A ile biten FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 9.416 başlık/FaRk ile birlikte,
9.416 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(13/39)
- EVRENSELLEŞTİRME ile/ve SONSUZLAŞTIRMA
( UNIVERSALIZATION vs./and TO GET INFINITE )
- EVRENSELLEŞTİRME ile/ve SONSUZLAŞTIRMA
( UNIVERSALIZATION vs./and TO GET INFINITE )
- EVRİM/LEŞME ile/ve/değil/||/<>/< OLGUNLAŞMA
- EVSA'[Ar. < VÂSÎ] ile EVSÂH[Ar. < VESAH]
( Dahe/pek geniş/açık/enli/bol. İLE Kirler, pislikler. )
- EVVELA[Ar.] değil/yerine/= ÖNCE/İLKİN/ÖNCELİKLE/İLK ÖNCE
- EVZÂ'[Ar. < VAZ] ile EVZAH[Ar. < VÂZIH]
( Durumlar/haller, duruşlar, tavırlar, vaziyetler. İLE Çok açık. )
- EXCEPTION :/yerine İSTİSNA
- EXPLANATION :/yerine AÇIKLAMA
- EXPLOSION :/yerine PATLAMA
- EXPOSURE :/yerine MARUZ KALMA
- EXTRA :/yerine EKSTRA
- EYLE! ve/||/<> GÖSTER! ve/||/<> KANITLA!
( Konuşmak yerine. VE/||/<> Söylemek yerine. VE/||/<> Söz vermek yerine. )
( Instead of talk! AND/||/<> Instead of say! AND/||/<> Instead of promise! )
( ACT! and/||/<> SHOW! and/||/<> PROVE! )
- EYLEM/HAREKET ve/||/<>/>/< SAĞALTIM/TEDAVİ/ŞİFÂ
- EYLEM:
KARINCA[< KARIŞTIRARAK] ve/||/<> KARARINCA/KARARINDA
- EYLEM ile/ve UYGULAMA
( Doğruluk ve eylemin birliği! )
( Bencil olmayan ve arzudan arınmış eylem! )
( ACTION vs./and TO APPLY
Union of righteousness and action!
Unselfish and desireless action! )
- EYTİŞİM/DİYALEKTİK ile SAFSATACILIK/YANILTMACILIK/SOFİSTİKA
( Karşıt görüşlerin çatışması yoluyla gerçeğe ulaşma yöntemi. İLE İkna etmek amacıyla kanıtların retorik ve mantık hileleriyle kullanılması. )
- EZÂ ile/ve/||/<> CEZÂ
- EZAN ile SALÂ
( Ezan, günde beş vakit olarak kılınan namaza davet içindir. Sabah ezanı Sabâ Dilkeşhâverân, öğle ve ikindi namazı Hicaz/Hüseynî, akşam namazı Rast, yatsı namazı ise Nevâ, Beyâti, Rast ya da Hicaz makamlarından biriyle okunur. )
( BÂNG-İ NEMÂZ ile ... )
- EZKÂ[Ar.] ile EZKÂ[Ar.]
( Daha/pek lekesiz, temiz, hâlis, erdemli. İLE Daha anlayışlı, çok zeki. )
- EZKİYÂ'[Ar. < ZEKÎ] ile EZKİYÂ[Ar. < ZEKÎ]
( Lekesizler, hâlisler, erdemliler. İLE Keskin fikirliler, anlayışlılar. )
- EZRA'[Ar.] ile EZRÂ'[Ar.]
( Pek düzgün/fasih. Sözü düzgün kişi. İLE Beyaz kulaklı siyah at. )
- EZZA değil ECZA
- F[Ar.] ve FÂ'[Ar.]
( Osmanlı abecesinin 23. harfidir. Ebced hesabında 80 sayısının karşılığıdır. İLE Atıf harfi olan. )
- F = m a
- F = ma
( Maxwell Denklemi )
- FÂ[Ar.] ile FÂ[Ar.]
( Şartın yanıtı olan. İLE Atıf harfi olan. )
- FABRİKA değil/yerine/= ÜRETİMLİK
- FAÇA ile/değil PAÇA
- FACTORY :/yerine FABRİKA
- FAGOSİTOZ değil/yerine/= YUTMA
- FAHİŞE ile GEYŞA
- FAİZ ile/değil RİBÂ
( ... İLE/DEĞİL Tefecilikle alınan fahiş faiz. )
- FAİZ/NEMA[Ar.] değil/yerine/= GETİRİ/ÜREM
- FAKAT ile/yerine/değil AYNI ZAMANDA
- FAKAT değil AYNI ZAMANDA
- FAKİH ile İLMİHAL BİLEN/HOCA
- FAKÎR[< FAKR][çoğ. FUKARÂ] -ile
( DERVİŞ, ALÇAKGÖNÜLLÜ, DÜNYALIĞI AZ OLAN, YOKSUL, PARASIZ | ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK GÖSTEREREK "BEN" ANLAMINA GELEN )
- FALAKA ile FALAKA
( Ömer Seyfettin'in, öykü kitabı. İLE Ahmet Rasim'in, anı kitabı. )
- FALANCA ..., FİLANCA ...
