Söz(cük)leri/ni ve tutumu/nu değiştir... Dünya/n değişsin!

Bu nedir? | Nasıl kullanılır? | Nasıl okumalı/anlamalı? | Sıkça Sorulan Sorular | Yenilikler | İletişim

BİTKİLER'de

KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!

(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)



Bugün[ 26 Nisan 2024 ]
itibariyle 2338 başlık/FaRk ile birlikte,
2644 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.

(3/4)


- İNORGANİK[İng.]/ANORGANİK[Fr.] ile/||/<>/> KİMYASAL ile/||/<>/> ORGANİK

( )


- İNSAN ve DOĞA/TOPRAK ve PARA

( Meta olarak görülmemesi gerekenler. )

( ... ve BER[Arapça ve Türkçe]: Yer, toprak. ve ... )

( Yedi çeşit iklim bulunan kuzey yarım kürede 0-90 derecenin tam ortası yani 45 derece enlemin altı ve üstü ot çeşitliliği olan bölgeleri oluşturmaktadır. )


- İNSAN ile/ve/||/<>/< MAYMUN/SÜRÜNGEN/BALIK

(



)


- İNTİŞÂR[Ar. < NEŞR] değil/yerine/= YAYILMA, DAĞILMA | ÜREME


- İP ile/ve SİCİM

( ... İLE/VE Keten, kenevir gibi bitkilerin liflerinden yapılan ince ip. )


- İPEK/İBRİŞİM[Fars. < EBRİŞUM] ile/ve KEMHA


- İPEKA ile İPEKAĞACI

( Altınkökü. İLE Ekvatorsu bölgelerde yetişen, kerestesi ipek görünüşünde, sarı parıltılı bir ağaç. )

( ... cum C. PROCERA )


- İPEKÇİÇEĞİ ile İPEKAĞACI

( Semizotugillerden, güzel çiçek açan bir bitki cinsi. İLE Ekvatorsu bölgelerde yetişen, kerestesi ipek görünüşünde, sarı parıltılı bir ağaç. )

( PORTULACA GRANDIFLORA cum C. PROCERA )


- İPLİKSİ YAPRAKLAR = EVRÂK-I HAYTÎYE = FEUILLES FILIFORMES


- İRAN HURMASI ile ÖTEKİ HURMALAR


- İREM[Ar.] ile İrem[Ar.]

( Ok ya da kurşun atılan nişan tahtası. | Çenk denilen müzik aleti ve bunu icâd edenin adı. İLE Âd kavmi zamanında, Şeddâd tarafından, cennete benzetilerek yapılan bir bahçe.[Şam'da ya da Yemen'de bulunmuş olduğu söylenilir] )


- IRIDACEAE = SÛSENÎYE


- İRTİZÂK[< RIZK]

( RIZIKLANMA, RIZIK ALMA )


- IRZA[Ar.] ile IRZÂ'[Ar.] ile IRZ'A GEÇMEK[Ar.]

( Otu çok olan yer, çayırlık. İLE Emzirmek, emzirilmek. İLE Tecavüz. )


- İŞ, GÖREV = Fİ'L = FONCTION


- ISI YALITIMINDA:
BETON ile/değil/yerine/< AHŞAP ile/değil/yerine/< KÜTÜK ile/değil/yerine/< TAŞ ile/değil/yerine/< KERPİÇ ile/değil/yerine/< SAMAN

( Daha/en düşük. İLE/DEĞİL/YERİNE/< Daha/en yüksek. )


- IŞIĞADOĞRULUM ile/<> IŞIĞAGÖÇÜM/IŞIKGÖÇÜM

( Işık etkisiyle bir bitkinin büyüme devinimi. İLE/VE/<> Birgözelilerde birdenbire aydınlanma sonucu görülen tepkime. )

( PHOTOTROPISM vs./<> PHOTOTACTISM )


- IŞIK ile/ve/<> GÜNEŞ IŞIĞI

( ... ile/ve/<> FÜRÛG-İ ÂFTÂB )


- IŞILKÜFLER ile IŞILKÜFLÜCE

( Çeşitli türleri, insan ve hayvanlarda, asalak yaşayan tatlıbitkiler takımı. İLE Evcil hayvanlarda, özellikle sığırlarda, ışılküflerden ileri gelen ve insana da bulaşabilen ilkel mantar sayrılığı. )


- IŞIN = ŞUÂ' = RAYON


- IŞINSAL ÇİÇEKLER = KAPİTULUMDAKİ DİLSİ KENAR ÇİÇEKLER = EZHÂR-I ŞUÂ'ÎYE = RAYONS, FLEURS RAYONNÉES, RUBANÉES, FLEURS LIGULÉES


- ISIRGAN OTU değil DALGAN(DALAYAN) OTU

( Hayvan ısırır, ot dalar. )

( Isırgangillerden, her tarafı sert tüylerle kaplı, tüyleri kırılınca, karınca asidi denilen, çok kaşındırıcı bir madde çıkaran bir ot. İLE ... )

( URTICA cum ... )


- İSKORÇİNA[İt.]

( Bileşikgillerden, lezzetli kökleri sebze olarak kullanılan, Akdeniz bölgesinde çokça yetiştirilen bir bitki. [Lat. SCORZONERA] )


- İŞLETME ile KOLHOZ[Rusça]

( ... İLE Rusya'da, köylülerin ortak olarak çalıştıkları tarım işletmesi. )


- ISOT/BİBER ile PİSPAS

( ... İLE Yemen'lilerin yemeklerinde kullandıkları çok acı bir biber. )

( CAPSICUM ANNUUM cum ... )


- ISPANAKTA:
NİTRAT > NİTRİT

( Ispanakta bulunan nitrat, ısıtılırsa nitrite dönüşür. Dolayısıyla, hiçbir zaman ısıtmadan, ilk pişirmede tüketilmelidir. )


- İSTİHKAK[Ar. < HAKK]["ka" uzun okunur] ile İSTİKÂK[Ar.] ile İŞTİKAK[Ar. < ŞAKK]

( Hakkı olma, hak kazanma. | Hak kazanılan şey. İLE Bitkilerin çokluktan dolayı birbirlerine dolaşık/sarmaşık olması. İLE Yarılmış bir şeyin bir bölümünü alma. | Aynı kökten çıkma, türeme. | Aynı kökten türemiş sözcükleri aynı mısra ya da beyitin içinde kullanma sanatı. [teslîm, selâmet, selâm] )


- İSTİHSÂL[Ar. < HÂSIL çoğ. İSTİHSÂLÂT] ile İSTİHZAR[Ar. < HUZÛR (çoğ. İSTİHZÂRÂT)]

( Elde etme, ele geçirme/geçirilme, çıkarma, meydana getirme, hâsıl etme. | Üretim, üretme. Üretme. İLE Hazırlama. | Anımsama. )


- ITIR ile ITIR

( Güzel koku. İLE Sardunyagillerden, yaprakları güzel kokulu, çiçekleri türlü renklerde bir süs bitkisi. )

( ... cum GERENIUM ODOTRATISSIUM )


- İYİLEŞME/ŞİFA:
SARIMSAK ve/||/+/hem de/<> SARILSAK


- İYOT[Fr. < Yun.] ile/ve/<> İYODÜR[Fr.]

( Atom numarası 53, atom ağırlığı 126,92 olan, doğada deniz suyunda, sodyum iyodür durumunda rastlanılan, bazı deniz bitkilerinde de çokça birikmiş olarak bulunan, mavimsi esmer renkte, katı bir öğe. [simgesi: I] İLE/VE/<> İyotun, bir öğe ya da bir bileşikle verdiği bileşim. )


- JAPONCA'DA (KANJİ):
AĞAÇ ile/ve/||/<>/> KİTAP/KÖK ile/ve/||/<>/> KORU ile/ve/||/<>/> ORMAN

( ile ile ile )


- JELATİN[Fr.] ile JELOZ[Fr.]/AGARAGAR[Malaya dilinden]

( Daha çok hekimlikte kullanılan, bitkisel yosunlardan elde edilmek üzere sınırlanması gereken, saydam, renksiz, kokusuz bir madde. İLE Deniz yosunlarından çıkarılan, beslenme endüstrisinde, hekimlikte ve bakteriyolojide kullanılan, bir tür jelatin. )


- JEOBİYOLOJİ ile/ve/<> JEOBOTANİK

( Canlı maddenin evrimini inceleyen bilim dalı. İLE/VE/<> Bitkilerin dağılımını inceleyen bilim. )


- KABAK ile ARMUT KABAĞI

( Kabakgillerden, sürüngen gövdeli, sarı çiçekli, birçok türü olan bir bitki. | Bu bitkinin türlerine göre yemeği ve tatlısı yapılan ürünü. | Kabak kemane. | Ham, tatsız kavun, karpuz. | Tüysüz, dazlak. | Dişleri aşınarak yüzeyi düzleşmiş olan taşıt lastiği. | Bilgisiz, görgüsüz, kaba. | Kısa boynuzlu hayvan. İLE Ürünü, armut biçiminde olan bir süs kabağı. )

( CUCURBITA cum ... )


- KABAK ile ASMA KABAĞI

( Kabakgillerden, sürüngen gövdeli, sarı çiçekli, birçok türü olan bir bitki. İLE Kabakgillerden, sürüngen ya da sarılgan, mevsimlik bir tür kabak. | Bu kabağın ince uzun, sebze olarak kullanılan ürünü. )

( CUCURBITA cum LAGENERIA VULGARIS )


- KABAK ile BALKABAĞI/HELVACIKABAĞI/KESTANEKABAĞI

( Kabakgillerden, sürüngen gövdeli, sarı çiçekli, birçok türü olan bir bitki. | Bu bitkinin türlerine göre yemeği ve tatlısı yapılan ürünü. | Kabak kemane.Ham, tatsız kavun, karpuz. | Tüysüz, dazlak. | Dişleri aşınarak yüzeyi düzleşmiş olan taşıt lastiği. | Bilgisiz, görgüsüz, kaba. | Kısa boynuzlu hayvan. İLE Kabakgillerden, tatlısı yapılan, dışı boz, içi sarı renkli, iri bir kabak türü. )

( SQUASH vs. PUMPKIN, WINTER SQUASH )

( CUCURBITA cum CUCURBITA MAXIMA/PEPO )


- KABAK ile İTHIYARI/ACIHIYAR/ACIELMA/EBUCEHİLKARPUZU

( ... İLE Kabakgillerden, elma büyüklüğündeki meyvesi çok acı ve iç sürdürücü bir bitki. )

( ... cum CITRULLUS COLOCYNTHIS )


- KABAK ile JACKFRUIT

( ... İLE Tayland'da yetişen, iri kabağa benzeyen bir meyve.[Dünya üzerinde ağaçta yetişen en büyük meyvedir.] )


- KABAK ile SAKIZKABAĞI

( CUCURBITA cum CUCURBITA PEPO )


- KABAK ile SU KABAĞI

( Kabakgillerden, sürüngen gövdeli, sarı çiçekli, birçok türü olan bir bitki. | Bu bitkinin türlerine göre yemeği ve tatlısı yapılan ürünü. | [müzik] Kabak kemane. | Ham, tatsız (kavun, karpuz). | Tüysüz, dazlak. | Dişleri aşınarak, yüzeyi düzleşmiş olan (taşıt lastiği). | Bilgisiz, görgüsüz, kaba. | Kısa boynuzlu hayvan. İLE Kabakgillerden, alt bölümü şişkin, birçok yerde kurutulup su kabı olarak kullanılan, bir tür asma kabağı, kantar kabağı. )

( CUCURBITA cum LAGENARIA VULGARIS )


- KABAK ile VEZİRKÜLÂHI

( Kabak kızartılmamalıdır. [Tüm özellikleri nitelikleri kaybolur.] )


- KABAKLAMAK ile KABAKLAŞMAK ile KABAKLIK

( Ağaçların gençleşmesi için dallarını budamak. İLE Saçları dökülmek, dazlaklaşmak. | Taşıt lastiklerinin, dişleri aşınıp yüzeyi düz bir duruma gelmesi. İLE Karpuz ya da kavunun ham olma durumu. | Başın tüysüz ya da dazlak olma durumu. | Bilgisizlik, görgüsüzlük. )


- KABALAK ile KABALAK

( Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı ordusunda kullanılmış olan, şapkaya benzeyen bir başlık türü. İLE Kabak yaprakları biçiminde etli ve tüylü yaprakları olan, kırlarda ve su kenarlarında yetişen bir bitki. )


- KABUĞUN, FLOEM TABAKASI = TABAKA-İ KIŞR = LIBER


- KABUK ile/ve/<> BADIÇ

( .. İLE/VE/<> Bakla, fasulye, bezelye gibi taze sebzelerde, içinde tohumların sıralanmış bulunduğu kabuk. )


- KABUK ile/ve/||/<>/> KABUKLU

( Bir şeyin üstünü kaplayan ve onu dış etkilere karşı koruyan, kendiliğinden oluşmuş sertçe bölüm, kışır/kışr. | Ekmeğin, pişme sırasında içinden daha çok sertleşen dış bölümü. | Bir sıvı ya da gazı dıştan saran, sert katman. | Deri üzerinde bir yaranın ya da sivilcenin kurumasıyla oluşan sertçe bölüm. | Bir hayvanı dıştan örten kitinli, kalkerli, silisli, kemiksi ya da boynuzsu örtü, kavkı. İLE/VE/||/<>/> Kabuğu olan. )


- KABUK = KIŞR = ÉCORCE


- KABUK ile KUKUÇ

( ... İLE Şeftali, kayısı gibi meyvelerin çekirdeklerinin sert kabuğu. )


- KABUK ile TOPUR

( ... İLE Kestanenin dikenli olan dış kabuğu. | Fındığın dışındaki yeşil kabuk. )


- KABUK ile/<> YALAMUK

( ... İLE/<> Çam ağacının reçineli kabuğu, soymuk. | Çam ağacının reçineli kabuğundan çıkan özsuyu. )


- KABZIMAL[Ar.] ile MADRABAZ[Fars.]

( Meyve sebze üreticileri ile satıcılar arasında, aracılık eden kişi. İLE Sebze, meyve gibi yiyecekleri, yerinden getirterek, toptan satan kişi. | Hile yapan, hileci. )


- KAÇINMA ile/ve/||/<>/> HOŞGÖRÜ ile/ve/||/<>/> TOPARLANMA


- KÂFÛR

( Uzakdoğu'da yetişen, bir çeşit taflandan elde edilen ve hekimlikte kullanılan, beyaz ve yarı saydam, kolaylıkla parçalanan, ıtırı güçlü bir nesne. )


- KAKAO ||/<> BAMYA ||/<> PAMUK


- KAKTÜS[Fr., İng. CACTUS] ile SÜTLEĞEN/JAPON KAKTÜSÜ

( Kaktüsgillerden, yaprakları yayvan ve dikenli, güzel, parlak renkte çiçekler açan bir bitki, atlas çiçeği. İLE Sütleğengillerden, yaprak sap ve köklerinde süt görünüşlü, kekre ve yakıcı bir öz su bulunan, verdiği öz su türlerine göre tıpta ve sanayide kullanılan, yediyüz kadar türü bilinen, bir ya da çok yıllık bir bitki. )

( CACTUS cum EUPHORBIA )


- KAKTÜS/ATLASÇİÇEĞİ ile/ve FESTAN

( ... İLE/VE Dikensiz kaktüs. )

( GÜLÂYÂN ile/ve ... )


- KAKTÜS ile/değil BEKTAŞİKAVUĞU

( ... İLE Büyük ve güzel çiçekler veren, ılık iklimlerde yetişen bir kaktüs. )

( ... cum ECHINOCACTUS )


- KAKTÜS ile/ve/değil SUKKULENT


- KALA ile BEYAZ KALA

( Papua Yeni Gine'nin Kundiava kasabasında bulunan bir çiçek. )


- KALEM ile KAMIŞ


- KALİKS DİŞLERİ = ESNÂN-I KE'S = DENTS DU CALICE


- KALİKS TÜBÜ = ÜNBÛBE-İ KE'S = TUBE DU CALICE


- KALİKS'İN KENARI, KALİKS AĞZI = HÂFFE-İ KE'S = BORDURE DU CALICE


- KALPSİ YAPRAK = VARAK-I KALBÎ = FEUILLE CORDIFORME


- KAMIŞ ile ARAROT KAMIŞI/MARANTA[bitkibilimci MARANTA'nın adından]

( Buğdaygillerden, sulak, nemli yerlerde yetişen, boğumlu, sert gövdesi olan bitkilere verilen ad. | Bu bitkiden yapılmış olan. | Erillik örgeni, penis. İLE Birçenekliler sınıfından, Antillerde ve tüm tropikal bölgelerde yetiştirilen, kökündeki yumrulardan un[ararot] çıkarılan bir kamış çeşidi. )

( ARUNDO DONAX cum MARANTA ARUNDINACA )


- KAMIŞ ile SU KAMIŞI/HASIR OTU/KOFA/KİLİZ

( Buğdaygillerden, sulak, nemli yerlerde yetişen, boğumlu, sert gövdesi olan bitkiler. | Bu bitkiden yapılmış olan. | Sıvı içecekleri, bardak ya da şişeden kolayca içmek için kullanılan ince, plastik boru, pipet. İLE ... )

( PHRAGMITES AUSTRALIS cum ... )


- KANARYAÇİÇEĞİ ile KANARYAOTU

( Çan çiçeğigillerden, sarı renkli bir çiçek. İLE Çuha çiçeğigillerden, tohumları kafes kuşlarına yem olarak verilen bir bitki. )

( TROPAEOLUM PEREGRINUM cum ALSINE MEDIA )


- KANATÇIKLAR, YAN KANATLAR = CENBÎ CENÂHEYN = AILES


- KANATLI MEYVE, SAMARA = SİMÂR-I MÜCENNEHA = SAMARE


- KANDİLÇİÇEĞİ = CİVANPERÇEMİ/CİĞEROTU

( Bileşikgillerden, çok çeşidi olan bir kır bitkisi. )

( HAŞÎŞET-ÜR-RİE )

( ACHILLEA MILLEFOLIUM )


- KANDIRA ile KANDIRA

( Kocaeli iline bağlı ilçelerden biri. İLE Buğdaygiller familyasından, pek çok türü bulunan, çok yıllık sürüngen bitki. | Ağaç. | Ot. )


- KANGAL[Yun.] ile KANGAL ile Kangal

( Tel, kurşun boru gibi uzun ve bükülebilir şeylerin halka biçiminde sarılmasıyla yapılan bağ. | Bu biçimde bükülmüş şeylerin her bir halkası. İLE Deve dikeni. | Kangal ilçesine özgü bir köpek. İLE Sivas iline bağlı ilçelerden biri. )


- KANKURUTAN = ADAMOTU

( Patlıcangillerden, geniş yapraklı, mavi çiçekli, meyveleri sarı, çok yıllık bir bitki, kankurutan, adamkökü. )

( MANDRAGORA AUTUMNALIS )


- KANTARON ile KANTARON ile KIZIL KANTARON

( Kızılkantarongillerden, hekimlikte kullanılan, sarı çiçekli, acı köklü, küçük bir bitki İLE Birleşikgillerden, sarı, mavi, kırmızı çiçekli türleri bulunan otsu bir bitki. İLE Kızılkantarongillerin örnek bitkisi olan, 10-50 santimetre yüksekliğinde, kırmızı çiçekli, karşılıklı yapraklı, sap ve yaprakları tıpta kullanılan, iki yıllık otsu bir bitki. )

( GENTIANA LUTEA cum CENTAUREA cum ERYHRAEA CENTAURIUM )

( ST. JOHN'S WORT vs. ... vs. ... )


- KANTİYANE[Lat. < GENTIANA]

( Kızılkantarongillerden, hekimlikte iştah açıcı olarak kullanılan bir tür bitki. )


- KAP ile KAPÇIK

( ... İLE Küçük kap. | Boş mermi kovanı. | Tahıl tanelerinde kabuk. )


- KAPAKLI KAPSULA = SİMÂR-I SAVNÎYE = PYXIDE


- KAPALITOHUMLULAR = MESTÛRÜ-'L BÜZÛR = ANGIOSPERMES


- KAPAR ile KAPAR

( Kapatmanın geniş zamanlı tanımı/kullanımı. İLE Kapmanın geniş zamanlı tanımı/kullanımı. )


- KAPARİ[Yun.] değil/yerine/= GEBRE OTU


- KAPI ile KAPICIK

( ... İLE Yumurtacığın tepesinde bulunan çiçek tozu borusunun geçtiği delik. )


- KAPİTULUM = EZHÂR-I KIMMÎYE = CAPITULE


- KAPLICA ile KAPLICA

( Kapalı ılıca, hamam. İLE Taneleri ufak bir tür buğday. )

( ... cum TRITICUM MONOCOCCUM )


- KAPLUMBAĞA ve/||/<> GORİL ve/||/<> FİL

( [karadaki] En yaşlı. VE/||/<> En güçlü. VE/||/<> En büyük. )


- KAPSÜL[Fr. < CAPSULE]

( Ateşli silahlarda, horozun ya da iğnenin çarpmasıyla ateş alan, bir tür özel barutla dolu, küçük, yuvarlak metal parça. | Bazı ilaçların, kolay yutulmak üzere içine konulduğu, ilacın yapısını etkilemeyen jelatinden kap. | Laboratuvarlarda kullanılan yarım küre biçimindeki kap. | Raflı mobilyalarda rafları taşımak için yan tablalara açılan deliklere çakılan ortası delik ve silindir biçimli metal ya da plastik araç.| Oturma mobilyalarının, masa, sehpa vb. eşyaların ayaklarının altına çakılan, genellikle üç tırnaklı ya da ortadan çivili, tepesi bombeli, kalın sacdan pres yapılarak elde edilen araç. | Bazı bitkilerde tohumları içinde taşıyan kuru kabuk. | Bir örgeni ya da yapıyı çevreleyen kese biçiminde zar. | Oyuncak tabancalarda kullanılan, şerit biçiminde iki kâğıt tabaka arasına konmuş patlayıcı madde. | Şişe kapağı. )


- KAPUZ ile/ve AKABE ile/ve MUHAK

( Dar ve derin geçit. İLE/VE Tehlikeli geçit. İLE/VE Dağ geçidi. )


- KAR' ile KAR' ile KA'R[çoğ. KUÛR] ile KÂR[Fars.] ile -KÂR[Fars.]

( Kapıyı çalma. İLE Hekimin, hastayı muayene ederken, ses almak üzere, bir örgene/uzva parmakla vurması. | Kapı çalma. | Su kabağı. İLE Çukur şeyin dibi, dip, son/nihayet. | Derinlik. İLE İş güç, iş. | Kazanç, temettü. | Meşguliyet; sanat. | İşleme, etki/te'sir. | Savaş. İLE "-li, -ci, eden, -edici" eklerinin karşılığıdır. Adları sıfat yapar.[HİLE-KÂR, İSYAN-KÂR, KANAAT-KÂR vb.] )


- KARA ÇAM ile KIZIL ÇAM ile YEŞİL ÇAM

( image )


- KARA YEMİŞ

( TAFLAN[yerel dilde] )


- KARABALDIR = BALDIRIKARA

( Nemli yerlerde yetişen, çoğu eğrelti otu türünün ortak adı. )


- KARABAŞ ile KARABAŞ

( Çoban köpeği. | Bir hücreli özel bir asalağın, hindinin karaciğerine yerleşerek yaptığı, büyük ölçüde ölümlere yol açan kümes hastalığı. | Ballıbabagillerden, çiçekleri mavi ya da menekşe renginde başakçıklar durumunda olan güzel kokulu bir bitki [Lavandula stoechas]. | Kışa dayanıklı sert buğday. İLE Rahip. | Evlenmemiş, evlenmek istemeyen erkek. )


- KARABİBER ile DÂR-İ FÜLFÜL[Fars., Ar.]

( ... İLE Karabibere benzer, uzun dâneli baharat. )


- KARABİBER ile KARABİBER

( Karabibergillerin örnek bitkisi olan, zeytinsi, meyvelerin taneleri yuvarlak, yaprakları kalp biçiminde, tırmanıcı bir bitki. | Bu bitkinin baharat olarak kullanılan kuru ve siyah tanesi. | Bu tanelerin kurutulup öğütülmesiyle yapılan toz. İLE Sevimli ve ufak tefek esmer güzeli. )

( PIPER NIGRUM cum ... )


- KARABUĞDAY ile/||/<>/< KARABUĞDAYGİLLER

( ... İLE/||/<>/< Taçsız iki çeneklilerden, ravent, kuzukulağı, kurtpençesi, çobandeğneği ve karabuğday gibi sapları boğumlu, çiçekleri başak ya da salkım durumunda bazı türleri hekimlikte kullanılan bitkileri içinde toplayan bir aile. )


- KARACAOT = ÇÖREK OTU

( Bir tür çöpleme. | Çörek otu. )

( HELLOBORUS NIGER )


- KARAKAFES = EŞEKKULAĞI

( Sığırdiligillerden, çiçekleri beyaz ve menekşeye çalan kırmızı renkte, eczacılıkta kullanılan bir bitki. )


- KARAKTER[Fr., İng. < CHARACTER < Yun.]/SECİYE[Ar.] değil/yerine/= ÖZYAPI/IRA/İMCETÜR


- KARANFİL[Ar. < KARANFUL] ile KARAMUK

( Karanfilgillerden, güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi. | Mersingillerden, Molük Adaları'nda, Filipinler'de ve Hindistan'da yetişen ve yaprakları sürekli yeşil kalan bir ağaç.[Caryophyllus aromaticus] | Bu ağacın karanfil yağı elde edilen ve baharat olarak kullanılan, ağız kokusunu gideren, acımsı, koyu renkli, küçük çivi biçimindeki tomurcuğu. İLE Karanfilgillerden, ekin tarlalarında biten, yaprakları karşılıklı, çiçeği pembe mor renkte, zararlı bir bitki. | Gövdede, kara renkli kabarcıklara neden olan bir hastalık. | Koyunlarda görülen bir hastalık türü. )

( DIANTHUS CARYOPHYLLUS cum AGROSTEMMAGITHAGO )


- KARANFİL[Ar. < KARANFUL] ile KASIK OTU

( Karanfilgillerden, güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi. | Mersingillerden, Molük Adaları'nda, Filipinler'de ve Hindistan'da yetişen ve yaprakları sürekli yeşil kalan bir ağaç.[Caryophyllus aromaticus] | Bu ağacın karanfil yağı elde edilen ve baharat olarak kullanılan, ağız kokusunu gideren, acımsı, koyu renkli, küçük çivi biçimindeki tomurcuğu. İLE Karanfilgillerden, saz biçiminde ince sapları olan, güzel çiçekler açan, kasık yaralarına yararlı sayılan bir bitki. )

( DIANTHUS CARYOPHYLLUS cum HERNIARIA HIRSUTA )


- KARANFİL[Ar. < KARANFUL] ile TARÇIN[Fars. < DÂRÇÎN < DÂRÛ-Yİ ÇİN/DÂR-I ÇİN: Çin darısı/ağacı.]

