ile/||/<> COULOMB SÜRTÜNMESİ ile/||/<> COULOMB UYARILMASI ile/||/<> COULOMB YASASI
- ÇOVAÇ, İBRAHİM (R.HİSARI, 1928 - 2003) :
( İş hayatına İş Bankasında memuriyete başlayarak atıldı. Şef, müdür yardımcısı ve müdür olarak değişik şubelerde görev yaptı. 3. Bölge Müdürlüğünden 35 yıl hizmet vererek emekli oldu. Bankadaki memuriyeti içinde ve sonrasında İş Bankası Emekli Sandığı Yönetim Kurulu, Anadolu Sigorta Yönetim Kurulu ve Reasüans Yönetim Kurulu üyeliklerinde bulundu. Bir siyasi partinin ilçe teşkilatında görev aldı, ayrıca İstanbul İl genel meclisi üyesi olarak görev yaptı. Rumelihisar Kulübü'nde Başkan ve Yönetim Kurulu üyesi olarak 18 dönem hizmet gördü. Ayrıca Sarıyer Spor Kulübü'nde de 13 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Sarıyer Spor Kulübü Divan Kurulu Üyesiydi. )
- ÇOVI ile ÇOVLI[Kençek]
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Hoten yönetim töresince hakandan iki seviye aşağıda bulunan kişilere verilen bir unvan. İLE Tutmaç süzgeci.[Bir kepçe biçiminde örülen, çok ince yaş dallardan yapılır.] )
- ÇÖZME GÜCÜ = AYIRMA GÜCÜ
- ÇÖZMEK ile/ve/değil/yerine SÜZMEK
- ÇÖZ(ÜL)ME/Sİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇÖZÜM/LE(N)ME/Sİ
( Tüm durum, sorun, koşul ve ayrıntıları, çözemeyebiliriz fakat çözebiliriz. )
- ÇÖZÜLMÜŞ/LÜK ile/ve/||/<> AŞILMIŞ/LIK
- ÇÖZÜM "BULMAK" ile ÇÖZÜM "YARATMAK"
- ÇÖZÜM:
ÇÖZMEK" değil/yerine/||/<>/< ÇÖZÜMLEMEK
- Çözüm için DİNLE!!!
- ÇÖZÜM ORTAKLIĞI ile YATIRIM ORTAKLIĞI
- ÇÖZÜM ÜRETMEK ile/ve ÇÖZÜM OTURTMAK
( FINDING SOLUTION vs. FIX THE SOLUTION )
- ÇÖZÜM ile/ve AÇIKLAMA
( SOLUTION vs./and EXPLANATION )
- ÇÖZÜM ile/ve/||/<>/< ANLAMAK
( SOLUTION vs./and/||/<>/< TO UNDERSTAND )
- ÇÖZÜM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARA ÇÖZÜM
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yukarı çekersek, ayak açıkta kalır. Aşağı çekersek, omuz. Neşeli kişiler, çözüm üreterek[dizlerini karnına çekerek] rahat uyur. )
- ÇÖZÜM ile ÇARE
( Genel ya da kavramsal bir olguya işaret eder. İLE Belirli bir olgu ya da soruna işaret eder. )
( Çare/ler...
Bbiledegil.blogspot.com.tr/2015/02/careler.html )
( ... ile BEYÂRİŞ )
( SOLUTION vs. WAY/HELP )
- ÇÖZÜM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇÖZÜMLEME
( Çözümleme/sorgulama(analiz), her durum/konu/ayrıntı için söz konusuyken; ("kökten/toptan") "çözüm", her durum için olanaklı değildir.
Sorumluluğumuz ve önceliğimiz de
çözmek değil çözümlemektir.
Çözümleme varsa çözüm ya da ara çözüm de yakınında bir yerde bulunacaktır. )
( [not] SOLUTION vs./and/but/||/<>/< ANALYSIS
ANALYSIS instead of SOLUTION )
- ÇÖZÜM ile/ve/||/<> DÜZENLEME
- ÇÖZÜM ile İDEAL
( SOLUTION vs. IDEAL )
- ÇÖZÜM ile/ve OYUN
( SOLUTION vs./and GAME )
- ÇÖZÜM = SOLUTION[İng.] = SOLUTION[Fr.] = LÖSUNG[Alm.] = SOLUZIONE[İt.] = SOLUCIÓN[İsp.]
- ÇÖZÜM ile/ve SONUÇ
( SOLUTION vs./and CONSEQUENCE/RESULT )
- ÇÖZÜM ile/ve/değil/yerine/> SÜREKLİ/ESASLI/KALICI/KÖKLÜ/GERÇEK ÇÖZÜM
( Bir olay ya da kişinin bir durumu/sorunu ile sınırlı/özel kalabilen. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/> Sürekli ve her koşulda, herhangi bir özel durumla sınırlı kalmayacak sürekli/kalıcı olan. )
( Seninle. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/> Senden sonra da! )
( Ne olduğu. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/> Ne/nasıl[ne/yin asıl] olması gerektiği. )
( [not] SOLUTION vs./and/>/but CONTINUAL/REAL SOLUTION
CONTINUAL/REAL SOLUTION instead of SOLUTION )
- ÇÖZÜM ile/ve TEDBİR
( SOLUTION vs./and PRECAUTION )
- ÇÖZÜM ile YANIT
( Geciken yanıt yanlış yanıttır. )
( Bir sorunun doğru çözümü, onun ancak evrensel, tarafsız bir araştırma ve sorgulama içinde çözümlenmesiyle bulunabilir. )
( Her sorunun kökeni geçmişte, çözümü gelecektedir. )
( SOLUTION vs. ANSWER/RESPONSE
Delayed response is wrong response.
Only in the dissolution of the problem in the universal solvents of enquiry and dispassion, can its right solution be found. )
- ÇÖZÜM ile YÖNEYLEM
( ... İLE Karmaşık sorunların çözümünde ve incelenmesinde, bilimsel ve özellikle matematiksel yöntemlerin uygulanışı. )
- ÇÖZÜM:
"BİZDE" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİREYDE
- ÇÖZÜMLEME/ANALİZ ile/ve ELEŞTİRİ
( ANALYSIS vs./and CRITIQUE )
- ÇÖZÜMLEME ile ETKİLE(N)ME
( ANALYSIS vs. TO (GET) EFFECT )
- ÇÖZÜMLEME ve/> GELİŞTİRME
- ÇÖZÜMLEME ile/ve ÖZGÜRLEŞTİRME
( TO ANALYSE vs./and TO FREE )
- ÇÖZÜMLEME ile/ve RAHATLATMA
( TO ANALYSE vs./and TO RELIEVE/RELAX )
- ÇÖZÜMLEME ile/ve SERİMLEME
- ÇÖZÜMLEME = TAHLİL[Ar.] = ANALYSIS[İng.] = ANALYSE[Fr.] = ANALYSE[Alm.] = ANALYSIS < ANALYEIN[Yun.] = ANALIZAR[İsp.]
- ÇÖZÜMLEME ile/ve/||/<>/> TRANSAKSİYONEL ÇÖZÜMLEME
- ÇÖZÜMLEMELER('İ)
- ÇÖZÜMLER ÜZERİNE KONUŞMAK ve/||/<>/> ÇÖZÜM ÜRETİR
- ÇÖZÜMSEL ile/ve/değil/||/<> ÇÖZÜMLEYİCİ
- ÇÖZÜMSÜZ ÇATIŞKI = TESAVİ-İ NAKİZEYN = ANTINOMY[İng.] = ANTINOMIE[Fr.] = ANTINOMIE[Alm.] = ANTI-NOMIA[Yun.]
- ÇÖZÜMSÜZLÜK ile/ve/> ÇARESİZLİK
( Çözümsüzlük hiçbir zaman çözüm değildir/olamaz! [kabul edilemez/edilmemeli, gözardı edilemez/edilmemeli, boş verilemez/verilmemeli, ertelenemez/ertelenmemeli!] )
- Çözümü KONUŞ!!!