- FAMİLYA ile FAMİLYAL
( Aile. İLE Ailesel. )
- FAMİLYA = FASÎLE = FAMILLE
- FANATİKLEŞ(TİR)ME ile/ve/||/<> TARAFTARLAŞ(TIR)MA
- FÂNÎ[< FENÂ] -ile
( GEÇİCİ | ÖLÜMLÜ )
- FANİLA[İt. < FLANELLA] ile KAŞKORSE[Fr. < CACHE-CORSET]
( Genellikle ince pamuk ipliğinden dokunmuş, ten üzerine giyilen iç çamaşırı. Örülmüş ya da dokunmuş, hafif ve gevşek kumaş. İLE İnce kadın fanilası. )
- FANİLA ile/ve VELENSE
- FARBA/FARBALA[Fr.] değil/yerine FIRFIR
- FARE ile JERBOA
- FARK ile/ve/değil/yerine/en azından ORTAK NOKTA
( [not] DIFFERENCE vs./and/but COMMON POINT
COMMON POINT instead of DIFFERENCE )
- FARK ile/ve/<>/>/< UZAKLAŞMA
- FARKINDALIK ve/||/<>/< ÂN'A ODAKLANMA
- FARKINDALIK ile/ve/<> DAYANIŞMA
( AWARE/NESS vs./and/<> SOLIDARITY )
- FARKINDALIK ile/ve/||/<>/> OLGUNLAŞMA
- FARKINDALIK ile/ve/<> YOĞUNLAŞMA
( AWARENESS vs./and/<> TO BECOME DENSE )
- [ne yazık ki]
FARKINDA OLMAMA ile/ve/<> KABUL ETMEME
- FARKLI ile BAMBAŞKA
- FARKLILAŞMA ve/||/<> ANLAMIN OLUŞMASI
- FARK'TA KALMA ile ÖZDEŞLEŞME
( Eminliğin oluşmamasına düşürür. İLE Aklın, askıya alınmasına neden olur. )
- FARMAKOPE/PHARMACOPEIA[İng.] değil/yerine/= RESMİ İLAÇ BİLGİSİ
- FARMASÖTİK KİMYA ile/||/<> BİYOFARMASÖTİK KİMYA
( İlaçların kimyasını ve etkilerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Biyolojik ilaçların kimyasını inceleyen bilim dalı. )
- FARMASÖTİK KİMYA ile/||/<> MEDİKAL KİMYA
( İlaçların kimyasını ve etkilerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Tıbbi uygulamalarda kullanılan kimyasalları inceleyen bilim dalı. )
- FARMASÖTİK KİMYA ile/||/<> TOKSİKOLOJİ
( İlaçların kimyasını ve etkilerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Zehirli nesnelerin kimyasını ve etkilerini inceleyen bilim dalı. )
- FARZÂ -ile
( FARZEDELİM Kİ, DİYELİM Kİ, OLA Kİ [FARAZÂ yanlıştır!] )
- FARZ-I MAHAL değil FARZIMUHAL(OLMAYACAK ŞEY YA!)
- FASARYA ile GÜRÜLTÜ/PATIRTI/KARIŞIKLIK
- FASHION :/yerine MODA
- FÂSİH[Ar. < FESH] ile FASÎH[Ar. çoğ. FUSAHÂ]
( İptal eden, bozan, çürüten, fesheden. İLE Güzel, düzgün ve açık konuşan, iyi söz söyleme becerisi olan. | Açık, âşikâr, sarih. )
- FÂSILA:
SUGRÂ ile/ve/<> KÜBRÂ
( 3 harekeli ve 1 sakin. İLE/VE/<> 4'lü ya da üzeri. )
( [örnek] Kelebek. İLE/VE/<> Otomatik. )
- FÂSILA-YI SUGRÂ[Ar.] ile FÂSILA-YI KÜBRÂ[Ar.]
( Üç harekeli ve bir sâkin harften oluşan dört harfli sözcük.[vatanım gibi] İLE Dört harekeli ve bir sâkin harften oluşan dört harfli sözcük.[vatanımız gibi] )
- FASİLITASYON/FACİLITATION[İng.] değil/yerine/= KOLAYLAŞTIRMA
- FASULYE ile SOYA[Mançu dilinden]
( ... İLE Yağ çıkarılan, bir cins fasulye. )
( ... cum SOIA HISPIDA )
- FATHER :/yerine BABA
- FATİHÂ ile HER REK'ATIN FATİHÂ'SI
- FATMA ile/ve/||/<> FATMA
( [Osmanlı döneminde] [Müslümanlar için "TI" ile yazılan.] İLE/VE/||/<> Müslüman olmayanlar için "TE" ile yazılan. )
- FATOU LEMMA ile/||/<> MONOTONE CONVERGENCE
( Fatou alt limit eşitsizliği, monotone tam eşitlik. )
( Formül: Inequality İLE equality )
- FATURA ile İRSALİYELİ FATURA
- FATURA ile/ve/değil/yerine İRSALİYELİ FATURA
- FATURA[İt. < FATTURA] değil/yerine/= SAYIŞÇA
- FATURA değil/yerine/= YASAL ÖDENDİ BELGESİ
- FAUNA değil/yerine/= DİREY
- FAZ İLE KRİTİK NOKTA İLE ÜÇLÜ NOKTA ile/||/<> FAZ GEÇİŞLERİ
( Maddenin hal değişim noktaları. )
( Formül: dP/dT = ΔH/TΔV )
- FÂZA[Ar.] ile SÂLE[Ar.]
- FÂZÎH/A[Ar.] ile FAZÎHA[Ar. çoğ. FAZÂYİH]
( Utanmaz, rezil. | Çirkin, fena. İLE Edepsizliği, alçaklığ gerektiren iş/şey. )
- FAZİLET ile/ve EDÂ
- FAZLA ALÇAKGÖNÜLLÜKTE/TEVÂZÛDA:
RİYÂ ile/ve/||/<> GERÇEK
( Fazla tevâzû gösterme, riyâdan sayarlar. İLE/VE/||/<> Fazla tevâzû gösterme, gerçek sayarlar. )
( [Fazla alçakgönüllük göstermek] İkiyüzlülük olarak yorumlanabilir. İLE/VE/||/<> İncelik olarak yorumlanmayıp çarpıtılarak, genelde de bilindiğiniz ya da göründüğünüz kadar incelikli olmadığınız biçiminde yorumlanabilir. )
- FAZLA ENERJİ ve/<> KARMAŞA / KARGAŞA
- FAZLA FAZLA ile/değil FASLA FASLA
( ... İLE/DEĞİL Yer yer. )
- FAZLA/GEREKSİZ/YERSİZ/BOŞ ...)
KONUŞMA! ile/ve/||/<>/< DÜŞÜNME!
( YAP! ile/ve/||/<>/< YAP! )
- FAZLA ile/ve ÇEŞİTLİ
- FAZLA ile ÇOK
( EXCESS vs. MANY )
- FAZLA ile/ve/değil ETKİN
( [not] EXCESS vs./and/but ACTIVE | EFFECTIVE )
- FAZLA ile/ve/değil GEREKSİZ
( [not] EXCESS vs./and/but UNNECESSARY )
- FAZLA ile/ve/değil HIZLI
( [not] EXCESS vs./and/but FAST )
- FAZLA ile ÖTE
( MORE vs. BEYOND )
- FAZLA ile/ve SORUN
( EXCESS vs./and PROBLEM )
- FAZLA ile/ve/yerine/değil YETERİNCE
( [not] EXCESS vs./and/but ADEQUATELY/SUFFICIENTLY
ADEQUATELY/SUFFICIENTLY instead of EXCESS )
- FAZLA/BOŞ/BOŞUNA ile/ve/değil/yerine GEREKLİ/LİK
- FBI ile/ve/||/<> CIA
( Federal Bureau of Investigation İLE/VE/||/<> Central Intelligence Agency )
- FEDÂ ile/değil/yerine/>< ELVEDÂ
( Sevene can fedâ; sevmeyene elvedâ. )
- DİN:
FEDÂ ve/||/<> FERÂGAT
- FEDÂ değil/yerine/= YOLUĞ
- FEDÂKÂRLIK ile "GERİ ADIM ATMA"
- FEDÂKÂRLIK ile KATLANMA
( EXTREME DEVOTION vs. TO BEAR )
- FEHVÂ -ile
( MÂNÂ, ANLAM, MEFHUM, KAVRAM )
- FEHVÂ[Ar. çoğ. FEHÂVÎ] ile FEHVÂSINCA[Ar., Tr.]
