Bugün[31 Aralık 2025]
itibarı ile 5.885 başlık/FaRk ile birlikte,
5.885 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(9/25)


- ÇERİ ile ÇER ÇÖP


- CERÎ/CERY[Ar.] ile CERÎ'[Ar. < CÜR'ET]

( Cereyan. İLE Yiğit, cesur, gözü pek, yürekli. )


- CERÎB -ile

( Eskiden Arap ülkelerinde kullanılan [aşağı-yukarı] 216 litrelik bir hacim ölçüsü. | Tarla ve arazi ölçüsü. | Dönüm. )


- CERİB[Ar.] ile CERÎB[Ar.]

( Uyuz hastalığına tutulan, uyuz. İLE Eskiden Arap ülkelerinde kullanılan [aşağı-yukarı] 216 litrelik bir hacim ölçüsü. | Tarla ve arazi ölçüsü. | Dönüm. )


- CERÎB-üt-TAÂM -ile

( Dört kâfiz arpa ve buğday alan bir ölçek. )


- CERİDE[Ar.] -ile

( Gazete. | Dergi, gazete gibi belirli aralıklarla yapılan yayımlar. | Tutanak, kayıt defteri. | Süvari kolu. )


- CERİD/E, CERDÂ[Ar.] ile CERÎDE[Ar.] ile CERÎDE[Ar.]

( Verimsiz, çorak yer. İLE Gazete, tutanak, zabıtnâme. İLE Yalnız, tenha. )


- CERİDE ile/ve/||/<>/> ZÂBİT CERİDESİ


- ÇERİG ile ÇERİG[Oğuz]
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Savaştaki karşılıklı saflar. İLE Herhangi bir şeyin karşı tarafı. | Herhangi bir şeyin zamanı. )


- CERÎM[Ar.] ile CERÎN[Ar. çoğ. ECRÂN, ECRİNE, CÜRÜN]

( Kabahatli, suçlu. İLE Hurma kurutma yeri. )


- ÇERKEZ/LİK ile ÇERKEZCE


- CERMEN ile CERMENCE ile CERMEN DİLLERİ ile CERMEN MENTEŞE


- CERN'DEKİ ALGILAYICILAR/DEDEKTÖRLER/PRELIMINERY:
CMS / ATLAS

( Normal atmosfer basıncında, ısınma ısısı 15 °C'lik suyunkine eşit olan bir cismin, bir gramının sıcaklığını 10 °C yükseltmek için gerekli ısı miktarına eşit olan ısı birimi, ısın. | Besinlerin, dokular içinde yanarak vücudun sıcaklık ve enerjisini sağlama değerlerini gösteren ölçü. )


- ÇERNOBİL ile ÇERNOMERDİN

( CHERNOBYL vs. CHERNOMERDIN )

( چرنوبيل ile چرنوميردين )

( چرنوبيل ile CHARNOMYRADYNE )


- ÇERPA[Tibet dilinde] -ile

( DOĞA İNSANI )


- CERRAH MAHMUT EFENDİ CAMİİ :

( Çayırbaşı'nda çarşı içinde ve ana cadde Üzerinde olan cami Kaptan - ı Derya Kılıç Ali Paşa'nın doktoru Cerrah Mahmut Efendi tarafından 16. yy'da yaptırılmıştır. Camiye Cezayirli Gazi Hasan Paşa Camii de denilmektedir. Bunun nedeni Cezayirli Gazi Hasan Paşa'nın cami bahçesine bitişik bir çeşme yaptırmış olmasıdır. )


- CERRAH/LIK ile CERRAHİ ile CERRAHİ MÜDAHALE


- CERRAH ile/ve CERRAH/Î


- CERRAHOĞLU, M. EŞREF (K. EREĞLİ, 1948) :

( Öğrenimini tamamladıktan sonra armatör olarak iş hayatına atıldı. Meslek kuruluşlarında çeşitli görevler aldı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )


- ÇERT ile ÇERT ÇÜRT
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Parça. İLE Herhangi bir şeyin parçaları ya da kırıntıları. )


- CERTAIN vs. PUNGENT


- CERTAIN :/yerine BELİRLİ


- CERTAINLY :/yerine KESİNLİKLE


- CERTAINTY vs. STERN(NESS)


- ÇERVİŞ ile ÇERVİŞLİ ile ÇERVİŞSİZ


- ÇEŞ ile ÇEŞKEL
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Turkuvaz. İLE Çanak, çömlek ya da parçaları. )


- CESAMET ile CESAMETLİ


- CESÂRET/CESUR ve/<> AZİM/Lİ


- CESÂRET:
DEVAM EDEBİLME GÜCÜ ile/ve/değil/||/<>/< HİÇ GÜCÜMÜZ KALMADIĞINDA, DEVAM EDEBİLMEK


- CESARET ETMEK değil/yerine/= GÖZE ALMAK


- CESÂRET:
KORKUNUN YOKLUĞU ile/ve/değil/+/||/<>/< BENCİLLİĞİN BULUNMAMASI


- CESÂRET:
"SEÇTİKLERİMİZ" değil VAZGEÇTİKLERİMİZ


- CESÂRET ile/ve/değil/||/<>/< AŞK

( FALL IN LOVE vs./and/<>/> COURAGE )


- CESÂRET ile/ve ATILGANLIK

( BAHÂDIR: Yiğit, cesur. )

( COURAGE/BRAVERY vs./and DASH/AUDACITY )

( COURAGE avec/et ... )

( MUT mit/und ... )

( COR/CUER[: Yürek/kalp.] ile/ve ... )

( DENUEDO/VALOR con/y ... )

( CORAGGIO con/e ... )

( ... ile/ve THRASYTES )


- CESÂRET ile/ve/<> AYKIRILIK


- CESÂRET ve/||/<>/> BASİRET ve/||/<>/> FERÂSET ve/||/<>/> HAYRET ve/||/<>/> HİKMET ve/||/<>/> MERHAMET


- CESÂRET değil BUNALIM


- CESÂRET ile/ve/değil CAHİL CESÂRETİ

( [not] COURAGE vs./and/but IGNORANT COURAGE )


- CESARET ile CESUR

( COURAGE vs. COURAGEOUS )

( شجاعت ile جرات ile دل ile جسر ile دليري ile دلاوري ile رشادت ile يارايي ile دلدار ile دلاور ile شجاع ile باشهامت ile باجرات ile پرجرات ile با دل و جرات ile بي ترس ile تهور آميز ile دلير )

( SHOJAAT ile JARAT ile DEL ile جسر ile DELYRY ile دلاوري ile RASHADAT ile YARAYY ile DELDAR ile DELAVAR ile SHOJA ile باشهامت ile باجرات ile پرجرات ile BA DEL VE JARAT ile BEY TARS ile TEHOR AMYZ ile DELYR )