( ... İLE Tarçın bitkisinin kökeninin, Sri Lanka olarak da bilinen Seylan Adası olduğu söylenir. Ne var ki, biz bu bitkiyi Uzakdoğu'dan, Çin ve Malezya gibi ülkelerden almışız. Aslında, bitkinin dilimizdeki adı da, tarihi bu bağa ilişkin bir ipucu verir gibi. Farsça, "dâr" sözcüğü, ağaç anlamına geliyor.[Arapça'da ev anlamına gelen "dâr" sözcüğüyle karıştırılmamalı!] "Dâr-ı Çin" yani "Çin ağacı" sözcüğü, Farsça'dan dilimize girmiş ve başındaki sessiz harf sertleşerek tarçın biçiminde söylenir olmuş.

İngilizce gibi Batı dillerinde, tarçın sözcüğünün karşılığı, "cinnamon". Bu sözcük, Latince, tarçın demek olan "cinnamomum" sözcüğünden kaynaklanıyor. Ama sözcük, Latince'ye gelinceye kadar dilden dile dolaşmış. Tıpkı, İpek Yolu tüccarlarının, mallarını taşımaları gibi, sözcük de dilden dile taşınmış. Sözcük, Latince'ye, eski Yunanca "kinnamomon"dan geçmiş. Yunanlar'sa, bu sözcüğü, İbraniler'in, "kinamom" dedikleri sözcükten alıp dillerine uyarlamışlar. Aramca, "qunimun" olarak söylenilen sözcüğün kökeniyse, Malezya'da ve Endonezya'da konuşulan Malay dili. Bu dilde, "kayu manis" sözcüğü, "tatlı odun" anlamına geliyor. )

( CLOVE vs. CINNAMON )


- KARANFİL ile KASTAMONU KARANFİLİ


- KARANFİLSİ KOROLLA, KARANFİL ÇİÇEĞİNDEKİ GİBİ BİR KOROLLA = TÜVEYC-İ KARANFİLÎ = COROLLE CARYOPHYLLÉE


- KARAYOSUNU ile KARAYOSUNLARI

( Çayır ve ormanlarda yumuşak bir bitki oluşturan çiçeksiz bitki. İLE Çiçeksiz bitkiler sınıfından, nemli yerlerde yetişen, birleşim ya da spor verme yoluyla üreyen, pek çok türü bulunan bir bitki ailesi. )


- KARBONUN TEPKİMESİ

( -20 °C ilâ 120 °C )


- KARDEŞLENMEK ile KARDEŞLENMEK

( Ekin bir kökten birkaç sap birden üremek. İLE Kardeş sahibi olmak. )


- KARGABÜKEN ile/ve/||/<>/> STRİKNİN

( Bitişik taç yapraklı iki çeneklilerden, yaprakları karşılıklı, çiçekleri talkım durumunda olan, meyvesi zehirli bir ağaç. | Bu ağacın striknin elde edilen tohumu. İLE/VE/||/<>/> Kargabükenden çıkarılan, etkili bir zehir. )


- KARGILIK ile KARGILIK

( Fişeklik. İLE Kamış yetişen yer. )


- KARNABAHAR ile BROKOLİ

( )

( CAULIFLOWER vs. BROCOLI )

( BRASSICA OLERACEA BOTRYLIS) cum BROCCOLI )


- KARPOZ[Yun.] ile KARPUZİ[Yun.]/KARPUZ[Fars. < HARPUZ]

( Her tür meyvenin genel adı. İLE Karpuz. )


- KARPUZ[Fars. < HARBÛZ] ile ŞALAK

( Kabakgillerden, sürüngen gövdeli parçalı sert yapraklı, sarı çiçekler açan bir bitki. | Bu bitkinin dışı yeşil kabuklu, içi kırmızı ve sulu, iri meyvesi. | Lamba karpuzu. | Kadın memesi. İLE Ham, büyümemiş karpuz. )

( BOSTAN: Sebze bahçesi. | Kavun, karpuz tarlası. | Kavun ve karpuza verilen ortak ad. )

( BATİH, BITTÎH ile ... )

( CITRULLUS VULGARIS cum ... )


- KARPUZ ile ÇAKAL KARPUZU

( ... İLE Bazı tarlalarda çakal karpuzu olur. Çakallar, karpuzu yer, sonra da etrafı pislerler. Pislikteki bütün(hazma uğrayıp erimemiş) çekirdekler, karpuz ekiminden önce, örneğin kışın toprağa düşmüş olurlar. Toprak, karpuz mevsimi gelinceye kadar, çekirdeğin yarı kuvvetini alır. Zamanı gelince, o zayıf çekirdekten ufak bir karpuz olur. Buna "çakal karpuzu" denir. )


- KARPUZ ile CİMCİME


- KARPUZ ile DENSUKA KARPUZU


- KARPUZ ile EBU CEHİL KARPUZU

( ... İLE Zehirlidir. )


- KARTOPU ile KARTOPU ile KAR TOPU/TOPAĞI

( Hanımeligillerden, birçok türü süs bitkisi olarak yetiştirilen, zeytinimsi, meyvemsi, kırmızı renkte bir ağaççık.[Lat. VIBURNUM]. | Beyaz ve tombul. İLE Elle top biçiminde sıkıştırılmış, eğlence amacıyla karşılıklı atılan kar topağı. )


- KASIR[Ar. < KASR]["ka" uzun okunur] ile KÂSİR[Ar. < KESÎR < KESRET] ile KÂSİR[Ar. < KESR] ile KASIR[Ar. < KUSÛR]["ka" uzun okunur]/KASÎR[Ar. < KASR] ile KASR[Ar. çoğ. KUSÛR] ile KASÎL[Ar.]

( Zorla işleten. İLE Çok olan. İLE Kıran, kesreden. İLE Kısa, boysuz. Kısa kesme, kısaltma, kısma. | Azaltma, kesme, eksiklik. | İbarenin çok kısaltılması. | Aruzda tef'ile'nin son harfinin düşürülmesi. İLE Köşk, kâşâne, saray. İLE Hayvanlara yedirmek üzere zamanından önce biçilen yeşil ot. )


- KATIRKUYRUĞU ile KATIRTIRNAĞI

( Baklagillerden, çiçekleri sarı ve şemsiye durumunda olan acı bir bitki. İLE Baklagillerden, dalları çok ince, çiçekleri sarı, bazı türleri hekimlikte idrar söktürücü olarak kullanılan bir bitki. )

( EUISETUM PASTUREL cum GENISTA SCOPARIA )


- KAUÇUK[Fr. < CAOUTCHOUC] ile EBONİT

( Gövdesi odunsu, öz suyu yapışkan, süt kıvamında, yaprakları oval biçimli, parlak ve kalın, sıcak ülke bitkisi, lastik ağacı, kauçuk. | Amerika, Asya ve Afrika'nın çeşitli ağaçlarından, özellikle lastik ağacından ya da bazı petrol artıklarının birleşiminden elde edilen, dayanıklı ve esnek nesne. | Bu nesneden yapılmış olan. İLE Yüz bölüm kauçuğun, otuziki bölüm kükürtle işlenmesinden elde edilen plastik nesne. )


- KAUÇUK[Fr. < CAOUTCHOUC] ile GÜTAPERKA[Malezya dilinden]

( Gövdesi odunsu, öz suyu yapışkan, süt kıvamında, yaprakları oval biçimli, parlak ve kalın, sıcak ülke bitkisi, lastik ağacı, kauçuk. | Amerika, Asya ve Afrika'nın çeşitli ağaçlarından, özellikle lastik ağacından ya da bazı petrol artıklarının birleşiminden elde edilen, dayanıklı ve esnek nesne. | Bu nesneden yapılmış olan. İLE Sumatra'da ve çevresindeki adalarda yetişen büyük bir ağaçtan elde edilen, kablo yapımında kullanılan, kauçuğa benzer, yapışkan bir madde. )


- KAVAK ile AKÇAKAVAK/AKKAVAK/HOLLANDA KAVAĞI

( Söğütgillerden, sulak bölgelerde yetişen, boyu bazı türlerinde 30-40 metreye değin çıkan, kerestesinden yararlanılan uzun boylu bir ağaç. İLE Söğütgillerden, yapraklarının altı beyaz olan bir tür kavak. )

( POPULUS cum POPULUS ALBA )


- KAVAK ile ÇALIKKAVAK

( ... İLE Dalları, sepetçilikte kullanılan bir kavak türü, sepetçi kavağı. )


- KAVAK ile/değil ÇINAR[Fars. < ÇENÂR]

( Anadolu Kavağı'ndakiler, çınardır. )

( Söğütgillerden, sulak bölgelerde yetişen, boyu bazı türlerinde 30-40 metreye değin çıkan, kerestesinden yararlanılan uzun boylu bir ağaç. İLE İki çeneklilerden, otuz metreye kadar uzayabilen, gövdesi kalın, uzun ömürlü, geniş yapraklı bir ağaç. )

( POPULUS cum PLATANUS )


- KAVAK / KARAKAVAK

( ... İLE Yüksekliği 35 metre kadar olabilen, kabuğu koyu renkli bir tür kavak. )

( POPULUS cum POPULUS NIGRA )


- KAVATA[Yun.] ile KAVATA[Yun.]

( Oyma ağaç kap. İLE Sert ve fazla kızarmayan bir tür domates. )

( ... cum SOLANUM CAPSICUM GROSSUM )


- KAVRULMUŞ BADEM değil/yerine ÇİĞ BADEM


- KAVUN ile ALTINBAŞ

( ... İLE Genellikle Ege bölgesinde yetişen, yuvarlak, kalınca kabuklu güzel bir tür kavun. )


- KAVUN ile DİVLEK

( ... İLE Kalın kabuklu, olgun kavun. )


- KAVUN ile/ve/||/<>/< KELEK ile/ve/||/<>/< DÜĞLEK

( Güneş gördükçe olgunlaşır. İLE/VE/||/<>/< Başlangıçta ve toprak üstünde kalan bölümüdür. İLE/VE/||/<>/< Yeni oluşmaya başladığı küçükkenki durumuna verilen addır. )

( Meyve olur. İLE/VE/||/<>/< Turşu olur. İLE/VE/||/<>/< ... )


- KAVUN ile MAKUVA URI KAVUNU


- KAVUN ile ŞAMAMA[Ar.]

( ... İLE Güzel kokulu bir tür kavun. | Kavuna benzer bir yıllık otsu ve sürüngen bir bitki. )

( BITTÎH ile ŞEMÂME )

( ... ile KÂLE )

( ... cum CUCUMIS DUDAIM )


- KAVUN ile TOPATAN

( Kabakgillerden, sürüngen gövdeli, iri meyveli bir bitki. | Bu bitkinin genellikle güzel kokulu, sulu ve etli meyvesi. İLE Güzel kokulu, sarı renkte, uzunca bir tür kavun. )


- KAVUN ile YUBARİ KAVUNU


- KAVUZ ile KAVUZLULAR

( Buğdaygillerin başağında, başakçıkları ya da çiçeği saran kabuk. | İçi boş, kabuklu yemiş. İLE Bir çeneklilerden, çiçeklerinde renkli taç yaprağı yerine kavuz denilen yeşil renkte yaprakçıklar bulunan bitki takımı. )


- KAYAR ile/ve/||/<>/> KAYARLAMAK

( Hayvanların eskiyen nallarının çivilerini değiştirme işlemi.| Pay. İLE Hayvanın eskiyen nallarını onarmak, eskiyen nalın çivilerini yenilemek. | Düven taşlarını yeniden koymak ya da onarmak. | Sövmek, küfretmek. )


- KAYIKÇIK, KARİNA, ALT KAYIK = SÜFLÎ ZEVRAK = NACELLE, CARÈNE


- KAYIN ile KAYIN

( 72 kişinin, 1 günlük oksijenini sağlar. )

( Kayıngillerin örnek bitkisi olan, 30-40 metre boyunda, 2 metre çapında, kışın yapraklarını döken, kerestesi beyaz ve değerli olan bir orman ağacı. | Bu ağaçtan yapılmış olan. İLE Kadın ya da kocaya göre birbirlerinin erkek kardeşi, kayınbirader, ini. )

( FAGUS ORIENTALIS cum ... )


- KAYINGİLLER ile/= PALAMUTLULAR

( İki çeneklilerden, palamut diye adlandırılan, meyveleri yüksüksü bir kadehçik içinde duran, kayın, meşe, kestane vb. kerestelik orman ağaçlarını içine alan bir aile. )


- KAYISI[Fars. KAYSİ]/MIŞMIŞ[Ar.] ile ŞEKERPARE[Fars.]

( Gülgillerden, sıcak ya da ılık iklimlerde yetişen, çiçekleri pembemsi beyaz bir ağaç. | Bu ağacın, açık turuncu renkte, eti sulu, güzel kokulu, tek ve sert çekirdekli tatlı meyvesi. İLE Çok tatlı bir tür kayısı. | Bir tür hamur tatlısı. )

( KAYISI: KAJSZIJA[Bulgarca]
CAIS/CAISI/CASIA[Romence]
KAJSIJA[Hırvatça]
KAJSI[Arnavutça]
KAJSZI[Macarca, Tatarca] )

( PRUNUS ARMENIACA cum ... )


- KAYISI ile/ve ÇATALOĞLU, ÇİĞİLİ, ÇOLOĞLU, HACIHALİLOĞLU, HASANBEY, KARACABEY, ŞAM, TOKALOĞLU, TURFAN, DAİZMİR, YÖRÜKRAMAZAN


- KAYISI ile/ve İRİBİTİRGEN


- KAYISI ile KAMAREDDİN

( [eskiden] [umarız günümüzde de vardır!] Antalya bölgesinde yetişen çok özel bir kayısıymış. [İbn Haldun'un eserlerinde geçer] )


- KAYISI ile/ve SOĞANCI


- KAYISI ile/||/<>/< ZERDÂLİ[Fars.]

( ... İLE Kayısı ağacının, küçük meyveli bir türü. | Bu ağacın, acı çekirdekli meyvesi. )

( Aşılı. İLE/||/<>/< Aşısız. )

( ... cum PRUNUS ARMENIACA )


- KAYIŞKIRAN = SABANKIRAN

( Baklagillerden, kökleri toprağa derince girdiği için tarlalar sürülürken sabanı tutan, çiçekleri kırmızı bir bitki. )

( ONOSIS SPINOSA )


- KAYNANADİLİ ile KAYNANADİLİ

( Dil biçiminde, yassı ve dikenli dalları olan bir tür kaktüs. İLE Bir iğne oyası deseni. )


- KAYNATMA ile/ve/değil HAŞLAMA

( Bazı bitkileri/çayları, kaynatarak değil haşlama yaparak içmek gerekir. )

( Kök sebzelerini[patates, yerelması vb.] soğuk su ile. İLE/VE/DEĞİL Yeşil yapraklı, çiçekli ve çeşitli narin sebzeleri[ıspanak, brokoli, kuşkonmaz vb.] kaynamış suyun içine, fazla kaynatmadan, diri tutmak üzere kısa süreli. )


- KAZ AYAĞI ile KAZ AYAĞI ile KAZ AYAĞI ile KAZ AYAĞI ile KAZ AYAĞI

( Kumaş deseni. İLE Göz kenarlarındaki kırışıklık. İLE Ispanakgillerden, yaprakları kaz ayağına benzeyen bir bitki [Lat. CHENOPODIUM | Fr. ALISME | Ar. RİCL-ÜL-VEZZ]. İLE Çok kollu çengel. | Çaprazlama yapılan teyel, Hristo teyeli. | İki ayrı yolun birleşip tek yol hâline geldiği kavşak. | İki ucundan herhangi bir yere bağlanmış bir halatın, başka bir halatla ortasından terazilenmiş durumu. İLE Açık turuncu renk. | Bu renkte olan. )


- KAZIK KÖK = CEZR-İ AMÛDÎ = RACINE PIVOTANTE


- KAZMA ile KİRİZMA[Yun.]

( Herhangi bir araçla toprağı açmak, oymak. | Bu yolla çukur, kuyu, yol vb. oluşturmak. İLE Toprağı derince kazarak altını üstüne getirme. )


- KE'SÎ[Ar. < KE'S] ile KESÎ[Fars.]

( Kadehle, bardakla, çanakla ilgili, onlara benzer. | [botanik] Çanaksı. İLE Bir kişi. | İnsanlık, mertlik. )


- KEBÂD[Ar.] ile KEBBÂD[Ar.]

( İri limon. İLE Ağaç kavununa benzer bir çeşit büyük ve yumuşak bir limon.[dilim dilim kesilerek tatlısı yapılır] )


- KEBİKEÇ/DÜĞÜNÇİÇEĞİ[Fars.] = TURNAAYAĞI

( Düğünçiçeğigillerin örnek bitkisi. )

( RANUNCULUS )


- KEBİKEÇ = DÜĞÜNÇİÇEĞİ[Fars.]

( "Tılsımlı söz". Yazma kitapları güve yememesi için yazılan tılsım. )


- KEÇİBOYNUZU ve ÇİTLEMBİK/MELENGİÇ/MENENGİÇ/MERLENGİÇ/MERLENGEÇ/DAVUN

( İkisinde de azcık fakat etkili/hoş bir tad için çok fazla uğraş vermek gerekir. )


- KEÇİSAKALI/KEÇİSEDEFİ ile KEÇİSAKALI/ERKEÇSAKALI/ÇAYIRMELİKESİ

( Ladengillerden, çayırlarda, nemli yerlerde yetişen, yaprakları mızraksı ve çizgili, çiçekleri mavimtırak ya da mor renkte bir tür laden bitkisi. İLE Gülgillerden, beyaz ya da pembe çiçekli, bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen bir ağaççık. )

( CISTUS CRETICUS cum SPIRAEA ARUNCUS )


- KEDİ AYAĞI ile KEDİAYAĞI

( ... İLE Birleşikgillerden, süs bitkisi olarak da yetiştirilen, beyazımsı, yumuşak, sık tüylü bir bitki. )

( ... cum ANTENNARIA DIOICA )


- KEKİK(ŞEYTANOTU) ile/ve KOPUZLA


- KEKİK ile/ve/||/<> ANUK


- KEKİK ile İZMİR KEKİĞİ

( THYME cum OREGANO )


- KEKİK ile/ve/||/<>/> KEKİK YAĞI

( ... İLE/VE/||/<>/> Kekikten elde edilen ve genellikle geleneksel halk tedavisinde kullanılan kokulu yağ. )


- KEKİK ile/ve TARHANA/EŞEK KEKİĞİ

( ... İLE/VE Daha serttir. )


- KEKİK ile/ve/||/<> ZAHTER


- KELEBEK BİÇİMİNDE/KELEBEKSİ KOROLLA = TÜVEYC-İ FERÂŞÎ = COROLLE PAPILIONACÉE


- KELEBEK OTU ile KELEBEK ÇİÇEĞİ

( Bir cins yaban yoncası. İLE İki çeneklilerden, aydınlık oda ve salonlarda zengin renkli ve çok dallı bir süs bitkisi. )


- KELEBEK ile FELFELEK

( ... İLE Küçük bir kelebek türü. | Hurmagillerden, kestane büyüklüğündeki yemişi, şerit düşürücü nitelik taşıyan Asya bitkisi. )

( ... cum ... | ARECA CATECHU )


- KELEM/DÜRME/KAPUSKA/LAHANA[Yun.] ile BRÜKSEL LAHANASI

( Turpgillerden, güz ve kış sebzesi olarak yetiştirilen ve çok çeşitli türü olan bitki. İLE Ceviz büyüklüğünde, bir lahana türü. )

( KOLZA: Lahana tohumu. )

( MELFUF ile ... )

( CABBAGE vs. BRUSSELS SPROUTS )

( BRASSICA OLERACEA cum BRASSICA OLERACEA GEMMIFERA )


- KENAR, KIYI = HÂFFE = BORDURE


- KENARI DİŞLİ YAPRAK = VARAK-I MÜSENNİNÎ = FEUILLE DENTÉE


- KENARI FİSTOLU YAPRAK = VARAK-I MÜNFERİCÎ = FEUILLE FESTONNÉE


- KENARI OYMALI YAPRAK = VARAK-I MUZARRASÎ = FEUILLE CRÉNELÉE


- KENARI TESTERE DİŞLİ YAPRAK = VARAK-I MİNŞÂRÎ = FEUILLE SERRÉE


- KENARI YAYIK GİRİNTİLİ OLAN YAPRAK = VARAK-I CÜYÛBÎ = FEUILLE ÉCHANCRÉE


- KENDİBESLENEN = ÖZBESLENEN


- KENDİNİ BİLMEK ile/ve DOĞA AYNASINDA KENDİNİ BİLMEK


- KENEVİR ile/ve/<>/= KENDİR

( Kendirgillerden, sapındaki liflerden halat, çuval vb. kaba örgüler yapılan, iki evcikli bir bitki. İLE/VE/<> Kenevirden yapılmış olan. )


- KENGEL/KENGER[Fars.] = EŞEK DİKENİ

( Birleşikgillerden, yaprakları dikenli yaban bir bitki. )

( CYNARA CARDUNCULUS )


- KEPEK/DONRA ile KEPEK

( Saçlı derideki pulcuklar. İLE Elenen undan sonra kalan kabuk kırıntıları. )

( DANDRUFF/FURFUR vs. BRAN )


- KERESTE ile PELESENK[Ar.]

( ... İLE Türlü bitkilerden çıkarılan, kokulu bir reçine. | Pelesenkağacından elde edilen değerli kereste. )


- KEREVİZ ile KIBRIS KEREVİZİ


- KEREVİZ ile SU KEREVİZİ

( APIUM GRAVEOLENS RAPACEUM cum VALLISNERIA SPIRALIS )

( CELERY vs. WILD CELERY )


- KEREVİZ ile TURP

( Yüksek tansiyon sorunu olanların pek kullanmaması salık verilmektedir. İLE ... )

( KEREFS ile ...
ECMÛD[bot.] ile ... )

( CELERY ROOT vs. RADISH )

( APIUM GRAVEOLENS cum RAPHANUS SATIVUS )


- KES ile ÇELEBİ/ELMİK

( İri saman. İLE Buğday karışık iri saman. )


- KES ile KES ile KES

( Genellikle yakmak için kullanılan iri saman. İLE Jimnastik ayakkabısı. İLE Ayırma, parçalama, doğramanın buyruk kipi. )


- KESE[Fars. < KÎSE] ile KESE ile HAVA KESESİ

( Cepte taşınan, içine para, tütün vb. konulan, kumaştan ya da örgüden küçük torba. | Bu küçük torba miktarında olan. | Bazı şeylerin üzerine geçirilen, kumaştan çanta biçiminde kap. | Yıkanırken kir çıkartmak için ele geçirilen, gövdeyi ovmaya yarayan, bürümcükten, cep biçiminde bez. | Birinin mal varlığı. | Organizmanın bazı boşlukları. | Su bitkilerinde içi hava ile dolu olan ve bitkinin suda yüzer durumda kalmasını sağlayan şişkinlik. | Beş yüz kuruşluk para birimi. İLE Kısa, kestirme yol. İLE ... )

( POUCH vs. SAC vs. AIR SAC )


- KESE[Fars. < KÎSE] ile TULUMCUK

( Organizmanın bazı boşlukları. İLE İç kulakta, yarım daire kanallarına bağlı küçük kese. | Bitkilerde yüzmeyi kolaylaştıran, tulum biçiminde küçük kese. )


- KEŞKÛL ile ...

( HİNDİSTAN CEVİZİ KABUĞU | GEZGİN DERVİŞLERİN KULLANDIĞI ARAÇ )


- KESTANE ile CASSAVA

( ... İLE Kestaneye benzeyen, büyükçe bir kök.[Uganda] )


- KESTANE ile GÖLKESTANESİ

( ... İLE Meyvesi kestane gibi yenilen ve suda yetişen bir bitki. )

( ... cum TRAPA NATANS )


- KESTERE = KİTRE

( Gevenden çıkarılan bir zamk türü. )


- KETEN ile KETEN KUMAŞ

( FLAX vs. LINEN )

( LINUM cum ... )


- KETEN ile SU KETENİ / YABAN KETENİ

( Ketengillerden, çiçekleri mavi renkte ve beş taç yapraklı, lifleri dokumacılıkta kullanılan bir bitki | Bu bitkinin liflerinden yapılmış olan [dokuma vb.] İLE Birleşikgillerden, sulak yerlerde yetişen, boyu 1,5 metre kadar olabilen, bir tür pembe çiçekli bitki, yaban keteni. )

( LINUMUSITATISSIMUM cum EUPATORIUM CANNABINUM )


- KETENTOHUMU (SAREK, ZAREK, ZEREK, ZEYREK, ZERPİK, BIZIKTAN, KIRBASÇEDENE) ile KETEN TOHUMU

( Keten bitkisinin, yağı çıkarılan ya da dövülerek hekimlikte kullanılan küçük taneleri. İLE [argo] Önemsiz, değersiz kişi. )


- KEVEN/GEVEN ve TEZEK

( Baklagillerden, çok yıllık, bazı türlerinden kitre denilen zamk çıkarılan, dikenli bir çalı. İLE Sıkışmış, kuru toprak parçası, kesek. )


- KILÇIK ile AHGÜL[Fars.]

