Bugün[31 Aralık 2025]
itibarı ile 5.978 başlık/FaRk ile birlikte,
5.978 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(15/25)


- EŞİT ile "BİR"

( ... ile YEKSÂN[: Düz. | Bir, beraber. | Her zaman.] )


- EŞİT ile ÇİFT ​​SAYILAR ile EŞİTLEMEK ile RAĞMEN ile AKŞAM ile AKŞAM PARTİSİ ile AKŞAM NAMAZI ile EŞİT OLARAK ile DÜZGÜNLÜK ile AKŞAM ŞARKISI

( EVEN vs. EVEN NUMBERS vs. EVEN OUT vs. EVEN THOUGH vs. EVENING vs. EVENING PARTY vs. EVENING PRAYER vs. EVENLY vs. EVENNESS vs. EVENSONG )

( تخت ile زوج ile حتي ile جفت ile اعداد جفت ile يکدست کردن ile يکنواخت کردن ile ولواينکه ile باوجوداينکه ile شام ile غروب ile غروبي ile شامگاه ile مسا ile سرشب ile عشا ile شامگاهي ile شب نشيني ile نماز مغرب ile به تساوي ile زوجيت ile سرود شامگاه )

( TAKHT ile ZOJ ile HATY ile JOFT ile EDAD JOFT ile YKODAST KARDAN ile YKONAVAKHT KARDAN ile ولواينکه ile باوجوداينکه ile SHAM ile GHROB ile غروبي ile SHAMGAH ile MOSA ile SARSHAB ile ESHA ile SHAMGAHY ile SHAB NESHYNEY ile NAMAZ MOGHARB ile BAH TASAVY ile ZOJYT ile SORUD SHAMGAH )


- EŞİT ile EŞDEĞER


- EŞİT ile/ve/değil EŞİK


- EŞİT ile EŞİTTİR İŞARETİ ile EŞİT ile EŞİTLİK ile EŞİTLEMEK ile EŞİT OLARAK

( EQUAL vs. EQUAL SIGN vs. EQUAL TO vs. EQUALITY vs. EQUALIZE vs. EQUALLY )

( همال ile همبردار ile مساوي ile عديل ile همپايه ile متکافي ile يکسان ile برابر ile رمارم ile موازي ile مکافي ile همسان ile علامت تساوي ile معادل ile برابر با ile سواء ile يکساني ile تساوي انسان ile برابري ile اعتدال ile تساوي ile مساوات ile برابر کردن ile مساوي کردن ile مانند کردن ile عليالسويه ile متساويا ile بطور مساوي ile مساويا ile بالسويه ile به تساوي )

( همال ile NPAMBARDAR ile MOSAVY ile عديل ile همپايه ile متکافي ile YKESAN ile BARABAR ile RAMARAM ile MOVAZY ile مکافي ile NPAMSAN ile ALAMET TASAVY ile MOADEL ile BARABAR BA ile سواء ile YKESANY ile TASAVY ENSAN ile BARABARY ile ETEDAL ile TASAVY ile MOSAVAT ile BARABAR KARDAN ile MOSAVY KARDAN ile MANAND KARDAN ile عليالسويه ile متساويا ile BETOR MOSAVY ile مساويا ile بالسويه ile BAH TASAVY )


- EŞİT ile GİBİ


- EŞİT ile/ve/||/<>/> REŞİT


- EŞİT[ = ] ile YAKLAŞIK OLARAK EŞİT[ = ile ]


- EŞİT/DENK ile/ve/değil/||/<>/> AKRAN


- EŞİTLEME ile EŞDEĞERLİLİK


- EŞİT/LEME ile/değil/||/<>/> EŞ/LEME


- EŞİTLEME ile İNDİRGEME


- EŞİTLEMEK ile DENKLEM ile EKVATOR

( EQUATE vs. EQUATION vs. EQUATOR )

( مساوي پنداشتن ile معادله ساختن ile يکسان فرض کردن ile برابر گرفتن ile معادله ile خت استوا ile دايره استوا ile خط استوا ile استواء )

( MOSAVY PANDASHTAN ile MOADELEH SAKHTAN ile YKESAN FARZ KARDAN ile BARABAR GARAFTAN ile MOADELEH ile KHT ESTAVA ile DAYRAH ESTAVA ile KHAT ESTAVA ile استواء )


- EŞİTLEMEK ile EŞİTLENMEK ile EŞİTLEŞMEK ile EŞİTLEŞTİRMEK ile EŞİTLEYEBİLMEK ile EŞİT/LİK ile EŞİTÇİ/LİK ile EŞİTSİZ/LİK ile EŞİTLİK EKİ ile EŞİT ÇENETLİ ile EŞİTLİK DERECESİ


- EŞİTLİK -ile


- EŞİTLİK ADÂLETİ ve/||/<> ONUR ADÂLETİ


- EŞİTLİK ADÂLETİ ile/ve/<> ORAN ADÂLETİ


- EŞİTLİK/MÜSÂVAT ile/ve/değil/yerine/< TÜRE/ADÂLET

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/< Güçsüzün hakkının/haklarının savunulması/korunması. )

( Kişilerin eşitliği, sadece adâletin [en kısa sürede] sağlanması için [tüze/hukuk önünde] geçerlidir. [ille de bir farkı olacaksa/oldurulacaksa, sadece bilgileri/bildikleri/marifetleri iledir/kadardır.] )

( )

( )

( [CHAT GPT >]

Eşitlik, ırklarına, cinsiyetlerine, dinlerine ya da öteki özelliklerine bakılmaksızın tüm bireylere aynı biçimde davranılması gerektiği düşüncesini belirtir. Bu, herkesin aynı fırsatlara ve haklara sahip olması ve kimliğinden dolayı dezavantajlı ya da ayrımcılığa uğramaması gerektiği anlamına gelir.

Öte yandan, adâlet, yasaların âdil ve uygun biçimde yönetilmesini ve de âdil bir toplumun sürdürülmesini ifade eder. Bireylerin hukuka ve ahlâkî ilkelere göre haklarını almasını ve yanlış davranışın cezalandırılmasını içerir.

Eşitlik ve adâlet, genellikle birbiriyle ilişkili olsa ve örtüşebilse de aynı şey değildir. Eşitlik, herkese aynı biçimde davranmakla ilgiliyken, adâlet, bireylerin hak ettiklerini almasını ve yanlışların ele alınmasını sağlamakla ilgilidir. Bir toplumun eşit olup da âdil olmaması ya da tam eşitlik olmadan adâletin olması olanaklıdır.