- CESÂRET ile/ve/değil/||/<> GÖZDEN ÇIKARMAK


- CESÂRET ile/ve/<> GÜÇ

( Birini çok sevmek ile. İLE/VE/<> Biri tarafından çok seviliyor olmak ile. )

( COURAGE vs./and/<> POWER )


- CESÂRET ile/ve/||/<>/> GÜÇ ile/ve/||/<>/> MUTLULUK

( En kısa sürede özür dileyerek. İLE/VE/||/<>/> En kısa sürede affederek. İLE/VE/||/<>/> En kısa zamanda unutarak. )


- CESÂRET ve/<> GÜVEN

( COURAGE and/<> CONFIDENCE )


- CESÂRET ile İNTİKAM

( İntikama yönelik çaba, cesâretten değil acziyettendir. )


- CESÂRET ile/ve/<>/değil İSTEKLİLİK

( [not] COURAGE vs./and/<>/but WILLINGNESS )


- CESÂRET ile/değil KABA/LIK


- CESARET ile/ve/||/<> KALB(İN ATMASI)

( Var mı aşka? İLE/VE/||/<> Çarpıyor bir başka. )

( Var mı aşka? İLE/VE/||/<> Çarpıyor bir başka. )


- CESÂRET ile/ve KARARLILIK

( COURAGE vs./and DECISIVENESS/STABILITY )


- CESARET ile/ve/||/<>/< KAYGI


- CESÂRET ve/<> MAHÂRET/BECERİ


- CESÂRET ile/ve/||/<>/> OLASILIK/RİSK/MUHÂTARA[Ar. < HATAR]

( Almaya cesâret edemediğimiz riskleri alanlar, yaşamak istediğimiz yaşamı yaşar. )

( COURAGE vs./and/||/<>/> RISK )


- CESÂRET ile/değil/ne yazık ki SAYGISIZLIK


- CESÂRET = ŞECÂ'AT, CESÂRET[Fars., Ar.] = COURAGE[İng., Fr.] = FORTITUDO[Lat.] = MUT[Alm.] = HË ANDREIA[Yun.] = CORRAGIO[İt.] = VALOR[İsp.] = MOED[Fel.] = MOD[Dan.] = MUJYESTVO[Rus.]


- CESÂRET ile/ve/değil/yerine ŞEHÂMET

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Akıllıca olan cesâret. )

( [not] COURAGE vs./and/but REASONAL COURAGE
REASONAL COURAGE instead of COURAGE )


- CESÂRET ile/ve/||/<>/>/< TESLİMİYET


- CESÂRET ve/||/<>/>/< YARATICILIK

( Önderden gelir. VE/||/<>/>/< Takımdan gelir. )


- CESÂRET ile/ve YÜREKLİLİK

( COURAGE vs./and BRAVENESS )

( ... cum/et ANIMOSITAS )


- CESARET değil/yerine/= YÜREKLİLİK/GÖZÜPEKLİK


- CESÂRET ile/değil YÜZSÜZ/LÜK


- CESÂRET ile/ve/değil/||/<>/< ZORUNLULUK


- CESARETLENDİRMEK ile TEŞVİK ile TEŞVİK EDİCİ ile TEŞVİK EDİCİ ile ÖĞRENMEYİ TEŞVİK ETMEK

( ENCOURAGE vs. ENCOURAGEMENT vs. ENCOURAGER vs. ENCOURAGING vs. ENCOURAGING LEARNING )

( تشجيع کردن ile تشويق وترغيب کردن ile دلگرم کردن ile تشويق کردن ile قوت قلب ile تشويق ile ترغيب ile تشجيع ile مشوق ile ترغيبي ile تشويقي ile دلگرم کننده ile دانشپرور )

( TASHJYE KARDAN ile TASHOYGH VATARGHYBE KARDAN ile DELGARAM KARDAN ile TASHOYGH KARDAN ile GHOOT GHALAB ile TASHOYGH ile TARGHYBE ile تشجيع ile MOSHOGH ile ترغيبي ile تشويقي ile DELGARAM KONANDEH ile DANESHPOROOR )


- CESARETLENMEK ile CESARETLENDİRMEK ile CESARET ile CESARETLİ/LİK ile CESARETSİZ/LİK ile CESARETSİZCE


- CESARETLEN(DİR)MEK değil/yerine/= YÜREKLEN(DİR)MEK


- CESEDİ:
SIRIKLAR ÜSTÜNE BIRAKMAK ile YAKMAK ile TOPRAĞA GÖMMEK

( Yakutistan'lılar, cenazelerini bu 3 biçimde kaldırırlar. [Ölüleri için yas tutmazlar.] )


- CESET/NAAŞ[Ar. < NA'Ş] değil/yerine/= ÖLÜYİN/GÖVRE


- CESET/CESED ile/ve/değil/||/<>/> CENÂZE

( Hayvanlarda ve insanda. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> İnsan için. )


- CESET = CESED[Ar., Fars.] = CETHE/T, NAŞ/NAAŞ[Ar.] = CORPSE[İng., Fr.] = CADAVRE[Fr.] = CADAVER[Lat., İsp.] = LEICHE[Alm.] = HO NEKROS[Yun.] = CADAVERE[İt.] = LIJK[Fel.] = LIGET[Dan.] = TRUP[Rus.]


- CESET[Ar.] ile MUMYA[Fars.]

( ... İLE Bazı özel ilaçlar kullanılarak bozulmayacak duruma gelmiş olan ve bugün kazılarla ortaya çıkarılan ceset. | [mecaz] Çok zayıf kişi. )


- ÇEŞİT ile/ve DİSİPLİN

( VARIETY vs. DISCIPLINE )


- ÇEŞİT ile TÜR

( KIND vs. TYPE )


- ÇEŞİT ile/ve YÖN

( VARIETY vs./and DIRECTION )


- ÇEŞİTKENAR ile ÇEŞİTKENAR ÜÇGEN


- ÇEŞİT/LEME / ÇEŞİT/Lİ/LİK ve/<> EŞİT/LEME / EŞİT/LİK


- ÇEŞİTLEMEK ile ÇEŞİTLENMEK ile ÇEŞİTLENDİRMEK ile ÇEŞİTLENEBİLMEK ile ÇEŞİT ile ÇEŞİTLİ/LİK ile ÇEŞİT ÇEŞİT


- ÇEŞİTLENME/DEĞİŞKE ile/ve/||/<> ÇEVİRİ

( VARIANTE avec/et/||/<> COMENTAIRE )


- ÇEŞİTLENME ve/<> VAHDET


- ÇEŞİTLERİ BAKIMINDAN ve DELÂLET BAKIMINDAN


- (ÇEŞİTLİ) BİTKİSEL/HAYVANSAL YAĞLAR yerine ZEYTİNYAĞI!