( ... İLE Başak kılçığı, sakal. )


- KILÇIK ile GELMİÇ[Fars.]

( Balıkların eti arasında bulunan diken gibi ince ve küçük kemik. | Fasulye, bakla vb. sebzelerin yeşil kabuğunda ve ekin başaklarında bulunan sert ve kıl gibi uzun lif. | Alttaki güreşçinin, kuyruk sokumunu hızla ve birdenbire havaya kaldırarak sırtına abanmış olan güreşçinin dengesini bozup onu ön ya da yan tarafına aşırıp atması. İLE İri balıklarda, kılçık durumunda olan kemik. )


- KILIF[Ar. < GİLÂF] ile KIRLENT[Fr. < GUIRLANDE]

( Bir şeyi korumak için kendi biçimine göre, çoğunlukla yumuşak bir nesneden yapılmış özel kap. | Yolsuz bir işe bulunan sudan gerekçe. İLE Çiçek ya da yaprak işlemeli süs. | İşlemeli ya da işlemesiz bir tür küçük yastık. )


- KİM II SUNG/KİMİLSUNG ÇİÇEĞİ ile ...

( Kuzey Kore'de, bolca yetişen, adını önder Kim II Sung'tan alan bir çiçek. )


- KİMYA DOĞRULUMU/ŞİMİOTROPİZM ile KİMYA GÖÇÜMÜ/ŞİMİOTAKSİ

( Kimyasal nesnelerin etkisi ile bitkilerde görülen, nesneye doğru ya da ters yöne yönelme durumu. İLE Bir gözeli varolanlarda, kimyasal nesnelerin etkisi altında yanaşma ya da uzaklaşma biçiminde görülen yer değiştirme durumu. )


- KİMYON[Ar. < KEMMUN] ile YABANİ KİMYON

( ... İLE Ayrı taçyapraklı ikiçeneklilerden, yabanikimyon, peygamberağacı gibi bitkileri içine alan bir aile. )

( ... cum ZYGOPHIYIUM FABAGO )


- KIN ile KIN

( Bıçak, kılıç vb. kesici araçların kabı. İLE Buğdaygillerde olduğu gibi yapraklarda sapın bir bölümünü uzunlamasına saran, geniş dış bölüm. )


- KINA ÇİÇEĞİ ile KINA AĞACI

( Kına çiçeğigillerden, çiçekleri tüylü renkte olan, bir ya da çok yıllık otsu bitki. İLE İki çeneklilerden, tropikal bölgelerde yetişen, kurutulmuş yapraklarından kına elde edilen, beyaz çiçekli, küçük bir ağaç. )

( BALSAMINA HORTENSIS cum LAWSONIA INERMIS )


- KINAKINA[isp. < QUINAQUINA] ile/ve/||/<>/> KİNİN[Fr. < QUININE]

( Kök boyasıgillerden, asıl yurdu Güney Amerika olan, Hindistan ve Endonezya'da da yetiştirilen, kabuğundan kinin çıkarılan bir ağaç. [Lat. CINCHONA] | Bu bitkiden yapılan içecek. İLE/VE/||/<>/> Kınakınadan elde edilen ve sıtmanın sağaltımında kullanılan beyaz alkaloit. )


- KİR ile ÇEPEL

( Kir, bulaşık, çamur, pislik. | Ürüne karışmış yabancı madde. )


- KİRAZ ÇEKİRDEĞİ ve ZEYTİN ÇEKİRDEĞİ ve KEÇİBOYNUZU ÇEKİRDEĞİ

( Isıtılarak uzun süreli ısıtıcı olarak kullanılabilir. )


- KİRAZ[Yun.] ile VİŞNE[Slavca]

( Gülgillerden bir meyve ağacı. İLE Gülgillerden, dalları kırmızımtrak, çiçekleri beyaz renkte, kiraza benzer bir ağaç. | Bu ağacın meyvesi. )

( ... ile ÂLÛ-BÂLÛ/ÂLBÂLÛ )

( CHERRY vs. SOUR CHERRY/MORELLO/AMARELLE )

( PRUNUS AVIUM cum PRUNUS CERASUS )


- KİRAZ ile DALBASTI

( ... İLE Bir tür, iri, aşılı kiraz. )


- KİRAZ ile DEFNE ile MEŞE ile AKÇAAĞACI ile KAYISI

( image )

( Kendinizi tanımlamak isteseydiniz ne olmak isterdiniz?

Kiraz kadar lezzetli, defne gibi yeşil, meşe gibi toprağın sigortası, akçaağaç kadar estetik ve kayısı kadar yararlı olmak isterdim. )


- KİRAZ ile HİNTKİRAZI/MANGO[Portekizce]

( ... İLE Sumakgillerden, sıcak ülkelerde yetişen, zeytin büyüklüğünde yenilir bir meyvesi olan büyük bir ağaç. )

( ... cum MANGIFERA DOMESTICA )


- KİRAZ ile İDRİSAAĞACI/MAHLEP[Ar.]

( Gülgillerden bir meyve ağacı. | Bu ağacın meyvesi. İLE Meyvesi hoş kokulu, hoş bir kiraz türü, kokulu kiraz. )

( PRUNUS AVIUM cum PRUNUS MAHALEB )


- KİRAZ ile KİRAZ

( ... İLE/VE Giresun'da, dağlık bir bölgeye verilen ad. )


- KİRAZ ile/ve NABAK

( ... İLE/VE Yaban kirazı. )


- KİRAZ ile/ve SİDRE

( ... İLE/VE Arabistan kirazı. )


- KİRAZ ile/ve VAŞ


- KİREÇÇİL >< KİREÇYEREN

( Kireçli topraktan hoşlanan, kireçli toprakta yetişen bitki. >< Kireçli topraktan hoşlanmayan, kireçli toprakta yetişmeyen. )


- KIRKAĞAÇ ile KIRK AĞAÇ

( Manisa iline bağlı ilçelerden biri. İLE ... )


- KIRMIZI ile FUŞYA[< LEONART FUCHS]

( ... İLE Canlı morumsu, kırmızı renk. )


- KIRNAP/KINNAP[Ar. < KİNNEB] değil/yerine/= SİCİM

( Keten, kenevir gibi bitkilerin liflerinden yapılan, kaba şeyler dikmeye, bağlamaya yarayan ince sicim ya da kalın ip. )


- KİŞ[Fars.] ile KÎŞ[Fars.]

( [satrançta] Bir taşı zorlama. İLE Din, mezhep. | Ok kuburu. | Keten kumaş. | Kuş yeleği. | Şimşir. | Âdet, huy, töre. )


- KİŞİ/İNSAN ile/ve/||/<> AĞAÇ

( Bireyler, ağaçlardan ders almalıdır. Ağaçlar, ne üzerinde barınan kuşların, ne gölgelerinde yatan kişilerin, ne de verdikleri meyvelerin hesabını tutar. )

( )

( )

( )

( )

( HUMAN vs./and/||/<> TREE )


- KISIM, PARÇA, BÖLÜM = KIT'A = PARTIE


- KISIMLAR = PARÇALAR, BÖLÜMLER = KITA'ÂT = PARTIES


- KISMET ile/ve RIZK

( Bu meyve rızkım mıdır? Yiyebilirsen rızkındır! )


- KIŞR[Ar. < KUŞÛR] ile KABUK

( KABUK )


- KITLIKTA:
AÇLIK değil TOKLUK

( Kıtlık zamanlarında, kişileri, açlık değil alışmış oldukları tokluk öldürür. )


- KIVIRCIK ile KIVIRCIK ile KIVIRCIK

( Küçük küçük kıvrımları olan. İLE Marul. İLE Koyun. )


- KIZILCIK ile ÇİĞDE

( ... İLE Kızılcığa benzer, kabuğu sert bir meyve. )


- KIZILCIK ile GERİMŞİK/GERMİŞİK

( ... İLE Yabani kızılcık. )


- KIZILCIK ile VİŞNE

( Kızılcıkgillerden, yaprak açmadan çiçeklenen iri gövdeli bir ağaç. | Bu ağacın güzün olgunlaşan, kırmızı, tek çekirdekli, reçeli ve şerbeti yapılan, buruk bir tadı olan yemişi. İLE Gülgillerden, dalları kırmızımtırak, çiçekleri beyaz renkte, kiraza benzer bir ağaç. | Bu ağacın genellikle reçel ve şerbet yapılan, kırmızı renkte ekşimtırak meyvesi, ekşi kiraz. )

( CORNELIAN CHERRY vs. SOUR CHERRY/MORELLO/AMARELLE )

( CORNUS MAS/FRUCTUS CORNI cum PRUNUS CERASUS / CERASUS VULGARIS )


- KIZMAK ile KIZIŞMAK ile KIZIŞMAK ile KIZIŞMAK ile KIZIŞMAK

( Isıtılan ya da ısınan bir nesnenin sıcaklığının çok artması. | At, eşek vb. hayvanların çiftleşme istemesi, kösnümek. | Dişi kuşların zamanı gelip kuluçkaya yatma isteği göstermesi. | Öfkelenmek, sinirlenmek. İLE Yüksek bir dereceyi bulmak, çok ısınmak. İLE Bitkilerin, ıslaklık ve mikropların etkisi altında çürürken ısınması. İLE Hayvan, eş isteme zamanı gelmek, kösnümek. İLE Zorlu, sert, kızışık bir durum almak, şiddetlenmek, artmak. | Hızlanmak, hareketlenmek. )


- KLOROFİL[Fr. < CHLOROPHYLLE] ile KLOROFORM ile KLOROMETRİ/KLORÖLÇER ile KLOROPLAST[Fr. < CHLOROPLASTE] ile KLOROZ/SARICALIK

( Güneş ışığını soğurarak bitkilerde karbon özümlemesini sağlayan ve bitkilere yeşil renklerini veren nesne. İLE Renksiz, hoş kokulu, genellikle anestezide kullanılan, yatıştırıcı ve uyuşturucu birleşik. [CHCI3] | Bir tür organik yağ çözücü. İLE Bir sıvının içindeki erimiş bulunan klor miktarını ölçmeye yarayan araç. İLE Yeşil bitkilerde gözelerin içinde bulunan, klorofil moleküllerinden oluşan, karmaşık yapılı kromoplast. İLE Kanda alyuvar sayısının azalmasından ileri gelen, genellikle genç kızlarda görülen kansızlık. | Yaprakların sarımtırak bir renk aldığı bitki hastalığı. )


- KLOROFİL ile/ve HEMOGLOBİN[Fr. < Yun: HAIMA: Kan. | BUS: Yuvarlak.]

( Bitkilere rengini veren. İLE/VE Kana rengini veren. | Soluk alma aygıtıyla organizmanın gözeleri arasında oksijen ve karbon gazını iletmeyi sağlayan, bileşiminde, demir, azot, oksijen, hidrojen, kömür ve kükürt bulunan alyuvarların en önemli maddesi. )


- KLOROPLAST ile/ve/||/<>/> MİTOKONDRİ


- KOCABAŞ ile KOCABAŞI

( İspinozgillerden, 18 santimetre uzunluğunda, sırtı kahverengi, karnı pembe bir tür kuş, flurcun. [Lat. COCCOTHRAUSTES COCCOTHRAUSTES]. | Sığır, manda vb. hayvanların genel adı, büyükbaş. | Doğu Anadolu'da, yol ve tarla kenarlarında yetişen, 30-150 santimetre yüksekliğinde, iki yıllık otsu bir bitki. [Lat. ONOPRORDON ACANTHIUM] | Pancar, şeker pancarı. İLE Köy ihtiyâr heyetinin başı, muhtar. )


- KOÇAN ile MISIR KOÇANI/FUÇA


- KÖK ALBİÇİMLİĞİ

( ROOT ALLOMORPHY )


- KÖK KURDU ile/= DANABURNU

( Toprak içinde yaşayıp bitkilere, köklerini keserek zarar veren bir böcek. | Aslanağzı çiçeği. )

( GRYLLOTALPA VULGARIS )


- KÖK = CEZR = RACINE


- KÖK ile/ve/<>/> ÇİÇEK

( Güçlüdür. İLE/VE/<>/> Güçsüzdür. )

( Çiçeğin gücü ve güzelliği, o kadar "güçlü" olmamasındandır. )


- KÖK ile ÇİFT KÖKLÜ

( RHIZOME vs. RHIZOBIA )


- KÖK ile ÇOTUK

( ... İLE Dışarıda kalmış ağaç kökü. | Kesilen ağacın, topraktan yukarıda kalan bölümü. )


- KÖK ve/<> GÖK


- KÖK ile/ve KAYNAK

( ROOT vs./and SOURCE )


- KÖK ile KÖK[Fars. < KÛK] ile TOHUM[Fars. < TUHM]

( Bitkileri toprağa bağlayan, topraktaki besi maddelerini emmesine yarayan klorofilsiz bölüm. | Kök sap, kök. | Bazı şeylerde dip bölüm. | Sapıyla çıkarılan bitkilerde tane. | Dip, temel, esas. | Kaynak, köken. | Birini bir yere bağlayan manevi temel güçlerin bütünü. | Sözcüğün her türlü ek çıkarıldıktan sonra kalan anlamlı bölümü. | Olağan koşullarda çevresinden yalıtılamayan ancak çok çeşitli tepkimeyi nitelik değiştirmeden kalabilen atom kümesi. | Denklemde bilinmeyenin yerine konulduğunda uygun düşen gerçek ya da birleşik değer.
İLE
Sazı kurmaya yarayan burgu. | Sap.
İLE
Bitkilerde döllenme sonunda yumurtacıktan oluşan ve yeni bir bitki oluşmasını sağlayan tane. | Soy sop, döl, nesil, sülale. | Ortaya bir sonuç çıkaran, bir sonucun oluşmasına sebep olan şey. | Spermatozoit. )

( CEZİR ile ... ile BEZRA )

( ROOT vs. ... vs. SEED )


- KÖK ile/ve/||/<> KÖKSÜ ile/ve/||/<> KÖKSÜZ

( ... İLE/VE/||/<> Ciğer otlarında ve yosunlarda kökü andıran, bitkinin tutunmasına yarayan bölüm. İLE/VE/||/<> Kökü olmayan. | Temeli, dayanağı ya da aslı olmayan. )


- KÖK ile SAÇAKKÖK

( ... İLE Buğdayda olduğu gibi asıl kökün çevresindeki ek köklerin gelişmesiyle oluşan kök topluluğu. )


- KÖK ile YUMRU KÖK

( ROOT vs. TUBER )


- KOKAK ile KOKAK/KOKAR AĞAÇ/AYLANDIZ

( Kötü, pis kokan. İLE Sedefotugillerden, Avrupa'ya, Çin'den getirilmiş, kısa zamanda yetişip boy attığından, bir gölge ağacı olarak dikilen, kötü kokan bir ağaç. )

( ... cum AILANTHUS GLANDULOSA )


- KÖKÇÜK = CÜZEYR = RADICULE

( Ana kökün dallanmasıyla oluşan ikincil kök. )


- KÖKEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> OLUŞUM


- KÖKERTMEK ile/= KÖKLEMEK

( Köklemek. | Fide, sebze ya da asma çubuğunun ufaklarını köküyle çıkararak başka yere dikmek. )


- KÖKLEMEK ile KÖKLEMEK

( Ağaç ya da bitkiyi kökü ile birlikte topraktan çıkarmak, kökertmek. | Toprakta kalan bitki köklerini ayıklamak. | Bağ çubuklarını ya da fidanları köklendirip dikmek. | Minder, şilte vb.nin iki yüzünü yer yer dikişlerle tutturmak. | İnce saç örgülerinden birkaçını yeniden bir arada örmek. | Motorlu araçlarda gaz pedalına sonuna kadar basmak. İLE Sazı kurmak. )


- KÖKLENMEK ile KÖKLEŞMEK

( Bitkide kök oluşmak, bitki kök salmak, kök tutmak. | Köklü, temelli bir biçimde yerleşmek. İLE Güçlü bir biçimde yerleşmek, yer etmek, kök salmak. )


- KÖKLÜ SEBZELER


- KÖKNAR:
YAYLA ile/ve/||/<> OVA


- KÖKSAP, RİZOM = SÂK-I ZÂHİF = RHIZOME

( Süsende olduğu gibi her yıl kök süren ve yer üstüne sap çıkaran, çok yıllık yer altı gövdesi. )


- KOKU ile SASI

( ... İLE Küf ve çürük gibi kokan. | Kokuşmuş. )


- KOKULUKİRAZ = İDRİSAĞACI = MAHLEP[Ar. < MAHLEB]

( Gülgillerden, Anadolu'nun kuzey ve doğu kesimlerinde yüksek yerlerde yetişen, boyu 10 metreye ulaşabilen bir tür ağaç. )


- KOL ile KOL ile KOL

( İnsan gövdesinde, omuz başından parmak uçlarına kadar uzanan bölüm. İLE Giyside gövdenin bu bölümünü saran parça. | Makinelerde tutup çevirmeye, çekmeye yarayan ağaç ya da metal parça. | Ağaçlarda gövdeden ayrılan kalın dal. | Bazı çalgıların elle tutulan sap bölümü. | Koltuk, divan vb.nin yan tarafında bulunan dayanmaya yarayan parça. | Bir halat oluşturan bükülmüş lif demetlerinden her biri. İLE Bir şeyin ayrıldığı bölümlerden her biri, dal, kısım, şube, branş. | İş takımı. | Kanat. | Dizi, düzen. )


- KOLA ile KOLA ile KOLAGİLLER

( Gömlek, örtü vb. şeyleri kolalamakta kullanılan özel nişasta. | Kâğıt ya da bez yapıştırmakta kullanılan kaynatılmış nişasta bulamacı. | Kolalama. İLE Kolagillerden, Afrika'nın sıcak bölgelerinde yetişen ve kola cevizi adıyla anılan, çekirdekleri kahveden daha uyarıcı olan bazı içeceklerde ve hekimlikte kullanılan bir bitki. [Lat. COLA ACUMINATA] | Bu bitkinin yaprağından çıkarılan kokulu bir nesneyle kokulandırılan ve içine şeker, karbonat katılarak yapılan, yararsız ve zararlı "içecek". İLE Ayrı taç yapraklı iki çeneklilerden, büyük ve küçük kola ağaçları gibi birçok türü içine alan bir bitki ailesi. )


- KOLOFAN[Fr. < COLOPHANE] ile KOLOFAN

( Hidratlı doğal kalsiyum sülfat. İLE Çam sakızının damıtılmasıyla oluşan, saydam, sarı renkli reçine. [Anadolu'da bir Lidya kentinin adından] )


- KORKULUK ile BOSTAN KORKULUĞU/MİCDÂR[Ar.]/ÜFÇE[Fars.]


- KORU ile/ve/||/<> AĞAÇLIK

( Bakımlı küçük orman. İLE/VE/||/<> Ağacı bol olan yer. )


- KORU ile AYKE

( Bakımlı küçük orman. İLE Sık koruluk. )


- KORUK ile ÜZÜM


- KOT ile KOT[Fr. < COTE] ile KOT

( Giysi yapılan mavi bir tür kumaş, blucin. | Bu kumaştan yapılan giysi. İLE Temel ile zemin arasındaki yükseklik. İLE Yörelere göre değişen ölçüde tahıl alabilen, tahtadan yapılmış bir ölçek. )


- KOTON[Fr./İng. < COTON] değil/yerine/= PAMUK(LU)


- KOVUK ile KOVUCUK/ADESE[Ar.]

( Bir şeyin oyuk durumunda bulunan iç bölümü. İLE Bitkilerde, mantar tabakası üzerinde, sünger dokunun kalınlaşmadığı yerlerde oluşan ve bitkinin solunumuna yardım eden küçük delik. )


- KOYAK ile/ve KAPUZ

( ... İLE/VE Dar ve derin koyak. | Kanyon. | İçine girilmeyen sık orman. )


- KOZ[Fars. < GAVZ, GOZ] ile KOZ

( Ceviz. İLE İskambil oyunlarında öteki kâğıtları alabilen, onlara üstün tutulan belirli renk ve işaretteki kâğıt. | Başarı fırsatı olan elverişli durum, saldırış ve savunma fırsatı. | Karşısındakini alt edecek etkili şey. )


- KOZA ile/değil KOZALAK

( ÇAM KOZALAĞI: Üremeyi simgeler. )


- KOZAK ile/= KOZALAK

( Kozalak. | Metalden yapılmış, içine antlaşma ve sultan mektuplarının konulduğu kutu. İLE/= Koza. | Kozalaklıların, genellikle dibi yuvarlak, tepesi koni biçiminde ve odunsu dokulu meyvesi, kozak. | Olmamış, kuru, ham meyve. | Bal mumuna basılmış mührün bozulmaması için üzerine yapıştırılan kapakçık. )


- KOZALAK = MAHRÛTÎYÜ'L-ESMÂR = CÔNE


- KRİZANTEM[Fr. < CHRYSANTHÈME] değil/yerine/= KASIMPATI


- KROZOL ve AŞK MEYVESİ

( Orta Afrika Cumhuriyeti'nde bulunan ve tatmanız önerilen iki tropikal meyve. )


- KÜÇ ile KÜÇ ile KÜÇ

( Güç. İLE Şiddet, zulüm. İLE Susam. )


- KÜÇÜK DELİKLER = MESÂMMÂT = PORES


- KÜÇÜK HÜCRELER = HÜCERÂT-I SIĞÂR = PETITES LOGES


- KÜÇÜK ŞALGAM = YAĞ ŞALGAMI

( Turpgillerden, çiçekleri kokulu, tohumlarından ışık araçlarında ve sabun yapımında kullanılan bir yağ çıkarılan, kolzaya benzeyen bir bitki. )

( BRASSICA RAPA )


- KÜKREMEK ile "KÜKREMEK"

( Aslanın bağırması. | Denizin, ırmağın kabarması, taşması. | Mayalanıp kabarmak. | Gür bir biçimde yetişmek. İLE Coşkuyla saldırmak. | Coşmak, taşkınlık göstermek. | Kızgınlık ve öfke ile yüksek sesle bağırmak. )

( Aslan kükremesi, 8 km. öteden duyulabilir. )


- KÜL RENGİ ile GÜL RENGİ

( Odunun yanmasıyla oluşan, külün akla kara arasındaki rengi, gri. | Bu renkte olan. İLE Gül çiçeğinin rengi. | Bu renkte olan. )


- KÜLTÜR MANTARI ile ZEHİRLİ/ŞAPKALI MANTAR

( ... vs. TOADSTOOL )


- KÜLTÜR:
İNANÇ ile/ve/> DEĞER ile/ve/> KURAL ile/ve/> YASA

( ... İLE/VE/> ... İLE/VE/> ... İLE/VE/> Yaptırımı. )


- KUMCUL ile KURAKÇIL

( Kumlu toprakta yetişen, kumlu toprağı seven bitki. İLE Kurak yerde yetişen, kurak yerden hoşlanan bitki. )


- KUR'ÂN-I KERÎM ve/<> AYET/LER [âfâk'taki]

( Doğa. VE/<> Doğa nesneleri.[bitki/ler, hayvan/lar ve olaylar] )


- KURBAĞA OTU ile KURBAĞAZEHRİ

( Düğün çiçeğigillerden bir bitki. İLE Kurbağazehrigillerden, tatlı sularda yaşayan, beyaz çiçekli, yaprakları yürek biçiminde olan bir süs bitkisi. )

( BUFONIA cum HYDROCHARIS )


- KÜRDAN ile/ve/değil/yerine/||/<> HILTAN

( ... İLE/VE/||/<> Top durumundaki çiçekleri kuruduktan sonra sapları kürdan olarak kullanılan yabani bir bitki. )


- KÜRESEL ISINMA ile/ve/değil KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ

( KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ sunumları!!!
Küresel İklim Değişimi ve Türkiye
Kuraklıkta Kriz Yönetiminden Risk Yönetimine Geçmeliyiz...
Kuraklık Kıranı Risk Yönetimi
Günümüzden 2100 Yılına Küresel İklim Değişimi
Küresel İklim Değişikliğine Uyum Stratejileri
Sel, Heyelan ve Çığ için Risk Yönetimi
Depremde İlk 72 Saat )

( )


- KÜRKAS[Fr. < CURCAS] değil/yerine/= HİNT FISTIĞI

( Sütleğengillerden, meyve çekirdekleri zehirli bir bitki. )


- KURTAĞZI ile KURTAYAĞI ile KURTBAĞRI

( Gemi ve sandallarda halatın geçmesi için teknenin kenarına tutturulmuş, açık ağız biçiminde metal parça. | Doğramanın birbirine geçen dişleri. | Çatıdaki dışa açılan küçük pencere. İLE Damarlı çiçeksizlerden, küçük yapraklarla örtülü ince bir sap görünüşünde olan bir bitki. İLE Zeytingillerden, yaprakları mızrağa benzer, çiçekleri beyaz, kokulu ve salkım durumunda olan, çit yapmakta kullanılan bir süs bitkisi. )

( ... cum LYCOPODIUM CLAVATUM cum LIGUSTRUM VULGARE )