- ÇÖZÜMÜN BİR PARÇASI DEĞİLSEK, SORUNUN BİR PARÇASIYIZDIR ile/ve/||/<> YAŞAMAKLA MEŞGUL OLMAZSAK, ÖLMEKLE MEŞGUL OLURUZ
- ÇÖZÜMÜNÜN BASİT/KOLAY OLMASI/OLMAMASI ile/ve/değil/yerine BİR ÇÖZÜMÜNÜN (VAR) OLMASI
- CPOE/COMPUTERIZED PHYSİCIAN ORDER ENTRY değil/yerine/= BİLGİSAYARDAN DOKTOR İSTEM GİRİŞİ
- CPS/CYBER PHYSICAL SYSTEMS değil/yerine/= SİBER-FİZİKSEL DÜZENLER
- CPU/CENTRAL PROCESSING UNİT değil/yerine/= MERKEZİ İŞLEM BİRİMİ
- CPU ile GPU | ile/||/<> APU
( )
( [İşlevsellik]
Genellikle genel amaçlı işlemci birimleridir ve işletim sistemi, uygulamalar, hesaplamalar ve veri yönetimi gibi çeşitli görevleri yürütmek için kullanılır. İLE ... | İLE/||/<> CPU işlevlerinin yanı sıra grafik işleme görevlerini de üstlenir. [Hem CPU hem de GPU işlevlerini tek bir çip üzerinde birleştirir.] )
( [Performans]
Grafik işleme konusunda sınırlıdır ve daha karmaşık grafik işlemlerinde zayıf performansa sahiptir. İLE ... | İLE/||/<> Daha güçlü bir grafik işleme yeteneğine sahiptir ve oyunlar, video düzenleme, 3D modelleme gibi grafik yoğun görevleri daha iyi bir biçimde işleyebilir. )
( [Güç Tüketimi]
Genellikle enerji verimliliği odaklıdır ve daha az güç tüketme eğilimindedir. İLE ... | İLE/||/<> Grafik işleme yetenekleri nedeniyle CPU'lara göre daha fazla güç tüketebilir.[özellikle grafik yoğun görevlerde] )
( [Kullanım Alanları]
Ofis uygulamaları, web tarama, veritabanı yönetimi gibi grafik işlem gerektirmeyen görevler için uygundur. İLE ... | İLE/||/<> Oyun sistemleri, multimedya düzenleme, video oynatma ve öteki grafik yoğun uygulamalar için daha uygun bir seçenektir. )
( [Bedel]
Genellikle daha ucuzdur.[çünkü daha sade bir yapıya sahiptir.] İLE ... | İLE/||/<> Bütünleşik grafik yetenekleri nedeniyle CPU'lara göre daha pahalı olabilir. )
( CENTRAL PROCESSING UNIT vs. GRAPHIC PROCESSING UNIT | vs. ACCELERATED PROCESSING UNIT vs. )
- CRACKİNG İLE REFORMİNG İLE ALKYLATİON ile/||/<> RAFİNERİ SÜREÇLERİ
( Petrol işleme teknolojileri. )
( Formül: C₁₆ → C₈ + C₈ )
- ÇRAVAKA -ile
( Dört yüce gerçek. )
- CREATO- ile/||/<> SARC-/SARCO-
( Et. İLE/||/<> Et, kas. )
- CREDIT :/yerine KREDİ
- CRISPR İLE TALEN İLE ZİNC FİNGER ile/||/<> GEN DÜZENLEME ARAÇLARI
( Modern gen düzenleme teknolojileri. )
( Formül: PAM: NGG motifi )
- CROOKES CAMI ile/||/<> CROOKES KARANLIK BÖLGESİ / KATOT KARANLIK BÖLGESİ ile/||/<> CROOKES RADYOMETRESİ ile/||/<> CROOKES TÜPÜ
( Seryum ve öteki nadir toprak öğelerinden oluşan, soğurduğu mor ötesi ışınları yüksek düzeyde tutan (geçirmeyen) bir cam türü. İLE/||/<> Güneşten gelen radyant enerjiyi göstermek için kullanılan vakumlu bir tüp içine yerleştirilmiş, ön yüzleri parlatılmış, arka yüzleri karartılmış dört düşey kanatçıktan oluşan düşey eksenli çark. İLE/||/<> Katot ışınlarının özelliklerini incelemek üzere Crookes tarafından kullanılan, bir tarafında katodu yassı alüminyum diskten öteki tarafında da anodu bir telden olumuş düşük basınçlı bir gaz boşalmalı tüp. )
( CROOKES GLASS VS. CROOKES RADiOMETER VS. CROOKES TUBE )
( LE VERRE DE CROOKES AVEC LE RADiOMETRE DE CROOKES AVEC LE TUBE DE CROOKES )
( CROOKES-GLAS MiT CROOKESSCHES RADiOMETER MiT CROOKESSCHE RöHRE / CROOKES-RöHRE )
- CRS/CONFORMAL RADIOSURGERY değil/yerine/= UYUMLU RADYOCERRAHİ
- CRYPT-/CRYPTO- ile/||/<> GYMN-/GYMNO-
( Örtülü, saklı, gizli. İLE/||/<> Çıplak, giyinik olmayan, açık, örtülmemiş. )
- CRYPTO CURRENY değil/yerine/= KRIPTO PARA
- CS-DA/SENTENCE LEVEL SENTIMENT ANALYSİS değil/yerine/= TÜMCE SEVİYESİ DUYGU ÇÖZÜMLEMESİ
- CSC İLE NİCHE İLE HETEROGENEİTY ile/||/<> KANSER KÖK GÖZELERİ
( Tümör içi göze çeşitliliği. )
( Formül: CD44+/CD24- (CSC marker) )
- CSPR/COMPUTER SUPPORT PATIENT REGISTRATION değil/yerine/= BİLGİSAYAR DESTEKLİ SAYRI KAYDI
- CÛ[Fars.] ile CÛ/CÛY[Fars.] ile -CÛ[Fars.] ile CÛ'[Ar.][Fars.]
( Arama, araştırma. İLE Akarsu, ırmak, çay. İLE "arayan, araştıran, arayıcı" anlamalarına gelen sıfatlar oluşturur. İLE Aclık, ac kalma. )
- CÜBBE ile CÜBBE
( [Tasavvuf'ta] Siyahtır. Nefs ile ilişkisizliği simgeler. İLE/VE/||/<> [Hukuk'ta...] Yakanın yeşil bölümü, hukuk davalarını, kırmızı bölümü ise ceza davalarını simgeler. Kamu hizmeti olduğundan cepleri, bağımsız olduğundan düğmeleri yoktur. Siyah rengi yasaların yetkesini, sarı rengi ise adâlete hizmet eden bu mesleğin ağırlığını simgeler. )
- ÇÛBÎN/E[Fars.] ile ÇÛBÎN[Fars.]
( Ağaçtan yapılan şey. Değnek gibi kuru nesne. İLE Nûşirevân'a karşı ayaklanmış olan, Hürmüz'ün seraskeri Behrâm'ın takma adı. )
- ÇUBUKÇU, YUSUF (SİVAS, 1966) :
( Yozgat'tan transfer edildi. Sarıyer'in 27 Lig, 2 Kupa ve 13 özel maç olmak üzere 42 maçında forma giydi, Lig maçlarında 49, kupa maçlarında 6 ve özel maçlarda 22 olmak üzere toplam 77 gol yedi. Kaleci antrenörü olarak çalışmaktadır. )
- CÜCE BUĞDAY ile/değil/yerine BUĞDAY
- CÜCE YILDIZLARDA:
BEYAZ ile/ve/||/<> KIRMIZI ile/ve/||/<> SARI
- CÜCE[Fars. < CİVCİV] ve/< DEV[Fars. < DÎV]
( MIDGET/DWARF and GIANT )
- CÜCE/LİK ile/>< YÜCE/LİK
- -ÇU/-ÇÜ ile ÇUÇU
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Emir ve yasaklama bildiren, buyrum kipindeki ve yasaklayıcı [olumsuz buyrum] sözcüklerin sonuna gelerek bu sözcükleri vurgulayan bir ilgeç. İLE Bir Türk ozanının adı. )
- ÇÜÇUNEK/XUÇUNEK ile KAVUN
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Üzeri çizgili bir kavun.[tatlı ve hoş kokulu] İLE ... )
- CÛD ile (CÛD-İ) KEREM ile (CÛD-İ) SEHÂ ile SADAKA
( El açıklığı. cömertlik. | Taşmak, dışlaşmak. | İstenilmeden vermek. İLE/VE/||/<>/> İstenildiğinde vermek. İLE/VE/||/<>/> Gerektiği kadar, ölçüsünde vermek. İLE/VE/||/<>/> Manevi olarak vermek. )
- CÛD ile/ve/||/<> CÛŞ
( Taşma. İLE/VE/||/<> Coşma. )
- CÛD ile/ve/> VÜCÛD ile/ve/> MEVCÛD ile/ve/> VİCDAN["VİJDAN" değil!]