[English]

Equality refers to the idea that all people should be treated the same, regardless of their race, gender, religion, or other characteristics. It means that everyone should have the same opportunities and rights, and should not be disadvantaged or discriminated against based on their identity.

Justice, on the other hand, refers to the fair and proper administration of laws and the maintenance of a just society. It involves ensuring that individuals receive what they are due, according to the law and moral principles, and that wrongdoing is punished.

While equality and justice are often related and can overlap, they are not the same thing. Equality is about treating everyone the same, while justice is about ensuring that people receive what they are entitled to and that wrongdoing is addressed. It is possible for a society to be equal but not just, or for there to be justice without complete equality. )

( [not] EQUALITY vs./and/but/< JUSTICE
JUSTICE instead of EQUALITY )


- EŞİTLİK ile AYNILAŞMAK


- EŞİT/LİK ile BAĞDAŞIK/LIK


- EŞİTLİK ile/ve/değil BERABERLİK


- EŞİT/LİK ile DENK/LİK

( MÜSÂVÎ[< SEVİYY] ile MÜTEKABİL[< KABL] )

(

Kavram Açıklama Kullanım Alanları Örnek
Eşit / Eşitlik Aynı niceliğe, değere veya ölçüye sahip olma durumudur. Matematik, hukuk, felsefe, sosyal bilimler 2 + 3 = 5 ifadesinde sol ve sağ taraf birbirine eşittir.
Denk / Denklik Aynı etkiye, sonuca ya da işlevselliğe sahip olma durumudur. Matematik, mantık, eğitim, mühendislik Bir dikdörtgen ile aynı alanı kaplayan bir paralelkenar denktir.
)

(

Anlamı Kullanım Alanları Örnek
= (Eşittir) İki tanımın tam olarak aynı değerde olduğunu gösterir. Temel matematik, cebir, denklem çözme 2 + 3 = 5
x=10 (x'in değeri 10'dur.)
≡ (Denk ya da Özdeşlik) İki tanımın belirli bir bağlamda, her zaman eşdeğer olduğunu gösterir. Cebir, modüler aritmetik, mantık Cebirde:
(x + 1)2 ≡ x2 + 2x + 1 (Bu eşitlik, her x için doğrudur.)

Modüler Aritmetikte:
17 ≡ 5 (mod 6) (17 ve 5, 6'ya bölündüğünde aynı kalanı verir.)
)


- EŞİT/LİK ile/ve/değil EŞDEĞER/LİK


- EŞİT/LİK ile/ve/değil/<>/< EŞDEĞERLİ/LİK


- EŞİT/LİK ile/ve/= <> EŞİK/LİK


- EŞİTLİK ile/ve/değil/||/<>/< EŞİTLEYEN


- EŞİTLİK ile/ve/||/<>/> FIRSAT EŞİTLİĞİ


- EŞİTLİK ile/ve/değil/||/<> FIRSAT/OLANAK/KOŞULLAR EŞİTLİĞİ


- EŞİTLİK ile HAKKANİYET

( EQUALITY vs. JUSTICE/EQUITY )


- EŞİTLİK ve KONFOR

( Ancak mezarda olur. )


- EŞİTLİK = MÜSÂVÂT = EQUALITY[İng.] = ÉGALITÉ[Fr.] = GLEICHHEIT[Alm.] = AEQUALITAS[Lat.] = IGUALDAD[İsp.]


- EŞİT/LİK ile/ve/değil/||/<>/< ORTAK/LIK


- EŞİT/LİK ile/ve PARALEL/LİK


- EŞİTLİK ile/ve PAYLAŞIM

( EQUALITY vs./and SHARING )


- EŞİTLİK ve/=/||/<>/>/< SAVAŞÇILARI

( Özellikle hukuk mantığı ve tarihi açısından, "Eşitlik Savaşçısı[On The Basis of Sex]"'nı izlemenizi öneririz... )

( image )


- EŞİT/LİK ile/ve/<> UYUMLU/LUK


- EŞİTLİKÇİ ile EŞİTLİKÇİLİK

( EQUALITARIAN vs. EQUALITARIANISM )

( مساوات گري ile مساوات گراي ile مساوات گرايي ile مساوات گرائي )

( MOSAVAT GARY ile MOSAVAT GERAY ile MOSAVAT GERAYY ile مساوات گرائي )


- EŞİTLİK/TESÂVÎ ile TESÂVUK


- EŞİTSİZLİK ile/ve/||/<>/> BAŞKALDIRI


- EŞİTSİZLİK ile/ve DENGESİZLİK


- EŞİTSİZLİK ile/||/<> EŞİTLİK

( Eşitsizlik <,>, eşitlik = ilişkisidir )

( Formül: x>3 İLE x=3 )


- ESİZ ile ESİZLİK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Yaramaz, ele avuca sığmaz çocuk. İLE Kötülük. )


- ESK/ELECTRONIC HEALTH RECORD[İng.] değil/yerine/= ELEKTRONİK SAĞLIK KAYDI


- EŞKA["ka" uzun okunur] ile EŞKAH[Ar.]

( Daha/en/pek şakî, haydut. İLE Al renkli at. | Kızıl donlu hayvan. | Kırmızı yüzlü adam. )


- EŞKAL/SURET/FİZİK değil/yerine/= GÖRÜNÜŞ/BİÇİM


- ESKAL[Ar. < SIKAL]["ka" uzun okunur] ile ESKAL[Ar. < SAKİL]

( Ağır yükler/şeyler. İLE Daha sakil, en ağır. | En çirkin. | Kaba, can sıkıcı. )


- ESKALASYON değil/yerine/= ARTIŞ/TIRMANIŞ

( İhalelerde sözleşme fiyatının maliyetlerdeki artışa göre güncellenmesi. )


- EŞKALİNİ TARİF ETMEK değil/yerine/= GÖRÜNÜŞÜNÜ TANIMLAMAK


- ESKATOLOJİ ile/ve FUTUROLOJİ


- ESKATOLOJİK ile/ve/||/<>/> ONTOLOJİK


- EŞK-BÂR[Fars.] ile EŞK-RÎZ[Fars.] ile EŞK-VER[Fars.]

( Çok gözyaşı döken, ağlayan. İLE Gözyaşı döken, ağlayan. İLE Gözyaşı döken, ağlayıcı. )


- ESKEF[Ar. çoğ. ESÂKİF] ile ESKEFE[Ar.]