( Anlam, mânâ, kavram, mefhum. İLE Uyarınca, sözü gereğince. )
- FELÂ[Ar.] ile FELÂH[Ar.] ile FELAH[Ar.]
( O halde, o zaman. İLE Kurtuluş, selâmet, onma. | Mutluluk, kutluluk. İLE Başlangıç, iptida. )
- FELSEFE/BİLİM/SANAT'TA:
SAYGI DUY(UL)MA ile/ve/||/<>/< SAYGI UYAN(DIR)MA
- FELSEFE KONUŞMAK:
KEYFÎ değil ZORUNLULUKLA
- FELSEFE:
PHILO ve SOPHIA
( Sevgi. VE Bilgelik. [Bilgelik Sevgisi] )
( BİLGE değil BİLGE/LİK SEVGİSİ )
( Etkin. VE Edilgin. )
( Ten rengine bulanmamış güzellik aramak. )
- FELSEFE(PHILO-SOPHIA):
BİLGELİK SEVGİSİ ile/ve/||/<> SEVGİNİN BİLGELİĞİ
( )
- FELSEFE:
"YETENEK/ZEKÂ" ile/ve/değil/||/<>/< ÇABA/EMEK
- FELSEFE ile/ve MACERA
( PHILOSOPHY vs./and ADVENTURE )
- FELSEFE ile PARADİGMA
- FELSEFE = PHILOSOPHY[İng.] = PHILOSOPHIE[Fr., Alm.] = PHILOSOPHIA(PHILIA:SEVGİ, SOPHIA:BİLGELİK)[Yun.] = FILOSOFIA[İsp.]
- FELSEFEDE UCLAR:
İNAK/DOGMA ile/>< KUŞKU
- FELSEFÎ SORU/SORGULAMA ile/ve/= DEĞERLENDİRME
- FENÂ' -ile
( YOK OLMA, YOKLUK, GEÇİP GİTME )
- FENÂ ile/||/<> FELÂKET
- FENÂ ile/ve/||/<> MAHV
( Yok olma, yokluk, geçip gitme. | Kötü, iyi olmayan, uygunsuz olan. İLE Yok etme, ortadan kaldırma, harâb etme, perişân etme, batma, bitme, yok olma. | [tas.] Kişisel/beşerî eksikliklerden/yetersizliklerden/olumsuzluklardan kurtulma durumu/hâli. )
- FENÂ[Ar.] ile NEFÂD[Ar.]
- FERÂĞ ile/||/<> VEFÂEN FERÂĞ ile/||/<> MERHÛN ile/||/<> GAYR-İ MENKÛL ile/||/<> MEVRÛS MAL ile/||/<> İNTİFÂ ile/||/<> MERİYET/MERİYYET ile/||/<> SÜBÛT-I-ŞERİ
( Satış[Bir mülkün tasarruf, sahip, olma hakkını başkasına terk etme. | Arazi yasasında ise mîrî ya da vakıf arazisinin yararlanma hakkının satışı. İLE/||/<> Taşınmaz mal rehni. İLE/||/<> Rehnedilen mal. İLE/||/<> Taşınmaz mal. İLE/||/<> Miras yolu ile edinilen mal. İLE/||/<> Yararlanma, kullanma. İLE/||/<> Yürürlük. İLE/||/<> Şer'i esaslara göre sabit olan haklar. )
- FERAHFEZA[Ar. + Fars.] ile FERAHNAK[Ar. + Fars.]
( Türk müziğinde, yegâh perdesinde karar kılan makamlardan biri. İLE Türk müziğinde, bir birleşik makam. )
- FERAHLATMA ve/<> KOLAY(LIK)(ÂSÂN[Fars.])
- FERDÂ[Fars.] ile FERDÂSI[Fars.]
- FERDA[Fars.] ile FERDE
( Gelecek zaman, yarın. İLE Küçük denk, top. )
- FERDÎ HİKMET[Ar.] değil/yerine/= BİREYSEL BİLGELİK/AYDINLANMA/UYANIŞ/ARINMA
- FERİT PAŞA ile DAMAT FERİT PAŞA
- FERMÂ[Fars.] ile FERMÂN[Fars.]