( Taşma, coşma. İLE/VE/> Varlık, varoluş. İLE/VE/> Varolan. İLE/VE/> Bulunç, bulma/buluş. )
( VİCDAN: Görünmez/semâvî mâbed. )
- ÇUHADAR ile/değil/||/<> ÇAŞNIGİR/ÇEŞNİGİR
( Saray hizmetinde yüksek derecede bir memurluk. | Sultanın giyeceklerine bakan görevli. İLE/||/<> Sarayda sofra hizmetlerine bakanlara verilen ad. )
- CUİŞ"[< JEWISH] ile/değil ÇAVUŞ
- ÇUKMİN/ÇUQMİN ile EKMEK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Çömleğin içinde buharla pişirilen, küçük yuvarlak ekmek. İLE ... )
- ÇUKULOTA/ÇUKULATA/ÇUKOLATA değil ÇİKOLATA
- ÇUKUR ÇEŞME :
( Ortaçeşme caddesi üzerinde ve Recep Efendi Sokakla Koru Mandıra sokağının kesiştiği köşe başındadır. Kitabesi yoktur, ne zaman ve kim tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir Uzun zamandan beri su akışı yoktur. )
- ÇUKUR DENİZ :
( Kilyosburnu arkasında ve kalenin güney doğusunda yer alan kayalıkların arasında küçük bir koydur. Kuzeye doğru olan küçük çıkıntının altı koy ve liman gibi olup kıyısında sandal çekekleri ile birkaç balıkçı mağazası ve kulübesi bulunmaktadır. Yaz ayları plaj olarak da halkın ilgi gösterdiği bir yerdir. )
- ÇUKUR/KAPAN GEREKTİRMEDEN YAKALANAN TEK HAYVAN -ile
( MAYMUN )
- ÇUKUR ile CALORIS ÇUKURU
- ÇUKUR ile HENDEK[Ar. < HANDAK]
( Eski astronomi âlimleri gök cisimlerini gözlemek için kuyular kazıp bunların içinde çalışırlardı. )
( Çevresine göre aşağı çökmüş olan yer. | Çene ve yanaktaki gamze. | Mezar. İLE Geçmeye engel olacak biçimde uzunlamasına kazılmış derin çukur. )
( MÜNHATT ile ... )
( ÇÂH/ÇEH: Kuyu, çukur. İLE ... )
( PIT vs. DITCH/TRENCH )
- ÇUKUR ile/ve/||/<> KARANLIK
- ÇUKURBOSTAN ÇEŞMESİ :
( Rumelihisarı'nın üst kısmında, Çukurbostan mevkiinde ve Boğaziçi Üniversitesi Mezunları Derneği'nin yanındadır. Suyu acı olduğu için çeşmeye "Acısu Çeşmesi" de denilmektedir. Kitabesi sökülüp alınmış, kim tarafından ve zaman yapıldığı bilinmiyor. )
- ÇUKURDENİZ :
( Kilyos tahlisiyesi feneri ile Kilyos kalesi arasında bulunan küçük koy. )
- CU'L[Ar.] ile CÛL[Ar.] ile ÇUL[Ar. < CULL]
( Ücret, karşılık. | Ayak kirası. İLE Çaylak. )
- -CULA/-CULE/-CULUM ile/||/<> NAN-/NANO-
( Küçültücü anlam veren son ek, küçük, ufak. İLE/||/<> Cüce, küçük. )
- ÇÜLAKİ değil ÇULAKİ[Ar. CULL + Yun. -AKİ]
( Çula benzeyen, az tüylü, kalın, kaba kumaş. )
- ÇULIK/ÇULIQ ile ÇULK/ÇULQ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Üveyik büyüklüğünde alacalı bir su kuşu. İLE Saldırgan kişi. )
- ÇULLUK ile SUÇULLUĞU/BATAKLIKÇULLUĞU/BATAKÇULLUĞU
( SCOLOPAX RUSTICOLA cum GALLINAGO GALLINAGO )
- CÜLMÛD[Ar.] ile CÜLMÜD[Ar.]
( Kaya. İLE Sesi güçlü olan kişi. )
- ÇULSUZ ile/ve/||/<> PAÇOZ ile/ve/||/<> ÇAPULCU/PLAÇKACI
( Giysisiz. İLE/VE/||/<> Kefal türünden bir balık. | [argo] Fahişe. İLE/VE/||/<> Düzene aykırı davranışlarda bulunan, düzeni bozan. | Yağmacı. )
- CUMA GÜNÜ değil CUMA('LARI)(TOPLANILAN) GÜN
- CUMALIKAZIK değil CUMALIKIZIK
- CÜMBÜR-CEMAAT değil CUMHUR-CEMAAT (GİTMEK)
- ÇUMGUK/ÇUMUK / ÇUMGUQ/ÇUMUQ ile KARGA
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Ayak bölümü beyaz bir karga. İLE ... )
- CUMHUR MÜEZZİNLİĞİ'NDE:
HAYYE ALE'S-SALÂH'A KADAR ile/ve HAYYE ALE'S-SALÂH'LA BİRLİKTE
( Bir müezzin. İLE/VE Tüm müezzinler ayakta olmak üzere, cemaatle birlikte. )
( Genellikle, Hüseynî makamında okunur. )
- CUMHURİYET/ATA ALTINI ile REŞAT ALTINI
( Öteki altınlarla arasında fark yoktur! İkisi de 24 ayar ve 6.66 gramdır. )
( ... İLE Sultan Mehmet Reşat'ın [1844-1918] iktidarı sırasında çıkarılmış altın. )
( Değeri daha fazladır. İLE İlk çıkarıldığında değeri 108 kuruştu. Zamanla kâğıt para ile arası açılmıştır. İLE Cumhuriyet ziynet altını. [“Tam altın" diye anılır.] )
(
)
(
| Özellik | Cumhuriyet (Ata) Altını | Reşat Altını | Tam (Ziynet) Altın |
|---|---|---|---|
| Ayar | 22 (91,6%) | 22 (91,6%) | 22 (91,6%) |
| Ağırlık | 7,216 g | 7,216 g | 7,016–7,216 g |
| Ön Yüz | Atatürk portresi | Sultan Reşat tuğrası | Süs motifleri |
| Arka Yüz | Türkiye Cumhuriyeti, basım yılı | Osmanlıca yazı, basım yılı | Çiçek/işleme desenleri |
| Basım Yeri | T.C. Darphanesi | Osmanlı Darphanesi | T.C. Darphanesi |
| Kullanım Alanı | Yatırım + Ziynet | Koleksiyon + Ziynet | Ziynet (takı) |
| Piyasa Değeri | En güvenilir yatırım altını | Koleksiyon değeri olabilir | Takı değeri ön planda |
( Değeri daha fazladır. İLE İlk çıkarıldığında değeri 108 kuruştu. Zamanla kâğıt para ile arası açılmıştır. )
- CUMHURİYET ANITINDA:
PIETRO CANONICA ve/||/<> SABİHA ZİYA
( )
- CUMHURİYET İLKÖĞRETİM OKULU :
( Tarabya'da 1974/1975 ders yılında Murat Sitesi İlk Okulu adı ile açıldı. 1980'de Cumhuriyet İlkokulu adını aldı. Bilahare İlköğretim okuluna dönüştürüldü. )
- CUMHURİYET LİSESİ :
( Darüşşafaka mahallesinde yeni açılan ve eğitim veren yeni bir lisedir. )
- CUMHURİYET MAHALLESİ :
( Sarıyer'in yeni yerleşim bölgelerinden biri olup 1984'te mahalle oldu. Cumhuriyet mahallesi; Çayırbaşı, Kireçburnu, Tarabya, Çamlıtepe (Derbent), PTT. Evleri ile Büyükdere Caddesinden sınır alır. Cumhuriyet mahallesi önceleri Özbir adı ile kurulan bir gecekondu mahallesi idi. Mahallenin bir kısmı Tarabya, bir kısmı Kireçburnu bir kısmı da Çayırbaşı mahallelerine bağlı idi. 1992 nüfus sayımına göre mahallenin nüfusu 9.988'dir. )
- CUMHURİYET PARKI (ŞEHİTLER PARKI) :
( Ağazağa mahallesindedir. 3.011,38 m²lik bir alan üzerinde kurulmuştur. 1.294,71 m² yeşil alanı olan büyük bir park olup içinde bir de kreş vardır. )
- CUNDA[< İt.] ile Cunda/Alibey
( Yatay serenlerin, iki başı. İLE Edremit'te bulunan ada. )
( SEREN: Yelkenli gemilerde, üzerine dört köşe yelken açmak ve işaret kaldırmak için direğe yatay olarak bağlanan gönder. | Konut yapılarında, menteşe ve kilidin takıldığı, düşey konumdaki kalın parça. )
- CUNDA[< İt.] ile CUNTA[< İsp.]