( Eskici, kunduracı, köşker. İLE Eşik, kapının basamağı. )


- EŞKENAR ile EŞKENAR ÜÇGEN ile EŞKENAR DÖRTGEN


- EŞKENAR ile/||/<> İKİZKENAR

( Eşkenar tüm kenarlar, ikizkenar iki kenar eşittir )

( Formül: 3 eşit İLE 2 eşit )


- ESKİ ASLI değil ASLI


- ESKİ ASTRONOMİ ile YENİ ASTRONOMİ

( Hey'et-i Kadîme. İLE Hey'et-i Cedîde. )

( OLD ASTRONOMY vs. NEW ASTRONOMY )


- ESKİ ÇAĞ ile/ve/||/<>/> ANTİK ÇAĞ ile/ve/||/<>/> ORTA ÇAĞ ile/ve/||/<>/> YENİ ÇAĞ

( Eski zamanlarda başlayıp yazının bulunuşuna kadar geçen süre. İLE/VE/||/<>/> Eski Yunan ve Roma uygarlıklarının gelişip yayıldığı çağ. İLE/VE/||/<>/> Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşünden [476] 1453'e ya da 1492'ye kadar süren çağ. İLE/VE/||/<>/> Orta Çağın bitiminden [1453 ya da 1492'den] Fransız İhtilali'ne [1789] kadar süren çağ. )


- ESKİ DİL ile TEMEL DİL


- ESKİ DÖNEM DÜŞÜNCEYE(AKADEMİSYENLERE) GÖRE:
ÖLÇÜLEBİLİRSE ile ÖLÇÜLEMEZSE

( "Bilim." İLE "Şiir." )


- ESKİ DURUMA DÖNME (RADÂ)


- ESKİ EŞYA ve/||/< ESKİ DÜŞÜNCE

( At! VE/||/<> At! )


- ESKİ KÖYE, YENİ ÂDET GETİRMEK ve/değil/yerine/||/<> EZBER BOZMAK


- ESKİ OKKA[< ÜKİYYE / VÜKYE] ile YENİ OKKA

( 1283 gram olan [400 Dirhem] olan ağırlık ölçüsü. İLE 1000 gr. olan ağırlık ölçüsü.[Okka'nın %78'ini karşılar.] )

( Hesaplaması: 1 okka x 128 = 1 kg. x 78 )

( KIYYE-İ ATÎKA ile KIYYE-İ CEDÎDE )


- ESKİ OTO SANAYİ ATATÜRK PARKI :

( Huzur Mahallesindedir. 395,00 m²'lik bir alanı kapsamaktadır.150,00 m²'lik yeşil alanı bulunmaktadır. )


- ESKİ PÜSKÜ (GİYİNMEK, EŞYA)


- ESKİ QUITO ile/ve/<> YENİ QUITO

( Yaşayan hazine olarak tanımlanan eski Quito, 1978 yılında, Dünya Miras Dizini'ne giren, dünyadaki ilk kenttir.[İkinci sırada giren ise Polonya'nın Krakov kentidir.] İLE/VE/<> Ekvador'un başkenti. )


- [ne yazık ki]
!SAVAŞLAR:
ESKİ ile/ve/<>/> YENİ

( XVII. yy. İLE/VE/<>/> XX. yy. ve sonrası. )


- ESKİ SULAR CADDESİ :

( Kaptan Sokaktan başlayan ve Hünkarsuyu ve Kestanesuyu Fabrikalarına giden caddedir. Bu cadde ilçenin ilk asfaltlanan caddesidir. )


- ESKİ TABİRLE ... ile/ve/değil ESKİMEYEN TABİRLE


- ESKİ TÜRKÇE ile/ve GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ

( Yakut/Saka Türkçe'si, eski ile günümüz Türkçe'si arasında bir köprüdür. )


- ESKİ YUNAN'DA:
SIVI HACİM ÖLÇÜLERİ ile/ve KATI HACİM ÖLÇÜLERİ

( Katule[0,27 litre] ve amphora[19,44 litre]. İLE/VE Khoniks[1,08 litre] ve Medimnos[51,84 litre] )


- ESKİ ZAPTİYE (POLİS) KARAKOLU/ASKERLİK ŞUBESİ :

( Yeniköy, Köybaşı Caddesi üzerindeki 203 kapı No.lu bina 19. yy. sonlarında yapılmış Zaptiye (Polis) Karakolu binasıdır. Bu binanın eşleri; Büyükdere Topçu Karakolu, Sarıyer Orduevi ve Yenimahalle/Pazarbaşı'ndaki Jandarma karakolu binasıdır. Aynı amaç için yapılan bu binalardan Yeniköy Eski Zaptiye (Polis) Karakolu 1923 yılında Askerlik Şubesi yapılmış halen aynı amaçla kullanılıyor. )


- ESKİ ile/değil/yerine ANTİK


- ESKİ ile/ve/değil/yerine BİR ÖNCEKİ


- EŞKİ değil Eİ


- ESKİ ile/değil/yerine ESKİL/BAYRI/KADÎM


- ESKİ ile/ve/||/<>/< ESKİMEYEN ESKİ


- ESKİ ile KLÂSİK

( OLD vs. CLASSICAL )


- ESKİ ile/ve/değil/yerine ÖNCEKİ


- ESKİ ile/ve/||/<> YAŞLI


- ESKİ ile/ve YENİ

( OLD vs./and NEW )


- ESKİ ile YIKKIN/HARAP

( OLD vs. RUINED )


- ESKİ ile YIPRAK

( ... İLE Yıpranmış, aşınmış. )


- ESKİCİ ile/değil/yerine/>< KUYUMCU

( [İş/alıcı/satıcı (bulmak) için...] Bağırır. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Bağırmaz. )


- ESKİME ile YIPRANMA


- ESKİMEK ile ESKİTMEK ile ESKİLEŞMEK ile ESKİTİLMEK ile ESKİTEBİLMEK ile ESKİYEBİLMEK ile ESKİ/LİK ile ESKİL ile ESKİZ ile ESKİCE ile ESKİCİ/LİK ile ESKİ ÇAĞ ile ESKİ KURT ile ESKİ YAZI ile ESKİ DÜNYA ile ESKİ PÜSKÜ ile ESKİ TÜFEK ile ESKİ KAFALI/LIK ile ESKİ TOPRAK ile ESKİ ESERLER ile ESKİ GÖZ AĞRISI