( Buyuran, emreden, âmir. | Süren. İLE Buyruk, emir. | Sultan tarafından verilen yazılı emir, berat, buyrultu. )
- FERMAN ile/ve FETVÂ
- FERMANTASYON/FERMENTATION[İng.] değil/yerine/= MAYALANMA
- FERMANTASYON[Fr.]/TAHAMMÜR[Ar.] değil/yerine/= MAYALANMA
( Organik maddelerin bazı mikroorganizmalarca salgılanan enzimlerin etkisiyle uğradığı değişiklik. | Sıvı ya da hamur durumunda bulunan organik maddelerin, kendiliğinden kabarıp köpürerek gaz çıkarması durumu. )
- FERMENT[İng.] değil/yerine/= MAYA
- FERYAT[Fars.]/SAYHA[Ar.]/VAVEYLA[Ar.] değil/yerine/= ÇIĞLIK/HAYKIRMA
- FESAD ile/||/<> FENÂ
- FESTİVAL ile/değil TURNUVA
- FETÂ[Ar. çoğ. FİTYÂN] ile FETHA[çoğ. FETEHÂT]
( Genç, delikanlı, yiğit, mert. | Cömert. Eli açık. İLE Arapça sözcüklerin üzerine konulan üstün işareti. | Delik. )
- FETHA ile/ve KESRE/ESRE/HAFZ ile/ve HEMZE ile/ve ÖTRE/ZAMME ile/ve ŞEDDE/TEŞDÎD ile/ve TENVÎN ile/ve NASB ile/ve REF ile/ve İLLET ile/ve MEDD/E ile/ve MEDD-İ LÎN ile/ve LÎN ile/ve VAV-I ATIFA
( a ya da e [düz ve geniş ünlü] okutan üstün imi. İLE/VE/||/<> ı ya da i [düz ve dar ünlü] okutan im. İLE/VE/||/<> Elif, vav, ye, he üzerine konan işaret - gırtlak vuruşu; elifin adı. İLE/VE/||/<> o, ö, u, ü [yuvarlak ünlü] okutan ötre imi. İLE/VE/||/<> Bir yazacı çift okutan ve şedde denilen im. İLE/VE/||/<> Sözcüğün sonunu, nun gibi okutmak üzere konan iki üstün[-en], iki esre[-in], iki ötre[-ün]. İLE/VE/||/<> Yazacın etha'lıymış gibi a ya da e'yle okunması. İLE/VE/||/<> Bir sözcüğü zammeli[ötre - yuvarlak ünlülü (o, ö, u, ü)] okuma. İLE/VE/||/<> Çeker harfleri[matres lectionis] elif, vav, ye yazaçlarından biri. İLE/VE/||/<> elif, vav, y e'yi çekerek uzatma. İLE/VE/||/<> vav ile ye sesçil imsiz[harekesiz] olup kendinden önceki yazaç üstün imi almışsa medd-i lîn olur. İLE/VE/||/<> Yumuşatarak çekme. İLE/VE/||/<> Atıf vavı. Bağlaç. Arapça ya da Farsça iki sözcüğü birbirine bağlarken, ilk sözcük ünsüzle bitmişse bu yazacı ü gibi okutur [ilim ve irfan~ilm ü irfan], ünlüyle bitmişse iki sözcüğü bağlayan vav, vü biçiminde okunur [kaza ve kader / kaza vü kader]. )
- FETİH:
İŞGAL değil AÇMA
- FETİH ile İSTİLÂ
( Ruhun kalbe sahip olması. İLE Nefsin kalbe sahip olması. )
- FETVÂ ile/ve/||/<>/< İCTİHÂD
( ... İLE/VE/||/<> Müçtehitler tarafından kabul[ittihaz] edilen ictihâdın ifade biçimi. | İctihâd ile ortaya çıkan sonuçların, ifade edilmesinde bir araç. )
( EFFORT VEGISLATIF avec AVIS DOCTRINAL )
- FETVÂ ile KAZA-İ KARAR
- FETVÂ ile/ve TAKVÂ
- FETVÂ ile YARGI
- FEVERÂN[Fars.] ile KAYNAMA | FIŞKIRMA
( KAYNAMA, GALEYAN ETME | FIŞKIRMA )
- FEVERAN değil/yerine/= KÖPÜRME/PARLAMA
- FEVK[Ar.] ile A'LÂ[Ar.]
- FEVKALÂDE/HARİKA değil/yerine/= ÇOK GÜZEL/OLAĞANÜSTÜ
- FEYFÂ'[Ar. çoğ. FEYÂFÎ] ile FEYÂFÎ[Ar. < FEYFÂ']
( Düz, büyük sahra, susuz kumlu çöl. İLE Susuz çöller, sahrâlar. )
- FEZA'[Ar.] ile FEZÂ'[Ar.] ile -FEZÂ/Y[Ar.]
( Korkma, bağırıp çığırma. | Dayanamama. | Ümitsizlik. | İnleyip sızlanma. İLE Ucu-bucağı bulunmayan boşluk, dünyanın sonsuz olan genişliği. İLE Artıran, çoğaltan.[FERAH-FEZÂ: Ferah artıran.] )
- FEZA'[Ar.] ile HAŞYET[Ar.] ile HAZER[Ar.] ile HAVF[Ar.]
- FEZ'A[Ar.] ile HEL'A[Ar.] ile HAVF[Ar.]
- FEZÂ ile/ve/değil SEMÂ
( Aşağı/da olan. İLE/VE/DEĞİL Yukarı/da olan. )
- FFP/FRESH FROZEN PLASMA | FİLTERING FACE PİECE[İng.] değil/yerine/= TAZE DONMUŞ PLAZMA | YÜZE SÜZGEÇLENEN PARÇA
- FİBULA ile KAVAL KEMİĞİ
( FIBULA vs. TIBIA )
- FIELD :/yerine ALAN, SAHA
- FIGHTING :/yerine DÖVÜŞ, KAVGA
- FİİL ile ESMÂ
( Rubûbiyet. İLE Ulûhiyet. )
- FİKİR/İDE/İDEA/MÜTALAA değil/yerine/= DÜŞÜNCE
- FIKRA değil/yerine/= BÖLÜMCE
- FIKRA değil/yerine/= ÇİZEY
- FIKRA[Ar. çoğ. FIKARÂT] ile FIRKA[Ar. çoğ. FIRAK]
( Omurga kemiklerinden bir boğum, omur. | Bend, madde, paragraf. | Kısa öykü, masal, kıssa. | Yasa maddelerinin paragraflarından her biri. | Bölüm, kısım, fasıl.[kitap ya da eserde] | Yazılmış kısa bir haber. | Gazetelerde, gündelik olayların kısa ve temiz bir üslûpla yazılmış şekli.[Fr. CHRONIQUE] İLE İnsan kalabalığı, öbeği/grubu. | Siyâset partisi. | Tümen. )
- FIKRA değil/yerine/= GÜLDÜRMECE
- FÎKRÎ ile LAFZÎ(MANTIK/NUTK(Düşünme-Konuşma)'da)
( Lafzî nutk, insan gövdesinin bir örgeni olan dilden kaynaklanarak, gövdenin öteki bir örgeni olan kulağa ulaşan ses ve yazaçlardan(hecelerden) oluşur; dolayısıyla cisim ve duyularla ilgilidir. Bu yüzden kelâmın ne olduğu, nasıl oluştuğu, anlamı nasıl gösterdiği(delâlet) vb. konuların mantık çerçevesinde incelenmesine Dil Mantığı(İlmu'l-Mantıki'l-luğavî) adı verilir. İLE Fikrî nutk ise, insan zihninin(nefs) var olanların anlamını özleri itibariyle tasavvurundan başka bir şey olmayıp ruh ve akılla ilgilidir. Bu bağlamda zihnin varlıkların anlamlarını özleri itibariyle idrâki, ilham ve vahyin keyfiyeti gibi konuların mantık çerçevesinde ele alınıp incelenmesine de Felsefî Mantık (İlmu'l-Mantıki'l-felsefî) denilir. )
- FİKSASYON/FIXATION[İng.] değil/yerine/= SABİTLEME | SAPLANMA
- Fİ'L[Ar.] ile İHTİRÂ'[Ar.]