( )


- ÇEŞİTLİ KOKULAR('I)[Anlayana!]

( OS[İsveççe] )


- ÇEŞİTLİ MAKAMLAR -ile

( * ACEMAŞÎRÂN
* ACEMKÜRDÎ
* BESTENİGÂR
* BEYÂTİ ARABÂN
* BÛSELİK
* DÜGÂH
* EVC
* EVCÂRÂ
* GERDÂNİYE
* GÜLNÂRÎ
* HİCAZ
* HİCAZKÂR
* HÜSEYNİ
* H. BÛSELİK
* HÜZZÂM
* KARCIĞAR
* K. HİCAZKÂR
* MÂHÛR
* MUHAYYER
* M. BÛSELİK
* NEVÂ
* NİHÂVEND
* NİKRİZ
* PENÇGÂH
* RAST
* SABÂ
* S. ZEMZEME
* SEGÂH
* SÛZİNÂK
* ŞEHNÂZ
* UŞŞÂK
* YEGÂH )


- ÇEŞİTLİ ile ÇEŞİTLER

( ASSORTED vs. ASSORTMENT )

( جور کرده ile طبقه بندي ile جوري )

( JOR KARDEH ile TABAGHEH BANDY ile JORY )


- ÇEŞİTLİ/LİK ile/değil/||/<> ÇEŞNİ


- ÇEŞİTLİ/LİK ile ÇOK/LUK

( Çeşitlilik içinde birlik doğaldır ve iyidir. )

( VARIATION/DIVERSITY vs. ABUNDANCE
Unity in diversity is natural and good. )


- ÇEŞİTLİLİK ile/ve DERİNLİK


- ÇEŞİTLİLİK ile/yerine MÜZİK

( Çeşitlilik alışkanlıklarda aşırılık doğurur, gövdede ise hastalık. İLE/YERİNE Müzikte sadelik, kişilere ağırbaşlılık, gövde eğitiminde ise gövdelere sağlık verir. )


- ÇEŞİTLİLİK ile/ve/<>/> TÜKETİM


- ÇEŞİTLİLİK ile/ve/<> UYUMLULUK ile/ve/<>
EVRİM ile/ve/<> BİYOÇEŞİTLİLİK

( Açıklamalar için burayı tıklayınız... )

( )

( image )

( )


- ÇEŞM -ile

( GÖZ )


- ÇEŞME SOKAK :

( Çayırbaşı mahallesi sokaklarından biridir. Bu mahalledeki en önemli eser Cerrah Mahmut Efendi Camiidir. Cami çevresinde dört adet tarihi çeşme vardı. Yol yapım çalışmaları sırasında üçü yıkılıp gitti. Cami avlu duvarına bitişik olan ve Kaptan - ı Derya Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından yaptırılan Çeşme varlığını korumaktadır. Bu alandaki bir sokağa da "Çeşme Sokak" ismi verildi. )


- ÇEŞME ile ÇEŞME BAŞI


- ÇEŞME ile HAYAT ÇEŞMESİ ile DOLMA KALEM ile KAYNAK

( FOUNTAIN vs. FOUNTAIN OF LIFE vs. FOUNTAIN PEN vs. FOUNTAINHEAD )

( چشمه ile عينالحيات ile قلم خودنويس ile خودنويس ile منبع خبر ile سرچشمه ile اصل وسرچشمه )

( CHESHMEH ile عينالحيات ile GHALAM KHODNOYS ile KHODNOYS ile MONBA KHBAR ile SARCHESHMEH ile ESL VASARCHESHMEH )


- ÇEŞME ile MUSLUK/BURMA

( )

( FOUNTAIN vs. TAP )


- ÇEŞME ile/değil/< ŞADIRVAN/ŞÂDURVÂN[< Fars. ŞÂDÂB-I REVÂN: Akıcı, çok su. (REVÂN: Akıcı.)]

( ... İLE/DEĞİL Daha çok cami avlularında bulunan, etrafı çok musluklu duvarla çevrili su haznesi. )


- ÇEŞME ile/ve SEBİL


- ÇEŞME ile/<> YALAK

( ... İLE/<> Hayvanların su içtikleri, taş ya da ağaçtan oyma kap. | Çeşme, musluk vb.'nin altına akan suyun çevreye sıçramasını ya da akıp gitmesini önlemek için konulan delikli taş tekne. | [coğ.] Buzyalağı. | Boşboğaz, söz taşıyan. )


- ÇEŞNİLEMEK ile ÇEŞNİLENMEK ile ÇEŞNİLENDİRMEK ile ÇEŞNİ/LİK ile ÇEŞNİCİ/LİK ile ÇEŞNİLİ ile ÇEŞNİSİZ


- CESSION vs. SESSION


- CESUR/CESURCA değil/yerine/= YÜREKLİ/KORKUSUZ/GÖZÜPEK


- CESUR ÖNDERİN ANLATACAĞI:
"BAŞARI/SIZLIK" değil/yerine/< GELİŞİM


- CESUR/LUK ile CESURCA


- CESUR ile ASLAN GİBİ CESUR ile CESURCA

( DARING vs. DARING AS A LION vs. DARINGLY )

( شهامت ile جسور ile متهور ile جسارت آميز ile شير زهره ile جسارتا )

( SHEHAMET ile JASOR ile متهور ile JASART AMYZ ile SHYR ZAHAREH ile JASARTA )


- CESUR ile CESURCA

( BRAVE vs. BRAVELY )

( دلاور ile دلير ile پردل ile باشهامت ile رشيد ile راد ile تهم ile جوان مرد ile جوانمرد ile شجاع ile شير افکن ile شجاعانه ile غازيانه ile دليرانه ile جوان مردانه )

( DELAVAR ile DELYR ile PARDEL ile باشهامت ile رشيد ile RAD ile تهم ile JAVAN MARD ile JAVANMARD ile SHOJA ile SHYR AFKAN ile SHOJAANEH ile غازيانه ile دليرانه ile JAVAN MARDANEH )


- ÇETE[Bulg.] ile/değil/yerine/||/<>/< ÖRGÜT

( Yasa dışı işler yapmak ya da etrafındakileri korkutmak amacıyla bir araya gelmiş topluluk. | Ordu birliklerinden olmayan silahlı küçük birlik. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Ortak bir amacı ya da işi gerçekleştirmek için bir araya gelmiş kurumların ya da kişilerin oluşturduğu birlik. | Bir kuruluşa bağlı alt bölümlerin bütünü. )


- ÇETELE ile/||/<>/> DİZİN/FİHRİST[Fars.] / LİSTE/İNDEKS/ENDEKS[İng.]