- ESKİMO ile ESKİMOCA


- ESKİMO ile/değil/yerine İNUİT

( Kanada, Alaska ve Grönland'ın yüksek enlemlerindeki kutup bölgelerindeki yaşayanları ifade eder. İLE/DEĞİL/YERİNE Kanada'nın kuzeyinde ve Grönland'ın bazı bölgelerinde yaşayan halk. )

( [CREE ve ALGONKİN Kızılderililerinin verdiği bir addır.] Sözcük karşılığı "Başka bir dil konuşan" | "Başka ülkeden olan kişi" | "Çiğ et yiyen". İLE/DEĞİL/YERİNE Sözcük karşılığı "İnsan" | Halk. )

( Kanada'da Eskimo demek kabalıktır fakat Alaska'da Eskimolar bundan memnuniyet duyar. )

( Eskimo-Aleut dil ailesindeki diller, dünyadaki dillerin hiçbiriyle akraba olmayıp sadece birbiriyle akrabadır. )

( Gelişmekte olan İnuitçe, Alaska'nın kuzeyinde, Kanada'da ve Grönland'da konuşulur. )

( Ortalama boyları 1,62'dir ve ortalama yaşam süreleri 39'dur. )

( Kendi aralarında da birbirini İnuit olarak tanımlarlar. )


- EŞKİN ile EŞKİN
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Akıp giden. İLE Dört nala gitmek. )


- EŞKİN ile EŞKİNCİ/LİK ile EŞKİNLİ ile EŞKİNSİZ


- EŞKİNCİ ile/||/<> EŞKİNCİ BİRLİKLERİ

( Osmanlı sultanı ya da serdar ile savaşa giden ve ordunun vurucu gücünü oluşturan yeniçeri askerleri. İLE/||/<> II. Mahmut'un gönüllü yeniçerilerden kurduğu, yeni ordu. )


- EŞKIYA/LIK ile EŞKIYACA


- EŞKIYÂ ile/değil/yerine/>< EVLİYÂ

( Eşkıyâ, bizi yolda görse, vicdâna gelmekten korkar. )


- ESKİYLE "SAVAŞMAK" ile/değil/yerine YENİSİNİ YARATMAK


- ESKİZ değil/yerine/= TASLAK


- ESKİZ değil/yerine/= TASLAK


- ESKORT ile ESKORTLUK ile ESKORTLAR

( ESCORT vs. ESCORTING vs. ESCORTS )

( اسکورت کردن ile بدرقه کردن ile همراه ile تشييع کردن ile همراهي کردن ile اسکورت ile تشييع ile مشايعت ile ملازمين )

( ESKORT KARDAN ile BADRAGHEH KARDAN ile CPEHMARAH ile TASHYYE KARDAN ile CPEHMARAHY KARDAN ile ESKORT ile TASHYYE ile مشايعت ile ملازمين )


- ESKRİM ile ESKRİMCİ/LİK


- ESKS/ELECTRONIC HEALTH RECORD SYSTEM[İng.] değil/yerine/= ELEKTRONİK SAĞLIK KAYIT DÜZENİ


- ESL/EXTRACORPOREAL SHOCKWAVE LITHOTRIPSY[İng.] değil/yerine/= GÖVDE DIŞI ŞOK DALGASIYLA TAŞ KIRIMI


- ESLÂF[< SELEF] -ile

( SELEFLER, ÖNCEKİLER, GEÇMİŞLER )


- ESLAF >< AHLAF

( Bizden öncekiler. >< Bizden sonrakiler. )


- EŞLEK/EKVATOR ile EKVADOR

( Güney ile Kuzey yarım küreyi ayıran enlem. İLE Güney Amerika'daki ülke. )

( EKVATOR: HATT-I İSTİVA )

( Fransız bilimkişilerinin, 8 yıl süren çalışmaları sonucunda, 21 Mart ve 21 Eylül günlerinde, güneş ışınlarının hiç gölge yapmadan, tamamen dik olarak geldiğini tespit ettikleri ve dolayısıyla da dünyanın tam orta noktasında bulunduğunu onayladıkları yer, Ekvador'un başkenti Quito'nun San Fransisco Meydanı'ndaki Ekvator Anıtı'nın bulunduğu yerdir.[Yıllar sonra, daha hassas aletlerle yapılan hesaplarla, Ekvator çizgisi birkaç kilometre kaydırılmıştır. Bu yeni çizgi etrafında ve üzerinde çeşitli deneyler yapılmaktadır. Bir kabın içindeki su, Ekvator çizgisi üzerinde, tam dikey dökülürken, bir cm. ötede, kuzey ve güney yarım kürede, sağa ya da sola doğru girdaplar yaptığı görülmektedir.] )

( Gezimanya - Ekvador Sayfası )

( MITAD DEL MUNDU con ECUADOR )


- EŞLEME ile EŞLEMELİ ile EŞLEMESİZ


- EŞLEME ile/ve/||/<> EŞLEŞTİRME ile/ve/||/<> EŞİTLEME


- EŞLEME ile/ve/||/<>/> ROL DEĞİŞTİRME ile/ve/||/<>/> AYNA ile/ve/||/<>/> YARDIMCI TEKNİKLER


- ESLEMEK ile ESLEK


- EŞLEMEK ile EŞLENMEK ile EŞLEŞMEK ile EŞLEŞTİRMEK ile EŞLEŞEBİLMEK ile EŞLEK ile EŞLEM ile EŞLEKSEL


- EŞLERİN ÖRTÜŞMEZLİĞİ AÇMAZI(PARADOKSU)'NDA:
LEIBNIZ ve GEOMETRİ ile/ve/||/<> EŞLER ve ÖRTÜŞMEZLİK ile/ve/||/<> YERLERİN, UZAYDA FARKLILAŞMASI(1768)

( IMMANUEL KANT )


- EŞLEŞTİRİLMİŞ OLAN/LAR ile/değil/yerine İLİŞKİLENDİRİLMİŞ OLAN/LAR


- EŞLEŞTİRME ile/değil/yerine İLİŞKİLENDİRME


- EŞLEŞTİRME ile/değil/yerine KIYASLAMA


- EŞ/LEŞTİRME ile ÖZDEŞ/LEŞTİRME


- EŞLİ/LİK ile EŞLİK


- EŞLİK ETMEK ile/ve KATILMAK


- EŞLİK ETMEK ile KONSORSİYUM

( CONSORT vs. CONSORTIUM )

( بهم جور کردن ile کنسرسيوم )

( BACPAM JOR KARDAN ile کنسرسيوم )


- EŞLİK ile EŞLİKÇİ ile EŞLİK ETMEK ile EŞLİK EDEN ile SUÇ ORTAĞI ile SONUÇLANDIRMAK ile BAŞARILI ile BAŞARI ile BAŞARILAR