- Fİ'L[Ar.] ile İNŞÂ'[Ar.]
- FILAGELLA değil/yerine/= KAMÇI
- FILE :/yerine DOSYA
- FİLİGRAN'DA:
BULGAR ile/ve/||/<>/> AVRUPA
( 1282 - En eski filigran. )
- FİLİKA[İt. < FELUCA] ile BÜYÜK FİLİKA
( Cankurtaran sandalı. İLE ... )
( ... vs. PINNACE )
- FİLİKA[İt. < FELUCA] ile ÇATANA[Çetene kasabasının adından]/İSTİMBOT[İng. < STEAMBOAT]
( Cankurtaran sandalı. İLE Filika büyüklüğünde, islimle işleyen deniz teknesi, küçük vapur. [Tuna kıyısındaki Çetene kentinden] )
- FİLİNTA[argo] ile FİLİNTA[Alm.]
( Güzel, yakışıklı. İLE Namlusu kısa, kurşun atan bir çeşit küçük tüfek. )
- FİLİZ ve/||/<> SIRIKLAMA
( ... VE/||/<> Fasulye, domates gibi bitkilerin tutunması, dallarının desteklenmesi için yanlarına sırık dikmek. | Aşırıp götürmek, çalmak. )
- FİLMDE/SİNEMADA:
BELGESEL ile/ve/||/<>/> KURGU/KURMACA
- filt.[Lat. < FILTRA] değil/yerine/= SÜZÜNÜZ
- FİLVÂKİ/VÂKIA değil/yerine/= GERÇİ/GERÇEKTEN
- FİMBRİYA/FİMBRIA[İng.] değil/yerine/= SAÇAK
- FINALLY :/yerine SONUNDA
- FIRAK[< FIRKA] ile FİRKAT[Ar.] ile FIRKA[Ar. çoğ. FIRAK]
- FİRÂK <>/> VİSÂL
ve/||/<>
BELÂ <>/> ÂHİR
ve/||/<>
CEFÂ <>/> VEFÂ
ve/||/<>
GAM <>/> PÂYÂN
- FIRÂK[Ar. < FIRKA] ile FİRÂK[Ar.]
( Tümenler, alaylar, bölükler. | Partiler. | Cennetler, takımlar, kalabalıklar, ehl-i sünnet ve cemaatten ayrılan mezhepler. İLE Ayrılık, ayrılma. | Hüzün, keder, sıkıntı. )
- FİRAVUN FARESİ ile/<>/< FOSSA
( Fossanın ataları, firavun faresidir. )
( ... İLE/<>/< Madagaskar'daki yerli halkın adını bile söylemek istemediği kadar kötü bir avcıdır. "Çocukları kaçıran bir şeytan" olduğunu söylerler ama elbette bu doğru değildir. Bu hayvan, sadece adadaki en tehlikeli etobur, memeli yırtıcıdır.
Kedilerle pek çok benzer yanları bulunur ancak hepsi bölgeye özgü olan Madagaskar etçilleri ailesine aittir. Adadaki baskın avcılardır. Adada, etobur memeliler bulunmamaktadır. Ayrıca, lemurların [insandan sonra :(] temel avcısıdır. Büyük boyları [bir ev kedisinden iki kata kadar daha büyük], adadaki devlikleri ile ilgili bilinen bir olgu durumuna gelmiştir. Bu, çevresinde doğal avcıları ya da rakipleri olmayan yalıtılmış türlerin başına gelen evrimsel bir tepkidir.
Eril fossalar, dişilerden biraz daha büyüktür ve yaklaşık 78 cm. boya ulaşabilirler. Dişi fossalarsa 71 cm. gibi bir boya erişebilirler. Kuyrukları neredeyse bir metre uzunluğunda olabilir ve eriller, yaklaşık 8.5 kg., dişilerse yaklaşık 5.5 kg. gelebilmektedir. İki cinsiyet de kırmızımsı, sarımsı kahverengi ya da kahverengi olabilen kısa tüylere sahiptir. Başları, uzun, kaslıdır ve gövdelerinin geri kalanına göre daha küçüktür. Bu özellik, onların kuyruksürenlerle, yakın akrabalıklarının olduğu izlenimini vermektedir. Ayrıca büyük yuvarlak kulakları, siyah burunları, geceleri görmelerini sağlayan kahverengi gözleri ve yüzlerinin her yerinde bıyıkları bulunur.
Fossa'nın en sıradışı özelliklerinden biri de, dış cinsel organlarıdır. Erillerin arka bacaklarının arasında penisleri vardır. Öte yandan, dişiler yaklaşık 1-2 yaşından itibaren "geçici erkekleşme" olarak adlandırılan bir özellik gösterirler. Bu evre, onların klitorislerinin büyüyüp penisimsi bir yapıya dönüşmesi dönemini kapsar. Kedilerinki gibi geriye doğru çekilen pençeleri vardır. Pençeleri içeri çekildiğinde ortaya çıkan yumuşak patileri kayalara ve dallara sıkıca tutunmalarına olanak sağlar. Patileri üzerinden yürüyüşe çıkarlar ve avlarını yakalamak için ağaçtan ağaca atlayabilirler.
Fossalar, çoğunlukla geceleri avlanan hayvanlardır ve ağaçlarla dolu gür bitki örtüsü arasında çok fazla alanın olduğu kuru ormanlarda saklanmayı severler. Üstlerine atlayarak lemurları avlarlar ve ayrıca uçan kuşları yakalarlar. Bazen amfibileri, böcekleri, sürüngenleri ve hatta küçük memelileri de yerler. Bunlar, yalnız ve çok bölgeci hayvanlardır. Fossalar, bölgelerini ter bezlerinden çıkan salgılarla işaretler. Bu, iki cinsiyette de geçerlidir.
Doğum yaptıkları yavruların sayısı değişebilir. Bebekler kürk ya da dişleri olmadan doğar ve bir yaşına kadar tamamen annelerine bağımlılardır. Genç bir fossa, genellikle gri ya da beyaz renktedir, üç yaşında cinsel olgunluğa ulaşırlar, artık bu yaştan itibaren üremeye başlayabilirler.