( Çizilerek ya da oyularak açılan kertik. | Esnafın, uzunlamasına ikiye bölüp üzerine kertikler çenterek hesap tuttuğu ağaç dalı. İLE Bir betiğin ya da derginin, kişi, konu, yer adı vb. bakımından içindekileri yer numarasıyla belirten ve yapıtın arkasında yer alan abecesel sıralama. | Belirli bir konuda çıkan betik ve dergideki yazılarla ilişkiyi sağlayan ve ayrı bir betik ya da süreli yayın biçiminde çıkan yapıt. | Kütüphane, belge vb. için düzenlenen belirli bir bilginin ya da belgenin bulunduğu yeri gösteren düzenli sıralama. )


- ÇETELEŞMEK ile ÇETELEŞTİRMEK ile ÇETE ile ÇETECİ/LİK ile ÇETE SAVAŞI


- ÇETE/ÇETERE" değil ÇETELE

( Çizilerek ya da oyularak açılan kertik. | Esnafın, uzunlamasına ikiye bölüp üzerine kertikler çenterek hesap tuttuğu ağaç dalı. )


- ÇETİN, AHMET D. (BURSA, 1940) :

( Sarıyer alt yapısında futbola başladı futbolu Sarıyer'de bıraktı. 5 Lig ve 13 özel maç olmak üzere 18 maçta oynadı. Sanayici olup, 3 dönem Sarıyer Spor Kulübü yönetim kurulunda görev aldı. Divan Kuruyu Üyesidir. 1940 Sarıyerli Sporcular Derneği Kurucusu üyesidir. Bu derneğin yönetim kurulunda bulunmuş ve 2 dönem başkanlığını yapmıştır. Ayrıca, Sarıyerliler Derneği ve Yenimahalle Spor Kulübü üyesi olup Sarıyerliler Derneğinde yönetim kurulu üyesi, Yenimahalle Spor Kulübünde Başkanı olarak görev yaptı. )


- ÇETİNKAYA, NURETTİN (İST. 1950) :

( İşadamı, yönetici. Şişli Ondokuz Mayıs İlkokulu, Sultanahmet Sanat Enstitüsü ortaokulu ve Mecidiyeköy Lisesinden mezun oldu. Bir süre değişik ticari şirketlerde çalıştıktan sonra genç yaşta kendi işini kurdu. Nakış, kurdele, triko ve overlok işlerini yapan Çetinkaya Şirketini kurdu. Bilahare ilaç işine girdi ve Bolu'da Çetinkaya Serum fabrikasını kurdu. Bu Şirketlerin Yönetim Kurulu Başkanı olarak meslek kuruluşlarında görev aldı. İSO, TO ve TOBB üyesi olup bu kuruluşlarda meclis üyesi ve delege olarak görev aldı. İş hayatına atılmadan futbol oynadı. Kuştepe ve Fenerbahçe'de forma giydi. Sonraları Kuştepe Kulübünde yönetici ve kulüp başkanı olarak görev aldı. Nakışçılar Derneğinin kuruluşunu yaptı ve Kurucu Başkanlığını üstlendi. Sanayiciler Derneği, Kuştepe Spor Kulübü ve Sarıyer Spor Kulübü üyesidir. Sarıyer Spor kulübünde 7 dönem (1994/19995; 1995/1996; 1996/1997; 1997/1998; 2007/2008; 2009/2010; 2012/2013) Yönetim Kurulu üyesi ve Profesyonel Şube Sorumlusu Asbaşkan olarak görev yaptı. Sarıyer'in 1995/96 sezonu şampiyonluğu kazanan yönetim kurulunda sorumlu yönetici olarak bulundu. Sarıyer Spor Kulübünde Divan Kurulu üyesidir. Üyesi olduğu Boluspor Kulübünde iki dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Ayrıca Türkiye Güreş Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ve Asbaşkanı, Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu (İASKF) Yönetim Kurulu Üyesi, Gençlik ve Spor İstanbul İl Müdürlüğü saha komiserliği görevlerinde bulundu )


- ÇETİNLEŞMEK ile ÇETİNLEŞTİRMEK ile ÇETİN/LİK ile ÇETİNCE ile ÇETİN CEVİZ


- ÇETİNOĞLU, A. BÜLENT (İST. 1937) :

( İ.Ü. İktisat Fakültesinden mezun oldu. İş hayatına bankacı olarak başladı. Değişik görevler üstlendi. İmar Bankasında Genel Müdür Yardımcısı, Doğuş Holding'de Mali İşler Koordinatör Yardımcısı, Net Turizmde Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı. Spor Yaşamına Galatasaray'da başladı ve atletizm yaptı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )


- ÇETİNTAŞ, ZAFER MURAT (ORTAKÖY, İST. 1957) :

( Araştırmacı - yazar. Uzun yıllardan beri Türk Balıkçılığının ve çevreci örgütlerin gelişmesi için mücadele vermektedir. Çevre ile ilgili her türlü eylemin içinde bulunmaktadır. Türkiye'de ilk Su Ürünleri Müzesini kurdu. Konusu denizcilik olan Heyamola dergisinin imtiyaz sahipliğini üstlendi. Konusu deniz ve balıkçılı olan dört şiir kitabından başka, Çevreci Sivil Toplum Örgütlerinin Yakın Tarihi I ve Köpekler İmparatorluğu isimlerini taşıyan iki kitabı yayımlandı. Ayrıca 30 ayrı dergi ve çeşitli gazetelerde makaleleri yayınlandı. TRT ve diğer özel TV'lerde programlar yaptı, belgesel danışmanlıklarında bulundu. 23 yıldan beri Doğa Savaşçıları Derneği Çevre Örgütü Başkanlığını sürdürmektedir. )


- ÇETREFİLLEŞMEK ile ÇETREFİLLEŞTİRMEK ile ÇETREFİLLEŞEBİLMEK ile ÇETREFİL/LİK ile ÇETREFİLCE ile ÇETREFİLLİ/LİK ile ÇETREFİLSİZ


- ÇETREFİLLİ ile NETAMELİ ile TUMTURAKLI[Fars.]

( Karışıklığı dolayısıyla anlaşılması ya da sonuca bağlanması güç. | Yapı ve ses kurallarına aykırı kullanılan dil. | Sarp, engelli ve engebeli yer. İLE Gizli bir tehlikesi olduğu sanılan, tekin olmayan. | Başına sık sık kaza gelen. İLE Gösterişli. | Anlama bir şey katmayan, bir anlam bildirmeyen ancak kulağa hoş gelen. )


- ÇETREFİLLİ/LİK ile/ve/||/<> ÇATALLI/LIK


- ÇETÜK[Oğuz] ile KEDİ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Dişi kedi. İLE ... )


- CETVEL değil/yerine/= ÇİZELGE


- CETVEL değil/yerine/= ÇİZGİLİK/ÇİZGEÇ


- CETVEL/LİSTE değil/yerine/= DİZELGE


- CEVÂBÎ[Ar.] ile CEVÂBÎ[Ar. < CÂBÎ]

( Yanıt/cevap, karşılık. İLE Tahsildarlar, câbîler. )


- CEVÂD[Ar. < CÛD] ile CEVÂDD[Ar. < CADDE]

( Cömert, eli açık. İLE Büyük, işlek yollar, caddeler. )


- CEVÂD[Ar.] ile NEDÂ[Ar.]