( ACCOMPANIMENT vs. ACCOMPANIST vs. ACCOMPANY vs. ACCOMPANYING vs. ACCOMPLICE vs. ACCOMPLISH vs. ACCOMPLISHED vs. ACCOMPLISHMENT vs. ACCOMPLISHMENTS )

( دم گيري ile دم گير ile بدرقه کردن ile توام کردن ile مصاحبت کردن ile همراه رفتن ile مشيعت کردن ile بدرقه ile معاون جرم ile همداستان ile شريک جرم ile دستيار ile بهانجام رساندن ile مهذب ile باکمال ile صاحب کمال ile کامل شده ile کارکرد ile کمالات )

( DAM GYRY ile DAM GYR ile BADRAGHEH KARDAN ile TAVAM KARDAN ile MOSAHEBAT KARDAN ile CPEHMARAH RAFTAN ile MOSHYAT KARDAN ile BADRAGHEH ile MOAVAN JARAM ile NPAMDASTAN ile SHARYK JARAM ile DASTYAR ile BACPEHANJAM RESANDAN ile MANPAZB ile BAKAMAL ile SAHEB KAMAL ile KAMEL SHODEH ile KARKARD ile KAMALAT )


- ESMA SULTAN KASRI ile ESMA SULTAN YALISI

( Çamlıca'da, Millet Parkı karşısında, Sarıkaya'daydı. İLE Ortaköy'dedir. )

( Sultan II. Mahmud'un kız kardeşi Esma Sultan'a aitti. İLE 1875'te, Sultan Abdülaziz'in kızı Esma Sultan için Mimar Serkis Balyan'a yaptırılmıştır. [1975 yılında yanarak sadece dört duvarı kalmıştır.] )


- ESMÂ'[Ar. < İSM] ile ESMÂ'[Ar. < SEM] ile ESMAH[Ar.]

( Adlar. İLE Kulaklar, kulak işitmeleri. İLE En semahatli, eli açık, pek cömert. )


- ESMÂ ile/ve/||/<> EŞRÂ/T


- ESMÂ ve/<> SIFAT


- ESMÂR[Ar. < SEMER] ile ESMÂR[Ar. < SİMER] ile ESMÂR[Fars.]

( Meyveler. İLE Gece masalları, kıssalar, öyküler. İLE Mersin ağacı. )


- EŞMEK ile EŞELEMEK

( Toprağı ya da toprak gibi yumuşak bir şeyi biraz kazmak. | Araştırmak, incelemek. İLE Dağıtıp karıştırmak. | Bir işin, sorunun aslını anlamaya çalışmak, kurcalamak. )


- ESMEK ile ESMERLEŞMEK ile ESMERLEŞTİRMEK ile ESMER/LİK ile ESMERCE ile ESMER UN ile ESMER KÜF ile ESMER AMBER ile ESMER ŞEKER ile ESMER BUĞDAY ile ESMER KÜFLER ile ESMER SU YOSUNLARI


- ESNÂ'[Ar. < SİNY] ile ESNA'[Ar.] ile ESNÂH[Ar. < SİNH] ile ESNÂN[Ar. < SİNN]

( Ara, aralı, vakit, sıra. İLE "Efdal" gibi "bülent, yüksek". İLE Asıllar, kökler. İLE Dişler. )


- EŞNÂ[Ar. < ŞENÎ] ile EŞNA'[Fars.]

( Daha/pek şenî, fenâ, kötü ve çirkin. İLE Çok değerli mücevher. | Yüzgeç, yüzücü. )


- ESNA ile ESNAF/LIK ile ESNAF AĞZI ile ESNAF LONCASI


- ESNAF[Ar.]/ARTİZAN[Fr. < ARTISAN] ile/ve/||/<> EŞRAF

( Küçük sermaye ve zanaat sahibi. | Başlıca düşüncesi, mesleğinin tüm inceliklerinden yararlanıp bunları karşısındakinin zararına kullanarak ve meslekte kötü örnek oluşturarak çok para kazanmak olan kişi. İLE/VE/||/<> Bir yerin zenginleri, ileri gelenleri, sözü geçenleri. )


- ESNAF[Ar.] değil/yerine/= İŞMEN


- ESNÂN-I HİLM ile ESNÂN-I KATIA ile ESNÂN-I NÂBİYE

( Akıl dişi, yirmi yaş dişi. İLE Kesici dişler. İLE Küçük azıdişleri. )


- ESNEK OLMAYAN ile DÖNÜŞSÜZ

( IRREFLEXIBLE vs. IRREFLEXIVE )

( قير قابل انعکاس ile عير قابل انعکاس ile بدونبازتاب )

( GHYR GHABEL ENEKAS ile EYR GHABEL ENEKAS ile بدونبازتاب )


- ESNEK ile ESNEK

( FLEX vs. FLEXIBLE )

( منقبض کردن ile قابل انحناء ile قابل تغيير ile انحناء پذير ile قابل انعطاف ile انعطاف پذير )

( MONAGHABZ KARDAN ile GHABEL ENHENA ile GHABEL TAGHYYR ile ENHENA PAZYR ile GHABEL ENETAF ile ENETAF PAZYR )


- ESNEK ile EVRENSEL


- ESNEK ile/ve GENİŞ


- ESNEK ile HIZLI

( FLEXIBLE vs. FAST )


- ESNEK/ELASTİK ÇARPIŞMA ile/>< ESNEK OLMAYAN ÇARPIŞMA

( Toplam kinetik enerjinin korunduğu çarpışma. İLE/>< Toplam kinetik enerjinin korunmadığı çarpışma. )


- ESNEKLEŞMELİ!