- KURTBOĞAN = BOĞAN OTU

( Düğün çiçeğigillerden, özellikle kökünde akonitin adında bir zehir bulunan bitki, kurtboğan. )

( ACUNITUM NAPELLUS )


- KURTLUCA/MEŞECİK/YERMEŞESİ/YERPALAMUDU/SUSARMISAĞI ile KURTMANTARI

( Ballıbabagillerden, tırmanıcı sarı çiçekleri olan, kokusu sarmısağı andıran, göl ve akarsu kıyıları gibi nemli yerlerde yetişen bir bitki. İLE Tazeyken yenebilen, olgunlaştığında, basılınca sporlar saçan, beyaz renkli, yuvarlak biçimli, bazitli bir mantar. )

( ARISTOLOCHIA cum LYCOPERDON )


- KURTPENÇESİ = KURTTIRNAĞI

( Karabuğdaygillerden, 20-50 cm. yüksekliğinde, pembe çiçekleri salkım biçiminde, sap ve kökünde bol tanen bulunan çok yıllık otsu bir bitki. )

( POLYGONUM BISTORTA )


- KURU ÇİÇEK ile BAŞAK


- KURU FASULYE ile/< ŞİŞERKA

( ... İLE/< Yaşken toplanıp, yaş olarak saklanan fasulye. )


- KURU MEYVE ile/ve TAZE MEYVE

( KAK: Meyve kurusu, dilimlenmeden kurutulmuş meyve. )


- KURU OT ile/ve/değil/||/<>/< TAZE OT


- KURU SARIMSAK ile/ve TAZE SARIMSAK

( ... İLE/VE Yedikten sonraki ağız kokusu daha fazla olabilir. )


- KUŞ ÜZÜMÜ ile KURU ÜZÜM


- KUŞ ile/değil MULAN/YULAN MANOLYASI

( image )

( ... cum MAGNOLIA LILIIFLORA )


- KÜSEĞEN ile KÜSEĞEN/KÜSKÜN/KÜSTÜM OTU

( Çabuk ve sık sık küsen kişi. İLE Baklagillerden, dokunulduğunda yaprakları pörsüyen bir bitki. )

( ... cum MIMOSA PUDICA )


- KUŞEKMEĞİ = ÇOBANDAĞARCIĞI

( Turpgillerden, çorak yerlerde yetişen, beyaz ya mor çiçekli, eskiden hekimlikte kullanılmış olan otçul bir bitki. )

( THLASPI )


- KUŞKONMAZ ile ENİŞ

( Tarlada yetiştirilen. İLE Dağlarda yetişen. )


- KUŞKONMAZDA:
YEŞİL ve/||/<> MOR ve/||/<> "BEYAZ"

( ... VE/||/<> ... VE/||/<> Yeşil ve morun, herhangi birinin ışık görmemiş toprakaltı sürgünlerinin hasat edilmesiyle, “beyaz kuşkonmaz” elde edilir. )


- KÜSKÜT[Fr. CUSCUTE] değil/yerine/= ŞEYTANSAÇI/BAĞBOĞAN

( Çit sarmaşığıgillerden, ince uzun ipliksi saplarıyla, asma, baklagiller ve bazı meyve ağaçlarına sarılarak onları sömüren, klorofilsiz, asalak bir bitki. )

( CUSCUTA )


- KÜŞNE = KARABURÇAK

( Baklagillerden, hayvan yemi ve gübre olarak kullanılan bir tür. )

( ERVUM ERVILLA )


- KÜSPE[Fars. < KUSBE] ile KÖFTÜN

( Hayvan yemi, yakacak ve gübre olarak kullanılan, yağı ya da suyu çıkarılmış her türlü yağlı tohum ve bitki artığı. İLE Sığırlara yedirilen susam ya da keten küspesi. )


- KUŞTÜYÜMSÜ YAPRAK, PİNNAT YAPRAK = VARAK-I RÎŞÎ = FEUILLE PENNÉE


- KUŞYEMİ ile KUŞ YEMİ

( Buğdaygillerden, durgun sularda yetişen bir bitki. | Bu bitkinin taneleri. İLE Kuşlara verilen yem, buğday, arpa, darı. )

( PHALARIS CANARIENSIS cum ... )


- KÜTİKÜL[Fr. < CUTICULE] ile KÜTİN

( Yaprakların iki yüzünde bulunan ve suyu sızdırmamasıla bitkinin kurumasına engel olan ince zar. | Kabukluların ve böceklerin örteneğinin koruyucu, kitinli katmanı. İLE Bitkilerin kütiküllerini oluşturan, geçirgen olmayan, bal mumu yapısında nesne. )


- KÜTİKÜL[Fr.] ile ...

( Yaprakların iki yüzünde de bulunan ve suyu sızdırmadığı için bitkinin kurumasına engel olan ince zar. )


- KÜTÜK ile (")KÜTÜK(")

( Kalın ağaç gövdesi. | Kesilmiş ağaç gövdesi. | Kesimden sonra ağaç gövdesinin toprakta kalan bölümü. | Asma fidanı. | Kütük demir. İLE Resmî kayıt defteri. | Nüfus kütüğü. | Birarada işlenen ve birbirleriyle ilgili olan kayıtların tümü. | Görgüsüz, kaba kişi. )


- KÜTÜK ile/ve/değil/yerine/||/<>/&gt;&lt;/< FİDE/FİDAN

( Büyük ve "güçlü". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>

( Cansızdır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>


- KUVÂ[çoğ. KUVVET]:
KUVÂ-YI TABİİYE ile/ve KUVÂ-YI HAYVÂNİYE ile/ve KUVÂ-YI NEFSÂNİYE


- KUZU KESTANESİ ile AT KESTANESİ ile HİNT KESTANESİ

( TOPUR: Kestanenin dikenli dış kabuğu. )

( ... ile BİRNÎS ile ... )

( ... cum AESCULUS HIPPOCASTANUM cum ... )


- KUZUKULAĞI = EKŞİKULAK

( Karabuğdaygillerden, nemli yerlerde yetişen, yaprakları salata olarak kullanılan, çiçekleri iki evcikli ve kırmızımtırak bir bitki. )

( RUMEX ACETOSA )


- KUZULU ile KUZULU

( Kuzusu olan koyun. İLE Kendine bitişik olarak aynı cinsten küçük tanesi olan meyve/sebze. )


- LABIÉES = ŞEFEVÎYE


- LADANG ile/ve MİLPA

( Bir tür tarım. İLE/VE Orta Amerika'da yapılan tarım. )


- LADEN[Fars.] ile LADİN

( Ladengillerden, beyaz, kırmızı, pembe çiçekli, reçinesi tıpta kullanılan bir ağaççık. | Bu ağaççıktan elde edilen sürme, rastık. İLE Çamgillerden, 50-60 m. kadar yüksekliği olan, düz gövdeli, kozalağı aşağıya doğru sarkık, kerestesi ve reçinesi çok beğenilen, çam türüne çok yakın bir orman ağacı. )

( CISTUS LADENIFOLIUS cum PICCA )


- LAHANA:
BEYAZ ile KIRMIZI ile KARA


- LAHANA[Yun.] ile BAŞLAHANA

( ... İLE Yaprakları sıkı, yuvarlak başlı lahana. )

( BRASSICA OLERACEA )


- LAHANA/KELEM ile KARALAHANA

( Turpgillerden, geniş ve kalınca kat kat yaprakları olan, güz ve kış sebzesi olarak yetiştirilen ve çok sayıda türü olan bitki. İLE Yaprakları koyu yeşil olan bir tür lahana. )

( BRASSICA OLERACEA cum SABELLICA )


- LAHANA ile KIRMIZILAHANA


- LAHANA ile YABANİLAHANA

( Ballıbabagillerden, küçük yapraklı, hoş kokulu bir saksı bitkisi. İLE Turpgillerden, kumlu yerlerde yetişen ve sebze gibi yenen bir bitki. )


- LÂLE-SÜMBÜL ile/ve MENEKŞE-GÜL


- LÂLE[Fars.] ile GELİNCİK

( ... ile HÜDDÜDÜ )

( TULIPA GESNERIANA cum PAPAVER RHOEAS )


- LÂLE[Fars.] ile/ve/<> LALEZÂR[Fars.]

( ... İLE/VE/<> Lâle yetiştirilen yer, lâle bahçesi. )


- LÂLE ile ACEMLÂLESİ[Ar., Fars.]/GÜNEŞTOPU

( ... İLE Taşkırangillerden, turuncu ve sarı renkte çiçekli, yıllık ve çok yıllık türleri olan, tohumla saksıda ve tarlada üretilebilen bir süs bitkisi. )


- LÂLE ile ÂLİ-ŞÂN

( ... İLE Ünlü bir çeşit lâle. )


- LÂLE ile ANTEDON

( ... İLE Deniz lâlesi. )


- LÂLE ile DAĞ LÂLESİ/MANİSA LÂLESİ/ANEMON[Yun.]

( ... cum ANEMONE VULGARIS )


- LÂLE ile/ve/<> FÜRÛG-İ ASEFÎ


- LÂLE ile KATMER LÂLE

( Tüm lâleler 6 yapraklıdır. İLE Yaprak sayısı 6'dan fazla olan lâleler. [sonradan üretilip güle benzetilmişlerdir] )


- LÂLE ile LÂLEAĞACI

( Zambakgillerden, yaprakları uzun ve mızraksı, çiçekleri kadeh biçiminde, türlü renkte, bir süs bitkisi. | Meyve koparmak için ucuna üçlü ya da dörtlü bir çatal geçirilmiş sırık. | [tarih] Ağır hapis mahkûmlarının boynuna geçirilen demir halka. İLE Manolyagillerden, anayurdu Güney Amerika olan, çiçekleri laleye benzeyen bir süs ağacı. )

( TULIPA GESNERIANA cum LIRIODENDRON TULIPIFERA )


- LÂLE ile MUATTAR[Ar. < ITR]

( ... İLE Hoş kokulu, ıtırlı. | Ünlü bir lâle. )


- LÂLE ile/ve SAHİBKIRAN


- LÂLE ile/ve TERS LÂLE/DERVİŞ LÂLESİ/AĞLAYAN GELİN

( ... İLE/VE Dünyada yalnızca Hakkari Cilo Dağı'nda yetişen bu nadide çiceğe, Asur'lular, her sabah göbeğinden su damlattığı için "Ağlayan Lâle" adını verdiler ve kutsal saydılar. )

( ... İLE/VE Her dalında altı adet lâlenin ters büyüdüğü, Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu tarafından koruma altına alınan Ters Lâle'nin; sarı, turuncu ve kırmızı renkleri bulunmaktadır. )

( ... İLE/VE Selimiye Camii'ndeki. )

( LÂLEZAR: Lâle bahçesi. )

( BAHÂ-PÎRÂ-Yİ İSMÂİL: Ünlü bir çeşit lâle. )

( Lâlezar Sergisi )

( Lâle, İstanbul'dan, Hollanda'ya, 1554'te gönderilmiştir. )


- LÂLESAR[Fars.] ile/ve LÂLESAR[Fars.]

( Lâle bahçesi. İLE/VE Sığırcık kuşu. )


- LATEKS[Lat.] ile/değil LASTEKS[İng.]

( Bazı bitkilerin, genellikle süt görünüşünde olan özsuyu. İLE/DEĞİL Kauçuk ve pamuk karışımı bir tür kumaş. | Bu kumaştan yapılmış olan. )


- LATİNÇİÇEĞİ ile ...

( Latinçiçeklerinden, kalkan biçiminde yuvarlak yapraklı, sarı ve kırmızı çiçekli, otsu bir süs bitkisi. [Lat. TROPEOALUM] )


- LEYLAK[Ar.] ile/ve/||/<>/> LEYLAK[Ar.]

( Zeytingillerden, yaprakları karşılıklı bir ağaççık. [Lat. SYRINGA VULGARIS] İLE/VE/||/<>/> Bu ağacın, koni durumunda toplanmış, beyaz, eflatun ya da pembe renkte, güzel kokulu çiçekleri. )


- LEZZET[Ar.]/TAT ile TATMAK

( Lezzet yeterli miktarda kalarak oluşur. )

( Ağız yoluyla alınan tat. | Herhangi bir şey karşısında duyulan zevk, haz.[mecâz] İLE Canlıların besinlerdeki uçucu olmayan bileşikleri damak, boğaz ve dil yüzeyindeki mukoza noktaları aracılığıyla algıladığı duyum. )

( FLAVOR vs. TO TASTE )

( RASA ile ... )


- LİKEN[Yun.] ile LİKEN[Yun.]

( Bir mantarla bir suyosununun ortakyaşamasıyla ortaya çıkan bitkilerin genel adı. İLE Kaşındırıcı bir deri hastalığı. )


- LİKOPEN:
DOMATESTE ile/ve/||/<>/> KAN VE DOKULARDA

( All-trans izomeri(all E-izomeri)[%90'a yakın oranda]. İLE/VE/||/<>/> Cis-izomeri(Z-izomeri). )

( Çiğ domateste bulunan likopen molekülü, "çizgi" biçimindedir. [Likopenin bağırsaklardan emilmesi ve kana geçmesi için uygun değildir.] İLE/VE/||/<>/> Kanda dolaşan likopen molekülü, "bükük" biçimdedir. )

( [Likopenin ...] Çizgisel biçimi, kümelenme ve kristalleşme eğilimi gösterir.[Emilmesini azaltır.] İLE/VE/||/<>/> Bükük biçimi, bağırsaklarda oluşan misellere kolayca geçer.[Emilimi daha fazla olur.] )

( [Miseller, yağların bağırsaklarda daha kolay emilmelerini sağlayan küçük damlacıklar biçimindeki oluşumlardır. Bağırsak gözeleri tarafından kolaylıkla alınır, şilomikron biçiminde paketlenir ve böylece kan dolaşımına geçerler.] )

( Domatesin pişirilmesi ve özellikle de bu işlem sırasında yağın da bulunması, çizgi biçimindeki moleküllerin bükük biçime dönüşmelerini kolaylaştırır.

Yapılan bir araştırmada, domatesin yağla beraber işlenmesiyle elde edilen domates sosu (cis-izomeri) yiyenlerin kanlarında, çiğ domates yiyenlere (all E-izomeri) göre daha fazla likopen bulunduğu tespit edilmiştir.

Z-izomerlerinin antioksidan etkileşimi de laboratuvar koşullarında all E-izomer biçimine göre çok daha yüksektir yani sağlığa daha yararlıdır. )

( Daha fazla likopen alabilmek için domatesin çiğ değil yağ ile birlikte pişirilmesi gerekiyor.
[Pişirme işlemi, başta C vitamini olmak üzere çoğu besin öğesinin de etkisinin azalmasına neden olur.]

Domatesin çiğ yenilmesi, hem de yemeklerle birlikte pişirilerek tüketilmesinde yarar vardır.
[Endüstri ürünü markalı sos, ketçap ya da salça kullanmamalıyız.] )


- LILIACEAE = ZANBAKÎYE


- LİMON ile AĞAÇ KAVUNU

( ... İLE Turunçgillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, taç yaprakları mavimsi pembe, küçük bir ağaç. | Bu ağacın iri bir limon görünüşündeki buruşuk kabuklu yemişi. )

( ... cum CITRUS MEDICA )


- LİMON ile LİM

( Turunçgillerden, bir ağaç. | Bu ağacın, sarı renkli, kabuğu kokulu, suyu ekşi meyvesi. İLE Küçük limon, misket limonu. )

( CITRUS LIMONUM cum ... )


- LİMON ile LİMONİT[Fr.]

( ... İLE Sarı ya da kahverengi doğal hidratlı demir oksit. )


- LOBELYA[Lat. LOBELIA] ile ...

( Salkım durumunda, mavi çiçekleri bulunan, bir ya da çok yıllık, Kuzey Amerika bitkisi. )


- MADIMAK ile/||/<> SİNOP MADIMAĞI

( İlkbaharda, kırlarda yetişen, ufak yeşil yapraklı, yenilebilen bir kır bitkisi. )


- MAHMUDE[Ar.]

( Çitsarmaşığıgillerden, yaprakları ok ucu biçiminde, çiçekleri soluk sarı renkte, küçük, otsu bir bitki. | Bu bitkinin köklerinden çıkarılan, tıpta kullanılan, reçineye benzer bir madde. )

( CONVULVULUS SCAMMONIA )


- MAHMUZ BİÇİMİNDE PETAL = MİHMÂZ = PÉTALE CALCARIFORME


- MAHMUZ BİÇİMİNDE PETAL = VARAK-İ TÜVEYC-Î MİHMÂZÎ = PÉTALE CALCARIFORME


- MAHUNYA[< MC MAHON]

( İkiçeneklilerden, çiçekleri sarı renkte, kokulu ve salkım durumunda olan, köklerinden sarı boya çıkarılan bir süs bitkisi. )

( MAHONIA )


- MAKİ[İt.] ile MAKİ/LEMUR

( Akdeniz dolaylarında, yaygın, bodur ağaç ve çalılardan oluşan bitki örtüsü. İLE Makigillerden, Madagaskar Adası'nda sık rastlanılan, uzun kuyruklu, yumuşak tüylü bir memeli primat. )


- MAKRO MİNERALLER ile/ve MİKRO MİNERALLER(ESER ÖĞELER/ELEMENTLER)

( Gövdenin günlük gereksiniminin 100 miligramdan fazla olduğu öğeler. İLE/VE Gövdenin günlük gereksiniminin 100 miligramdan az olduğu öğeler. )


- MALUF ile ...

( Fasulye ezmesi. [Lübnan mutfağı mezelerinden] )


- MALVACEAE = HUBBÂZÎYE


- MANCELINA[İsp.]

( Sütleğengilleren, Antil Adaları'nda yetişen, çok zehirli bir ağaç. )

( MANZENILLA )


- MANDALİNA / PORTAKALDA:
ÇÖP/FAZLALIK değil LİFLERİ

( Sırtlarındaki lifleri ayırmayıp/atmayıp meyvenin şekerini dengeleyici işlevleri nedeniyle dış kabuğun içindeki mandalina ya da portakalın tamamını yemek gerekmektedir. )


- MANDALİNA ile PORTAKAL

( Kabuğu soyulduktan sonra meyvenin etrafındaki/üstündeki ince kabuk "kalıntılarını"(/beyaz lifleri) soymadan, birlikte yemekte yarar vardır! )

( [kökeni/etimolojisi] MANDARİN PORTAKALI: Mandarin denen ülkede yetişen yemişli ağaç. İLE ... )

( TANGERINE vs. ORANGE )

( CITRUS NOBILIS cum CITRUS AURANTIUM )

( ÇİN TURUNCU ile ... )

( MANDARINA con ... )


- MANDALİNADA:
SATSUMA ile AKDENİZ ile KRAL ile NORMAL

( 10 ay boyunca bakım gerektirir. İnce kabuklu, sulu ve çekirdeksizdir. Kuytu bölgelerde yetişir. Edremit'te 240.000 ağacı bulunur. Ülkemizde Satsuma mandalina, adıyla bilinen Owari çeşidi ilk kezJaponya'dan, Batum yolu ile Doğu Karadeniz bölgesine gelmiş ve buradan Ege Bölgesi ve öteki bölgere yayılmıştır. Meyve kabuğu, hasat döneminde açık sarı portakal renginde ve hafif pürüzlüdür. Kabuğun meyve etine bağlılığı gevşektir. Depolamaya, taşımaya elverişli bir çeşittir. Olgunlaştıktan sonra kabuğun meyve etinden ayrılması yani putlaşmaya eğilimi oldukça fazladır. Orta büyüklükte, basık biçimlidir. Meyve eti, koyu portakal rengindedir. Meyveler, aromalı, yüksek nitelikli ve çekirdeksizdir. Bu gibi özelliklerinden dolayı mandalina çeşitleri arasında en çok yeğlenendir. İLE ... İLE ... İLE ... )

( Mandalina[mandarin], Rutaceae ailesinin, Aurantioideae alt ailesinde, Citrus cinsi içinde yer alan bir türdür. )

( CITRUS UNSHIU, MARC vs. CITRUS DELICIOSA vs. CITRUS NOBILIS vs. CITRUS RETICULATA BLANCO )


- MANİSALÂLESİ ile MANİSA LÂLESİ

( ... ile )

( Düğünçiçeğigillerden, korularda, kırlarda yetişen bir bitki. İLE ... )

( ANEMONE PULSATILLA cum TULIPA ORPHANIDEA )


- MANOLYA[MAGNOL'un adından(bitkibilimci)] ile ...

( Koklanmaz! [Sadece izlenir!] )

( Manolyagillerden, yaprakları almaşık, iri ve parlak yeşil renkte bir süs ağacı. | Bu ağacın, çok iri, beyaz ve limon kokusunda, güzel çiçeği. )

( MAGNOLIA GRANDIFLORA )


- MANTAR[Yun.] ile KÖK MANTAR

( Mantarlardan, içinde zehirlileri de bulunan, silindir bir gövde ve üst tarafı şapka biçiminde olan ilkel canlıların genel adı. [Lat. FUNGI] | Esnek ve sudan hafif olduğundan şişe tapası, cankurtaran simidi, cankurtaran yeleği, ayakkabı tabanı ve daha birçok şeyin yapımında kullanılan, su geçirmeyen, meşe ağacı tabakası. | Bu tabakadan yapılan şişe tapası. | Kaldırıma araçların park edilmesini engellemek amacıyla zemine gömülmüş mantar biçiminde beton yükselti. | Çocukların özel tabanca ile patlattıkları barutlu nesne. | Hayvanların burun ucu. | Uydurma söz, yalan. | Mantar hastalığı. | Mantar hastalığına neden olan mikroskobik canlı. İLE Meşe, çam ve fındık vb. ağaçların köklerinde yerleşen, iplik görünüşünde bir mantarın emeciyle, kökün ortak yaşama biçimindeki birleşmesinden oluşan mantar. )


- MANTAR ile AĞ MANTARLAR

( ... İLE İnsan ve hayvanlarda hastalığa yol açan ve çok sayıda türü içine alan ilkel bitkiler topluluğu. )


- MANTAR ile AĞBENEK

( ... İLE Ağ görünüşünde olan, arpa yapraklarına yerleşerek oldukça önemli zararlara yol açan, açık ya da koyu kahverengi asklı mantar. | Bu mantarın yol açtığı ekin hastalığı. )


- MANTAR ile AKPAS

( ... İLE Lahana, turp, şalgam, karnabahar gibi bitkilerin kök dışındaki tüm bölgelerine yerleşebilen, özellikle semizotugillerde karşılaşılan, yosunumsu mantar. )


- MANTAR ile BAZİDİYOSPOR[Fr. < BASIDIOSPORE]

( ... İLE Bazitli mantarların sporları. )


- MANTAR ile CADISÜPÜRGESİ

( ... İLE Emeçleri, özellikle dal uclarındaki kabuk altında, sıkı bir ağ örerek, çekirdekli yemiş ağaçlarının çiçeklenmesine, dolayısıyla meyve verimine engel olan askılı mantar. | Bu mantarın neden olduğu bitki hastalığı. )

( TAPHRINA CERASI )


- MANTAR ile ÇAVDARMAHMUZU

( ... İLE Buğdaygillerin ve en çok da çavdarın başağı üzerinde türeyip koyu mor renkte bir horoz mahmuzunu andıran, tıpta kullanılan, asklı mantarlardan biri. )

( ... cum CLAVICEPS PURPUREA )


- MANTAR ile/ve/<> CIVIKMANTARLAR

( ... İLE/VE/<> Bakterilerle ortak yaşayan, ilkel ve hayvanımsı yapılı, peltemsi mantarlar. )

( Vegan beslenenler de, hayvansal yapıları nedeniyle mantar yememeyi yeğlemektedir. )


- MANTAR ile/değil ESMERKÜF

( ... İLE Esmerküfler ailesinin asalak yaşama uyabilen örnek türü. Özellikle arılarda öldürücü gelişmeler doğuran, ilkel mantar. )

( ... cum MUCOR MUCEDO )


- MANTAR ile IŞILKÜF

( ... İLE Sığır, domuz ve insana ışılküflüce etkeni, ışılküflerin örnek türü olan asalak mantar. )

( ... cum ACTINONYCES BOVIS )


- MANTAR ile İSLİKÜF

( ... İLE Toprakta ve gübreliklerde, çürükçül yaşamakla birlikte, kulak, burun, akciğer asalağı olarak da gelişebilen, asklı mantar. )


- MANTAR ile KARABACAK

( ... İLE Pancar fidelerinde gelişerek fidenin ölümüne ya da cılız kalmasına yol açan ve yerleştiği bölgeleri kara beneklerle örten asklı mantar. | Bu mantarın neden olduğu hastalık. )


- MANTAR ile KATRANKÖPÜĞÜ

( ... İLE Çayır mantarlarından, şapkasının alt yüzü dilim dilim ve bir halka ile çevrili bulunan bir cins mantar. )


- MANTAR ile KUZUGÖBEĞİ

( ... İLE Çam ormanlarında, yol ve akarsu kenarlarında, meşe, akçaağaç, kayın gibi yaprak döken ağaçların altında, kireçli, kumlu topraklarda tek tek ya da gruplar hâlinde yetişen, şapkası kalın ve etli, bir tür mantar. )


- MANTAR ile MANTAR BAŞI

( LİKEN: Mantar ve alglerin morfolojik ve fizyolojik bir bütün halinde meydana getirdikleri simbiyotik organizmalar. )

( MUSHROOM vs. PILEUS )


- MANTAR ile MANTAR ile MANTAR ile MANTAR ile MANTAR

( Bitkilerde koruyucu doku olarak görev yapan ve ana maddesi süberin olan ölü hücrelerden oluşan tabaka. İLE Mikroskobik ya da makroskobik olan parazit, saprofit ya da simbiyoz olarak yaşayan, klorofilsiz, öteki canlılar için zehirli ya da zehirsiz olan canlı yapı. İLE Esnek ve hafif olduğundan, şişe tıpası, cankurtaran simidi/yeleği, ayakkabı tabanı ve daha birçok şeyin yapımında kullanılan, geçirimsiz, meşe ağacı tabakası. | Bu tabakadan yapılan şişe tıpası. İLE [hayvanlar] Burun ucu. İLE Çoğunlukla yüzde, deri üzerinde, koyu kızıl ya da mor renkte oluşan bir cilt hastalığı. | Bazı mantarların yol açtığı bitki ya da hayvan hastalığı. )

( LİKEN: Mantar ve alglerin morfolojik ve fizyolojik bir bütün halinde meydana getirdikleri simbiyotik organizmalar. )

( [argo] MANTARLAMAK: Aldatmak, yalan söylemek. )

( MUSHROOM vs. PILEUS )

( FUNGİ cum ... )


- MANTAR ile PASMANTARI

( ... İLE Pasmantarıgillerden, buğdaygillerde ve baklagillerde pas hastalığına neden olan mantar. )

( ... cum UROMYCES )


- MANTAR ile PERONOSPORA[Yun.]