- CEVÂD[Ar.] ile VÂSİ'[Ar.]


- CEVAHİR, AYDOĞAN (TRABZON, 1961) :

( İngiltere'de Ekonomi İşletme Yüksek Okulundan mezun oldu. Müteahhit olarak iş hayatına atıldı. Cevahirler Şirketler Grubunda iş hayatına devam etmektedir. İkinci Kuşak Karadenizli İşadamları Derneği Kurucu üyesidir. Yeniköy Spor Kulübü'nde iki dönem (1989 - 1991), Tarabya Spor Kulübü'nde ve Kireçburnu Spor Kulübü'nde başkan olarak görev yaptı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem yönetici olarak görev yaptı. 29 Mart 2009 Yerel Seçimlerinde Sarıyer'de AKP' den İl Genel Meclisi Üyesi seçildi. )


- CEVAHİR, İBRAHİM (ÇAYKARA, 1938) :

( Yeniköylüdür. Cevahir Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Karadeniz Vakfı Başkanıdır. Çocukluğundan beri iş hayatının içindedir. İşe bakırcı ve kalaycı çıraklığı ile başladı. İlk işyerini Karaköy'de lokanta olarak açtı. Ankara'da inşaat taşeronluğu yaptı. İnşaatçılıkta işlerini büyüttü ve müteahhitlik firması ile Libya ile iş yapan ve işi bitiren ilk Türk Müteahhiti oldu. İstanbul'da kardeşleri Mehmet Cevahir ve Reşat Cevahir ile birlikte Cevahir Şirketler Grubunu kurdu. Libya'da çalışırken 3.500 kişiye iş verirken, 1978'de Suudi Arabistan'da işlerinden sonra 8 bin kişiye iş verecek kadar işlerini büyüttü. Turizme yöneldi ve İstanbul'da yaptırdığı birçok otelden sonra 2002'de 323 yataklı, biri 5, diğeri 3 bin kapasiteli 21 kongre salonu ile 4000 kişilik balo salonu bulunan Avrupa'nın ikinci büyük kongre merkezi olan İstanbul Grand Cevahir Oteli açtı. 2005'te Şişli'deki Cevahir İş Merkezini tamamladı. Siyasete 17 yaşında CHP de başladı, Gençlik Kolu Başkanlığı yaptı. SODEP'in kurucuları arasında yer aldı. Bilahare tekrar CHP'sine geçti. Bir süre sonra ANAP'a geçti. 1995 ve 1999'de iki kez milletvekili aday adayı oldu, fakat seçilemedi. 2002'de Adalet Kalkınma Partisine (AKP) katıldı. Trabzonspor Kulübünde Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yaptı. )


- CEVAHİR ile CEVAHİRCİ/LİK


- CEV'ÂN, CÂYİ'[Ar.] ile CEVÂN/CÜVÂN/CİVÂN[Ar.]

( Ac, acıkmış, midesi boş. İLE Genç, taze, delikanlı. )


- CEVAP ile SORUMLU ile CEVAP ile CEVAP VERMEK

( ANSWER vs. ANSWERABLE vs. ANSWERBACK vs. ANSWERING )

( جواب دادن ile حساب پس دادن ile پاسخ ile پاسخ دادن ile پاسخ دار ile جواب دار ile پاسخ برگشتيراديويي ile جوابده )

( JAVAB DADAN ile HASAB PES DADAN ile PASOKH ile PASOKH DADAN ile PASOKH DAR ile JAVAB DAR ile PASOKH BARGASHTYRADYVEYY ile جوابده )


- CEVAP[Ar.] ile YANIT


- CEVAPLAMAK ile CEVAPLANMAK ile CEVAPLANDIRMAK ile CEVAPLAYABİLMEK ile CEVAP ile CEVAPLI ile CEVAPSIZ/LIK ile CEVAP HAKKI ile CEVAP KAĞIDI ile CEVAP ANAHTARI ile CEVAPLI TELGRAF


- CEVÂRÎ[Ar.] ile CEVÂRİH/CÂRİHA[Ar. < CERH]

( Hizmetçi kızlar, halayıklar. İLE Yırtıcı kuş ya da hayvanlar. )


- CEVÂZ -ile

( CÂİZ OLMA, İZİN, MÜSÂADE )


- CEVAZ BAHŞ değil/yerine/= OLUR VEREN


- CEVAZ değil/yerine/= OLUR


- CEVÂZ-I İSTİHDAM değil/yerine/= İŞLENDİRME OLURU


- CEVDET-İ RAVİYE ve/||/<> KUVVET-İ AZİME

( Düşünme gücü/yetisi. VE/||/<> Yapma gücü/yetisi. )


- ÇEVGÂN -ile

( ALLAH'IN EZELDEKİ TAKDİRİ )

( CİRİT OYUNUNDA ATLILARIN BİRBİRİNE ATTIKLARI DEĞNEK | UCU EĞRİ DEĞNEK, BASTON, ÇEVGEN )


- CEVHER -ile

( MAYA, ÖZ | AKIL | Ebced hesabına göre yalnızca noktalı harflerin toplamının verdiği tarihtir. )


- CEVHER ve ARAZ ile/ve/değil/||/<>/> ZÂT ve SIFAT

( Nesnede/cisimde. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> İnsanda. )


- CEVHER ile/ve ARAZ

( [Fıkıh'ta] AYN ile/ve MENFAAT )


- CEVHER ile CEVHERLİ ile CEVHERSİZ


- CEVHER ile/ve/||/<>/> CİSİM


- CEVHER = MEKÂN:

( [Kelâmcılara göre...] Bölünebiliyorsa. İLE/VE Bölünemiyorsa. )


- CEVHER[Ar.] değil/yerine/= TÖZ


- CEVHER ile TÖZ


- CEVHER[Ar.]/GEVHER[Fars.] ile/ve/||/<>/> CÜRÛF[Ar.]