( Yatay serenlerin, iki başı. İLE Bir ülkede, yönetime el koyan kişilerden oluşan kurul. )
- CUNE- ile/||/<> CUNEO-
( Kama, çentik. İLE/||/<> Kama. )
- ÇÜNKÜ-NİYE/NEDEN? yerine NİYE/NEDEN? ÇÜNKÜ ...
- ÇÜNKÜ["ÇÜNKİ"/"ÇÜKÜ" değil!] ... ile ZİRÂ ...
- CÜNÛN ile FÜNÛN ile SÜKÛN
( Coşkunluk. [Aşkın öncesi]. İLE İlim. [Aşkın ortası]. İLE Sakinlik. [Aşkın sonu]. )
- CURA/ÇURA ile/> ÇÖĞÜR ile/> TAMBURA ile/> DİVAN
- CÜRET ile/ve/değil/||/<> BİLGİSİZLİK
- CÜRET ile/değil/yerine CESÂRET
( [not] INSOLENCE | IMPUDENCE vs./but COURAGE )
- CURİE İLE NÉEL İLE VERWEY ile/||/<> MANYETİK GEÇİŞLER
( Manyetik faz değişimleri. )
( Formül: T > Tc → paramanyetik )
- CURİE / KÜRİ ile/||/<> CURİE NOKTASI ile/||/<> CURİE SABİTİ ile/||/<> CURİE SICAKLIĞI / CURİE NOKTASI ile/||/<> CURİE SICAKLIK ÖLÇEĞİ ile/||/<> CURİE TERAZİSİ ile/||/<> CURİE WEİSS YASASI ile/||/<> CURİE YASASI
( ... VS. CURiE POiNT VS. CURiE CONSTANT VS. ... VS. CURiE TEMPERATURE SCALE VS. CURiE BALANCE VS. CURiE-WEiSS LAW VS. CURiE'S LAW )
( ... AVEC LE POiNT DE CURiE AVEC LA CONSTANTE DE CURiE AVEC ... AVEC L'éCHELLE DE LA TEMPéRATURE DE CURiE AVEC LA BALANCE DE CURiE AVEC LA LOi DE CURiE-WEiSS AVEC LA LOi DE CURiE )
( ... MiT CURiE-PUNKT MiT CURiE-KONSTANTE MiT ... MiT CURiE-TEMPERATURSCALA MiT CURiE-WAAGE MiT CURiE-WEiSSSCHES GESETZ MiT CURiE GESETZ )
- CÜRM[Ar.] ile/değil CİRM[Ar.]
( Suç. İLE/DEĞİL Oylum/hacim, nesne/cisim. )
- CÜRMÜN KADAR YER YAKARSIN değil CİRMİN KADAR YER YAKARSIN
( CÜRM: Suç.
CİRM: Oylum/hacim, nesne/cisim. )
- CÜRÛF[Ar.] ile CÜRÜF[Ar.]
( Maden posası, dışık. Erimiş malzemelerin yüzeyindeki safsızlık. İLE Yar, uçurum. )
( SCUM vs. ... )
( ABSCHAUM/SCHAUM/SCHLACKEN mit ... )
( ÉCUMER avec ... )
- CÜRÜM ile/değil CİRİM(ECRÂM)
( Suç. İLE/DEĞİL Kütle/oylum[hacim]. )
- ÇÜRÜTÜLEBİLİR ile/değil AŞILABİLİR
- CURVATURE İLE TORSİON İLE CONNECTİON İLE PARALLEL TRANSPORT ile/||/<> DİFERANSİYEL GEOMETRİ
( Eğri uzayların geometrisi. )
( Formül: Rμν - ½gμνR = 8πGTμν )
- CURVE ile CURVILINEAR
( Eğri. İLE Eğri çizgisel, eğrisel. )
- ÇÜŞEK[SOGD] ile ÇAYIR
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Çayır, otlak. )
- ÇÜTRE ile BAYAĞI ÇÜTRE
(
)
( CARPODACUS cum CARPODACUS ERYTHRINUS )
- ÇUVAL ile/değil GIRAR/GIRÂRE/GARÂR/GARÂRE[Ar. çoğ. GARÂYİR]
( ... İLE/DEĞİL Büyük, kıl çuval. )
- ÇUVGA ile ÇUVGA[KIFÇAK VE OĞUZ]
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Gideceği yere çabuk ulaşmak isteyen habercinin yol boyunca değiştirdiği, aktarma yaptığı atlar. İLE Keşif yapan kişi, kılavuz. )
- CÛY[Fars.] ile/ve CÛY-BÂR[Fars.]
( Nehir, akarsu, ırmak. İLE/VE Dere, ırmak, çay. )
- CÜZAM/CÜZZAM, LEPRA[< Yun.] -ile
( Hansel basilinin neden olduğu, bulaşıcı deri hastalığı, miskin hastalığı. )
- CÜZDAN(/LI) değil/yerine VİCDAN(/LI)
- CÜZZÎ ile CÜZ
( Zihnî. İLE Vücudî. )
- CV/CARDIOVASCULAR | CURRICULUM VITAE değil/yerine/= KARDİYOVASKÜLER, KALP-DAMAR | ÖZGEÇMİŞ
- CYBERKNIFE değil/yerine/= IŞIN BIÇAĞI
- CYCLONE vs. HABIT
- CYN-/CYNO- ile/||/<> CAUD-/CAUDO- ile/||/<> ICHTHY-/ICHTHYO- ile/||/<> ACARO- ile/||/<> ARACHNO- ile/||/<> TERAT-/TERATO- ile/||/<> ZO-/ZOO-
( Köpek. İLE/||/<> Kuyruk. İLE/||/<> Balık. İLE/||/<> Kene, uyuz. İLE/||/<> Örümcek, ince ağ benzeri yapı [araknoid: Beyin zarlarından biri]. İLE/||/<> Canavar. İLE/||/<> Hayvanla ilgili. )
- -CYTE ile/||/<> CYT-/CYTO-
( Göze. İLE/||/<> Göze ile ilgili. )
- D:
"VİTAMİNİ" değil HORMONU
- VİTAMİN:
D2(ERGOKALSİFEROL) ile/ve/||/<> D3(KOLEKALSİFEROL)
( D vitamini, metabolizma için gerekli olan kalorisiz bir organik nesnedir. Yağlarda çözünür ve yağ dokusunda depolanır. İkisi de D vitamininin etkin biçimine dönüştürülür. D vitamini, sağlık için gerekli olan birçok süreçte yer alır. Kas gücünü artırır, bağışıklık düzenini güçlendirir, yangıyı önlemeye yardımcı olur, ince bağırsakta kalsiyum emilimini artırır, kemik oluşumu, bileşimi, büyümesi ve onarımı için gerekli olan yeterli kalsiyum ve fosfat seviyelerinin korunmasına yardımcı olur. İkisi de karaciğerde kalsifediol'e metabolize edilir. Bu nesne, böbreklere geçer ve D vitamininin etkin biçimi olan kalsitriolün salınmasını sağlar. Gıdalardan D vitamini alımı düşük olduğundan, birçok uzman takviye almayı önermektedir. Yeterli dozlar konusunda düşünce birliği yoktur. Ayrıca güneş koruyucu olmadan her gün 10-15 dakika güneşlenmek D vitamini seviyesini artıracaktır. D3 vitamininden daha az kararlı olan D2 vitamini, nem ve ısıya daha duyarlıdır. D3 vitamini gövdedeki kalsitriol seviyesini D2 vitamininden daha fazla artırmaktadır. Uzmanlar, gövde tarafından daha iyi emildiğinden, D3 vitamini desteği önermektedir. )
( Bitki kökenlidir. İLE/VE/||/<> Ultraviyole ışığın kolesterol üzerindeki etkisi ile ciltte üretilir. )
( Tahıllar gibi çoğu gıdada az oranda bulunur. İLE/VE/||/<> Yağda çözünen bir vitamindir. Gıda yoluyla alınabildiği gibi güneşlenme yoluyla da deride üretilir. )
- AMELİYAT:
DA VINCI İLE ile/değil/yerine OLAĞAN
- DABB[Ar.] ile DÂB[Ar.]