( ... İLE Patates, pancar, asma ve daha başka bitkilerde, milduyuya yol açan mikroskobik mantar. )


- MANTAR ile ŞİŞE MANTARI

( MUSHROOM vs. CORK )


- MANTAR ile UCKURUTAN

( ... İLE Turunçgillerde, özellikle limonlarda gelişerek, dal uclarının kurumasına neden olan ve birkaç yıl içinde ağacın ölmesine neden olan bir tür mantar. )


- MANTAR ile YERMANTARI/KEME


- MANTARDOĞURAN ile MANTARÖZÜ

( Mantarlaşmış gözeler oluşturacak mantar tabakası doğuran, büyültkendoku. İLE Karbon, hidrojen ve oksijenden oluşan, bazı bitki gözelerinin çeperlerini kaplayarak, sıvı ve gazların geçmesini önleyen, bu nedenle gözenin ölümüne ya da mantar oluşumuna yol açan madde. )


- MANTIK ve/||/<>/> FİZİK ve/||/<>/> ETİK

( Bahçenin sınırı/duvarı/çiti. VE/||/<>/> Bahçedeki ağaç. VE/||/<>/> Bahçedeki ağacın meyvesi. )

( )


- MARGARİN yerine ZEYTİNYAĞI!


- MARN[Fr.] değil/yerine/= PEKMEZTOPRAĞI

( Çok ince taneli kil minerallerinden ve kalsitin değişik oranlardaki karışımından oluşan tortul kayaç. | Üzüm şırasının tortularını çöktürmek için kullanılan, kil ile karışık kireçli toprak. )

( MARNLAMAK: Kireci az olan toprağın içine marn katarak daha iyi duruma getirmek. )


- MARSIVAN[Fars.] ile MARSIVANOTU

( Sınır beyi. | Eşek. İLE Bileşikgillerden, bir cins ıtırlı bitki. )

( EQUUS ASINUS cum TANACETUM BALSAMITA )


- MARUL[Yun.] ile ACIMARUL

( ... İLE Bileşikgillerden, tadı acı, dişli yapraklı, sürgününden çıkan sütü, uyuşturucu ve yatıştırıcı olarak kullanılan iki yıllık bir bitki. )

( LACTUCA SATIVA cum LACTUCA VIROSA )


- MARUL ile EŞEKMARULU

( ... İLE Bir marul türü. )


- MARUL ile/<> KIVIRCIK ile/<> GÖBEK ile/<> LOLOROSSO ile/<> ÇİN MARULU


- MARUL ile/ve/<> YABANİ MARUL


- MASTIÇİÇEĞİ = ÖKÜZGÖZÜ


- MAVİ GELİNCİK ile/||/<> KIRMIZI GELİNCİK

( ile )


- MAYA ile/ve/||/<> AŞI


- MAYDANOZ/MAKEDONYA OTU/MAKEDONİSİ[Yun.]/BAHDENİZ ile/ve TERE

( MAYDANOZ[< MÎDE-NÜVÂZ:okşayan (mide rahatlatıcı)]'dan geldiği söylenilmekte fakat sözlükte Yunanca'dan geldiği belirtilmiştir. )

( [LAT.] PETROSELINUM SATIVUM/CRISPUM cum LEPIDIUM SATIVUM )

( BEKDUNES ile ... )

( PARSLEY vs. GARDEN CRESS )


- MAYDANOZ ile ÇADIRUŞAĞI

( ... İLE Özsuyu, tıpta kullanılan, maydanozgillerden bir bitki. )

( ... cum DOREMA AMMONIACUM )


- MAYDANOZ ile ÇAKIRDİKEN/DEVEELMASI

( ... İLE Maydanozgillerden, tıpta kullanılan bir bitki. )

( ... cum ARCTIUM TOMENTOSUM )


- MAYDANOZ ile ÇAVŞIR

( ... İLE Maydanozgillerden bir bitki ve bunun eczacılıkta kullanılan reçinesi. )

( ... cum OPOPANAX CHIRONIUM )


- MAYDANOZ ile EŞEKMAYDANOZU

( ... İLE Maydanozgillerden, iki yıllık, otsu bir bitki. )

( ... cum ANTHRISCUS SILVESTRIS )


- MAYDANOZ ile KILIR

( ... İLE Maydanozgillerden, bir yıllık ve özel kokulu otsu bir bitki. )

( PETROSELINUM CRISPUM cum AMMI VISNAGA )


- MAYDANOZ ile KİŞNİŞ[Fars. < KİŞNİC]/YUMURCAK[Denizli'de]/GOLYANDRO[Kıbrıs'ta]

( Yaprakları, saplarından kesilir ve kökü, tekrar yeşermek üzere toprakta bırakılır. İLE Kökünden sökülür. )


- MAYDANOZ ve LİMON


- MAYDANOZ ile NARDİN[Fars.]

( ... İLE Maydanozgillerden, çayırlarda yetişen, başakçıkları tek çiçekli, küçük bir bitki. )

( PETROSELINUM SATIVUM cum ERYNGIUM CAMPESTRE )


- MAYDANOZ ve SEMİZOTU

( PARSLEY and PURSLEY )


- MAYDANOZ ile ŞEYTANTERSİ

( ... İLE Maydanozgillerden, Orta Asya'da ve Akdeniz ülkelerinde yetişen, kalın köklü, sarı çiçekli, pis kokulu bitki. | Bu bitkiden elde edilen ve hekimlikte kullanılan reçineli yapıştırıcı. )

( FERULA ASSA-FOETIDA )


- MAYDANOZ ile/ve/<>/> TABULİ

( ... İLE/VE/<>/> İnce bulgurlu, maydanoz salatası. [Lübnan mutfağı mezelerinden] )


- MAYDANOZ ile YABAN MAYDANOZU

( ... İLE Baldıranın maydanoza benzeyen bazı türlerine verilen ad. )


- MAYISBÖCEĞİ ile/ve/<> HAZİRANBÖCEĞİ

( Kınkanatlılarda, uzunluğu 20-25 mm. olan, gelişmesi 3-5 yıl süren, bitkilere zararlı bir böcek. İLE/VE/<> Mayısböceklerinden, tarım bitkilerine çok zarar veren, kınkanatlı bir böcek. )

( MELOLONTHA VULGARIS cum AMPHIMALLUS SOLSTITIALIS )


- MAZI[Fars.] ile MAZI[Fars.]

( Servigillerden, yaprakları almaşık ve küçük pullar biçiminde, gövdesi düz olan, dipten dallanan bir süs bitkisi. İLE Hayvansal ve bitkisel asalakların, bitkilerde oluşturduğu ur. )

( THUYA cum QUERCUS INFECTORIA )


- MECMÂ[Ar.] değil/yerine/= YIĞINAK

( Bir şeyin biriktiği yer. | Bir şeyin, bir yerde çokça birikmesi, tecemmu, tahaşşüt. | Birgözeli bitkilerin biraraya gelerek oluşturdukları küme. )


- MEKANİZMA ile/ve/||/<> ORGANİZMA

( Değer üretmez. İLE/VE/||/<> Değer üretir. )

( İşlev. İLE/VE/||/<> Eylem. )


- MELEKOTU

( Maydanozgillerden, çiçekleri yeşilimtırak beyaz, su kenarlarında yetişen bir bitki. )

( ANGELICA )


- MELİSA[Yun.] değil/yerine/= OĞULOTU


- MELİSSA/MALISSA[Lat.] değil/yerine/= OĞULOTU


- MENEKŞE(< BENEFŞE[Fars.], BENEFSEC[Ar.]):
AFRİKA MENEKŞESİ ile CEZAYİR MENEKŞESİ ile DENİZ MENEKŞESİ/ÇAN ÇİÇEĞİ ile HERCAİ MENEKŞE/ALACAMENEKŞE ile MISIR/FRENK MENEKŞESİ

( Cezayir Menekşesi'nde, kanser hücrelerinin çoğalmasını durduran alkaloitler bulunur. )

( [Menekşegillerden, bir ya da çok yıllık otsu bitki. | Bu bitkinin, mor renkli, güzel kokulu çiçeği.]: ... İLE Zakkumgillerden, bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen, kendine özgü, mavi, açık mor renkli çiçekleri ve ortası çukur taçyaprakları olan bir bitki. İLE ... İLE Menekşegillerden, mor, sarı, beyaz renkte, menekşeye benzer çiçekleri olan bir bitki. | Bu bitkinin çiçeği. İLE Turpgillerden, çiçekleri hoş kokulu bir süs bitkisi türü. )

( )

( VIOLA: SAINT PAULIA IONANTA cum VINCA | CATHARANTHUS ROSEUS cum ... cum VIOLA TRICOLOR cum HESPERIS )


- MENEMEN["MELEMEN" değil!] ile Menemen

( Domates, soğan ve yeşil biber ile yapılan bir yemek. İLE İzmir iline bağlı ilçelerden biri. )


- MENENGİÇ AĞACI ile/>/= FISTIK AĞACI

( Aşısız. İLE/<>/= Aşılı. )


- MERCAN ile/<> ANTOZA

( ... İLE/<> Çiçek hayvan. )


- MERCANKÖŞK[Fars.]/MERZENGÜŞ[Fars.]/ŞİLE ile YABANİ MERCANKÖŞK/FAREKULAĞI

( Ballıbabagillerden, küçük yapraklı, güzel kokulu bir saksı bitkisi. İLE ... )

( ORIGANUM MAJORANA cum ORIGANUM VULGARE )


- MERCİMEK ve/||/<> TARHUN[Ar.]

( ... VE/||/<> Birleşikgillerden, tıpta kullanılan, güzel kokulu bir bitki. )

( ... cum ARTEMISIA DRACUNCULUS )


- MERG[Fars.] ile MERG[Fars.]

( Çayır, çimen. | Sebze. İLE Ölüm. )


- MERİSTEM[Fr.] değil/yerine/= SÜRGEN DOKU

( Bitkilerde, kök ve sapların, gelişebilecek durumda olan uc bölümlerindeki, çok yüzlü, kolay üreyebilir hücrelerden oluşan bir doku türü. )


- MERSİN[Ar. < Yun.] ile BEYAZ MERSİN


- MERSİN[Ar. < Yun.] ile YABAN MERSİNİ/KEÇİYEMİŞİ

( Mersingillerden, yaprakları yaz kış yeşil kalan, beyaz çiçekli bir ağaç. İLE Fundagillerden, çiçekleri beyaz ya da pembe, yaprakları taneli bir bitki. )

( MYRTUS COMMUNIS cum VACCINIUM MYRTILLUS )


- MEŞE PALAMUDUNUN:
ÇEKİRDEĞİ ile/ve KADEHİ

( PELİT ile ... )

( Meşe ağaçları, elli yaşından önce palamut vermez. )

( KADEHÇİK: Meşe, fındık, gürgen vb. ağaçlarda, meyve sapının genişlemesiyle oluşan ve meyveyi ortasına kadar içine alan küçük kadeh biçimindeki oluşum. )


- MEŞE ile MANTARMEŞESİ/SEZÜ

( ... İLE Mantar katmanı çok gelişen, bir tür meşe. )

( ... cum QUERCUS SUBER )


- MEŞE ile MEŞE[Fars.]

( Misket. İLE Kayıngillerden, üçyüz kadar türü arasında, yaz-kış yapraklarını dökmeyenleri de bulunan, kerstesi dayanıklı bir orman ağacı. | Bu ağaçtan yapılmış olan. )

( Türkiye'de, 18 meşe türü vardır. )

( ... cum QUERCUS )


- MEŞE ile VIRGINIA MEŞESİ[QUERCUS VIRGINIANA]

( Filmlerde görülen yosundan halkalarla süslenmiş olan ağaç. )


- METAMORFOZ[Fr. < Yun.] değil/yerine/= BAŞKALAŞMA


- MEVÂLÎD-İ SELÂSE ile ...

( Maden, bitki, hayvan olmak üzere doğanın üç âlemi (ve bilimi). )


- MEVCUD ile/ve/değil/||/<>/< HALK


- MEY'A[Ar.] ile MEY'A/T[Ar.]

( [bitkibilim] Karagünlük. İLE Bir şeyin, tazelik zamanı. | Yere dökülen nesnenin akıp gitmesi. )


- MEYAN KÖKÜ ile MERCAN KÖŞKÜ


- MEYAN ile MEYAN/MEYANKÖKÜ ile MEYAN[Fars.]

( Şarkıların üçüncü dizesi. İLE Fasulyegillerden, tatlı olan toprakaltı bölümleri tıpta kullanılan, çok yıllık, otsu bir bitki. İLE Ara, orta. )

( ... cum GLYCYRRHIZA GLABRA cum ... )


- MEYVE FİDANI:
TÜPLÜ ile AÇIK KÖKLÜ

( On iki ay boyunca sürekli olarak ekilebilmektedir. İLE Ekim ayının başlangıcından Mart ayının sonuna kadar ekilebilmektedir. )

( Açık köklü fidanlara göre daha kısadır.[Buna neden olan durum poşet içinde olmasıdır. Daha sonra ilerleyen zamanlarda iki fidan çeşidinin de aynı boyutta olduğu görülecektir.] İLE Tüplü meyve fidanlarına göre boy olarak daha uzundur. )

( ... İLE Daha hızlı gelişim göstermektedir. )


- MEYVE KILIFI/KABUĞU, PERİKARP = GILÂF-I SEMERÎ = PÉRICARPE


- MEYVE KURUSU ile/değil ÇİR

( ... iLE/DEĞİL Kayısı, erik, zerdali gibi meyvelerin kurusu. )


- MEYVE VERME = NAZC-İ SEMERE = FRUCTIFICATION, MATURATION


- MEYVE değil ÇİÇEK

( İncir, ağacın meyvesi değil çiçeğidir. )


- MEYVE ile HIŞIR

( ... İLE Olmamış meyve.[Daha çok, kavun, karpuz için kullanılır.] | Coşkunluk gösteren, yaramaz kişi. | Aptal, sersem. )


- MEYVE = SEMERE = FRUIT


- MEYVELER:
TOPLANDIKTAN SONRA OLGUNLAŞMAYA ...
DEVAM EDEN ile DEVAM ETMEYEN


- MEYVELER = ESMÂR = FRUITS


- MEYVELER ile TURUNÇGİLLER

( FRUITS vs. CITRUS FRUITS )


- MEYVENİN OLGUNLAŞMA DEVRESİ = MEVSİM-İ NAZC-İ SEMERE = PÉRIODE DE MATURATION


- MEZOKARP = ŞAHM-I SEMERE = MÉSOCARPE


- MİĞFER BİÇİMİNDE PETAL = VARAK-İ TÜVEYC-Î MİĞFERÎ = PÉTALE GALÉIFORME, PÉTALE CUCULLIFORME


- MİKROBUN TANIMLANIŞI:
1876 ve/||/<> PASTEUR


- MİLDİYU[İng.]

( En çok, bağlarda görülen, peronospora cinsinden, emeçlerini bitkilerin yapraklarına salarak yaşayan asalak bir mantarın oluşturduğu hastalık. )


- MİMOZA[Lat.] AFRİKA AKASYASI[Lat.]

( Baklagillerden, çiçekleri sarı ve bazı türlerinde, beyaz ya da menekşe renginde, yaprakları akasya yaprağına benzeyen bir süs bitkisi. )

( MIMOSA )


- MİNAREL değil MİNERAL


- MİNEÇİÇEĞİ

( Mineçiçeğigillerden, yaprakları karşılıklı ve oymalı, çiçekleri başak durumunda alacalı, mavi ya da menekşe renginde,sapı dört köşeli olan ıtırlı bir bitki. | Bu bitkinin çiçeği. )

( VERBENA )


- MİR'ÂT ile MİR'AT-I HAKÎKÎYE

( Ayna. | Ünlü bir çeşit lâle. İLE Hakikat aynası. )


- MIR168a ile/ve/||/<> MIR156a ile/ve/||/<> MIR166a

( Kabak'tan sağlanır. VE/||/<> Buğday'dan sağlanır. VE/||/<> Patates'ten sağlanır. )

( BRASSICA RAPA PEKINENSIS et/||/<> TRITICUM AESTIVUM et/||/<> SALANUM TUBEROSUM )


- MISIR NİŞASTASI ile BUĞDAY NİŞASTASI

( CORN STARCH vs. WHEAT STARCH )


- MISIR ile CİNMISIRI/CİNDARISI

( ... İLE Bir tür, ufak taneli mısır. )


- MISIR ile DARI

( Buğdaygillerden, gövdesi kalın, yaprakları büyük, boyu yaklaşık iki metre olabilen, eril çiçekleri tepede salkım durumunda, dişil çiçekleri yaprakla gövde arasında koçan biçiminde olan bir tarım bitkisi. | Bu bitkinin, koçan üzerindeki taneli ürünü. İLE Buğdaygillerden, tohumları, gereğinde buğday yerine gıda olarak kullanılan, kuraklığa dayanıklı bir bitki, akdarı. )

( ZEA MAYS cum PANICUM )


- MISIR ve/||/<> FASÜLYE ve/||/<> KABAK


- MISIR ile HEDİK

( ... İLE Kaynatılmış mısır. )


- MISIR ile/||/<> KARA MISIR


- MISIR ile/değil SÜPÜRGE


- MİSKOTU ile ...

( COMPOSITAE ARTEMISIALAXA[Lat.] = BİRİNCÂSF[Fars.] = MUGWORT[İng. Miskotu, koyunotu.] = ARMOISE[Fr. Miskotu, yabani karanfil.] = BEIFUSS[Alm.] )


- MIZRAKSI YAPRAK = VARAK-I RUMHÎ = FEUILLE LANCÉOLÉE


- MİZVÂCE ile HÜNSÂ

( Küçük küçük çiçeklerden oluşan ve kendinde hem dişillik, hem de erillik örgeni bulunan çiçek.[Nerkis çiçeği gibi.] )


- MONADELF, TEK DEMET HALİNDE BİRLEŞİK = VÂHİDÜ'L-AH = MONADELPHE


- MORİTANYA'DA:
ÇAY ve 3 SUNUM/ANLAMI

( Moritanya'da, ufak bardakta üç kez çay ikram edilir.

1. Yaşamın kendi gibi acıdır.
2. Aşk kadar tatlıdır.
3. Ölüm kadar katıdır. )


- MUAMMERİYET[Ar.] değil/yerine/= CANLILIK


- MUÂTTAL[Ar. < ATAL] ile MUATTAR[Ar. < ITR]

( Bırakılmış, tâtil edilmiş. | Kullanılmaz, battal. | Boş, işsiz. İLE Hoş kokulu, ıtırlı. | Ünlü bir lâle. )


- MÜBAREKOTU

( Gülgillerden, sarı çiçekli, yaprakları ve kökleri, eskiden tıpta kullanılmış olan çok yıllık, otsu bir bitki. )

( GEUM URBANUM )


- MÜBEZZİR[Ar. < BEZR] < TOHUM EKECEK ARAÇ


- MUHABBETÇİÇEĞİ

( Muhabbetçiçeğigillerden, çiçekleri yeşilimtırak beyaz, güzel kokulu bir süs bitkisi. )

( RESEDA ODORATA )


- MUMAĞACI ile/<> MUMPALMİYESİ ile/<> MUMÇİÇEĞİ

( Sıcak ülkeler ile Kuzey ve Batı Avrupa'da yetişen, bir tür mumpalmiyesi. İLE/<> Ilıman bölgelerde yetişen, gövdesi boyunca bir santim kalınlığında bir mum katmanı bulunan, yaprakları hurma yaprağına benzeyen bir ağaç. İLE/<> İkiçeneklilerden, güzel kokulu, şemsiye biçiminde küçük beyaz çiçekler açan, etli yapraklı, sarılcı bir süs bitkisi. )

( MYRICA CERIFERA cum/<> CEREXYLON ANDICOLA cum/<> CERINTHE MINOR, CERINTHE RETORTRA )


- MÜNBİT[Ar. < NEBÂT] değil/yerine/= VERİMLİ


- MÛRD[Ar.] değil/yerine/= MERSİN AĞACI


- MÜRDÜMÜK = AKBURÇAK

( Baklagillerden, yazın ekilen, otsu bölümü hayvan yemi olarak kullanılan, beyaz, açık mavi ya da mor çiçekleri olan bir yıllık otsu bitki. )

( LATHYRUS SATIVUS )


- MUSHROOM vs. FUNGUS


- MUŞMULA ile BEŞBIYIK

( Gülgillerden, küçük bir ağaç. | Bu ağacın, olgunlaşıp çürüdükten sonra yenilebilen, yuvarlak, mayhoş, buruk ve beş çekirdekli meyvesi. İLE İri muşmula. )


- MÜTEHADDIR[Ar.] ile MÜTEHÂDI'[Ar.]

( Yeşillenen, yeşil renk bağlayan, tahaddur eden. İLE Aldanmamış iken aldanmış gibi görünen. )


- MÜTESÂLİK[Ar. < SULH] ile MÜTESALLİK[Ar.]

( Tırmanıcı, tırmanan. | Uçucu, uçan. İLE [bitkibilim] Etrafındaki şeylere dolanarak yukarı doğru çıkan, tırmanan. )


- MÜTETEVVEC[Ar. < TÂC] ile MÜTETEVVİC[Ar. < TÂC]

( Taç giydirilmiş. İLE Taç giymiş, taçlı. | [bitkibilim] Taçyapraklı. )


- MÜVECCİBE değil/yerine/= TALKIM

( Ana sapın bir çiçekle sonuçlandığı, büyümeyi yan sapların sürdürdüğü bir tür uzama biçimi. )


- MUZ ile EBEKE

( ... İLE Filipinler'de yetişen bir muz. )

( Muz bitkisinin yaşamı 5 yıldır. )

( Muzgillerden, sıcak bölgelerde yetişen, birçenekli, çok yıllık bir bitki.[ağaç değildir!] | Bu bitkinin, kendine özgü, hoş kokulu, tatlı, besleyici, kalın kabuklu, uzun meyvesi. İLE ... )

( MUSA SAPIENTUM cum ... )

( MEVZ ile/ve ... )

( BANANA vs./and ... )


- MUZ ile KANDOM

( ... İLE Tatsız, şişman bir muz. [Papua Yeni Gine'de] )


- MUZ ile MATOKE

( ... İLE Uganda'da, sadece pişirilerek yenilebilen yeşil bir muz. )


- MUZ ile/değil PLANTANO/PLAINTAIN

( ... İLE/DEĞİL Ekvador'da, Kolombiya'da ve bazı Güney Amerika ülkesinde, acı olmasından dolayı ancak kızartılarak yenilebilen, kırmızı renkli muz. )


- MUZ ile YAYLA/DAĞ MUZU (IŞGIN)

( Kanserden korunma haberi için burayı tıklayınız... )

( ... ile )

( ... ile IŞKIN/AŞGIN/AŞKIN/EŞKİN/EŞGİN/IÇGIN/IÇKIN/UÇGUN/UÇKUN/UŞGUN/UŞKUN )

( ... cum RHEUM RIBES )


- NAHIL[Ar. < NAHL] ile ...

( Anıtsal süs. Gümüş ya da mumdan yapılarak gelinlerin önünde götürülmesi ya da sonra gelin odasına konulması zamanında âdet olan süs ağacı. | Hurma ağacı. )


- NAHÎL[Ar. < NAHL] ile NÂHİL/E[Ar. < NAHL] ile NÂHİL[Ar. < NAHL] ile NÂHİL[Ar.]

( Hurma ağacı. İLE İnce, zayıf, arık. İLE Kalburcu. İLE Susuz, suyu olmayan. )


- NÂHL[Ar. çoğ. NÜHÛL] ile NAHL[Ar.]

( Dişil bal arısı. İLE Hurma ağacı. | Zamanında, âdet olan süs ağacı. | Gümüş ya da mumdan yapılarak gelinlerin önünde götürülmesi ve sonra gelin odasına konulması. | [yazında/edebiyatta] İnce, uzun, nârin gövdeli dilber. )


- NAHL[Ar.] ile ŞİMRAH[Ar.]

( Hurma ağacı. İLE Hurma budağı, salkımı. )

( Ekildikten ancak 40 - 50 yıl sonra meyve verir. )


- NÂİM[Ar. < NEVM | çoğ. NÂİMÎN, NİYÂM, NÜVVÂM, NÜVVEM, NÜYYEM] ile NÂİM[Ar. < Nİ'M] ile NAÎM[Ar.]