- ESNEK/LİK ile/ve/<> GENİŞ/LİK


- ESNEKLİK ve/||/<>/> SAĞLAMLIK/GÜÇ ve/||/<>/> BİLGELİK/İRFAN/HİKMET

( Çocuk gibi. VE/||/<>/> Demir gibi. VE/||/<>/> Bilge gibi. )


- ESNEME ile/ve/||/<> ESNEME

( Ağızla olan. İLE/VE/||/<> Gövdemizle olan. )


- ESNEME'DE[İng.]:
AÇLIKTAN ile CAN SIKINTISINDAN/MELAL[Ar.] ile SİNİR YORGUNLUĞUNDAN ile OKSİJENSİZLİKTEN


- ESNEMEDE [AĞZIN EL İLE KAPANIŞINDA]:
SOL ELİN DIŞI ile/ve/değil/yerine SAĞ ELİN AVUÇİÇİ

( Tüm genel/günlük koşullarda. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Namazda. )


- ESNEMEDE [AĞZIN EL İLE KAPANIŞINDA]:
SOL ELİN DIŞI ile/ve/değil/yerine SAĞ ELİN AVUÇİÇİ

( Tüm genel/günlük koşullarda. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Namazda. )


- ESNEMEK:
"OKSİJEN GEREKSİNİMİMİZDEN DOLAYI" değil BEYNİMİZİ SOĞUTMAK İÇİN


- ESNEMEK ile ESNETMEK ile ESNEKLEŞMEK ile ESNETEBİLMEK ile ESNEYEBİLMEK ile ESNEKLEŞTİRMEK ile ESNEK/LİK


- ESNEMEK ile/ve HAPŞIRMAK

( BESEK/BESDEK, FÂJ/FÂJE, PÂSEK ile/ve ... )

( YAWN vs./and )


- ESNETMEK ile SÜNDÜRMEK

( ... İLE Bir şeyi çekerek uzatmak, esnetmek. )


- EŞORTMAN değil EŞOFMAN[Fr. < ÉCHAUFFEMENT]


- ESPAS ile ESPASLI


- ESPECIALLY :/yerine ÖZELLİKLE


- ESPERANTO ile/ve POLİGRAFİ

( 1887'de, Polonya'lı Zamenhof (Dr.) tarafından ortaya atılan ve dünyadaki tüm bireylerin anlaşabilmeleri için düzenlenmiş, 16 kurala dayanan, kolay bir yapma dil. İLE/VE ... )


- ESPİYONAJ değil/yerine/= CASUSLUK


- ESPRİ ile ESPRİLİ/LİK ile ESPRİSİZ


- ESPRİ ve ŞAKA

( LÂTÎFE )

( LÂG )

( WIT and JOKE )


- ESR/ERYTHROCYTE SEDIMENTATION RATE[İng.] değil/yerine/= ERİTROSIT SEDİMANTASYON HIZI, ALYUVAR ÇÖKME HIZI


- ESRAR ile ESRAR

( CANNABIN vs. CANNABIS )

( شاهدانهاي ile جبل هندي ile انواع شاهدانه ile کنف )

( SHADANEYAY ile جبل هندي ile ANAVAE SHADANEH ile KONF )


- ESRAR ile ESRARCI/LIK ile ESRARLI/LIK ile ESRAR OTU ile ESRAR PERDESİ ile ESRAR TEKKESİ ile ESRAR KUMKUMASI


- ESRARENGİZ değil/yerine/= GİZEMLİ


- EŞRÂT[< ŞARAT]:
ALÂMETLER, NİŞANLAR -<


- ESRE[Ar.] ile ESRE[Ar.] ile ÖTRE[Ar.]

( Arap yazısında/harflerinde bir ünsüzün, dar, düz ve kısa okunacağını gösteren im. İLE Eski zamanlardan söylenilegelen bilgi ve haberlerin sonucu. İLE Arap yazısında, bir sesin yuvarlak, dar ve kalın[u], Türkçe'de de yuvarlak[o, ö, u, ü] okunacağını gösteren im. )


- EŞREF[Ar. < ŞERÎF] ile Eşref[Ar.]

( Daha/pek/en şerefli/onurlu. İLE Hicivleriyle tanınmış şair.[Eserleri: Hasbihal, İran'da Yangın Var, İstimdat, Deccâl, Külliyât-ı Eş'âr. 1846 - 1911] )


- EŞREFİYYET ile/ve EFTÂLİYYET


- EŞREF/LİK ile EŞREF-İ SAAT["EŞREF SAATİ" değil!]


- ESRİME (TUTKU)


- ESRİME = VECİT[Ar.] = ECSTASY[İng.] = EXTASE[Fr.] = EKSTASE[Alm.] = EKSTASIS[Yun.] = ÉXTASIS[İsp.]


- ESRİMEK ile ESRİTMEK ile ESRİK/LİK


- ESSAY[İng.] değil/yerine/= DENEME


- ESSAY :/yerine DENEME


- ES-SELÂMÜN ALEYKÜM değil/ya da ES-SELÂM-Ü ALEYKÜM değil/ya da SELÂMÜN ALEYKÜM

( PEACE BE UPON YOU (FORMAL) but/or PEACE BE UPON YOU (VARIANT) but/or PEACE BE UPON YOU )


- [not] ESSENCE vs. BRIEFLY/SHORTLY


- ESSENCE vs. ESSENCE KINDS


- ESSENCE vs. LATER


- ESSENCE vs. MARKET


- ESSENCE vs./and NATURE


- ESSENTIAL SINGULARITY ile/||/<> REMOVABLE SINGULARITY

( Essential Laurent sonsuz terim, removable tanımlanabilir. )

( Formül: Infinite Laurent İLE definable )


- ESSENTIAL :/yerine GEREKLİ, ESAS


- ESSENTIALLY :/yerine ESASEN


- EŞSESLİ = EQUIVOCAL[İng.] = ÉQUIVOQUE[Fr.] = ÄQUIVOK[Alm.] = AEQUIVOCUS < AEQUUS[Lat.]


- EŞ/SEVGİLİ [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]


- EŞ/SEVGİLİ [PAYLAŞILAMIYOR/PAYLAŞILMIYOR]


- ESSİZ ile ESSİZ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Yüzsüz, arsız, hain, utanmaz kişi. İLE Bir kaybın arkasından üzülmeyi belirten sözcük. )


- EŞSİZ ile İÇTENLİK

( GENUINE vs. GENUINENESS )

( اصل ile بدون تصنع ile اصالت )

( ESL ile بدون تصنع ile ESALT )


- EŞSİZ ile UYUMSUZLUK ile UYUMSUZ ile BECERİKSİZLİK ile BECERİKSİZLİK ile BECERİKSİZ ile TAMAMLANMAMIŞ ile EKSİK ile EKSİKLİK ile UYUMSUZ ile ANLAŞILMAZ ile ANLAYIŞSIZLIK ile SIKIŞTIRILAMAZ

( INCOMPARABLE vs. INCOMPATIBILITY vs. INCOMPATIBLE vs. INCOMPETENCE vs. INCOMPETENCY vs. INCOMPETENT vs. INCOMPLETE vs. INCOMPLETELY vs. INCOMPLETENESS vs. INCOMPLIANT vs. INCOMPREHENSIBLE vs. INCOMPREHENSION vs. INCOMPRESSIBLE )