( Bir şeyin özü. | Töz. | Mücevher. İLE/VE/||/<>/> Maden posası, dışık. Erimiş malzemelerin yüzeyindeki safsızlık. )


- CEVHER-İ FERD(ATOM) ile CEVHER-İ FERDÎ


- CEVÎ[Fars.] -ile

( Bir arpa ölçüsündeki ağırlık. )


- ÇEVİK, A. OKTAY (İST. 1963) :

( Sarıyer altyapısından yetişti. Yaş gruplarında oynadıktan sonra profesyonel kadroya alındı (1980). 7 sezon (1980 - 1987) tescilli kaldığı Sarıyer'de 91Lig, 9 Amatör Lig, 6 Ümit Takımlar Ligi, 14 Kupa ve 6 Turnuva maçı olmak üzere 126 resmi ve 31 özel maçla birlikte 157 maçta forma giydi. Lig maçlarında 11, Amatör Lig maçlarında 4, Kupa maçlarında 8, Turnuva maçlarında 1 ve özel maçlarda 7 olmak üzere takımına 31 gol kazandırdı. 11 kez A Genç Milli formasını giydi. Eyüpspor'a transfer ederek Sarıyer'den ayrıldı. )


- ÇEVİK, BABÜR (İST. 1956) :

( Yenimahallelidir. İlk, orta ve liseyi Sarıyer'de tamamladı. Ticaretle uğraşıyor. Siyasi hayata CHP'de başladı ve 1989 - 1994 yılları arasında Sarıyer Belediye Meclis Üyesi olarak görev yaptı. )


- ÇEVİKLEŞMEK ile ÇEVİKLEŞTİRMEK ile ÇEVİK/LİK ile ÇEVİKÇE


- ÇEVİRGE ile ÇEVİRGEÇ


- ÇEVİRİ AMAÇLI METİNDE:
ÇÖZÜMLEME ile/ve/||/<> YORUMLAMA


- ÇEVİRİ:
SPONTANE değil SİMULTANE


- ÇEVİRİ ile/ve/<> AKTARIM


- ÇEVİRİ ile/değil ÇEVİRME


- ÇEVİRİ ile ÖDÜNÇLEMELİ ÇEVİRİ

( LOAN TRANSLATION / CALQUE )


- ÇEVİRİ ile/ve/yerine TÜRKÇELEŞTİRME


- ÇEVİRİ ile/ve/değil/||/<> UYARLAMA


- ÇEVİRİ ile/ve YALINLAŞTIRMA

( TRANSLATION vs./and TO SIMPLIFY )


- ÇEVİRİ ile/ve YORUM

( Dillerin dili. İLE/VE ... )


- ÇEVİRİDE:
OLANAKSIZLIK ile/ve/||/<> TAMAMLANAMAZLIK


- ÇEVİRİDEN OKUMAK ile/ve/değil/yerine İLK KAYNAKTAN OKUMAK


- ÇEVİRİM ile ÇEVİRİM SENARYOSU


- ÇEVİRME ile ÇEVİRMEN/LİK ile ÇEVİRME AĞI


- ÇEVİRMEK ile ÇEVİRTMEK ile ÇEVİRTİLMEK ile ÇEVİREBİLMEK ile ÇEVİRİVERMEK ile ÇEVİRTTİRMEK ile ÇEVİRTEBİLMEK ile ÇEVİRİ ile ÇEVİRİCİ/LİK ile ÇEVİR SESİ ile ÇEVİRİ DİLİ ile ÇEVİRİ YAZI ile ÇEVİR SİNYALİ ile ÇEVİRİCİ DİLİ


- ÇEVİRMEK ile/ve/değil/||/<>/< DÖNÜŞTÜRMEK


- ÇEVİRMEK ile/değil GEÇİRMEK


- ÇEVİRMEN / KAPIOĞLANI

( ... İLE Kapı çuhadarı yamağı. | Elçiliklerde, çevirmen yardımcısı. )


- CEVİZ/BADEM ve/<> ÇİĞE

( ... VE/<> Ceviz ya da badem içi. )


- CEVİZ (REÇELİ) ile/ve/değil/<> GÖVEK (REÇELİ)

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Cevizin yeşil kabuğu. )


- CEVİZ/LİK ile CEVİZİ ile CEVİZLİ ile CEVİZ İÇİ


- CEVİZ ile AKBABA CEVİZİ


- CEVİZ ile BETEL-NUT

( Asya'da ve Papua Yeni Gine'de, ilâç olarak da kullanılan bir ağaç meyvesi. )


- CEVİZ ile CHANDLER CEVİZİ


- CEVİZ ile/ve HİNDİSTAN CEVİZİ/NARCIL[Ar.]

( GÖVEK/TETİR/BEZBÂZ[Fars.]: Cevizin yeşil kabuğu. )

( CEVİZ ile/ve NÂRCÎL, BEVVÂ )

( GİRDGÂN ile/ve NÂRÇÎL, BÂDİNC )

( JUGLANS REGIA cum COCOS NUCIFERA )


- CEVİZ ile/ve PEKAN CEVİZİ

( KOZ ile/ve ... )

( GİRDGÂN ile/ve ... )


- CEVİZ ile TETİR

( ... İLE Cevizin yeşil kabuğu ve yaprağı. | Yeşil ceviz kabuğu, nar gibi bitkilerin bıraktığı leke. )


- CEVİZLİ BAHÇE SOKAK :

( Büyükdere Mahallesi sokaklarından biridir. Bu sokak üzerindeki evlerin bahçelerinde çok miktarda ceviz ağacı bulunması nedeni ile sokağa "Cevizli Bahçe Sokak" denilmiştir. )


- CEVR[Ar.] ile ZULM[Ar.]


- ÇEVRE İÇİN YAŞAMAK değil/yerine ÇEVRE İLE BİRLİKTE YAŞAMAK


- ÇEVRE KİMYASI ile/||/<> ATMOSFER KİMYASI

( Çevresel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Atmosferdeki kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )


- ÇEVRE KİMYASI ile/||/<> ENDÜSTRİYEL KİMYA

( Çevresel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Endüstriyel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


- ÇEVRE KİMYASI ile/||/<> YEŞİL KİMYA

( Çevresel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Çevre dostu kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )


- ÇEVRE [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]


- ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK değil/yerine/= ÇEVRE VE URELCİLİK


- ÇEVRE ile/||/<> ALAN

( Çevre kenar toplamı İLE alan iç bölge ölçüsüdür )

( Formül: 1D ölçü İLE 2D ölçü )


- ÇEVRE ile/ve/||/<> BAĞLAM


- ÇEVRE ile/ve/<> ÇEPER


- ÇEVRE ile/ve ÇERÇEVE

( SURROUNDINGS vs./and FRAME )


- ÇEVRE ile ÇEVRESEL ile ÇEVRE KİRLİLİĞİ ile ORTAMLAR

( ENVIRONMENT vs. ENVIRONMENTAL vs. ENVIRONMENTAL POLLUTION vs. ENVIRONMENTS )

( محيط ile محيطزيست ile محيط زيست ile پرگير ile دوروبر ile محيط زيستي ile محيطي ile آلودگي محيط زيست ile توابع )

( MAHYT ile MAHYTAZYSET ile MAHYT ZYSET ile پرگير ile DOROBAR ile MAHYT ZYSETY ile MAHYTY ile ALODEGY MAHYT ZYSET ile TAVABE )


- ÇEVRE ile ETRAF


- ÇEVRE = MUHİT[Ar. < HAVT] = ENVIRONMENT[İng.] = MILIEU[Fr.] = MITTEL, MILIEU[Alm.] = MEDIO AMBIENTE[İsp.]