Davranışları ve görünümleri nedeniyle, Madagaskar'da yaşayanlar, fossayı "şeytan" olarak adlandırıyorlar. Bu hayvanla ilgili çok sayıda efsane vardır ve en popülerlerinden biri de geceleri bebek kaçırdıkları üzerinedir.
Bu, çoğu kişinin gördükleri an onları avlamalarına ya da öldürmelerine neden olmuş ve yerel yönetim onları korumaya çalışmak için adım atmak zorunda kalmıştır. Avlanma ve yaşam alanlarının tahrip edilmesi, azalan nüfuslarının ana nedenlerinden biridir. Araştırmacılar, vahşi doğada sadece 2.500 fossa kaldığını tahmin ediyor. Unvanları gerçek davranışlarıyla gerçekten aynı çizgide değildir. Fossalar, nispeten uysal hayvanlardır ve hatta bazı kişiler, onları evcil hayvan olarak beslemektedir. Sahiplerine karşı çok şefkatli olabilirler ve esaret altında yirmi yıla kadar yaşayabilirler. )
( ... cum/<>/< CRYPTOPROCTA FEROX )
- FIRIN ile HAMLAMA
( ... İLE Hamlama eylemi. | Çini toprağından yapılmış nesnelerin ilk pişirilişi. | Bu pişirmenin yapıldığı fırın bölümü. )
- FIRLAMA ile PİÇ
- FIRTINA[İt. < FORTUNALE] ile AYANDON[Yun.]
( Rüzgâr çizelgesinde hızı 34-40 deniz mili olan ve kuvveti 8 ile gösterilen, yağmur ve kasırga getiren çok güçlü rüzgâr. | Bu rüzgârın denizde ya da kum çöllerinde yarattığı dalgalanma. | Güç atlatılan kötü durum. | Karşıt düşünce ya da durumların yarattığı karışıklık, sıkıntı. İLE 28 Ocak'ta başlayan bir fırtına. )
- FIRTINA ile FİLİZKIRAN
( ... İLE Mayıs ayında, ağaçların filizlendiği mevsimde çıkan bir fırtına. )
- FIRTINA[İt. < FORTUNALE] ile KASIRGA
( Rüzgâr çizelgesinde hızı 34-40 deniz mili olan ve kuvveti 8 ile gösterilen, yağmur ve kasırga getiren çok güçlü rüzgâr. | Bu rüzgârın denizde ya da kum çöllerinde yarattığı dalgalanma. | Güç atlatılan kötü durum. | Karşıt düşünce ya da durumların yarattığı karışıklık, sıkıntı. İLE Rüzgâr çizelgesinde hızı 64 ya da daha fazla deniz mili olan ve kuvveti 12 ile gösterilen rüzgâr. | Duyguların patlak verişi, büyük heyecan, coşku. )
( ÂSIFE ile İ'SÂR )
( ... ile BÂD-GERD )
( STORM vs. HURRICANE )
- FIRTINA ile KIRLANGIÇ FIRTINASI
( ... İLE Nisan ayının ilk günlerinde görülen fırtına. )
- FIRTINA ile LEYLEK FIRTINASI
- FIRTINA ile/ve/<> MİKRO PATLAMA
( ... İLE/VE/<> Yoğunluk ve atmosferdeki sıcaklık farkının çok farklı değerler ile artması ya da azalması [kilometre başına 9,8 °C'lik değişimler] ile açığa çıkan büyük basınçlarla yeryüzüne püskürtmesi biçiminde oluşmaktadır. [Burada oluşan yüksek sıcaklık değişimleri rastgele büyük hava sütunları oluşturmakta ve sıcaklık farkının artması ile hız kazanmaktadır.] )
( ... İLE/VE/<> )
- FIRTINA ile TURNAGEÇİDİ
( ... İLE Baharda esen bir fırtına. )
- FIRTINA ile URAĞAN[Karayip dili]
( ... İLE Beraberinde yağmur getirmeyen, güçlü fırtına. )
- FISHING :/yerine BALIK TUTMA
- FISILTI ile KONUŞMA ile TRAFİK ile AĞRI DUYUSU
( 1 - 40 dB İLE 40 - 80 dB İLE 80 - 120 dB İLE 120 dB üstü )
( MUHÂCEZE: Fısıldamak. )
- FISILTI ile KONUŞMA ile TRAFİK ile AĞRI DUYUSU:
1 - 40 dB İLE 40 - 80 dB İLE 80 - 120 dB İLE 120 dB üstü.
- FIŞKIR(T)MA/ATTIRMA ile/ve/değil PÜSKÜR(T)ME
- BAKLAVA:
FISTIKLI yerine CEVİZLİ yerine FINDIKLI
- FİSYON ile FÜZYON ile RADYOAKTİF IŞIMA
( Atomun ikiye bölünmesiyle ortaya çıkar. İLE İki atomun çeşitli etkileşimler sayesinde birleşmesi ve ortaya daha ağır bir atomun çıkması.
[Nükleer süreçlerden olan fisyon ve füzyon, atomların kullanılmasıyla enerji oluşturulmasıdır.] )
( Fisyon enerjisi, buhar çevrimi aracılığıyla elektrik üretiminde kullanılabilmektedir. İLE Füzyon, manyetik ve araçsal olmak üzere iki farklı sınırlama bulunmaktadır. [Manyetik sınırlamada plazmayı kontrol altında tutmak için manyetik alanlardan yardım alınır. Aletsel sınırlamadaysa yakıt elemanlarını en üst koşullarda sıkıştırmak için lazer ve iyot demetlerinden yararlanılır.] )
( "Çekirdek parçalanması" olarak kabul edilebilir.[Fisyonun en belirgin özelliği, ağır çekirdeklerinin bölünmesi ve bu bölünmeyle enerjinin açığa çıkmasıdır. Bu süreçte bölünen ağır çekirdekler, genellikle Uranyum-235 ve Plutonyum-239 olmaktadır.] İLE "Çekirdek birleşmesi” olarak tanımlanabilir. )
- FİT[İng.] değil/yerine/= ATAK, NÖBET | UYMA
- FİTİL ile ŞAMA[Ar. ŞEMA]
( ... İLE Bal mumuna ya da parafine batırılmış fitil. )
- FITNAT[Ar.] ile ZEKÂ[Ar.]