( بي همتا ile بي چون ile بي قياس ile غير قابل مقايسه ile ناجوربودن ile ناسازگاري ile منافات ile ناجوري ile نا موافق ile ناسازگار ile بي کفايتي ile بي ظرفيتي ile بي عرضگي ile ناشايستگي ile نااهل ile بي کفايت ile غير کافي ile بي عرضه ile بيدست وپا ile ناشايسته ile نالايق ile ناقص ile ناتمام ile پر نشده ile نيمه تمام ile ناکامل ile ناتمامي ile تسليمنشو ile نا هموار ile نا محدود ile درک نکردني ile نامفهوم ile نفهميدني ile لايدرک ile عدم درک ile کوچک نشدني ile خلاصهنشدني ile فشرده نشدني )

( BEY CPEHMETA ile BEY CHON ile بي قياس ile GHYR GHABEL MOGHAYSEH ile NAJORBUDAN ile NASAZGARY ile MENAFAT ile ناجوري ile NA MOVAFEGH ile NASAZGAR ile BEY KAFAYTY ile BEY ZARFYTY ile BEY ARZAGY ile NASHAYSATGY ile NAANPAL ile BEY KAFAYT ile GHYR KAFY ile BEY ARZEH ile BEYDAST VAPA ile NASHAYSETEH ile نالايق ile NAGHS ile NATMAM ile PAR NESHODEH ile NEYMAH TAMAM ile NAKAMEL ile NATMAMY ile تسليمنشو ile NA NPAMVAR ile NA MAHDUD ile DARK NAKARDANY ile NAMAFAOOM ile NAFEHAMYDANY ile لايدرک ile ADAM DARK ile KUCHAK NESHODANY ile KHLASEANESHODANY ile FESHARDEH NESHODANY )


- EŞSÖZ -ile


- EŞSÖZ = İADE-İ MÂNÅ = TAUTOLOGY[İng.] = TAUTOLOGIE[Fr., Alm.] = TAUTOLOGIA[Yun.] = COSA FINALIS


- ESTABLISH :/yerine KURMAK


- ESTABLISHMENT :/yerine KURULUŞ


- ESTÂR[Ar. < SİTR] ile ESTÂR[Ar. < SATR]

( Örtüler, perdeler. İLE Yazı sıraları, dizileri. )


- EŞTÂT[Ar. < ŞETÎT] ile EŞTÂD[Fars.]

( Takımlar, sınıflar, fırkalar, çeşitler, nevîler. İLE Güneş ayının 26. günü. | O güne memur sayılan melek. | Zend'de bir sûrenin adı.[Zerdüşt] )


- ESTATE :/yerine MÜLK


- ESTEK-KÖSTEK


- ESTER ile ESTERLEŞME


- ESTER ile ETER

( Karboksilik asidin alkolle tepkimesi sonucu oluşan bileşik. İLE İki alkolün su kaybederek oluşturduğu bileşik. )

( Karboksil ve alkil öbeği içeren bileşikler. İLE Oksijen atomu aracılığıyla iki alkil ya da aril öbeği bağlı bileşikler. )


- ESTER ile/||/<> ETER

( Ester RCOOR' İLE eter ROR' yapısındadır )

( Formül: C=O var İLE C=O yok )


- ESTET ile ESTETİZM


- ESTETİK -ile


- ESTETİK ALGI ile ESTETİK DEĞER


- ESTETİK ALGI ile ESTETİK YARGI

( Felsefe. İLE Bilim. )

( Bakışma. İLE Konuşma. )

( Öznel. İLE Toplumsal. )


- ESTETİK CERRAHİ ile/ve/<>/< PLASTİK CERRAHİ


- ESTETİK DEĞER ile/ve SANATSAL DEĞER

( Doğal. İLE/VE Yapay. )


- ESTETİK ELEŞTİRİ ile İZLENİMCİ ELEŞTİRİ


- ESTETİK NESNE ile/ve ESTETİK ÖZNE


- ESTETİK ÖNERME/YARGI ile/ve MANTIKSAL ÖNERME/YARGI


- ESTETİK ÖZNE ile/ve/> ESTETİK NESNE ile/ve/> ESTETİK TAVIR ile/ve/> ESTETİK HAZ ile/ve/> ESTETİK YARGI ile/ve/> DEĞER


- ESTETİK YARGILAR ile/ve ETİK YARGILAR

( ... İLE/VE Kısmen bazı hayvanlarda da görülebilir. )


- ESTETİK ile/ve/||/<> BAKIŞIM(SİMETRİ)


- ESTETİK = BEDİİYAT = AESTHETICS[İng.] = ESTHÉTIQUE[Fr.] = AESTHETIK[Alm.] = AISTHETIKÉ[Yun.] = ESTÉTICO[İsp.]


- ESTETİK ve/||/<>/> ESNEKLİK


- ESTETİK ile ESTETİK ile ESTETİKÇİLİK ile ESTETİK

( AESTHETE vs. AESTHETIC vs. AESTHETICISM vs. AESTHETICS )

( جمال پرست ile ظريف طبع ile زيبيي پرستي ile زيبائي شناسي ile زيبيي گريي )

( JOMAL PAREST ile ظريف طبع ile ZYBEYY PARESTY ile ZYBAYEY SHENASY ile زيبيي گريي )


- ESTETİK ile ESTETİKÇİ/LİK ile ESTETİK CERRAHİ


- ESTETİK ile ESTETİZE

( AESTHETIC vs. AESTHETISED )


- ESTETİK ile ESTETİZE

( AESTHETIC vs. AESTHETISED )


- ESTETİK değil/yerine/= GÖRKEYSEL


- ESTETİK değil/yerine/= GÜZELDUYU


- ESTETİK ile KİÇ(KITSCH[Alm.])