( Uyuyan, uykuda bulunan. İLE Taze, körpe. | Yumuşak, kemiksiz şey. İLE Bollukta yaşayış. | Cennetin bir bölümü. )


- NÂMİYE ile HASSÂSE ile MÜDRİKE

( Gövdesel yaşamsallığın, bitkilerdeki görünüşü. İLE Gövdesel yaşamsallığın, hayvanlardaki biçimi. İLE Gövdesel yaşamsallığın, insandaki dışlaşması. [akıl] )


- NAMLI ile NAMLI

( Samanından ayrılmamış arpa yığını. )


- NANE ile/değil BUHRİYE


- NANE ile/ve/<> KEKİK

( ... İLE/VE ÂVŞİN, ÂVİŞE/ÂVİŞEN )

( PEPPERMINT vs. THYME )

( MENTHA PIPERITA cum THYMUS VULGARIS )


- NANE ile NARPIZ

( ... İLE Yaban nanesi. )


- NANE ile SU/YABAN NANESİ/YARPUZ

( .. İLE Ballıbaklagillerden, çiçekleri birbirinden ayrı halka durumunda, nane türünden, güzel kokulu bir bitki. )

( ... ile YARPUZ/YAPRUZ/YALPUZ/NARPUZ )

( MENTHA SATIVA cum MENTHA PULEGIUM )


- NARENCİYE[Ar.] değil/yerine/= TURUNÇGİLLER


- NASTİ ile/ve/||/<> TROPİZMA


- NEBÂT[Ar. çoğ. NEBÂTÂT] ile NEBÂT[Ar.]

( Topraktan çıkan/biten her türlü şey, bitki. İLE Nöbet şekeri. )


- NEDENSELLİK ile/ve/değil/yerine DÖNGÜSELLİK


- NEKTAR[Fr. < NECTAR] değil/yerine/= BAL ÖZÜ


- NEKTARYUMLAR, NEKTAR[Fr. < NECTAR](BALÖZÜ) SALGILAYAN YAPILAR = A'ZÂ-İ NEKTÂRÎYE = NECTAIRES


- NERGİS[Fars.] ile KARDELEN

( Nergisgillerden, bazı türlerinde beyaz, bazılarında sarı renkte olan çiçekleri ayrı ya da bir kök sap üzerinde şemsiye durumunda, açılmadan önce bir yenle örtülü bulunan, 20-80 cm. yüksekliğinde, soğanlı bir süs bitkisi. İLE Nergisgillerden, baharda çok erken çiçek açan ve eczacılıkta kullanılan soğanlı bir bitki. )

( NARCISSUS cum GALANTHUS NIVALIS )


- NERGİS ile/ve ÇAKAL NERGİSİ


- NERGİS ile/ve/<> FULYA

( ... İLE/VE/<> Nergisgillerden, soğan köklü bir bitki ve bu bitkinin, zerrin ve nergis adlarıyla da anılan, hoş kokulu çiçekleri. )

( ... cum NARCISSUS JONPUILLA )


- NERGİSZAMBAĞI = GÜZELHATUNÇİÇEĞİ

( Soğanla üretilen, iri ve güzel çiçekli bir süs bitkisi. )

( AMARYLLIS )


- NESNEDE ile/ve BİTKİDE ile/ve HAYVANDA ile/ve İNSANDA/KİŞİLERDE

( Etkileşim. İLE/VE Etkileşim ve yönelim. İLE/VE Etkileşim ve iletişim. İLE/VE Etkileşim ve iletişim ve bildirişim. )


- NESNENİN (T)ÖZÜ ve/||/<> İNSANIN (T)ÖZÜ ve/||/<> TİNİN (T)ÖZÜ

( Çekim, zorunluluk. VE/||/<> Özgürlük. VE/||/<> Eylem. )


- NICOTIANA RUSTICA ile NICOTIANA TABAKUM

( Rusya ve Hindistan'da yetişir. İLE Dünyanın çoğu bölgesinde bulunanın adıdır. )


- NİLÜFER ile/değil ÇADIRÇİÇEĞİ

( ... İLE/DEĞİL Nilüfergillerden, Çin ve Amerika'da ırmaklarında yetişen, büyük yapraklı bir bitki. )

( ... cum EURYALEFEROX )


- NİLÜFER ile HİNTFULÜ/MISIRFULÜ

( ... İLE Beyaz renkli bir nilüfer türü. )

( ... cum NELUMBIUM )


- NİLÜFER ile/ve/< LOTUS[Lat. < Yun.]

( Yaprakları yuvarlak ve geniş, durgun sularda ya da havuzlarda yetişen bir su bitkisi. İLE/VE/< Nilüfer cinsinden birçok bitkiye verilen genel ad. )

( NYMPHEA cum/et/< ... )

( ÂBRÛD, ÂBÛ ile/ve/< ... )


- NİSAN YAĞMURU:
SEDEFİN AĞZINDA ile YILANIN AĞZINDA

( İnci. İLE Zehir. )


- NİSAN YAĞMURU ile/ve MAYIS YAĞMURU

( Nisan yağar sap olur, Mayıs yağar çeç olur. [çeç: Tahıl yığını] )

( Nisan yağmuru, sadef'in karnına düşünce inci, yılanın ağzına düşünce zehir olur. )

( Nisan yağmuru ekinlerin sapını geliştirir. Mayıs yağmuru başakların dolgunlaşmasına yarar. )


- NİŞASTA ile FEKÜL[Fr.]

( ... İLE Patates gibi bazı bitkilerin yumrularında bulunan nişasta. )


- NİŞASTA ile/ve/<>/> HELME

( ... İLE/VE/<>/> Fasulye, pirinç, buğday gibi taneler, kaynatıldığında, nişastanın çökelmesiyle oluşan koyu sıvı. | Bazı bitkilerin, kök, çiçek ve tohumlarında bulunan koyu kıvamlı madde. )


- NİŞASTA ile PATATES NİŞASTASI/FEKÜL[Fr.]

( STARCH vs. POTATO STARCH )


- NOHUT ile/değil/||/<>/> KUDAMA/ZILK/SARMASIN/ŞIHIL/MAHŞİDE

( ... İLE/DEĞİL/||/<>/> İkiye ayrılmış nohut. )


- NOHUT ile KURU FASULYE

( CHICKPEA vs. HARICOT BEAN )

( CICER ARIETINUM cum PHASEOLUS VULGARIS )


- NÜVE ile ÖZ | ÇEKİRDEK, GÖZE HÜCRE

( ÖZ | ÇEKİRDEK, HÜCRE )


- O³ ve/<> O²

( Küp ve/<> Kare )


- OCAK ile PARSEL[Fr. < PARCELL]


- ÖD AĞACI ile KARTAL AĞACI

( Dulaptalotugillerden, sıcak ülkelerde yetişen, tropik bölgelerde yetişen, odunu ve kabuğu hoş kokulu bir ağaç. | Tütsü. | Tesbih yapılır. İLE Dulaptal otugillerden, Hindistan'da yetişen, odunu öd ağacı gibi kokan bir ağaç. )

( AQUILLARIA AGOLIOCHIA cum ... )


- ODUN HALKALARI = HALAKÂT-I HAŞEBÎYE = ANNEAUX LIGNEUX


- ODUN ÖZÜ, SERT ODUN, GÖVDE ODUNUNUN MERKESİ KISMI = HAŞEB-İ SÂDIK = COEUR DU BOIS


- ODUN TABAKASI, KSİLEM = TABAKA-İ HAŞEBÎYE = BOIS


- ODUN = HAŞEB = BOIS


- ODUNLU, ODUNSU = HAŞEBÎ = LIGNEUX


- OFRİS[Yun.] ile ...

( Salepgillerden, çiçekleri sinek, örümcek gibi bazı böcekleri andıran, yumrulu, otsu bir bitki. [Lat. OPHRYS] )


- OKALİPTUS[Yun.] ile ...

( Mersingillerden, birçok türü olan, boyu yüz metreyi aşabilen, toprağın suyunu çekerek yerin bataklık duruma gelmesini önleyen bir ağaç. [Lat. EUCALYPTUS] )


- OKSALİK[Fr.] değil/yerine/= KUZUKULAĞI ASİDİ

( Kuzukulağı gibi çoğu bitkide rastlanılan, özellikle temizleme maddesi olarak kullanılan, keskin, zehirli asit anlamında kullanılır. [HOCO-COOH] )


- ÖKSE ile ÖKSEOTU

( Ökseotu saplarından ya da çobanpüskülü kabuklarından çıkardan yapışkan macun. | Erkekleri kendine bağlamasını bilen çok alımlı kadın. İLE Ökseotugillerden, elma, armut, ıhlamur, kiraz, erik gibi ağaçların dalları üzerinde asalak olarak yaşayan, üzüme benzer yemiş veren, saplarından ökse çıkarılan zararlı bir bitki. )

( ... cum VISCUM ALBUM )


- OKSİJEN[Fr. < Yun. OKSYS: Ekşi. | GENNAN: Doğurmak.] ile OZON[Yun.]

( Hidrojenle birleşerek suyu oluşturan, atom ağırlığı 16, rengi, kokusu ve tadı olmayan, havada, %20 oranında bulunan bir gaz.[Sıvı ve katı hallerinde soluk mavi renk ile görünür.] [Simgesi: O] İLE Molekülünde üç atom bulunan oksijenden oluşan, ağır kokulu, gaz durumundaki basit öğe.[Simgesi: O3] )


- OKSU YAPRAK = VARAK-I SEHMÎ = FEUILLE SAGITTÉE


- ÖKSÜRÜKOTU ile ...

( Gövdesi pullarla kaplı, sarı çiçekli, ekin tarlaları için zararlı çok yıllık otsu bir bitki. [Lat. TUSSILAGO] )


- ÖKÜZDİLİ/SIĞIRDİLİ ile ÖKÜZGÖZÜ/SIĞIRGÖZÜ/MASTIÇİÇEĞİ/ARNİKA ile SIĞIRKUYRUĞU

( Sığırdiligillerin örnek bitkisi. İLE Bileşikgillerden, sarı renkte, papatyayı andırır bir çiçek ve onun bitkisi. İLE Sıracagillerden, ülkemizde yabani olarak birçok türü yetişen, tüylü yapraklı, sarı çiçekli bir kır bitkisi. )

( ANCHUSA cum ARNICA MONTANA cum VERBASCUM )


- OLMUŞ HAM


- OLUŞUM = TEŞEKKÜL = FORMATION[İng., Fr.] = BILDUNG[Alm.] = FORMACIÓN[İsp.]


- OLUŞUM ile/ve/||/<> TÜRÜM

( ... İLE/VE/||/<> Varolanların oluşumu. )


- OMBELLIFÈRES = SAYVÂNÎYE


- ONARARIEAE = HULFAÎYE


- ÖNGÖRÜMÜZ ...:
BİR YILLIK İSE ile/ve/değil/||/<>/>/<
ON YILLIK İSE ile/ve/değil/||/<>/>/<
YÜZ YILLIK İSE

( Tohum ekelim. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Fidan dikelim. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Çocuk eğitelim. )


- ONGUN ile ONGUN/TOTEM[Fr.]

( Çok verimli, bol, eksiksiz. | Yarar duruma gelmiş, | bayındır. | Mutlu. | Kutlu, uğurlu. İLE İlkel toplumlarda topluluğun kendinden türediği sanılarak kutsal sayılan hayvan, ağaç, rüzgâr vb. doğal nesne ya da olay. | Arma[İt.]. )


- OOSFER[Yun. OON: Yumurta. | SPHAIRA: Toparlak.] ile OOSİT[Yun. OON: Yumurta. | KUTOS: Göze.]

( [bitkilerde] Eril gamet tarafından döllenerek, yumurtayı oluşturan dişil gamet. İLE Büyüme evresini tamamlamış fakat henüz döllenebilecek duruma gelmemiş dişil gamet. )


- ORCHIDÉES = SALEBÎYE


- ORGANİK TARIM ile/ve/<> İYİ TARIM


- ORGANİK ile/ve/değil/yerine/||/<> SERTİFİKALI ORGANİK

( Naturey.com )


- ÖRGEN/ORGAN, UZUV = ÂLET = ORGANE


- ÖRGEN ile/ve/||/<> TAL[Fr. THALLE]

( ... İLE Kök, sap ve yaprak şeklinde farklılaşmamış bir bitkinin yaşama ve büyüme örgeni. )


- ÖRGENLER/ORGANLAR, UZUVLAR, ÂLETLER = ÂLÂT = ORGANES


- ORKİDE:
"CENNET KUŞU" ile/ve/<> "KARDAN ATEŞ" ile/ve/<> "DANS EDEN KIZ" ile/ve/<> "YIKANAN ÇOCUK"

( Singapur'un başkenti Singapur'da bulunan Orkide Bahçesi'nde, orkide çeşitleri ve yerel dilde orkide çeşitlerine verilen adlar. )

( Singapur, yılda 10 milyon $'lık orkide ihraç etmektedir. )


- ORKİDE ile KOVA ORKİDE


- ORKİDE ile/||/<> LİKYA ORKİDESİ


- ORKİDE ile MAYMUN ORKİDESİ

( )


- ORKİDE ile/ve VANDA

( ORCHID vs./and ... )

( BARLIA ROBERTIANA cum/et ... )


- ORMAN ile KORU


- ORMAN ile CENGEL[< Fars. < Hintçe]

( ... İLE Otlarla örtülü, geniş, Hindistan ormanlarına verilen ad. )

( FOREST vs. JUNGLE )


- ORMAN ile EĞRİ ORMAN


- ORMAN ile/ve KAYRAN

( Dünyanın %24,3'ü orman alanıdır. İLE/VE ... )

( ... İLE/VE Orman içinde, geniş ve çıplak alan, düzlük. )

( CENGEL ile/ve ... )


- ORMAN ile/ve MENGROW ORMANI


- ORMAN ile PAPİRUS ORMANI


- ORMAN ile SELVA[İsp.]

( ... İLE Amerika'da, Amazon; Afrika'da, Nijer ırmakları gibi Ekvator bölgesindeki büyük suların geçtiği havzalarda bulunan, geniş ve balta girmemiş ormanlara verilen ad. )


- ORMAN ile TAYGA

( ... İLE Doğu Sibirya ormanları. )


- ORMANGÜLÜ(KOMAR/KUMAR) ile/||/<> MOR ÇİÇEKLİ ORMANGÜLÜ

( RHODODENDRON cum/||/<> RHODODENDRON PONTICUM )


- OROBAN değil/yerine/= CANAVAROTU

( Canavarotugiller ailesinin örnek türlerinden olan ve kenevirle tütün köklerinin asalaklarından biri sayılan çiçekli bitki. [Lat. OROBANCHE RAMOSA] )


- OROBANCHEAE = BÎKÎYE


- ORTA DAMAR ile/ve/||/<> YAN DAMAR

( Bitki yapraklarının tam ortasında bulunan ve yan damarlara göre daha kalın olan damar. )


- ORTANCA ile ORTANCA

( Yaş bakımından, üç kardeşin büyüğü ile küçüğü arasında bulunan. | Büyüklük, irilik bakımından, üç nesne arasında, sondan ya da baştan ikinci gelen. İLE Taşkırangillerden, kırmızı, pembe ya da mor renkli çiçeklerini yaz başında açan, gölgelik yerlerde yetiştirilen bir süs bitkisi. )

( ... cum HYDRANGEA HORTENSIA )


- OSMANCIK PİRİNCİ ile BALDO PİRİNCİ


- OSURUKAĞACI değil/yerine/= AYLANDIZ


- OT YİYENLER/OTOBURLAR ile/ve ET YİYENLER/ETOBURLAR ile/ve HEPÇİLLER[hem OT, hem ET YİYENLER] ile/ve LEŞ YİYENLER/LEŞOBURLAR ile/ve AYRIŞTIRICILAR

( )

( )

( DÂD ile/ve DED ile/ve DÂD Ü DED ile/ve ... ile/ve ... )

( HERBIVOROUS vs./and CARNIVOROUS vs./and OMNIVOROUS vs./and ... vs./and ... )


- OT ile BALIK OTU

( ... İLE Cava ve Malabar'da yetişen, zehirli meyve. )

( ... cum ANAMIRTA )


- OT ile/ve ÇALI ile/ve AĞAÇ


- OT ile FUNDA

( ... İLE Süpürgeotu. )


- OT ile/değil/yerine GÜL

( Bir ayda yetişir. İLE/DEĞİL/YERİNE Bir yılda yetişir. )


- OT = HAŞÎŞE = HERBE


- OT ile KAŞIKOTU

( ... İLE Turpgillerden, iskorbüte karşı kullanılan, yaprakları kaşığı andıran, güzel çiçekler açan bir bitki. )

( ... cum COCHLEARLA OFFICINALIS )


- OT ile KEDİOTU

( ... İLE İki çeneklilerden, kök sapı hekimlikte kullanılan bir bitki. )

( ... cum VALERIANA )


- OT ile KINDIRA

( ... İLE Sulak yerlerde yetişen, ince uzun yapraklarının kenarları keskin, koyu renkli bir tür çayır otu. )


- OT ile ŞERBETÇİ OTU

( ... İLE Yaprakları karşılıklı, sapı sarılgan olan, çiçekleri yumurtamsı kozalaklara dönüşen ve kozalaklarından yararlanılan, çok yıllık ve otsu bir bitki. )

( ... cum HUMULUS LUPULUS )


- OT ile TARAKOTU

( ... İLE Tarakotugillerden, otsu bir bitki. )

( ... cum DIPSACUS )


- OT ile YEŞİLLİK ile SAMAN ile KAMIŞ


- OTAMA ile İLAÇLA TEDAVİ ETME

( İlâçla tedavi etme. )


- ÖTEKİ KITALAR ile/ve/değil/||/<>/< AFRİKA

( Çoğu dünya haritası, Afrika'yı gerçekte olduğundan çok daha küçük gösterir. Örneğin ünlü Mercator projeksiyonu, Afrika'daki birkaç ülke de dahil olmak üzere ekvator yakınındaki bölgelerin boyutunu en aza indirir. Gerçekte, kıta bitişik ABD, Çin, Hindistan, Japonya ve çeşitli Avrupa ülkelerini sınırları içine sığdıracak kadar büyüktür. )

( )


- OTLAR = HAŞÂYİŞ = HERBES


- OTOTROF/İ[Fr.] değil/yerine/= ÖZBESLENEN/ÖZBESLENME


- OTSU = HAŞÎŞÎ = HERBACÉ


- OTUN ...:
ÇIKMASI ile/ve/||/<> BİTMESİ


- OTURAK/LÂZIMLIK ile SİBEK

( Çocukların boşaltımlarını sağlamak üzere kullanılan nesne. İLE Küçük çocukların yataklarını kirletmemeleri için beşiğe takılarak sidiği oturağa götüren tahta boru, kamış. | El değirmenlerinde alt taşın ortasına çakılan, üst taşın dönmesini sağlayan küçük kazık ya da sivri demir. | Ağaçların toprağa dikine uzayan kökü, dik kök, kazık kök. | Sibek uçlu şapka. )


- OVAT YAPRAK, YUMURTANIN BOYUNA KESİTİ BİÇİMİNDE OLAN YAPRAK = VARAK-I BEYZÎ = FEUILLE OVALE


- OVÜL, TOHUM TASLAĞI, YUMURTACIK = MÜVEYZENE = OVULE


- OVÜLLER, TOHUM TASLAKLARI = MÜVEYZENÂT = OVULES


- OVUM[Fr. < Yun.] ile/değil/<> OVOGON[Fr. < Yun. ]

( Yumurta. İLE/DEĞİL/<> İlkel bitkilerde, dişillik gözesi. )

( OVOGON DAĞARCIĞI: Çiçeksiz bitkilerin çoğunda, üreme örgenlerini barındıran boşluk. )


- OYMA ile KUMLAMA

( ... İLE Çam türü ağaçlarda yıl halkaları arasındaki görüntü ayrımını daha da belirtmek için yüzeye, hava basıncından yararlanarak kum püskürtme. | Oyma işlerinde, çukurda kalan yüzeyleri özel dişli araçlarla pürüzlü duruma getirme. )


- ÖZ IŞINLARI = EŞİ'A-İ NUHÂÎYE = PROLONGEMENTS MÉDULLAIRES, RAYONS MÉDULLAIRES


- ÖZ ile EVİN

( ... İLE Bir şeyin içindeki öz, lüp. | Buğday danesinin olgunlaşmış içi, özü, habbe. )


- ÖZ = MUH, LİFÂFE-İ MUHHÎYE = ÉTUI MÉDULLAIRE


- ÖZ ile ÖZ ile ÖZ

( Bir kişinin benliği, kendi manevi varlığı. İLE Bir şeyin temel öğesi. | Kendi. | Kendi anlamında birleşik sözcükler türetir. | Bir şeyin en güçlü ya da kıvamlı bölümü. | Bitkilerin kök, gövde ve dallarının, boydan boya ortasında bulunan, hahif, gevrek ve çoğu yumuşak bölüm. | Çıbanların içinde, ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çıkan parça. İLE Kan bağı ile bağlı, üvey olmayan. | İçine, arılığını bozacak hiçbir şey karışmamış olan, arı. İLE Dere, çay. | Sulak yer. )


- ÖZBESLENEN ile/ve/||/<>/> DIŞBESLENEN/DIŞBESLEK/ARDIBESLEK/HETEROTROF

( Fotosentez ile. İLE/VE/||/<>/> Solunum ile. )

( Dünyada, dışbeslenenler[hayvan/insan] olmasaydı, bitkiler, karbondioksit kaynaklarını kısa sürede tüketirdi. )

( Bitkiler. İLE/VE/||/<>/> Hayvan/insan. )

( Üreticiler. İLE/VE/||/<>/> Tüketiciler. )

( AUTOTROPH vs./and/||/<>/> HETEROTROPH )


- ÖZÜMLEME ve/<> ÖZÜMLEMEDOKUSU

( ... VE/<> Bitkilerde, havadaki karbondioksidi, karbonhidrata çeviren, daha çok, yapraklarda bulunan doku. )


- ÖZÜMLEMEDE:
GÜNEŞ + SU ve KLOROFİL + KARBONDİOKSİT


- PALAMUT ile PALAMUT

( Uskumrugillerden, pulsuz bir balık. İLE Palamutluların örnek bitkisi olan bir orman ağacı. | Bu ağacın uzunca, fındığa benzeyen, kadehçik denilen sert ve pürüzlü bir yüksük içinde olan, tanence zengin yemişi. )

( PELAMYA SARDA cum QUERCUS VALLONEA )


- PALAMUT ile PALIT/PELİT

( Palamutluların örnek bitkisi olan bir orman ağacı. | Bu ağacın uzunca, fındığa benzeyen, kadehçik denilen sert ve pürüzlü bir yüksük içinde olan, tanence zengin yemişi. İLE Çınar, meşe gibi ağaçların meyvesi. )


- PALMIERS = NAHLÎYE


- PALMİYE ile/ve AREKA

( ... İLE/VE Bir tür palmiye. )


- PALMİYE ile DARDAĞAN

( ... İLE Palmiye cinsinden bir ağaç. | Bu ağacın, çitlembik büyüklüğünde, sert çekirdekli, tatlı yemişi. )

( ... cum MILIUM EFFUSUM )


- PALMİYE ile/ve LATANYA[Karayip dilinden]

( ... İLE/VE Kimi türleri, evlerde süs bitkisi olarak yetiştirilen, kimi türlerinin de dokumalık iplik elde edilen bir tür palmiye. )

( ... cum/et LATANIA RUBRA )


- PALMİYE ile/ve PANAMA ŞAPKASI PALMİYESİ

( ... İLE/VE Panama şapkası, bu palmiyenin liflerinin dokunmasıyla yapılır. )

( En iyi nitelikte olan SUPERFINO şapkasının yapımı 5 ay sürebilir. )

( [Yerli][Lifinin adı] ... ile/ve JIPIJAPA, TOQUILLA )

( [Lifinin adı] ... cum/et CARLUDOVICA PALMATA )


- PALMİYE ile/ve RAFİT

( ... İLE/VE Bir tür palmiye. )


- PALMİYE ile RAFYA[Fr. < RAPHIA][Madagaskar yerlilerinin dilinden]

( ... İLE Afrika ve Amerika'da yetişen, iri gövdeli, uzun yapraklı palmiye. | Bu palmiyenin, dokuma işlerinde kullanılan lifleri. | Palmiye liflerinden yapılmış olan. )


- PALMİYE ile SIKALAR

( ... İLE Açıktohumlulardan, parklarda süs bitkisi olarak yetiştirilen, yurdu Güney Asya olan, palmiyelere benzer ağaç ve ağaççıkları içine alan bir aile. )


- PALMİYE ile SU PALMİYESİ


- PALMİYE ile YERLİ PALMİYE/DATÇA HURMASI


- PALMİYE ile/<> YÜRÜYEN PALMİYE


- PAMUK:
NESNE ile/ve/değil/||/<>/< BİTKİ


- PAMUK/KUTUN ile/ve KÜTLÜ

( ... İLE/VE Çekirdekli pamuk. )


- PAMUK ile AKALA

( ... İLE Amerikan pamuğu. )

( ÇİĞİT: Pamuk çekirdeği/tohumu. )

( GOSSYPIUM cum ... )

( KUTUN/KUTN[Ar.] ile ... )


- PAMUK ile/ve/||/<> ISIRGAN OTU

( Birinci Dünya Savaşı sırasında, hem Almanya, hem de Avusturya'da pamuk kıtlığı vardı. Pamuğun yerini tutabilecek uygun bir madde arayan bilimciler, zekice bir çözüm denediler: Çok az miktarlarda pamuğu ısırgan otuyla karıştırdılar; özellikle de kaşındıran ısırganların[Urtica dioica] sert liflerini kullandılar. )


- PANAMA ile Panama

( Orta Amerika'da yetişen bir bitkinin yapraklarından örülmüş yumuşak hasır şapka. | Özel olarak dokunmuş bir kumaş türü. İLE Güney Amerika'da bir ülke. )