( Kertenkele. İLE Şan ve şeref. )
- DAD[Ar.] ile DÂD[Ar.]
( Osmanlı abecesinin onyedinci harfidir.[ebced değeri 800'dür.] İLE Adâlet, doğruluk. | İhsan, vergi. | Veriş, satış. | Sızlanma, yanıp yakılma. | Feryâd, figan. | Kısmet, nasip. | Tuzlu balgam denilen bir cilt hastalığı. )
- DADI/TAYA[Fars. < DÂYE] ile/ve DÂDÛ/LÂLÂ[Fars.]
( Bayan çocuk bakıcısı. | Süt annesi. İLE/VE Bay çocuk bakıcısı. | Şehzâdelerin özel eğitmenleri. | Sultanların, vezirlerine seslenirken kullandıkları bir söz. )
- DADYAN, ARTİN (1830 - 1901) :
( Soyları Ermeni kralı Senekerim Ardzruniye kadar uzanan Dadyan ailesinin bir ferdidir. Aile büyükleri Osmanlı devletinde üç kuşak barutçu başı olarak görev yaptı. Hovhannes Dadyan'ın oğlu olan Harunyan (Artin) Dadyan Fransa'da öğrenim gördü. İstanbul'a geldikten sonra Hariciye Nezaretine girdi. Delegasyon üyelikleri ve elçilik gibi önemli görevlerde bulunduktan sonra Paşa unvanı verilmiş, Hariciye Nezareti müsteşarlığı yapmıştır. Yeniköy'de ikamet etmiştir. )
- DADYAN/ADİL SEZER YALISI :
( Yeniköy, Köybaşı Caddesindedir. 18. yy'ın sonlarında inşâ edilmiştir. Sahibi II. Abdülhamid (1773 - 1789) vezirlerinden Dadyan'dı. Yalı daha çok Harutyan(Artin) Dadyan (1830 - 1901) Paşa adı ile anılır. Yalı Mari Dadyan'a ait iken 1972'de Adil Sezer tarafından satın alındı ve 1974'te onarıldı. Bu yalı ile ilgili olarak Ermeni Tarihi'nde şu kayıt vardır: 4 Ekim 1819'da, yalının penceresinden Mikayel Çelebi Düzyan ve amcası Mıgırdıç Düzyan Halet Efendi'nin iftirası ile idam edilmiştir". )
- DAĞ EVLERİ ORTA CAMİ :
( Kazım Karabekir Mahallesinde Osmanlı mimari tarzın yapılan bir camidir. )
- DAĞ FARESİ ile ÇAYIR FARESİ
( )
- DAĞ KEÇİSİ ile ÇENGEL BOYNUZLU DAĞ KEÇİSİ
- DAĞ KEÇİSİ ile PİRENE DAĞ KEÇİSİ
( IBEX vs. PYRENEAN IBEX )
( PYRENAICA PYRENAICA vs. CAPRA PYRENAICA PYRENAICA )
- DAĞ, KÛH[Fars.] ile/ve RÂG[Fars.]
( ... İLE/VE Dağ eteği. | Çayırlık, çimenlik, bağlık, bahçelik. )
- DAĞ OLMAK ile/değil/yerine VADİ OLMAK
( Yağmur yağar ama akar gider. İLE/DEĞİL/YERİNE Yağmuru toplar, göl olursun. )
- DAĞ, ŞEVKET (İSTANBUL, 1875 - 1944) :
( Güzel Sanatlar Akademisini bitirdikten sonra Galatasaray Lisesi ve İstanbul Öğretmen Okullarında resim öğretmenliği yaptı. Ev ve cami içleri, çini süslemeler üzerinde çalıştı. 5. de Konya, 7. dönemde Siirt milletvekili olarak T.B.M.M. de bulundu. Yunanistan, Almanya ve Fransa'da açtığı resim sergileri ile ödüller kazandı. Rumelihisarı Spor Kulübü'nün (1931) kurucuları arasında yer aldı ve bu kulübün başkanlığını yaptı. 1944'te İstanbul'da vefât etti. )
- DAĞ ile/||/<> AŞAK/AŞAQ[Oğuz] ile/||/<>
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( ... İLE Dağ eteği. )
- DAĞ ile/ve/değil/yerine/<>/>/>< BAĞ
( Bakmazsak/özenmezsek. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>/>< Bakarsak/özenirsek. )
- DAĞ ile BÎSÜTÛN
( Şîrîn'in emriyle, Ferhad'ın deldiği dağ. Bugün Bağdat ile Hamedan arasında Kirman Şâh'ın 30 km. doğusunda kalır. Dik, kayalık ve sarp bir dağdır. )
- DAĞ ile/değil/yerine/>< DENİZ
( Uzaklaştırır, ayırır. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Yakınlaştırır, birleştirir. )
- DAĞ ve/||/<>/> KAR
( Dağına göre kar... )
( MOUNTAIN and/||/<>/> SNOW )
- DAĞ ile/ve/||/<> KAR
( Dağına göre kar. )
( MOUNTAIN vs./and/||/<> SNOW )
- [NE] DAĞ ne de KASABA
- DAĞ ile TEPE
( ŞİMRÂH: Dağ tepesi. )
( BÎSÜTÛN: Âşık Ferhad'ın, sevgilisi Şîrîn'in emriyle Kermanşah civarında deldiği dağ. | Gökyüzü. )
( Sevgili Ersin Alok'un çektiği dağ fotoğraflarını görmek için burayı tıklayınız... )
(
)
( En yüksek dağlar:
Mauna Kea (Hawaii) 10.200 m.
Everest (Nepal) 8848 m.
K2 (Kaşmir) 8611 m.
Kangchenjunga (Nepal) 8600 m.
Makalu (Nepal) 8481 m.
Dhaulagiri (Nepal) 8172 m.
Nanga Parbat (Kaşmir) 8126 m.
Annapurna (Nepal) 8078 m.
Gasherbrum (Kaşmir) 8068 m.