- FİTNE[Ar.] değil/yerine/= KARGAŞA
- FITRAT[Ar.] değil/yerine/= DOĞA
( Varoluş özellikleri. )
- DOĞA/FITRAT ve/<> İLKELİLİK
- FİTRE ile/ve SADAKA
( Ramazan ayı boyunca. [Bayram namazına kadar] İLE/VE Ramazan ayı dışında. )
( ... İLE/VE Tüm nesne/bitki/hayvan ve hizmetler. )
- FİZİK ve/<> KİMYA ile/ve/değil/<> ORGANİK
( Etkileş(tir)ir. VE/<> Dönüştürür. İLE/VE/DEĞİL/<> Örgütlenir. )
- FİZİK ile/ve/||/<> KİMYA
( Katının/sertin bilgisi/bilimi. İLE/VE/||/<> Sıvı, gaz ve yumuşağın bilgisi/bilimi. )
(
Fizik ile Kimya Arasındaki FaRkLaR
Tanımlar
Fizik: Nesne ve enerjinin temel yasalarını inceleyen bilim dalıdır. Güç, hareket, enerji, elektrik, manyetizma, ışık ve kuantum gibi konularla ilgilenir.
Kimya: Nesnelerin yapısını, bileşimini, özelliklerini ve birbiriyle nasıl etkileşime girdiğini inceleyen bilim dalıdır.
Fizik ve Kimyanın İlişkisi
İki bilim dalı, çok noktada kesişir. Termodinamik, kuvantum mekaniği ve malzeme bilimi gibi alanlar, hem fizik, hem de kimyanın çalışma konusudur.
Fizik ve Kimyanın Farkları
| Fizik | Kimya |
|---|---|
| Daha genel yasalar ve evrensel ilkelerle ilgilenir. | Nesnenin özellikleri ve değişim süreçleriyle ilgilenir. |
| Genellikle matematiksel modellemelerle açıklanır. | Deneysel süreçler ve moleküler yapı çözümlemeleri içerir. |
| Atom altı parçacıklar, kuvantum mekaniği, elektromanyetizma gibi alanları kapsar. | Kimyasal bağlar, tepkimeler, organik ve inorganik nesneleri kapsar. |
( PHYSICS vs./and/||/<> CHEMISTRY )
- FİZİK ile/ve/||/<>/> KİMYA ile/ve/||/<>/> DİRİMBİLİM
( [nesne ...] Kımıldamıyorsa. İLE/VE/||/<>/> Kokuyorsa. İLE/VE/||/<>/> Kımıldıyorsa. )
( ... ile/ve/||/<>/> 1790'dan sonra. ile/ve/||/<>/> 1850'den sonra. )
- FİZİKÖTESİ = MABAD-ET-TABİİYE = METAPHYSICS[İng.] = MÉTAPHYSIQUE[Fr.] = METAPHYSIK[Alm.] = META TA PHYSIKA[Yun.]
- FİZİKSEL KİMYA ile/||/<> BİYOKİMYA
( Kimyasal süreçlerin fiziksel özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Biyolojik süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )
(
Kimya ile Biyokimya Arasındaki İlişki, Tanım ve FaRkLaR
Kimya Nedir?
Kimya, nesnelerin yapısını, bileşimini, özelliklerini ve bu nesneler arasındaki etkileşimleri inceleyen bilim dalıdır. Atomlar, moleküller, ögeler ve bileşikler gibi temel kimyasal bileşenleri araştırır.
Biyokimya Nedir?
Biyokimya, kimyanın canlı organizmalardaki kimyasal süreçlere uygulanmasıdır. Canlı sistemlerdeki proteinler, enzimler, karbonhidratlar, lipitler ve nükleik asitler gibi biyomoleküllerin yapısını ve işlevlerini inceler.
Kimya ile Biyokimya Arasındaki İlişki
Biyokimya, kimyanın bir alt dalıdır ve temel kimya ilkelerini kullanarak biyolojik düzeni açıklar. Örneğin, kimyada etkileşim kinetiği incelenirken biyokimyada enzim kinetiği ele alınır. Kimyada organik bileşiklerin yapıları araştırılırken, biyokimyada bu bileşiklerin canlı organizmalardaki işlevleri incelenir.
Kimya ile Biyokimya Arasındaki FaRkLaR
| Özellik | Kimya | Biyokimya |
|---|---|---|
| İnceleme Alanı | Tüm nesneler (organik ve inorganik) | Canlı organizmalardaki kimyasal süreçler |
| Ana Konular | Atomlar, moleküller, tepkimeler, termodinamik | Enzimler, metabolizma, gözesel tepkimeler |
| Uygulama Alanı | Malzeme bilimi, ilaç, enerji, mühendislik | Tıp, genetik, biyoteknoloji, beslenme |
| Temel Sorular | Nesneler nasıl tepkimeye girer? | Canlı organizmalarda kimyasal süreçler nasıl işler? |
- FİZİKSEL KİMYA ile/||/<> KOLLOİD VE YÜZEY KİMYASI
( Kimyasal süreçlerin fiziksel özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Kolloid ve yüzeylerdeki kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )
- FİZİKSEL KİMYA ile/||/<> TERMODİNAMİK
( Kimyasal süreçlerin fiziksel özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Enerji ve nesne arasındaki ilişkileri inceleyen bilim dalı. )
- FİZİKSEL KİMYA ile/||/<> TERMODİNAMİK
( )
( Bilinmiyor tarafından keşfedildi/formüle edildi. )
- FLAMBAJ/FLAMBAGE[İng.] değil/yerine/= YALAZLAMA
- FLAMİNGO değil/yerine/= ALLI TURNA
- FLEKSİYON ile FLEKSÖR ile FLEKSURA
( Bükülüm, bükülme, bükme, esneme. İLE Bükücü, eğici. İLE Dönemeç, dirsek. )
- FLEKSURA/FLEXURA[İng.] değil/yerine/= BÜKÜNTÜ
- FLORA ile KANOPİ
( Bir bölgede bulunan bitkilerin tümü. İLE Ant dağlarında bulunan, ağaç ve bitkilerin tümü. )
- FLORYA[< FLORE] ile Florya
( Flore Kuşu'ndan. İLE İstanbul'da bir bölge adı. )
- FLÜT/FLAVTA[İt.] ile/ve PAN FLÜT
- FOBİ/PHOBIA[İng.] değil/yerine/= KORKU
- FODLA[Ar.] ile FODRA[İt. < Cerm.]