- PANCAR/ÇÜKÜNDÜR ile ŞALGAM

( Ispanakgillerden, vitamince zengin bir bitki. | Bu bitkinin, şeker elde edilen kalın ve etli kökü. İLE Turpgillerden, yumru köklü bir bitki. | Bu bitkinin, besin olarak kullanılan etli ve tatlı kökü. )

( BEET(ROOT) vs. TURNIP )

( BETA VULGARIS cum BRASSICA RAPA )


- PANCAR ile ŞEKERPANCARI/KOCABAŞ

( Ispanakgillerden, vitamince zengin bir bitki. | Bu bitkinin şeker elde edilen kalın kökü. İLE Ispanakgillerden, etli kökünden şeker elde edilen bir yıllık tarım bitkisi. )

( BETA VULGARIS cum BETA VULGARIS VAR RAPA )


- PANZEHİR[Fars.] ile PANZEHİROTU

( Zehrin etkisini ortadan kaldırabilme özelliği olan madde. İLE Küçük, beyaz çiçekli, kökü zehirli, çok yıllık otsu bitki. )

( ANTI-VENOM cum VINCETOXICUM )


- PAPATYA TOPLAMA:
HAZİRAN/TEMMUZ'DA değil/>< MAYIS'TA

( Zehirli. >< Zehirsiz. )


- PAPATYA ile AFRİKA PAPATYASI


- PAPATYA ile/ve ÇAYIR PAPATYASI

( BÜLÜMBEBEK[Kayseri'de] )

( UKHUVAN ile/ve ... )

( ANTHEMIS NOBILIS / MATRICARIA CHAMOMILLA cum/et ... )


- PAPATYA ile/değil GÜMÜŞDÜĞME


- PAPATYA ile/ve HOROZGÖZÜ, KOYUNGÖZÜ, SIĞIRGÖZÜ, TAVUKGÖZÜ


- PAPATYA ile/değil PYRENTUM

( ... İLE/DEĞİL Zehir olarak kullanılmaktadır. )


- PAPATYA ile SARI ÇALI PAPATYASI


- PAPATYA ile/ve SIĞIRGÖZÜ

( BÂBÛNE/C ile/ve BÂBÛNE-İ GÂV [Sarı bir papatya.] )


- PAPATYA ile/ve VİRÂNE PAPATYASI/VARATİKA


- PAPATYA ile YAYLA PAPATYASI


- PAPILIONACÉES = FERÂŞÎYE


- PAPUS = KANZA'A = AIGRETTE


- PARÇALI YAPRAK = VARAK-I MÜNKASİM = FEUILLE DIVISÉE


- PARÇALI YAPRAK = VARAK-I MÜREKKEBE = FEUILLE COMPOSÉE


- PARENKİMA = NESC-İ HÜCREVÎ = TISSU CELLULAIRE


- PARİPİNNAT YAPRAK = VARAK-I RÎŞÎ-İ TEV'EMÎ = FEUILLE CONJUGUÉE, FEUILLE PARIPENNÉE


- PARMAKSI PARÇALI YAPRAK = VARAK-I ISBI'Î = FEUILLE DIGITÉE


- PAS ile PAS[İng.] ile PAS

( )

( Su içinde ve nemli havada, metallerin, özellikle demirin yüzeyinde oksitlenme sonucunda oluşan nesne. | Genellikle midenin bozulmasından ötürü dilin üzerinde oluşan beyaz tabaka. | Bazı asalak mantarların çeşitli bitkilerde oluşturduğu portakal sarısı ya da kahverengi lekeler. Bu lekelerden ileri gelen bitki hastalığı. İLE Bazı top oyunlarında, oyunculardan birinin, topu, başkasına geçirmesi. | Bazı kâğıt oyunlarında, sırası gelen oyuncunun, oyuna o elde katılmayacağını belirtir. İLE Üç saatlik süre. )


- PATATES/HAVUÇ ile MANYOKA


- PATATES ile KRALİYET PATATESİ

( ... İLE Jersey Adası'nın, ünlü, küçük ve lezzetli patatesleri. )


- PATATES ile TATLI PATATES

( POTATO vs. YAM/SWEET POTATO )

( SOLANUM TUBEROSUM cum IPOMOEA BATATAS )


- PATLICAN ile/ve/||/<> BAN OTU

( ... İLE/VE/||/<> Patlıcangillerden, Asya, Kuzey Afrika ve Avrupa'nın sıcak bölgelerinde yetişen, hekimlikte kullanılan, uyuşturucu ve zehirli, bir ya da iki yıllık otsu bir bitki. )

( ... cum HYOSCYAMUS NIGER )


- PATLICAN ile BİRECİK PATLICANI


- PATLICAN ile BOSTAN PATLICANI

( ... İLE Az çekirdekli, iri, yuvarlak/topak ve oval bir patlıcan türü. )


- PATLICAN ile İTÜZÜMÜ/KÖPEKÜZÜMÜ

( ... İLE Patlıcangillerden, bazı ilaçların yapımında kullanılan bir bitki. )

( ... cum SOLANUM NIGRUM )


- PATLICAN ve/||/<>/> KARNIYARIK

( ... VE/||/<>/> Uzunlamasına yarılan kızarmış patlıcanların ortasına iç malzeme konularak hazırlanmış yemek. | Matbaacılıkta her sayfayı çift sütun olarak düzenleme. )


- PATLICAN ile KEMER PATLICANI

( BÂDİNCÂN, BÂDİNGÂN )

( HADAK )

( SOLANUM MELONGENA )


- PATLICAN ile/ve/<> MUSAKKA

( ... İLE/VE/<> Ufak parçalar biçiminde doğranmış sebzelerin, soğanla pişirilmesiyle yapılan bir yemek. )


- PAWLOWNIA ile/ve OCALIPTUS


- PAZI/YABANİ ISPANAK/YABANPANCARI ile IŞTIR

( Ispanakgillerden, yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitki. İLE Ispanakgillerden, sapları etli bir ot, yabanpazısı. )

( BETA VULGARIS cum BLITUM CAPITATUM )


- PAZI ile PAZU/PAZI[Fars.] ile PAZI

( Ispanakgillerden, yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitki, yabanpancarı, yabanlıspanak. İLE Kolun, omuz ile dirsek arasındaki bölümünde bulunan, şişkince kas kitlesi. İLE Bir ekmeklik hamur topağı, beze. )


- PEDOLOJİ ile ...

( Toprak bilimi. )


- PELESENK[Ar.] ile/değil PERSENK[Fars.]

( Türlü bitkilerden çıkarılan, kokulu bir reçine. | Pelesenkağacından elde edilen değerli kereste. İLE/DEĞİL Konuşurken, gereksiz yinelenen söz. )


- PELİN ile ...

( Bileşikgillerden, yapraklarında ve öteki bölümlerinde çok acı, ıtırlı bir madde bulunan, tıpta kullanılan bir bitki. )

( ARTEMISIA ABSINTHUM )


- PELTELEŞMEK/PELTELENMEK

( Pelte kıvamını almak. | Bitkisel göze zarlarındaki selülozun değişmesi ve jelatin kıvamını alması. )


- PENİS/YARDA (SİK/YARAK/PİPİ/ÇÜK/KAMIŞ/FALLUS[Yun. < PHALLUS]) / VAJİNA (AM/KUKU) ile KASIK

( [çiçeklerde] ANDROECIUM[eril] - PISTIL[dişil] )

( ZİB ile ASL'ÜL-FAHZ )

( LENG ile BÂNE )

( PENIS (COCK/DICK) / VAGINA (CUNT/PUSSY) vs. GROIN )


- PETUNYA

( Patlıcangillerden, çeşitli renkte çiçekler açan, kokulu bir süs bitkisi. )

( PETUNIA )


- PEYGAMBERAĞACI ile PEYGAMBERÇİÇEĞİ ile PEYGAMBERDEVESİ

( Yabanikimyongillerden, reçinesinden gayakol çıkarılan bir ağaç. İLE Mavi kantaron, belemir. İLE Sıcak ve ılıman ülkelerde yaşayan, genellikle yeşil renkte ve ortalama 5 cm. boyuna, düz kanatlı, çok obur böcek. )

( GUAJACUM OFFICINALE cum CENTAUREA CYNUS cum MANTIS RELIGIOSA )


- PİLAVDA:
BEYAZ PİRİNÇTEN yerine KABUKLU PİRİNÇTEN (YA DA BULGUR PİLAVI)


- PIRASA ile/||/<> GÖMÜ PIRASA

( ... İLE/||/<> Katmanları daha incedir. )


- PIRASA ile/değil PILASA[Arnavutça]

( ... İLE/DEĞİL Baklava. )

( L/R harfi )


- PİREKAPAN/PİREOTU = NEZLEOTU

( Bileşikgillerden, beyaz yapraklı çok yıllık bir bitki. Bazı türlerinden elde edilen toz, böcek öldürücü olarak kullanılır. )

( PYRENTHRUM )


- PİRİNÇ[Fars.] ile PİRİNÇ[Fars.]

( Hububat. Buğdaygillerden, kökleri bol su içinde yetişen bir bitki. | Bu bitkinin, besin olarak kullanılan tanesi. İLE Maden. Bakıra, çinko katılarak elde edilen, sarı renkte bir alaşım. | Bu alaşımdan yapılmış olan. )


- PİRİNÇ ile ANBERBU/Y[Ar. ANBER + Fars. BÛ]

( Pirinç.[hubûbat] | Pilav. | Pirinç.[Maden] İLE Hindistan'da, İran'da yetişen, piştiğinde güzel bir koku veren, iri ve uzun daneli bir pirinç türü. )

( PİRİNÇ MÜZESİ: Malezya'da, Langkawi'dedir. )

( ERZ/ERÜZ ile ... )

( BİRİNC ile ... )

( RICE vs. INDIAN RICE )


- PİRİNÇ ile BASMATİ PİRİNCİ

( ... İLE Sri Lanka'nın Sigiriya kentindeki Matele bölgesinde daha fazla yağış aldığından, öteki bölgelere göre daha yeşildir. Bu bölgede 40 çeşit pirinç yetişmektedir. En ünlü ve sağlıklısı, anavatanı Pakistan olan Basmati pirincidir. )


- PİRİNÇ ile HİNTPİRİNCİ

( ... İLE Buğdaygillerden, Hindistan ve Etiyopya'da yetiştirilen, taneleri pirinç yerine kullanılan bir bitki. )


- PİŞEĞEN = PİŞEK

( Kolay pişen. )


- PİŞMİŞ ile/ve/<>/||/değil/yerine ÇİĞ


- PLANTASYON[Fr./İng.] değil/yerine/= EKİM EVİ

( Bazı endüstriyel bitkilerin geniş ölçüde yetiştirildiği işletme. )


- POLEN TÜPLERİ = ECZA-İ TALÎ'A = UTRICULES POLLINIQUES, TUBES POLLINIQUES


- POLEN, ÇİÇEK TOZU = TAL' = POLLEN


- POMACEAE = TUFFÂHÎYE


- PORSUKAĞACI

( Porsukgillerden, yaprakları iğne biçiminde, yaz kış yeşil bir orman ve süs ağacı. )

( TAXUS BACCATA )


- PORTAKAL[Portekizce] ile TURUNÇ[Fars.]

( ORANGE vs. BITTER/SEVILLE ORANGE )

( CITRUS SINENSIS/CITRUS AURANTIUM cum CITRUS AURANTIUM AMARA )


- PORTAKAL ile GREYFURT/ALTINTOP/KIZMEMESİ

( ORANGE vs. GRAPEFRUIT )

( CITRUS SINENSIS cum CITRUS PARADISI )


- PORTAKAL ile MAYMUN PORTAKALI

( ... İLE Zambiya'da yetişen, sert kabuğunun kırılarak çıkarıldığı büyük çekirdekli bir meyve. )


- PORTAKAL ile YAFA[< YAFA kenti] PORTAKALI

( ... İLE Kalın kabuklu, çekirdekli bir portakal türü. )


- POSA ile CİBRE[< Yun.]

( Suyu alınmış her tür yiyecek maddesinin artığı. | Tortu, çökelti. | Ezilmiş pancarın, soğuk suda birkaç kez sıkılmasından sonra geriye kalan ve suda erimeyen artık. İLE Sıkılıp suyu alınan üzüm ve başka meyvelerin posası. )


- POTASYUM ile RUBİDYUM[Fr. < Lat.]

( ... İLE Atom numarası 37, atom ağırlığı 85.46 olan, 1.52 yoğunluğunda, 39 °C'de ergiyen, çabuk oksitlenen, pancar gibi bazı bitkilerde, madensularında bulunan, potasyuma benzer kimyasal öğe. [Simgesi: Rb.] )


- PROTEİN(LER) ile YAĞ(LAR) ile KARBONHİDRAT(LAR) ile MİNERAL(LER) ile VİTAMİN(LER)

( Canlı gözelerin ana nesnesini oluşturan, genellikle sülfür, oksijen ve karbon öğeleri bulunan amino asit birleşiminden oluşmuş karmaşık yapılı doğal nesne. İLE Birleşiminde stearik, oleik, palmitik asitlerle gliserin bulunan ve bunların oranlarına göre kıvamları değişen bitkisel ya da hayvansal nesne. İLE Karbon, hidrojen ve oksijen atomlarından oluşan organik bileşiklerin genel adı. İLE Normal sıcaklıkta doğada katı durumda birtakım nesnelerle karışık ya da birleşik olarak bulunan ya da kimyasal yollarla elde edilen inorganik nesne. İLE Besinlerde bulunan, gövdede genellikle yapılmayan, yağda ya da suda çözünebilme özelliği olan, eksikliği ya da fazlalığı çeşitli hastalıklara yol açan nesnelere verilen genel ad. )

( PROTEINS vs. FATS vs. CARBOHYDRATES vs. MINERALS vs. VITAMINS )


- PROTEİN[Fr. < Yun.] ile PEPTİD

( Canlı gözelerin ana maddesini oluşturan, genellikle sülfür, oksijen ve karbon öğeleri bulunan amino asit bileşiminden oluşmuş, karmaşık yapılı doğal madde. İLE ... )

( PROTEIN vs. PEPTIDE )


- PROTEİN ile/ve/<> GLOBÜLİN[Fr.]

( ... İLE/VE/<> Kanı oluşturan maddelerden biri olan iri moleküllü protein. )


- PROTOPLAZMA ile/ve/<> İÇPLAZMA

( ... İLE/VE/<> Bir gözeli canlılarda, protoplazmanın merkez bölümüne verilen ad. )


- PÜRÇEK ile PÜRÇEK

( Şakaklardan sarkan saç, zülf. İLE Bitkilerin saçaklı kökü ya da püskülü. )


- PÜTÜR PÜTÜR

( Yüzeyi düzgün olmayan nesnelerde. )


- RAFİT[Fr. < Yun.] ile ...

( Bazı hayvan ve bitki gözelerinde bulunan, iğne biçiminde billur madde. )


- RAMİ[Malezya dilinden] ile RAMİ

( Isırgangillerden, Çin, Vietnam ve Malezya'da yetişen, değerli bir bitki. | Bu bitkinin dokumacılıkta kullanılan lifi. İLE İstanbul'da bir semt. )


- RANUNCULACEAE = ŞAKÎKÎYE


- RASTIK[Fars.] ile RASTIK[Fars.]

( Kadınların, kaşlarını ya da saçlarını boyamak için sürdükleri siyah boya. İLE Sürmemantarıgillerin yol açtığı ve tanelerin içini kurumu karası bir tozla dolduran ekin hastalığı. )


- RATANYA[Peru dilinden]

( Karabuğdaydillerden, kökü sürgün kesici olarak tıpta kullanılan bir bitki. )

( KRAMERIA TRIANDRA )


- RAVENT[Ar.] ile IŞKIN

( Karabuğdaygillerden, iri gövdeli, büyük yapraklı, tıpta kullanılan bir bitki. İLE Bir ravent türü. )


- RÂYİHA[Ar.]/BÛY[Fars.] değil/yerine/= KOKU


- RE'S/REÎS[Ar.] ile -RES[Ar.]

( Baş/kafa. | Baş, başkan. | Baş, başlangıç. | [coğr.] Burun. | Uc, tepe. | Koyun/keçi gibi canlı hayvan. | Baş. | Tepe. | Bitkilerin kökten en uzak olan noktası. İLE "erişen, yetişen, ulaşan" anlamlarıyla birleşik sözcükler yapar.[NEV-RES: Yeni yetişme.] )


- REÇİNE[Yun.] ile/değil ÇİS

( ... İLE/DEĞİL Kimi bitkilerden sızan ve katılaşarak sarımtırak bir cisim durumuna geçen bir çeşit şekerli özsu, kudret helvası. )


- REÇİNE[Yun.] ile KOPAL[Fr./İsp. < COPAL]

( ... İLE Tropik bölgelerde yetişen, bazı erguvangillerden çıkarılan ve cilâ yapmakta kullanılan bir tür reçine. )


- REPETEK ile ...

( Tarım araştırma istasyonu. [Rusya'da.] )


- REYHAN[Ar.] ile/||/<> FESLEĞEN[Yun.]

( Ballıbabagillerden, yaprakları güzel kokulu bir süs bitkisi.[Nane ailesine aittir ve özellikle Akdeniz mutfağında sıkça kullanılır. Kendine özgü baharatlı ve kekiksi tadı vardır.] İLE/||/<> Akdeniz bölgesine özgüdür ve güçlü bir taze ve baharatlı kokusu vardır.[Fesleğen, doğu ve güney Anadolu'da çoğunlukla reyhan olarak bilinse/kullanılsa da fesleğenin irili ufaklı yaprak çeşitliliğiyle birlikte aynıdır.] )

( GÜZEL KOKU, RIZIK, RIZIK-I MÂNEVÎ | FESLEĞEN )

( ORIGANUM VULGARE vs./||/<> OCIMUM BASILICUM )

( ... ile İSPERHEM/İSPERGEM )

( ... ile DAYMURÂN )


- REYHAN ile MOR REYHAN


- REZEDE (ÇİÇEĞİ)

( Muhabbetçiçeğigillerden, 1.5 m. yüksekliğinde, tohumlarından kandilyağı, çiçeklerinden sarı boya çıkarılan otsu bir bitki. )

( RESEDA LUTEOIA )


- REZENE[Ar.]

( Maydanozgillerden, hoş kokulu, baharlı meyveleri anason gibi yemeklerde ve bazı içkilerde tat verici olarak kullanılan, tıpta gaz söktürücü olarak yararlanılan çok yıllık otsu bir bitki. )

( FOENICULUM VULGARIS )


- REZZÂK[< RIZK] ile ...

( TÜM CANLILARIN RIZKINI VEREN ALLAH )


- RİF'AT ile RÜFÂT

( Yükseklik, yücelik. | Yüksek rütbe. İLE Çürümüş, un ufak olmuş. )


- RIZK ile/ve/||/<> NASİB ile/ve/||/<> KISMET


- RİZOM:
KÖK değil GÖVDE


- ROKA ile TERE

( ROCKET vs. GARDEN CRESS )

( ERUCA SATIVA cum LEPIDIUM SATIVUM )


- ROSACEAE = VERDÎYE


- RÛH[Ar.] ile RUH[Ar.]

( Can, nefes. | Canlılık, duygu/his. | En önemli nokta, öz. | İspirto gibi uçucu gaz. | Melek, cin, hayali varolan. | Türk müziğinde en az beş-altı yüzyıllık bir mürekkep makam.[Zamanımıza kalmış bir örneği bulunmamaktadır.] İLE Yanak, yüz/çehre. | Anka kuşu. | Anka kuşuna adına verilen satranç taşlarından biri. | Dizgin. | Taç. | Taraf, yön. | Hasırotu. )


- RUNSİNAT YAPRAK = VARAK-I KÜLLÂBÎ = FEUILLE RONCINÉE


- RUŞEYM/SÜVEYDÂ[Ar.]/ALBUMEN[Fr.] değil/yerine/= BESİÖRÜ/OĞULCUK

( Tohumun içindeki dölütü çevreleyen ve gelişinceye kadar beslenmesini sağlayan doku. )


- RUSYA'NIN EN BÜYÜK BOTANİK BAHÇESİ ile ...

( TROPİK PARK )


- RÜÛS[Ar. < RE'S] ile RÜZZ[Ar.]

( Başlar. | Sadrazam'ın verebileceği küçük rütbeler için verilen resmî yazı. | İlmiye, âlimler/ulemâ derecelerinden biri.[Medrese öğrenimini tamamlayıp mülâzim olanlar, yedi yıllık mülâzemet süresini de tamamladıktan sonra Şeyhülislâm'ın bulunduğu yeterlik/rüûs sınavına girerken, kazananlar müderris tayin olunurdu.] İLE Pirinç.[ERZ] )


- RZK >/<> ZKR >/<> KZR

( RIZK > ZİKİR > KAZÛRÂT [~] )

( Doğadan kişiye/hayvana. > Kişide/hayvanda. <> Doğaya. )

( Gıda > Sindirim/işleme[Besin/posa] <> Dışkı/gübre-toprak/su-gıda )


- SABAN/PULLUK[Rusça PLOUG] ile SAPAN

( Toprağı sürmek için kullanılan tarım aracı. İLE ... )

( NEVCER ile ... )

( GIBÂZ ile ... )

( PLOUGH ile ... )

( ARATRUM ile ... )

( ARATRO con ... )

( AROTRON ile ... )

( PELEUGH ile ... )


- SABAN ile KARASABAN

( Demir uclu tarım aracı. İLE Toprağı sürmede kullanılan ilkel bir tarım aracı. )


- SABAN ile KOTAN

( ... İLE Büyük saban. )


- SABBÂR[Ar. < SABR] ile SABBÂR[Ar.]

( Atlas çiçeği, kaktüs. | Mısır/Frenk inciri. İLE Çok sabırlı, sabrı çok olan. )


- SABG[Ar.] ile SÂBİG/A[Ar.] ile SÂBIK[Ar. < SEBK]

( Boyama/boyanma. | Bazı bitki köklerine ispirto, eter gibi şeyler karıştırılarak yapılan ilâç. İLE Tam, uzun, ayrıntılı/tafsilâtlı. İLE Geçici, geçen, geçmiş. | Şimdikinden bir önce memurlukta bulunmuş olan. | İleride bulunan, zamanca/rütbece önde bulunan. )


- SABIR/SARISABIR[Süryanice ŞABRÂ] ile SARISALKIM

( Zambakgillerden, sıcak bölgelerde yetişen, yaprakları, oldukça yüksek bir sapın tepesinde, rozet biçiminde toplanmış bulunan bir süs bitkisi. | Bu bitkinin, etli ve kalın yapraklarından çıkarılan, kırmızımsı esmer renkli, tıpta ve boyacılıkta kullanılan bir madde. İLE Baklagillerden, salkım durumunda sarı çiçekleri bulunan, bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen bir ağaç. )

( ŞİBÂRU[Akatça]: Sivri bir araç. İlâç olarak kullanılan bir bitki. )

( ALOES cum LABURNUM )


- SADBERK ile ...

( YÜZ(100) GÜL )


- SAFRAN[Ar. < ZAFERÂN] ile ASPUR[Ar. < USFUR]

( Süsengillerden, baharda çiçek açan, 20-30 santimetre boyunda, soğanlı bir kültür bitkisi. | Bu bitkinin tepeciklerinin kurutulmasıyla elde edilen, bazı yiyecek ve içeceklere tat, koku ve sarı renk vermekte kullanılan toz. İLE Yalancı safran. )

( CROCUS SATIVUS cum ... )


- SAFRAN[Ar.] ile HİNTSAFRANI/ZERDEÇAL[Fars.]

( Süsengillerden, baharda ççek açan, küçük bir bitki. | Bu bitkinin tepeciklerinin kurutulmasıyla elde edilen, bazı yiyecek ve içeceklerde tat, koku ve sarı renk vermekte kullanılan toz. İLE Zencefilgillerden, köksaplarından safranı andıran, boyalı bir madde çıkarılan, yaprakları sivri uclu, çiçekleri sarı renkte bir bitki. )

( CROCUS cum CARCUMA LONGA )


- SAFRAN ile/ve HASPİR


- SAFRAN ile YALANCISAFRAN

( ... İLE Bileşikgillerden, çiçekleri safrana benzeyen bir bitki. )

( ... ile ASPUR )

( ... cum CARTHAMUS TINCTORIUS )


- SAHN-İ ÇEMEN ile SAHN-İ GÜLŞEN ile SAHN-İ LÂLE-ZÂR

( Bahçenin ortası. İLE Gül bahçesinin ortası. İLE Lâle bahçesinin ortası. )


- ŞAÎR[Ar.] ile ŞÂİR[Ar. < Şİ'R | çoğ. ŞÂİRÂN, ŞUARÂ]

( Arpa. İLE Şair, ozan. )


- ŞÂÎRE[Ar. çoğ. ŞÂİRÂT, ŞEVÂİR] ile ŞAÎRE[Ar.]

( Bayan şair. İLE Arpa danesi, tek bir arpa. | Arpacık.[çoğ. ŞAÂYİR][Fr. ORGELET] )


- ŞAKAİK değil/yerine/= GELİNCİK ÇİÇEĞİ

( GELİNCİK ÇİÇEĞİ )


- ŞAKAYIK ile AYIGÜLÜ

( Düğünçiçeğigillerden, çiçekleri türlü renkte, güzel bir süs bitkisi. İLE İkiçenekliler sınıfının, dügünçiçeğigiller ailesinden, bir şakayık türü. )

( PAEONIA cum PECONIA COROLLINA )


- ŞAKAYIK ile GELİNCİK

( Çin ve Japonya kültüründe zenginliğin simgesi/göstergesidir. İLE ... )

( PAOENIA cum PAPAVER RHOEAS )


- SAKIZ AĞACI ile MAVİ SAKIZ AĞACI

( Antepfıstığıgillerden, meyvesi üzüme benzeyen ve yağlı, küçük bir ağaç. İLE Malawi'de bulunur. )

( PISTACIA LENTISCUS cum ... )


- SAKIZ AĞACI ile SAKIZ AĞACI ile SAKIZ AĞACI

( Cevizlik - Kazlıçeşme arasında bulunan bir semt. İLE Moda İskelesi - Mühürdar arasında bulunan bir semt. İLE Kasımpaşa'da bulunan bir semt. )


- SAKIZ ile ÇENGEL SAKIZI / KENGEL/KENGER SAKIZI

( ... İLE Kenger sütünden yapılan bir sakız türü. )


- SAKIZ ile KARDEŞKANI

( ... İLE Kardeşkanı ağacından alınan, hekimlikte ve boyacılıkta kullanılan, koyu renkte bir sakız. )


- SAKSI ile VAZO[İt.]