Gosainthan (Tibet) 8013 m. )
( CEBEL[çoğul > CİBÂL] ile ... )
( KÛH ile ... )
( MOUNTAIN vs. HILL )
- DAĞ ile TÛR
( ... İLE Hazreti Musa'nın ilâhi tecelliye mazhar olduğu dağ. )
- DAĞ ile/ve YANARDAĞ
( Cameroun
Cotopaxi
Etna
Fujiyama
Hecla
Mauna Loa
Mount St. Helens
Popacatapetl
Stromboli
Tristan de Cunha
Vesuvius )
( ... ile/ve
)
( CEBEL ile/ve BÜRKÂN )
( MOUNTAIN vs./and VOLCANO[< Fr.] )
- DAĞ/DA BAYIR/DA
- DAĞDİBİ ÇEŞMESİ :
( Gümüşdere Köy içine girilirken solda dağ dibindedir. Yapılış tarihi ve yaptıranı belli değil. Gümüşdere halkı mübadele ile bu köye geldiklerinde bu çeşmeyi bulmuşlar. Bu demektir ki bu çeşmenin yapılış tarihi çok eskidir. Çeşmenin su akışı vardır. )
- DAĞILIM ile DAĞITIM
( DISPERSION vs. DISTRIBUTION )
- DAĞILMA ÖZELLİĞİ ile/ve BİRLEŞME ÖZELLİĞİ
- DAĞILMA ile SAÇILMA
- DAĞILMAK değil/yerine/>< DALMAK
- DAĞITIM ile/ve/<> BÖLÜŞÜM
- [ne yazık ki]
DAĞITMAK/DAĞILMAK ile/ve/||/<> SAVURMAK/SAVRULMAK
- DAĞITMAK ile DAĞILMAK
- Dâğıstân[Ar.] ile DÂĞISTAN[Ar.]
( Kafkas dağlarının kuzeyinde ve Hazar Denizi'nin batı kıyısında bulunan bir bölge. İLE Dağlık yer. )
- DAĞLAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FARKLAR
- DAĞLI, SAMET (KARAMAN, 1993) :
( Profesyonel futbolcu. Orta saha elemanı olarak Kızılcabölük Spor'dan transfer edildi ve 2019/2020) sezonunda Sarıyer takım kadrosunda yer alrdı. Sezon bitmeden ara transfer de serbest bırakıldı. Bu süre içinde Sarıyer'in 6 lig ve 1 Kupa maçı olmak üzere Sarıyer'in 7 resmi maçında oynadı. Sarıyer'den önce Başakspor, 1922 Konyaspor, Karaman Gençlik, Sarayönü Belediye, Karaman Belediye, Utaş Uşakspor, Serik Belediye ve Kızılcabölükspor'da forma giydi. )
- DAĞLI, TUNCAY (İSKENDERUN, 196I) :
( Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu. İzmir Yeni Asır (1982 - 84), Milliyet (1986 - 87) ve Hürriyet 1988 - 2000) gazeteleri ile Doğan Haber Ajansı (DHA) (2000 - 2006) Adana Bürosu'nda muhabir olarak çalıştı. 2007 başında İstanbul'a gelerek Sarıyer'e yerleşti. Gazeteciliğini Sarıyer'de devam etmekte ve Sarıyer Posta Gazetesi Haber Müdürlüğü görevini yürütmektedir. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC), Türkiye Edebiyatçılar Derneği, ADD, ÇYDD, Gönüllüler Derneği, Sanatçılar Platformu ve Sarıyer Basın Birliği Üyesi'dir. Gazeteciliği yanında şiir ve öykü yazmaktadır. Değişik edebiyat dergilerinde şiir ve öyküleri yayınlandı. Fotoğraf ve şiir sergileri açarak çalışmalarını devam ettirmektedir Başkanlık Tutkusu (Öykü, 1998), Ayrılıklar Olmasın (Şiir, 1999), Morgdan Dünya (Öykü, 2000), Çoban Yıldızı (Şiir, 2002), Koltuk Düşkünü (Öykü, 2003), Yol Parası (Öykü, 2005), Bana Hep seni Seviyorum De (Roman, 2008), Aşk Seni İstiyorum (Şiir, 2008), Çekme lan...(Gazetecilik anı ve muhabirlik, 2008 ve Kendini Öptürmeyen Başkan (Öykü, 2011) ve Dün (2018) kitapları yayımlandı. Sarıyer Belediyesince düzenlenen Edebiyat Günlerinde "Herkesin Bir Öyküsü Vardır" öykü yarışması Seçici Kurul üyesi olarak görev yaptı. 6. Edebiyat Günleri etkinliğinde ise "Beyaz Martı Onur Ödülü"nü aldı (2017). )
- DAHA "AKILLI" OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DAHA DİSİPLİNLİ OLMAK
- DAHA AZ DÜŞÜN! ile/ve/<> DAHA ÇOK DÜŞÜN!
( [Düşündüğün...] Kendini, kötü hissettiriyorsa/hissett(ir)diğinde. İLE/VE/<> Kendini, iyi hissettiriyorsa/hissett(ir)diğinde. )
- DAHA ÇOK İNANAN:
CAMİLERDE ve/değil/||/<> HASTAHANELERDE
- DAHA ÇOK OLANI ARAMAK değil/yerine DAHA AZ OLANIN TADINI ÇIKARMAK
- DAHA ÇOK SARILMA:
DÜĞÜNLERDE ve/değil/||/<> OTOGARLARDA
- DAHA ÇOK SEVEN ile/ve/||/<>/< DAHA AZ SEVEN
( Sevdiğine ve hemen hemen her söylediğine/istediğine/kararına, onu kaybetmemek için "Olur." der. İLE/VE/||/<>/< Bu nedenle de ilişkiyi yönetir. )
- DAHA DEĞİL değil HENÜZ DEĞİL
- DAHA FAZLA ile DAHA ŞİDDETLİ
- DAHA FAZLASI ile/ve/değil/yerine DAHA İLERİSİ
(
DAHA FAZLASINI YAPACAĞIM
Ait olmaktan daha fazlasını yapacağım,Katılacağım.
İlgilenmekten daha fazlasını yapacağım,
Yardımcı olacağım.
İnanmaktan daha fazlasını yapacağım,
Anlayışlı olacağım.
Hayal kurmaktan daha fazlasını yapacağım,
Çalışacağım.
Ögretmekten daha fazlasını yapacağım,
İlham vereceğim.
Kazanmaktan daha fazlasını yapacağım,
Kazandıracağım.
Vermekten daha fazlasını yapacağım,
Hizmet edeceğim.
Yaşamaktan daha fazlasını yapacağım,
Büyüyeceğim.
Arkadaşlıktan daha fazlasını yapacağım,
Dost olacağım.
Denemekten daha fazlasını yapacağım,
BAŞARACAĞIM! )
( [not] MORE EXCESS vs./and/but MORE FURTHER
MORE FURTHER instead of MORE EXCESS )
- DAHA GÜZEL değil/yerine BAŞKA/AYRI BİR GÜZEL
- DAHA İYİ DUYMAK/DİNLEMEK ile/ve/||/<>/> BAĞ KURMAK
- DAHA İYİ OLAN ile/ve/||/<> DAHA İYİ HİSSETTİREN
- DAHA KOLAY ile/ve/||/<>/> EN KOLAY
( [ne yazık ki]
Kolay/rahat/hızlı kazanılan paranın tüketilmesi. İLE/VE/||/<>/> Başkasının/vatandaşın/emekçinin parasının "tüketilmesi". )
- DAHA/EN) KORKUNÇ/VAHİM OLAN:
SOKAKTAKİ KARGAŞA ile/değil DİLDEKİ KARMAŞA
( Yaşamdaki en korkunç "durum" ya da deneyim, birini çok sevmektir.
[Sevgi kadar değerli bir duygunun nesi, nasıl korkunç olabilir? O sevgimizin yoğunluğunun o kişiyi kendimizden kaçırma olasılığının artırması ve ölümünün duyulmasından dolayı her an için geçerli ve etkisi yüksek olan çok korkutucu bir durumdur.] )
- DAHA ÖTE ile/ve/değil/yerine DAHA FARKLI
- DAHA ÖZEL ALGILA/YORUMLA! ile/ve/<> DAHA GENEL DÜŞÜN
( Kendini, iyi hissettiğinde. İLE/VE/<> Kendini, kötü hissettiğinde. )
- DAHA SONRA AKLIMA GELMEZ değil DAHA SONRA AKLIMA GELMEZSE/GELMEYEBİLİR
- DAHA UYGUN ile/ve/||/<> SONRAKİ ile/ve/||/<> ÖZEL
( LEX SUPERIOR vs./||/<> LEX POSTERIOR vs./||/<> LEX SPECIALIS )
- DAHA ... ile/ve (fakat)/ne yazık ki/||/<>/>< DAHA ...