( Çoğunlukla imaretlerde, yoksullara verilen, kepekli undan yapılmış, pideye benzer bir tür ekmek. İLE Düz ve dik durması için giysinin bazı yerlerine, kumaşla astar arasına konulan, sert ve kolalı bez. )
- FOKLARDA/DENİZKÖPEĞİGİLLER[PHOCIDAE]:
AKDENİZFOKU ile ÇİZGİLİFOK ile EDDELLFOKU ile HALKALI FOK[Kuzey kutbunda] ile HAWAII FOKU[MONACHUS SCHAUINSLANDI] ile PARS FOKU ile ROSS FOKU ile SAKALLI FOK
( MONACHUS MONACHUS cum ... cum ... cum ... cum ... cum ... cum ... cum ... )
- FOKUS[İng. < FOCUS]/LANMA değil/yerine/= ODAK/LANMA
- FOLKSONOMİ/FOLKSONOMY[İng.] değil/yerine/= TOPLUMSAL SINIFLANDIRMA
- FOLYA ile KULAKLI FOLYA
- FONDA >< FORA
( [Denizcilikte] Demir atma komutu. >< Açılma komutu. )
- -FORM ile/||/<> MORPH-/-MORPH/-MORPHIC/MORPHO-/-MORPHOUS ile/||/<> -OID ile/||/<> -OLD ile/||/<> -PLASM ile/||/<> PAR-/PARA- ile/||/<> PSEUD-/PSEUDO-
( Biçim, biçiminde, andıran. İLE/||/<> Belirli bir biçimi olan, özel biçim ve yapı, biçim. İLE/||/<> Benzer, biçiminde, andıran. İLE/||/<> Andıran, benzeyen. İLE/||/<> Kalıp, biçim. İLE/||/<> Ötesinde, yanında, hatalı ve anormal durum, hemen andıran, yan kapasite ile ilgili, yakınında kaynak olmak, doğurmak. İLE/||/<> Yalancı, bir hastalığı bazı yönleri ile andıran. )
- FORMA NUMARASI ile/ve/||/<>/> YAPRAK ile/ve/||/<>/> SAYFA
( Kim, işaret/nişan için beni kenarımdan büker,
Cehâlet ile kanımı akıtır. )
- FORMA değil/yerine/= KALIP, | ÜLGÜ
- FORM/FORMAT ile FORMAL ile FORMASYON ile FORMAT ile FORME ile FORMÜLA ile FORMÜLASYON ile FORMÜLE ETMEK ile FORMÜLERİ
( Biçim. İLE Resmi, biçimsel. İLE Biçimlenme, oluşum. İLE Biçem. İLE Biçimli. İLE Hazır mama, tecimsel mama. İLE Biçimlendirme. İLE Biçimlendirmek. İLE İlaç kılavuzu. )
- FORMICA ile FORMİKA[İng. < FORMICA]
( Karınca(/dan) [ailesi]. İLE Fenol formol reçinesine batırılmış ve yüzeyi yapay reçine ile kaplanmış birkaç kat kâğıttan oluşan ve çoğu marangozlukta kullanılan bir tür nesne. )
- FORMİKA[ticaretteki adıyla] -ile
( Fenol formol reçinesine batırılmış ve yüzeyi yapay reçine ile kaplanmış birkaç kat kâğıttan oluşan ve çoğunlukla, marangozlukta kullanılan, bir çeşit madde. )
- FORMOL[Lat.] ile FORMÜL[Fr.]
( Formaldehidin %40'lık değişik sulu çözeltisine verilen ad. İLE Genel bir olguyu, bir kuralı ya da ilkeyi açıklayan simgeler takımı. | Bir belgenin yazılacağı biçimi ve ona özgü olan deyimi gösteren örnek. | Çıkar yol, tutulan yol, yöntem. | Kalıplaşmış, basmakalıp anlatım. | Bir ya da daha çok niceliğe bağlı bulunan bir niceliğin hesaplanmasına yarayan, cebirsel anlatım. | Bileşik bir cismin bileşimine giren maddeleri ve bunların o bileşik maddedeki oranlarını gösteren simge takımı. )
- FORMÜL[Fr.] değil/yerine/= KALIPÇA
- FORMULA :/yerine FORMÜL
- FORUM[Lat.] değil/yerine/= TOPLU TARTIŞI/TARTIŞMA
- FOSİLLEŞME değil/yerine/= TAŞILLAŞMA
- FOSSA[İng.] değil/yerine/= ÇUKUR
- FOSSA ile GODE
( Çukur. İLE Çukur. )
- FOTOĞRAF/SİNEMA ve/=/||/<>/< IŞIK
- FOTOKİMYA ile/||/<> BİYOKİMYA
( Işık ve kimyasal tepkimeler arasındaki ilişkiyi inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Dirimsel organizmaların kimyasal süreçlerini inceleyen bilim dalı. )
- FOTOKİMYA ile/||/<> TERMOKİMYA
( Kimyasal süreçlerdeki ışık etkilerini ya da ışık etkisiyle gerçekleşen kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Isı etkisiyle gerçekleşen kimyasal süreçleri ya da kimyasal süreçlerdeki ısı değişimlerini inceleyen bilim dalı. )
- FOTOVOLTAİK KİMYA ile/||/<> TERMOELEKTRİK KİMYA
( Işığı elektrik enerjisine dönüştüren kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Isıyı elektrik enerjisine dönüştüren kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )
- FOVEA[İng.] değil/yerine/= ÇUKURCUK
- FRAGMANTASYON/FRAGMENTATION[İng.] değil/yerine/= PARÇALAMA
- FRAKSİYONASYON/FRACTIONATION[İng.] değil/yerine/= AYRIŞMA
- FRANZ KAFKA ile/ve/||/<> NÂZIM HİKMET
( 03 Temmuz 1883 - 03 Haziran 1924 İLE/VE/||/<> 15 Ocak 1902 - 03 Haziran 1963 )
(
)
( )
(
)
( )
- FREQUENTLY :/yerine SIKÇA
- FRESNEL YANSIMASI ile/||/<> DÜZGÜN YANSIMA
( Fresnel polarizasyona bağlı, düzgün yansıma geometrik optik yaklaşımıdır. )
( Formül: R_s İLE R_p formülleri )
- FRİ ŞOP[İng. < FREE SHOP] değil/yerine/= GÜMRÜKSÜZ MAĞAZA
itibarı ile 9.416 başlık/FaRk ile birlikte,
9.416 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(13/39)
(1996'dan beri)