- ÇEVRECİ/LİK ile/ve/değil DOĞACI/LIK


- [ne yazık ki]
"ÇEVREDEKİLER İÇİN" AŞK ÜZERİNE YANLIŞ "SÖZLER":
GENÇLİKTE ile OLGUNLUKTA/YAŞLILIKTA

( "Henüz yaşın erken". İLE "Bu yaştan sonra". )


- ÇEVREL ÇİÇEK DURUMU, VERTİSİLASTER = EZHÂR-I HALKAVÎYE = VERTICILLE


- ÇEVRELEMEK ile KAPALI ile MUHAFAZA

( ENCLOSE vs. ENCLOSED vs. ENCLOSURE )

( درميان گذاشتن ile پيوست کردن ile ضميمه کردن ile جوفا ile در جوف ile ملفوفه ile پيوست ile ضميمه )

( DARAMYAN GOZASHTAN ile PEYVAST KARDAN ile ZAMYMAH KARDAN ile جوفا ile DAR JOOF ile ملفوفه ile PEYVAST ile ZAMYMAH )


- ÇEVRELEYEN ile TAVAF ETMEK ile SÜNNETLİ ile SÜNNETÇİ ile SÜNNET ile SÜNNET ETMEK ile SINIRLAMAK ile İHTİYATLI ile DURUM ile DURUMLAR ile İKİNCİ DERECEDEN DURUM ile ÇEVRELEME ile ÇEVRELEMEK

( CIRCUMAMBIENT vs. CIRCUMAMBULATING vs. CIRCUMCISED vs. CIRCUMCISER vs. CIRCUMCISION vs. CIRCUMCIZE vs. CIRCUMSCRIBE vs. CIRCUMSPECT vs. CIRCUMSTANCE vs. CIRCUMSTANCES vs. CIRCUMSTANTIALITY vs. CIRCUMVOLUTION vs. CIRCUMVOLVE )

( گردنده بدور ile طائف ile مختون ile خاتن ile ختنه ile ختنه کردن ile محدود و مشخص کردن ile مال انديش ile ملاحظه کار ile چگونگي ile شرايط ile مقتضيات ile قضايا ile کيفيات ile دورزني ile دورگردي ile مارپيچ رفتن )

( GARDANDEH BEDOR ile TAEF ile مختون ile خاتن ile KHTANEH ile KHTANEH KARDAN ile MAHDUD VE MOSHKHS KARDAN ile MAL ANDYSH ile MOLAHEZEH KAR ile CHEGONGY ile SHARAYT ile مقتضيات ile قضايا ile KYFEYAT ile دورزني ile DORGARDY ile MARPYCH RAFTAN )


- ÇEVREMDEKİ ON(10) KİŞİ YAPIYORSA, BEN DE YAPARIM/ALIRIM değil/yerine ÇEVREMDEKİ ON(10) KİŞİ YAPIYORSA, BEN DE KENDİMİ YAPAR/ALIR BULUYORUM


- ÇEVREN ve/<>/|| EVREN


- Çevrenle KONUŞ!!!


- ÇEVREYİ KORUMALI!


- ÇEVRİLMEK ile ÇEVRELEMEK ile ÇEVRİLEMEK ile ÇEVRELENMEK ile ÇEVRELEYEBİLMEK ile ÇEVRE/LİK ile ÇEVRİ ile ÇEVRECİ/LİK ile ÇEVRİLİ ile ÇEVRESEL/LİK ile ÇEVRE AÇI ile ÇEVRE YOLU ile ÇEVRE TEKER ile ÇEVRE BİLİMCİ ile ÇEVRE SAĞLIĞI ile ÇEVRE BİLİMSEL ile ÇEVRE FELAKETİ ile ÇEVRE BİLİMLERİ ile ÇEVRE KİRLİLİĞİ ile ÇEVRE TEMİZLİK VERGİSİ


- ÇEVRİM ile ÇEVRİMLİ ile ÇEVRİMSEL/LİK ile ÇEVRİM İÇİ ile ÇEVRİM DIŞI


- ÇEVRİNME ile ÇEVRİNTİ

( ... İLE Bir şeyin, kendi ekseni çevresinde, sürekli dönmesi. | Su ve hava çevrisi. | Çeşitli tahıl karışımı. )


- ÇEVRİNMEK ile ÇEVRİNEBİLMEK


- ÇEVRİNTİ ile ÇEVRİNTİLİ ile ÇEVRİNTİSİZ


- ÇEVRİŞ[Fars.] = ÇERVİŞ[Fars.]

( Yemeğin sulu bölümü. )


- CEVVAL -ile

( SÜREKLİ HAREKET HALİNDE OLAN )


- CEVVAL ile CAZGIR

( Davranışları, çabuk ve keskin olan. İLE Güreşecek olan pehlivanları, yüksek sesle, izleyicilere tanıtan ve dualarını okuyarak onları alana süren kişi. | Fitneci. )


- ÇEYİZ/LİK ile ÇEYİZCİ/LİK ile ÇEYİZLİ ile ÇEYİZSİZ


- ÇEYİZ ile DÜRÜ

( ... İLE Dürülmüş şey. | Armağan. | Gelin çeyizi. | Düğüne çağrılanlara, düğün sahibince verilen armağan. )


- CEYLAN ile CEYLAN BAKIŞLI


- CEYLAN ile/<> DAĞ CEYLANI

( ... İLE/<> Dünyada, sayıları 1500'ü geçmeyen Gazella Gazella türü dağ ceylanlarından 231'i Hatay'da, geri kalanı ise İsrail'de bulunmaktadır. )

( Ceylan İLE/<> )

( GAZELLE vs./<> MOUNTAIN GAZELLE )


- CEYLAN/ÂHÛ ile DİBAGAT/ANTİLOP[Fr.] ile GEYİK

( ... İLE ... İLE Gebelik süreleri, 160-200 gündür. )

( MARAL: Dişil geyik. )

( Ceylan ile Antilop ile Geyik )

( MİSK, GAZÂL[çoğ. GAZALE, GAZELÂN][: Ceylan. | Geyik, maral, âhû. | Geyik yavrusu. | Güzel göz.] ile ... ile BECÂ'
ZABY: Geyik, karaca, gazal gibi hayvanlar.
GAZÂLE: Dişil geyik.
YA'FUR[çoğ. YAÂFİR]: Tüyü toprak rengi olan ceylan. | Ceylan yavrusu. ile ... ile HIŞF: Geyik yavrusu. )