( "Daha yüksek binalarımız var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha kısa sabrımız var.
"Daha geniş otoyollarımız var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha dar bakış açılarımız var.
"Daha büyük evlerimiz var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha küçük ailelerimiz var.
"Daha çok ev gereçlerimiz var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az zamanımız var.
"Daha çok eğitimimiz var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az sağduyumuz var.
"Daha fazla bilgimiz var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az bilgeliğimiz var.
"Daha çok uzmanımız var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha çok sorunumuz var.
"Daha çok ilacımız var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az sağlığımız var.
"Daha çok mal varlığımız var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az değerlerimiz var.
"Daha rahat geçinmeyi öğrendik." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Yaşam kurmayı öğrenemedik.
"Daha büyük işler yaptık." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha iyi işler yapamadık.
"Daha çok harcıyoruz." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az şeye sahibiz.
"Daha fazla satın alıyoruz." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az hoşnut kalıyoruz.
"Daha fazla söylüyoruz." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az konuşuyoruz.
Daha çok nefret ediyoruz. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az seviyoruz.
Daha az gülüyoruz. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha çok somurtuyoruz.
Daha çok sigara, alkol, şeker tüketiyoruz. İLE/VE/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha savurganca para harcıyoruz.
Daha hızlı araba kullanıyoruz. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha çabuk kızıyoruz.
Daha geç saatlere kadar oturuyoruz. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha yorgun kalkıyoruz.
Daha az okuyor, daha çok televizyon izliyoruz. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az şükrediyoruz.
Yaşamımıza, yıllar kattık. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Yıllarımıza, yaşam katamadık.
Uzayı fethettik. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< İç dünyamızı fethedemedik.
Havayı temizledik. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Ruhumuzu kirlettik.
Atoma hükmettik. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Önyargılarımıza hükmedemedik.
)
- DAHA ile/değil/yerine HÂLÂ
- [ne yazık ki]
"DAHA FAZLASI" değil/yerine/>< GEREKLİ/YETERLİ OLAN
( En büyük suçlar ve hatalar, gerekli olanı değil daha fazlasını elde etmek için işlenir. )
- DAHİ ile DÂHİ
( Bile. İLE Yaratıcı gücü olan kişi. )
( ... İLE Bir Milletin Bekâsı - Teoman Duralı... )
- DAHİL[Ar.] ile DÂHİL[Ar.] ile DAHÎL[Ar. < DÜHÛL]
( Karışma. İLE İç, içeri, içeride, içeri girmiş. İLE Yabancı, sığıntı, sığınan, sığınmış. )
- DAHİLEN[Ar.] ile DAHİLİ[Ar.]
( İçeriden, içten. | İçilerek, yutularak. İLE İçle ilgili, içsel. )
- DÂHİLÎ değil/yerine/= İÇSEL
- DAHÎM[Ar. < DAHÂMET] ile DÂHİM[Ar.] ile DÂHÎM[Fars.]
( Fazla kalın olan, yoğun. İLE Nasip ve rızk. İLE Taç. )
- DÂHİYÂNE ile/ve/||/<>/> ÂHİYÂNE
- DAI ile/>< TAI
( Dua eden. İLE/VE Tanrı'yı inkâr eden. )
- DAİM ile BÂKÎ
- DAİMA[Ar.] yerine SÜREKLİ
- DAİRE ile/ve ÜÇGEN ile/ve KARE
( Hareketli. İLE/VE Etkin. İLE/VE Durağan. )
- DAİRE[Ar. çoğ. EDVÂR] değil/yerine/= DEĞRE/YÜRÜTKE
- DAİRE ile/ve OLANAK/KAPASİTE
- DAİRE[Ar.] ile/değil/=/||/<>/< SONSUZ/ÇOK KÖŞELİ/LİK / SONSUZ KENARLI ÇOKGEN
- DAİREDE:
İÇ ALAN ile/ve/<> DIŞ ALAN
- DAİRESEL YÖRÜNGE ile/ve/||/<>/> ELİPTİK YÖRÜNGE
( Aristoteles. İLE/VE/||/<>/> Kepler. )
- DAKKA" ile/değil DAKİKA
( Kapı çalıcı. | Kapı kapı dolaşan, eşik aşındıran. İLE Bir saatin altmışta biri ya da altmış saniyenin toplamı. )
- DAKKA[Ar. > DAKKÂK] ile/ve/||/<>/> DUKKA
( Kapı çalıcı. | Kapı kapı dolaşan, eşik aşındıran.[daḳḳa: Bir şeyi kırıp ufalamak. | Kapıyı çalmak.] İLE/VE/||/<>/> Birinin kapısını çalanın kapısı çalınır.[Men dakka dukka] )
- DAKTİLODA/KLAVYEDE:
A KLAVYE/DVORAK ile F KLAVYE ile E KLAVYE ile Q KLAVYE
( Klavyede, harflerin bulunduğu sol üst köşeye göre ad alırlar. )
( Hiyeroglif klavyesi... http://discoveringegypt.com/egyptian-hieroglyphic-writing/hieroglyphic-typewriter )
(
ile
)
( What I learned about languages just by looking at a Turkish typewriter )
( İHSAN SITKI YENER KİMDİR?
Liseyi, 1942 yılında, İzmir Ticaret Lisesi'nde bitirdi. Ortaokul yıllarında, daktiloda on parmak yazı yazmaya başlayan İhsan Sıtkı Yener, 1940'lı yıllardan itibaren standart klavye konusunda çalışmaya başladı.
Yüksek öğrenimini, 1946 yılında, İstanbul'da Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nde tamamladı. Aynı yıl, Sultanahmet Lisesi'nde daktilografi öğretmenliği yaptı. Yüksek Lisans için ABD'ye giderek New York Üniversitesi'nde “Ölçme ve Değerlendirme” konusunda yüksek lisans yaptı ve aynı yıl doktorasını tamamladı.