- ESTETİK ile/ve/<> METAFİZİK

( Kişinin, kendinde duyduğu eksikliğe arayış. İLE/VE/<> Kişinin, varlıkta, evrende ve kendinde aradığı ilkesellik ve anlamlılık. )


- ESTETİK ile/ve/<> SANAT

( Estetik, sanatın ahlâkıdır. )

( Estetik, duyarlılıkta oluşan tikel anlamın şeyleşmesini/nesneleşmesini hem duyarlılık, hem de nesneleşme yönünden inceleyen bilimdir. )

( Sanatın nesneleri, estetiktir fakat estetiğin nesneleri, sorun yaratır. )

( Estetik duygulanım, estetik değildir. )

( Estetik için süreklilik gerekir. )

( Estetik duyuş, kavrama dayanmaz. )

( Estetiği kuran, şiirdir. )

( İLM-İ MAHÂSİN ile/ve/<> FENN )


- ESTETİK ile SANAT

( Estetik sanatın ahlâkıdır. )


- ESTETİK ile/ve SİLÜET

( AESTHETICS vs./and SILHOUETTE )


- ESTETİK ile/ve/||/<> TARİH


- ESTIMATE :/yerine TAHMİN ETMEK


- ESTİRMEK ile ESTİRİLMEK


- EŞÜK ile EŞÜK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Yatak örtüsü. İLE Bir bey ya da hakan öldüğü zaman, ona gösterilen saygının bir işareti olarak mezarının üzerine örtülmesi için yollanan işlemeli kumaş. )


- [Ar.] ESVÂB[< SEVB] ile/değil ESBÂB[< SEBEB]

( Giyimler, giyilecek şeyler. İLE/DEĞİL Nedenler/sebepler, aracılar/vâsıtalar, lâzımalar. )

( ESBÂB-I MÛCİBE: Gerek(tir)en/icâb eden nedenler/sebepler. )


- EŞVÂK[Ar. < ŞEVK] ile EŞVÂK[Ar. < ŞEVK]

( Şiddetli istekler/arzular, neşveler. İLE Bitkilerin dikenleri. | Kemiklerin uzamaları. )


- ESVAP ile ESVAPLI ile ESVAPSIZ/LIK


- ESWL/EXTRACORPOREAL SHOCK WAVE LITHOTRIPSY[İng.] değil/yerine/= GÖVDE DIŞI ŞOK DALGASIYLA TAŞ KIRIMI


- EŞYA[çoğ. < ŞEY] ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< KİŞİLER

( Kullanılması için. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Sevilmesi için.
[fakat ne yazık ki...] "Dünyadaki kargaşanın nedeni, eşyaların sevilmesi, insanın kullanılmasıdır." )


- EŞYA UNUTMAK ile BEBEK/ÇOCUK UNUTMAK


- EŞYA[Ar.] değil/yerine/= BUYUM, TÜYEK, ARIBERİ


- EŞYÂ'[Ar. < ŞEY] ile EŞYÂ'[Ar. < ŞÎA] ile EŞYÂH[Ar. < ŞEYH]

( Nesneler, varolanlar. | Çamaşır, yolcunun sandığı/bavulu/sepeti, evin masası, koltuğu, perdesi vb. nesneler. İLE Bölükler, yardımcılar, cemâatler. İLE Yaşlılar, ihtiyarlar. )


- EŞYA ile EŞYALI ile EŞYASIZ/LIK


- EŞYA KULLANMAK[VİTRİNDE/SANDIKTA/... TUTMAK/SAKLAMAK değil!]


- EŞYA ile MAL

( FURNITURE vs. PROPERTY )


- EŞYA[Ar.] ile MOBİLYA[İt.]/MÖBLE[Fr.]

( ... İLE Oturulan, yemek yenilen, çalışılan, yatılan yerlerin döşenmesine yarayan, taşınabilir eşyalara verilen genel ad. )


- EŞYA ile ZIMBIRTI/DIMBIRIT


- EŞYALARI VİTRİNDE/SANDIKTA/... TUTMAK/SAKLAMAK değil/>< EŞYALARI KULLANMAK

( Yanlışı. >< Doğrusu. )


- EŞYALARI:
VİTRİNDE/SANDIKTA/... TUTMAK/SAKLAMAK ile/yerine/değil KULLANMAK

( "Bir gün kullanılır", "Misafir için" vb. düşünceler/tutumlar yerine kullanalım onları! )


- EŞYALARI/ÇANTAYI:
BIRAKMAK, ORTAMA GÜVENMEK yerine/değil YANINDA TUTMAK, SAHİP ÇIKMAK

( Eşyanın/çantanın yanınızda tutulmasının gerekliliği, çalınmaması için değil/yanısıra, bir hasar/kayıp ya da hırsızlık durumunda orada bulunan herkesi zan altında bırakmaması içindir. )


- EŞYANIN TABİATI değil/yerine/= NESNELERİN DOĞASI


- EŞZAMAN/SENKRON[Fr. < SYNCHRONE] >< YADINKURUN/ASENKRON[Fr. < ASYNCHRONE]

( Aynı zaman içinde hareket eden. >< Başlama ve bitme anları başka olan (olaylar). )


- EŞZAMANLI/LIK ile/ve/||/<> KOŞUT/LUK


- EŞZAMANLILIK ile/||/<> MUTLAK ZAMAN

( Eşzamanlılık görelidir, farklı gözlemciler farklı sıralama görebilir. )

( Formül: Göreliliğin göreliliği )


- et al.[Lat. < ET ALII] değil/yerine/= VE ÖTEKİLERİ


- ET SUYU ile ERKEK KARDEŞ ile KAYINBİRADER ile KAYINBİRADER ile KARDEŞLİK ile KARDEŞÇE ile KARDEŞLER

( BROTH vs. BROTHER vs. BROTHER IN LAW vs. BROTHER-IN-LAW vs. BROTHERHOOD vs. BROTHERLY vs. BROTHERS )

( آبگوشت ile حريره ile برادر ile اخوي ile داداش ile دادا ile اخ ile اخ الزوجه ile هم ريش ile شوهر خواهر ile هم داماد ile آقايزنه ile باجناق ile برادر زن ile برادر شوهر ile برادري ile اخوت ile برادرانه ile برادر وار ile برادروار ile اخوان )

( ABGUSHT ile حريره ile BARADAR ile اخوي ile DADASH ile دادا ile AKH ile اخ الزوجه ile NPAM RYSH ile SHVEAR KHAHAR ile NPAM DAMAD ile آقايزنه ile BAJENAGH ile BARADAR ZAN ile BARADAR SHVEAR ile برادري ile AKHOT ile BARADARANEH ile BARADAR VAR ile BARADARVAR ile AKHAN )


- ET-TIRNAK ile/ve/||/<> "ET-KEMİK"


- ET "UYGARLIĞI" ile/değil/yerine ANLAM/MÂNÂ UYGARLIĞI


- et[Lat.] değil/yerine/= VE


- ET ve/<> KEMİK

( FLESH and/<> BONE )


- ETA/EVENT TREE ANALYSIS[İng.] değil/yerine/= OLAY AĞACI ÇÖZÜMLEMESİ/ANALİZİ