( ÂHÛ-BERE: Ceylan yavrusu.
ÂHÛ-MÂDE: Dişil ceylan. )

( GAZELLE vs. ANTELOPE vs. DEER )

( GAZELLE DORCAS cum ANTHILOPUS cum CERVUS ELAPHUS )

( GACELA con ANTÍLOPE con EL CIERVO )


- CEYLAN ile MOĞOL CEYLANI


- CEYLAN/CEREN/CERAN ile ZEREN

( ... İLE Moğolistan'daki ceylanlara verilen ad. )


- CEYLAN ile ZÜRAFA CEYLANI


- ÇEYREKLEMEK ile ÇEYREK ile ÇEYREK SON ile ÇEYREK ALTIN ile ÇEYREK FİNAL ile ÇEYREK FİNALİST


- CEZ' ile CEZ/CEZÎRE

( Ağaç kökü. İLE Ada. )

( İLE [Fars.]/[Ar.] )


- CEZ'[Ar.] ile CEZ'[Ar.] ile CEZ[Fars.]/CEZÎRE[Ar.]

( Göz boncuğu denilen, kara alaca ve değerli bir süs taşı, damarlı akik. İLE Ağaç kökü. İLE Ada. )


- CEZA


- CEZA:
AMAÇ değil/yerine/>< ARAÇ

( [bkz.] CESARE BECCARIA[15 Mart 1738 - 28 Kasım 1794] )


- CEZÂ:
ÂRIZÎ ile/ve/||/<> İSTİSNAÎ


- CEZA EVİNDE KALMA SÜRESİNİN ARTIRILMASI ile/ve/değil/||/<>/< CEZANIN ARTIRILMASI


- CEZA:
GELECEĞE YÖNELİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GEÇMİŞE DÖNÜK


- CEZÂ:
HAD ve/||/<> KISAS ve/||/<> ERŞ ve/||/<> TÂZİR

( Beş amaç/makâsıd-ı hamse. VE/||/<> ... VE/||/<> ... VE/||/<> İctihad yoluyladır.[Had ve kefâret cezası konulmamışlar için] )


- CEZA:
MUTLAK ile/ve/||/<> NİSBÎ ile/ve/||/<> KARMA

( Kesinlik ve karşılık. İLE/VE/||/<> Önleyici. İLE/VE/||/<> Hem önleyici, hem de karşılık. )


- CEZA SAHASI değil/yerine/= KIZIT ALANI


- CEZA:
SUÇ İŞLEDİĞİNDEN DOLAYI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SUÇ İŞLENMEMESİ İÇİN


- CEZA TÜZESİ(HUKUKU) ile/ve/değil ÖZGÜRLÜKLERİN TÜZESİ(HUKUKU)


- CEZÂ TÜZESİNDE/HUKUKUNDA ile/ve İCRÂ TÜZESİNDE/HUKUKUNDA ile/ve CEZÂ USÛLÜNDE ile/ve DÜŞMAN CEZÂ TÜZESİNDE/HUKUKUNDA

( Güneşin batmasından bir saat sonra başlar ve güneşin doğmasından bir saat öncesine kadar devam eder. [TCK 502] İLE/VE Güneşin batmasından doğmasına kadar süren zaman. [İc. İf. K. 51] İLE/VE Nisan ayı başından 30 Eylül'e kadar saat 21.00'den sabahın 04.00'üne; 01 Ekim'den 31 Mart'a kadar saat 21.00'den sabahın 06.00'sına kadar devam eden süre. [CMUK 96] )


- CEZA YARGILAMASINDA:
CEZA KARARNAMESİ ile/değil/yerine/||/<>/> BASİT YARGILAMA USÛLÜ

( )

( )

( )


- CEZÂ ile AZAP

( ... İLE Sıkıntı, ıstırap. | Lezzet. )


- CEZA ile BEDEL

( PENALTY vs. WORTH )


- CEZÂ ile/ve/değil/yerine/||/<> CEFÂ


- CEZÂ'[Ar.] ile CEZÂ'[Ar.]

( Sabırsızlıkla sızlanma. İLE İyi ya da kötü karşılık, azap. )


- CEZÂ ile/ve DİSİPLİN

( Karşılık. İLE/VE Öğrenme. )

( Ceza aynı hatayı yinelemeyi önlemelidir sadece. )

( Cezalandıran ya da cezalandırılan siz olabilirsiniz ama, cezanın suça uygun olmasına özen gösterin. )

( PUNISHMENT vs./and DISCIPLINE )


- CEZA değil ERİŞEMEME


- CEZÂ ile/değil KARŞILIK

( Kötülüğü cezalandırmayan, yapılmasını emreden gibidir. )


- CEZA değil/yerine/= KIZIT


- CEZÂ ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< LÜTÛF


- CEZÂ[Ar.] ile MUKÂBELE[Ar.]


- CEZÂ ile/ve/=/||/<>/>/< RAHMET

( Hem suçlu, hem de mağdur için. )


- CEZA ile/ve YAPTIRIM

( PUNISHMENT vs./and SANCTION )

( FALE PUİ PUİ: Cezaevi. )


- CEZÂDA AŞIRIYA DÜŞMEK değil/yerine/>< HATAYLA BERAAT


- CEZAEVİ değil/yerine/= KIZITEVİ


- CEZAÎ ŞART değil/yerine/= KIZITSAL KOŞUL


- CEZALANMAK ile CEZALANDIRMAK ile CEZA ile CEZAİ ile CEZALI ile CEZASIZ/LIK ile CEZASIZCA ile CEZA ALANI ile CEZA ATIŞI ile CEZA REİSİ ile CEZA HUKUKU ile CEZA SAHASI ile CEZA VURUŞU


- CEZALARDA:
YANLIŞ YAPILANA ile YAPILMAYANA/KARŞILANMAYANA [zorunlu olduğu halde]

( Geliştirir. İLE [belki] Dönüştürür. )

( Verilebilir de, verilmeyebilir de. İLE Çoğunlukla verilmesi gerekir. )

( Niyete göre hafifletilebilir. İLE Ne niyet, ne özel koşullar pek değerlendirilmez. )

( Haklılık/haksızlık, yerindelik-yersizlik, adâlet aranabilir. İLE Ne haklılık, ne de herhangi bir şey aranır. )

( Nush ile uslanmayanı, etmeli tekdîr
Tekdîr ile uslanmayanın hakkı kötektir! )


- CEZAYİR ile CEZAYİR

( ALGERIA vs. ALGERIAN )

( الجزير ile الجزيري )

( الجزير ile الجزيري )