Yener, 1946 yılında öğretmenliğe başladığı sırada, Türk dilinin özelliklerine göre yapılmış bir daktilo icat etme çalışmalarına başladı. "On parmak için ideal Türk Klavyesi"ni, 1955 yılında kabul ettirdi ve 1974 yılında tüm daktiloların F klavye olmasını sağladı. )
( Ümit Kıvanç'ın, "F klavye, Türkiye'de yapılmış tek düzgün iştir" yazısı için burayı tıklayınız... )
(
)
( Bilgisayarınızda klavyeler tanımlanmışsa "Alt + Shift" komutu ile direkt olarak geçiş yapabilirsiniz. Aynı klavyeyi ister F, ister Q olsun, hem F, hem Q olarak kullanabilirsiniz. )
( F klavyenin mucidi İhsan Sıtkı Yener, yaşamını kaybetti - 02 Eylül 2016 )
( )
( )
( Q klavyeyi oluşturan: Christopher Latham Sholes (1867) )
( "Neden Q (QWERTY) Klavye Kullanmaktan Vazgeçemiyoruz?" yazısı için burayı tıklayınız... )
- DAL ile/ve/||/<> DAĞ
- DAL ile FIŞKIN
( ... İLE Bir ağacın dibinden süren, ince dal. | Asma kütüğünde, hereğin üst yanında biten dal. )
- DALÂLET ile FAZLA/ZİYÂDE AŞK
( Fazla aşk/tutku, kişiyi birçok hatanın eşiğinde tutar. )
( Beşerin böyle dalâletleri var, Kendi yapar, kendi tapar. )
( ABERRATION vs./< TOO MUCH LOVE )
- DALAY, BURHAN (KADIKÖY, 1033 - 1997) :
( Ankara Şeker Hilal Spor Kulübünden transfer edildi ve üç sezon (1962 - 1965) Sarıyer S.K. de tescilli kaldı. Bu süre içinde 2 lig ve 3 kupa olmak üzere 30 resmi ve ayrıca 7 özel maçla birlikte toplam olarak 37 maçta Sarıyer forması giydi. Lig maçlarında takımına 1 gol kazandırdı. Kaptanlık görevi yaptığı takımda oynarken futbolu bıraktı. )
- d'ALEMBERT İLKESİ ile/ve/<> d'ALEMBERT AÇMAZI/PARADOKSU
( m kütleli bir nesne üzerine etkiyen birden fazla dış kuvvetler, cisme, a ivmesi kazandırdığında, uygulanan kuvvetlerin vektörel toplamının F büyüklüğü, ma'ya eşittir. Eğer -ma; etkin kuvvet ya da iç kuvvet olarak kabul edilirse, bu kuvvetlerle sistemin iç kuvvetlerinin toplamı eşittir ve F - ma = 0 ile gösterilir. İLE/VE/<> İlk hızı sıfır ya da düzgün hareket eden, ağdalı olmayan ve sıkıştırılamaz çok büyük kütleli bir akışkan içinde bir doğru boyunca sabit hızla hareket eden bir cisme hiçbir kuvvet etkimez. )
( 1752 )
- DALEVERE değil DALAVERE
( OROSTOPOLLUK[argo]: Kurnazca iş, dalavere, dolap. )
- DALGA BOYLARI ile/ve DALGA GENLİĞİ
( Işığın rengini oluşturur. İLE/VE Işığın şiddetini[intensity] ya da parlaklığını[brightness] oluşturur. )
- DALGA BOYU ile/||/<> FREKANS
( Dalga boyu uzaysal periyot İLE frekans zamana göre tekrar sayısıdır )
( λ İLE f=1/T İLE c=λf )
- DALGA BOYU ile/||/<> FREKANS
( Dalga boyu uzaysal periyot İLE frekans zamana göre tekrar sayısıdır )
( Formül: λ İLE f=1/T İLE c=λf )
( James Clerk Maxwell tarafından 1865 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- DALGA:
DALGA BOYU ile/ve/||/<> DÖNGÜ/PERİYOT ile/ve/||/<> SIKLIK/FREKANS ile/ve/||/<> GENLİK
- DALGA-DÜMEN
- DALGA GEÇMEK İÇİN GÜLMEK ile/değil SEVDİĞİNDEN DOLAYI GÜLMEK
- DALGA GEÇMEK ile/ve/değil/||/<>/< BİLMEMEK
- DALGA GEÇMEK ile/değil/yerine (SADECE) TAKLİT ETMEK
( Bozarak, yamultarak tekrar/taklit. İLE/DEĞİL/YERİNE Birinin davranışını/tutumunu, sözünü/sesisini gerçeğine en yakın durum çabasıyla tekrarlama. )
( Olumsuz. İLE/DEĞİL/YERİNE Olumlu ya da nötr. )
( Gereksiz, yersiz, anlamsız. İLE/DEĞİL/YERİNE Belirli bir ölçüde kabul görebilecek kadar/biçimde. )
- DALGA İŞLEVİ İLE OLASILIK YOĞUNLUĞU İLE BEKLENEN DEĞER ile/||/<> KUANTUM ÖLÇÜMLER
( Dalga işlevi sistemin durumunu, karesi olasılık yoğunluğunu, integrali beklenen değeri verir. )
( Formül: ∫|ψ|²dx = 1 İLE
- DALGA İŞLEVU ile/||/<> OLASILIK YOĞUNLUĞU
( Dalga işlevu sistemin kuantum durumunu, karesi olasılık yoğunluğunu verir )
( Formül: iℏ∂ψ/∂t = Ĥψ (Schrödinger denklemi)\nP = |ψ|²dV (Olasılık) )
- DALGA SÖRFÜ ile YEL/RÜZGÂR SÖRFÜ
( SURF vs./to WINDSURF )
- DALGA-PARÇACIK İKİLİĞİ ile/||/<> BELİRSİZLİK İLKESİ
( İkilik çift doğa, belirsizlik ölçüm limitidir )
( Formül: λ=h/p İLE ΔxΔp≥ħ/2 )
( Louis de Broglie tarafından 1924 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1892-1987) (Ülke: Fransa) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Madde dalgaları) (Nobel: 1929) )
- DALGA ile/değil AKINTI
- DALGA ile/ve/||/<>/> KARE DALGA
(
)
( ... İLE/VE/||/<>/> Birbirine dik açıyla hareket eden iki dalganın çarpışması ile ortaya çıkmaktadır. Nadir gözlemlenen doğa olaylarındandır. Birkaç dakika içinde görünüp kaybolabilir.
Kare dalgaları izlemek için en ünlü yer, Île de Ré[Fransa] adasıdır. )
- DALGA ile/ve/<>/hem de/ne de/>< PARÇACIK
( Enerjiyi bir ortamda taşıyan titreşimler. İLE/VE/||/<>/hem de/ne de/>< Kütlesi ve hızı olan nesne.[Nesneyi oluşturan temel birimler.] Nesneyi oluşturan temel birimler. )
( WAVE vs./and/<>/also/ne de/>< PARTICLE )
- DALGA ile TSUNAMI
( Gel-git etkisiyle, havayla, rüzgârla ya da çeşitli doğal nedenlerle denizde oluşan dalga. İLE Denizaltındaki yer sarsıntısından ileri gelen büyük dalga. )
( AZİYY[çoğ. EZÂVÎ] ile ... )
- DALGALANMA ile/ve ÇALKALANMA
- DALGI/GAFLET ile/ve/||/<> HADSİZLİK
- DALGI/GAFLET ile YANLIŞ(HATÂ) ile YANILGI/SAPKI/SAPINÇ/DALÂLET
( Kişi, yanlışları olup da bunları düzeltmezse, bunları benimsemiş demektir. )
( Gaflet de bir nimettir. )
- DALGI/GAFLET[Ar.] ile/ve/<>/değil/yerine BOŞLAMA/İHMAL[Ar.]
( CARELESSNESS vs./and/<>/but NEGLIGENCE
NEGLIGENCE instead of CARELESSNESS )
- DALGI/GAFLET ile/ve YANILGI/SAPKI/SAPINÇ/DALÂLET
( Tembih ile giderilir. İLE/VE Tâlim ile giderilir. )
( CARELESSNESS vs./and ABERRATION )
- DALGIÇKUŞLARI ile/ve/<> DALGIÇKUŞU
( Gagaları bir kılıfla örtülü, kanatları ve kuyruğu kısa, ayakları perdeli, iyi yüzen ve dalan bazı kuşları içine alan kuşlar takımı. İLE/VE/<> Dalgıçkuşlarından, Amerika ve Avrupa'nın kuzeyinde yaşayan bir hayvan. )
( ... cum/et/<> COLYMBUS GLACIALIS )
- DALGIN BAKIŞ ile BAYGIN BAKIŞ
( Bakış yakındakine olsa da zihin/düşünceler uzakta/kine. İLE Bakış da, zihin de yakındakine. )
( İlgi, başka bir yerdekine. İLE İlgi, baktığında. )
- DALGIR[Fars. MENEVŞE | Ar. HARE] -ile
( Bir yüzeyde, renk dalgalanması sonucu görülen parlaklık. )
- DALINI KIRMAMAK ve/||/<> GÜVENİNİ KIRMAMAK
( Ağaçtan, meyve almak istiyorsak... VE/||/<> Kişilerden, sevgi bekliyorsak... )
- DALKAVUK OLMAK değil/yerine DAL OLMAK
- DALKAVUK ile/değil/yerine/>< SOYTARI
( "Erke/kişiye/saraya". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Halka. )
- DALKIRAN ile DALKIRAN
( Kabuk böcekleri ailesinden, fındık ağaçlarında yaşayan, kınkanatlı böcek. İLE Zorlu esen yel/rüzgâr. )
( ANISANDRUS DISPAR cum ... )
itibarı ile 34.754 başlık/FaRk ile birlikte,
34.754 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(30/140)
(1996'dan beri)