( Toprak bulunur. İLE En fazla su bulunur. )

( Geniş. İLE İnce. )

( Pişmiş topraktan yapılan, içine toprak konularak çiçek yetiştirmekte yararlanılan kap. İLE Çiçek koymak için kullanılan kap. )


- SAKSIYI SÜSLEMEK değil/yerine ÇİÇEĞİ SULAMAK


- SAKURA[Jap.] ile ...

( Kiraz çiçeği (ağacı). )


- SALAMURA[İt.] değil/yerine/= TUZLU SUDA TUTULMUŞ


- SALATALIK/HIYAR ile ACUR

( ... İLE Kabakgillerden, kabuğu çizgili ve tüylü, açık yeşil renkte, irice bir tür hıyar. )

( ... cum CUCUMIS ANGURIA )


- SALATALIK/HIYAR ile ALKAM

( ... İLE Acı salatalık. )


- SALATALIK/HIYARDA:
BADEM ile SİLOR ile DİKENLİ

( KISSA ile ...
KISSÂ ÜL-HİMÂR: Eşek hıyarı.(ÉLATER) )


- SALEP[Ar.] ile SA'LEB[Ar. çoğ. SAÂLİB]

( Salepgillerin örnek bitkisi, orkide. [Lat. ORCHIS] | Bu bitkinin yumru durumundaki köklerinden dövülerek hazırlanan beyaz toz. | Bu tozun, şekerli süt ya da su ile kaynatılmasıyla yapılan sıcak içecek. İLE Tilki. )


- SALEP[Ar.] ile VANİLYA[İsp.]

( Salepgillerin örnek bitkisi. | Bu bitkinin yumru durumundaki köklerinden, dövülerek hazırlanan beyaz toz. | Bu tozun, şekerli su ile kaynatılmasıyla yapılan sıcak içecek. İLE Salepgillerden, çiçekleri beyaz, kokulu, tırmanıcı küçük bir bitki. | Bu bitkinin, tatlılara hoş koku vermesi için kullanılan meyvesi. )

(

Vanilya )

( ORCHIS cum VANILIA PLANIFOLIA )


- SALEP ile ASILMIŞADAM

( ... İLE Salepgillerden, çiçekleri asılmış, bir insana benzeyen ve köklerinden salep çıkarılan bir bitki. )


- ŞALGAM ile ALABAŞ/ALMAN ŞALGAMI/GULUMBRA/KOLORABİ/YER LAHANASI

( Turpgillerden, yumru köklü bir bitki. İLE Turpgillerden, şalgama benzeyen bir bitki. )

( BRASSICA RAPA cum BRASSICA OLERACEA GONGYLODES )


- ŞALGAM ile ŞEYTANŞALGAMI

( Kabakgillerden, iri ve etli, nişastadan oluşan, kök sapından müshil olarak yararlanılan, tırmanıcı bir süs bitkisi. )

( BRYONIA DIOCIA )


- SALICINÉES = SAFSÂFÎYE


- SALİSİLAT[Fr.] ile SALİSİLİK ASİT

( Salisilik asidin tuzu. | Salisilik asidin, türlü alkollerle ve fenollerle yaptığı ester. İLE Söğüt kabuğundan çıkarılan antiseptiklerle ilgili olan. [Aldehidin yükselgenmesiyle elde edilen, türlü uçucu yağlarda ester biçiminde bulunan, ekşi ya da tatlı olabilen, 155 °C'de ergiyen bir asit.] )


- SALKIM AĞACI = AKASYA[Lat.]


- SALKIM, RASEMUS, RASEM = ANKÛD = GRAPPE


- SALKIM ile CINGIL/CİNGİL/ŞINGIL

( ... İLE Küçük, üzüm salkımı. | Boncuk, gümüş ya da altın para ile yapılmış, başlığa ya da giysiye takılan süs, )


- SALKIM ile/ve ÇİTMİK

( ... İLE/VE Üzüm salkımının küçük dalı. | İki parmak ucu ile alınan miktar, çimdik. )


- SALKIM ile SALKIM

( Üzüm gibi, çoğu bir sap üzerinde, birarada bulunan yemiş. | Ana saptan çıkan yan çiçeklerin sapları, hep aynı uzunlukta olan çiçek durumu. | Baklagillerden, salkım durumunda mor çiçekler açan ve çoğu asma gibi çardağa sarılan ağaç türü ve çiçeği. İLE Topla atılan demir parçaları. )

( ... | ... | WISTERIA SINENSIS cum ... )


- SAMAN[Ar.] ile SÂMÂN[Ar.] ile Sâmân[Ar.]

( Türlü ekinlerin, taneleri ayrıldıktan sonra kalan sapları ve daha çok bunların harmanda parçalanmışı. İLE Servet, zenginlik. | Rahat, dinçlik. | Düzen. | Kudret, iktidar. İLE Sâmânî devletinin kurucusu. )


- SAMAN ile BART

( ... İLE Katı saman. )


- SAMAN ile ÇELMİK

( ... İLE Buğday ve başakla karışık, iri saman. )


- SAMAN ile KESMİK

( ... İLE Başakla karışık iri saman. | Taş gibi olmuş toprak parçası. )


- SAMAN ile ŞAMAN


- SAMAN ile ZAMAN


- SANDAL[Ar.] ile SANDAL[Ar.] ile SANDAL(ET)[Fr. < Yun.]

( Sandalgillerden, kerestesi sert ve kokulu bir ağaç. İLE İnsan taşıyacak biçimde yapılmış, kürekle sürülen deniz teknesi. İLE Sadece tabanı bulunan, ayağa kordon ve kayışla bağlanan, açık ayakkabı. )

( ARBUTUS ANDRACHNE / SANTALUM ALBUM cum ... )


- SANDALGİLLER

( Tropikal ve ılıman bölgelerde yaşayan, ikiyüzden fazla türü olan, taçsız, ikiçenekli bitkiler ailesi. )


- SAP ile İPÇİK

( Bitkinin, dal, yaprak, çiçek gibi bölümlerini taşıyan, ağaçlarda, odunlaşarak, gövde durumunu alan bölüm. | Çiçek ya da meyveyi dala bağlayan ince bölüm, sak. | Bir aracı tutmaya yarayan bölüm. | İplik, tire, ibrişim gibi şeylerde, iğneye geçirilen bir dikişlik iplik. | Demet durumundaki sap. İLE Bitkilerin eril örgenlerinde, başçığı, çiçeğe bağlayana ince sap. )


- SAP ile SAPÇIK

( Bitkinin, dal, yaprak, çiçek gibi bölümlerini taşıyan, ağaçlarda, odunlaşarak, gövde durumunu alan bölüm. | Çiçek ya da meyveyi dala bağlayan ince bölüm, sak. | Bir aracı tutmaya yarayan bölüm. | İplik, tire, ibrişim gibi şeylerde, iğneye geçirilen bir dikişlik iplik. | Demet durumundaki sap. İLE Küçük sap. | Bir örgeni, organizmanın öteki bölümlerine bağlayan, içinde damarlar, sinirler ve görevsel kanallar bulunan öğelerin tümü. | Ucunda çiçek bulunan dalcık. )


- SAPARNA[Amerika yerlilerinin dilinden]

( Eskiden, kökü tıpta kullanılmış olan, zambakgillerden, yeşilimsi çiçekli, tırmanıcı, çok yıllık bir bitki. )

( SMILAX )


- ŞAPKA[Rus.] ile KASKET[Fr. CASQUETTE]

( Keçe, hasır, kumaş, ip vb. ile yapılan başlık. | Boru, baca, direk vb. şeylerin açık olan üst bölümünü havanın etkisinden korumak için takılan başlık. | Bazı bitkilerde, özellikle mantarlarda sapın üstünde bulunan, üreme örgenlerini taşıyan, şapka biçimindeki örgen. | Düzeltme işareti. İLE Genellikle erkeklerin giydiği, önü siperli başlık. )


- SAPOTAĞACI ve/<> SAPOTGİLLER

( Sapotgillerin örnek bitkisi olan, lezzetli meyvesi ve çiklet yapımında kullanılan salgısı için sıcak ülkelerde yetiştirilen bir ağaç. VE/<> İkiçeneklilerden, örnek bitkisi sapotağacı olan, sıcak ülkelerde, genellikle Orta Amerika'da yetişen, bazı cinslerinden gütaperka çıkarılan bir bitki ailesi. )

( ACHRAS SAPOTA )


- SAPROFİT[Fr. < Yun. SAPROS: Çürük. | PHYTON: Bitki.]/SAPROTROF değil/yerine/= ÇÜRÜKÇÜL

( Doğal olarak hayvan ve bitki kalıntılarının üzerinde yaşayan ve onların çürümesine yol açan bitki ve organizmalar. )


- SARDUNYA ile SARDUNYA

( Çoğunlukla pembe çiçekler açan, sardunyagillerden bir bitki. İLE Bir balık türü. )


- SARI "BULGUR" ile/değil/yerine DOĞAL BULGUR


- SARI KİRAZ ile/ve/||/<> PEMBE KİRAZ ile/ve/||/<> İTALYAN KİRAZ


- SARI MERCİMEK ile/değil SOYULMUŞ YEŞİL MERCİMEK


- SARIÇALI = ÇOBANTUZLUĞU/KADINTUZLUĞU/AMBERBARİS

( Ayrı taçyapraklı ikiçeneklilerden, çiçekleri sarı, meyvesi ekşi ve kırmızı renkte, kabuğu ve kökü, solucan düşürücü ilaç olarak kullanılan bir bitki. )

( BERBERIS VULGARIS )


- SARILI ile SARILI

( Üstünde, sarı renk bulunan. İLE Sarılmış olan. )


- SARIMSAK ve NAR (GİBİ) ve/+/||/<>/> LAHANA ve MARUL ve SOĞAN (GİBİ)

( [İnsanın/kişinin] Bilinmesi gerekenleri. VE/+/||/<>/> Tanınması gerekenleri. )


- SARIMSAK ile KÖMÜREN

( ... İLE Yabani sarımsak. )


- SARIMSAK ile KURTLUCA/SU SARIMSAĞI

( Ballıbabagillerden, tırmanıcı sarı çiçekleri olan, kokusu sarımsağı andıran, göl, akarsu kıyıları vb. nemli yerlerde yetişen bir bitki, meşecik, yer meşesi/palamudu/pelidi. | Lohusa otu. )


- SARIMSAK ile SARIMSAKOTU

( ... İLE Turpgillerden, beyaz, küçük çiçekli, ovulduğunda sarımsak kokusu veren bir bitki. )

( ... cum ALLIARIA OFFICINALIS )


- SARIMSAK ile/<> SİYAH SARIMSAK

( ... İLE/<> Bildiğimiz sarımsaktan pek farklı değildir. Normal sarımsak, bir ay boyunca, belirli nem ve ısı altında tutularak, kontrollü bir biçimde kurutulur. Bu fermantasyon sonrasında beyaz olan sarımsağın dişleri siyaha döner.

Kansere karşı daha etkilidir. Fermantasyon sonucunda, kanserle savaşan özellikleri yoğunlaştırılmıştır. Kolesterolü düşüren bir madde içerir ve bu maddenin seviyesi, normal sarımsağa göre çok daha yüksektir.

Normal sarımsağın içerdiğinden daha fazla antiseptik, antifungal, antiviral, antioksidan ve antibakteriyel bileşenler içerir. Bu sayede bakteri ve virüs kaynaklı enfeksiyonlara karşı daha etkilidir.

Normal sarımsaktan 2 kat daha fazla antioksidan içerir. Bu sayede, kronik hastalıklar, dolaşım sistemi hastalıkları, romatoid arterit ve Alzheimer'a karşı oldukça etkilidir.

Kurutulmuş meyve tadına sahiptir. Daha şekerli ve tütsülenmiş bir tadı vardır. Beyaz sarımsağın aksine ağız kokusuna da neden olmaz. )


- SARIMSAKTA:
YEŞİL FİLİZİ OLAN değil/yerine BEYAZ FİLİZİ OLAN


- SARMA ile SARMAL/YILANKAVİ/HELİSEL/HELEZONİ[Ar., Yun.] ile SARMAN ile SARMAŞAN/SARILGAN ile SARMAŞIK

( Sarma eylemi. | Saran, içine alan şey. | Yaprak ya da başka şeylerle, içlik malzeme konup sarılarak yapılan yemek. | Güreşçinin, kendi ayağını, arkasında bulunan rakibin ayağının iç tarafına sokup dolaması. | Sarılarak yapılan. İLE Sarmal biçiminde olan. İLE Azman, iri. | Sarı tüylü kedi. İLE Sarılgan. İLE Sarmaşıkgillerden, koyu yeşil renkli, değişik biçimli yaprakları olan, sap ve dallarından çıkan, küçük ek köklerle dik, düz yerlere yapışarak tırmanan bitki. )


- SARMAŞIK ile BAĞBOĞAN/KÜSKÜT[< Fr. < Ar.]

( ... İLE Çitsarmaşığıgillerden, ince, uzun ipliksi saplarıyla, asma, baklagiller ve kimi meyve ağaçlarına sarılarak onları sömüren, klorofilsiz bir asalak bitki, şeytansaçı, cinsaçı. )

( ... cum CUSCUTA )


- SARMAŞIK ile ÇİTSARMAŞIĞI

( ... İLE Çitsarmaşığıgillerin örnek bitkisi olan, daha çok, tarla kenarlarında yetişen, beyaz çiçekli, sarılıcı, otsu bitki. )

( ... cum CONVOLVULUS ARVENSE )


- SARMAŞIK ile FRENKASMASI

( ... İLE Asmagillerden, sonbaharda, yaprakları güzel bir renk alan, süs sarmaşığı. )

( ... cum AMPELOPSIS )


- SARMAŞIK ile JAPONSARMAŞIĞI

( Sarmaşıkgillerden, koyu yeşil renkli, değişik biçimli yaprakları olan, sap ve dallarından çıkan küçük ek köklerle dik, düz yerlere yapışarak tırmanan bitki. İLE Asmagillerden, ana vatanı Çin ve Japonya olan, sülüklerinin ucu duvarlara tutunmak için genellikle daire biçiminde genişlemiş olan, sarılcı süs bitkisi. )

( HEDERA HELIX cum AMPELOPSIS JAPONICA )


- SARMAŞIK ile LOĞUSAOTU

( Sarmaşıkgillerden, koyu yeşil renkli, değişik biçimli yaprakları olan, sap ve dallarından çıkan küçük ek köklerle dik, düz yerlere yapışarak tırmanan bitki. İLE İkiçeneklilerden, çiçekleri koyu kahverengi ve pis kokulu, tırmanıcı bir bitki. )

( HEDERA HELIX cum ARISTOLOCHIA )


- SARMAŞIK ile MORSALKIM

( ... İLE Baklagillerden, salkım durumunda mavi, mor, beyaz, pembe renkli çiçekler açan bir sarmaşık. )

( ... cum WISTARIA SINENSIS )


- SARMAŞIK ile ORMANSARMAŞIĞI/AKASMA


- SARMAŞIK ile SARILGAN

( ... İLE Sapı yakınındaki başka bitkilere ya da başka şeylere sarılıp yükselen, otsu ya da odunsu bitki. )


- SARMAŞIK ile/değil SARMAL


- SARMAŞIK ile SARMAŞIK İNCİRİ


- SARMAŞIK ile YERSARMAŞIĞI

( ... İLE Gebreotugillerden, nemli yerlerde, duvar diplerinde yetişen bir bitki. )

( ... cum CLEOME )


- SAVANNA(H)/SAVANA[Fr. < İsp.] ile ...

( Ekvator kuşağındaki geniş çayırlar. )


- SÂYE[Fars.] ile SÂYEBÂN[Fars.]

( Gölge. | Koruma, sahip çıkma. | Yardım. İLE Gölgelik. )


- SAZ ile ENSTRÜMAN/"SAZ"


- SAZ ile/ve/<> TOTORA

( ... İLE/VE/<> Bolivya'da bulunan Titicaca Gölü'nün Peru bölümünde bulunan Suriqui Adası'nda bulunan sazlara yerel dilde verilen ad. [Bu adada yaşayanlar, sazdan sandal yapma tekniğini dünyada en iyi uygulayan kişilerdir.] )


- ŞEBBOY/ŞEBBÛY[Fars.]

( Turpgillerden, güzel kokulu, dar yapraklı, değişik renkli çiçekleri olan, çok yıllık ve otsu bir süs bitkisi. )

( CHEIRANTHUS CHEIRI )


- SEBZE ile/ve MEYVE

( İlgili yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )

( SEBZ: Yeşil. | SEBZE: Yeşillik. )

( VEGETABLE vs./and FRUIT )

( ... cum/et POMUM )


- SEBZE ile BİTKİ

( VEGETABLE vs. PLANT/WORT )


- SEBZELER:
BUZDOLABI POŞETİNDE SAKLANMAMALI! ve/ya da POŞETLER, DELİNMELİ!


- SEBZELER:
TOPRAK ALTINDAKİLER ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TOPRAK ÜSTÜNDEKİLER

( [beslenmemizin] %25'inde. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< %75'inde. )


- SEBZELERDE:
EN DAYANIKLILAR ile EN DAYANAKSIZLAR, EN KOLAY/HIZLI ÇÜRÜYENLER

( Pancar, havuç, soğan. İLE Kuşkonmaz, Brokoli, Mısır. )


- SEBZELERİ SAKLAMADA:
BUZDOLABININ KENARI değil/yerine ORTASI


- SEBZELERİ:
YIKAMADAN SAKLAMAK ya da YIKANMIŞSA, İYİCE KURULAMAK


- SEDEFOTU

( Sedefotugillerden, keskin kokulu, sarı çiçekli ve tıpta kullanılan bir ağaççık. )

( RUTA )


- SEDİR[Fr. < CEDRE] ile AKSEDİR

( Kozaklılardan, çiçekleri sarı ya da açık yeşil renkli, boyu 40 metre kadar olabilen ve kerestesi yapı işlerinde kullanılan bir orman ağacı. İLE Kaplaması mobilyacılıkta kullanılan, açık kahverengi öz odunlu olan bir ağaç. )

( CEDRUS cum THUYA OCCIDENTALIST )


- SEDİR ile KATRANAĞACI

( Kozalaklılardan, boyu kırk metre kadar olabilen ve kerestesi yapı işlerinde kullanılan bir orman ağacı. İLE Lübnan ve Toroslar'da yetişen bir sedir türü. )

( CEDRUS cum CEDRUS LIBANI )


- ŞEFTALİ ile DENİZ ŞEFTALİSİ


- ŞEFTALİ ile/ve DURAKLI


- ŞEFTALİ ile ETŞEFTALİSİ

( ... İLE Eti, çekirdeğinden ayrılmayan bir şeftali türü. )

( ... cum P.p. DURACINA )


- ŞEFTALİ ile KAYISI ile NEKTAR

( BERKUK: Şeftali, kayısı, zerdâli. )

( Gülgillerden, ılıman bölgelerde yetişen, çiçekleri pembe renkli bir ağaç. | Bu ağacın tatlı ve sulu meyvesi. İLE ... İLE ... )

( HAVH ile MIŞMIŞ ile ... )

( PEACH and APRICOT vs. NECTAR )

( PRUNUS PERSICA et PRUNUS ARMENIACA cum ... )


- ŞEFTALİ ile KIZMEMESİ

( ... İLE Bir tür şeftali. )


- SEHER ve/||/<> BAHAR

( Gecenin sonu/sonrası. VE/||/<> Kışın sonu/sonrası. )


- ŞEKER ile MELAS[Fr. < İsp.]

( ... İLE Şeker üretiminde, billurlaşan şeker alındıktan sonra kalan şekerli posa. )


- ŞEKER ile PUDRA ŞEKERİ

( SÜKKER-İ MESHÛK: Toz şeker. )

( SUGAR vs. CASTOR SUGAR )


- SEKİ ile SEKİ/L

( Oturmak için evlerin önüne taş ve çamurdan yapılan yükseklik. | Oturulacak sedir biçiminde taş ya da yükseklik. | Toprak üstündeki yükseklik; taraça. | Akarsuların iki yakasındaki yamaçlarda, bazı deniz ve göl kıyılarında görülen basamak biçiminde yeryüzü biçimi; taraça, teras, set. İLE At, eşek ve sığırların ayağında bileğe ya da dize kadar çıkan beyazlık. )


- SEKOYA[Kaliforniya yerlilerinin dilinden]

( Kozalaklıların, porsukgiller ailesinden, Kaliforniya'da yetişen, 100-130 m. boyunda, büyük bir orman ağacı. )

( SEQUOIA )


- SELÂMOTU

( Maydanozgillerden, 1-2 metre boyunda, pis kokulu, tıpta kullanılan bir bitki. )

( LEVISTICUM )


- SELÂSÎN[Ar.] ile SELÂSÎN[Ar.]

( Otuz. İLE Yaprakları çok küçük bir ağaççık. )


- SELEKTÖR[Fr., İng.] değil/yerine/= SEÇİCİ

( Tahılı, yabancı maddelerden ayırmak için kullanılan aygıt. | Araba farlarının, uzun ya da kısa uzaklıkta yanmasını sağlayan aygıt. )


- SELENTERE[Yun.] ile/ve HİDRA[Lat.]

( Bitkimsi hayvanlardan, denizanalarını, sifonluları ve mercanları içine alan, önemli bir bölüm. İLE/VE Hidralar takımından, 1 cm. uzunluğunda, gövdesi torba biçiminde, ağız çevresinde 6-10 dokunacı olan, tatlı su hayvanı. )

( HYDRA )


- SELÜLOZ[Fr.] ile KOLODYUM[Lat.]

( Bitkilerde, göze yapısının büyük bir bölümünü oluşturan, kâğıt, yapay ipek ve patlayıcı maddelerin yapımında kullanılan bir karbonhidrat. [C6H10O5]n. İLE Fotoğraf makinesi camı yapımında ve cerrahlıkta kullanılan, alkol ve eter karışımı içinde sıvı durumuna getirilen nitroselüloz. )


- SEMEN[Ar. < aslı SEMN, SİMEN] ile SEMEN[çoğ. ESMÂN] ile SEMEN[Fars.]

( Semizlik, yağlılık. İLE Baba, değer/kıymet, tutar. İLE Yasemin. )


- SEMEN[Fars.] ile/ve/||/<> BERG-İ SEMEN[Fars.]

( Yasemin. İLE/VE||/<> Yasemin yaprağı. )


- SEMİZOTU ile/ve ISPANAK

( BAKLA-YI HAMKA/BEYYİNE ile/ve ... )

( BUHLE ile/ve ... )

( PURSLANE vs./and SPINACH )

( PORTULACA OLERACEA cum/et SPINACIA OLERACEA )


- ŞEMSİYE, UMBELLE = EZHÂR-I SAYVÂNÎYE = OMBELLE


- ŞEMSİYE[Ar.] / HÉLIOZOAIRES[Fr.] ile ...

( Günsüler. )


- ŞERBET ile SÜBYE[İt.]

( ... İLE Badem içi, kavun çekirdeği gibi şeylerden yapılan, boza koyuluğundaki şerbet. )


- SERT/LİK ile YOĞUN/LUK


- SERVİ AĞACI ile/ve SEDİR AĞACI/DAĞ SERVİSİ/ARAR[Ar.] (ELMALI-ANTALYA)

( ... İLE/VE Dağ servisi, yabani servi. )

( Hava soğuduğunda yapraklarını en son dökenlerin çam ve servi ağaçları olduğunu anlarız. )

( ... İLE/VE Ağaçlar )

( MEDITERRANEAN/ITALIAN CYPRESS vs./and CEDAR )

( CUPRESSUS SEMPERVIRENS cum/et CEDRUS )


- SERVİ[Fars.] ile/ve ARDIÇ

( Yapraklarını dökmeyen ince uzun bir ağaç. Daha çok Akdeniz'de bölgesinde yetişir. İLE/VE Servigillerden, güzel kokulu, yapraklarını kışın da dökmeyen, yuvarlak kara yemişleri ilâç olarak kullanılan bir ağaçcık. )

( CUPRESSUS SEMPERVIRENS cum/et JUNIPERUS )


- SERVİ[SELVİ değil!] ve/||/<> SEVGİ

(

www.youtube.com/channel/UCThxxDloTei6eA77VrEnc_g | www.yasaronline.net )

( www.FaRkLaR.net/YASAR )


- SEVİLME İSTEĞİ/BEKLENTİSİ ile/ve/değil/yerine/||/<> SEVMEK

( Hiçbir zaman doymazsın. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Ancak, sevdikçe doyarsın. )


- ŞEVKET-İ BOSTAN = KENKER


- ŞEVKÎ[Ar.] ile ŞEVKÎ[Ar.]

( Dikenle ilgili. İLE Şevkle, neşe ile ilgili. )


- ŞEYTANTIRNAĞI ile ŞEYTANTIRNAĞI

( Çançiçeğigillerden, genellikle dağlarda yetişen bir çeşit bitki. (Phyteuma) İLE Tırnak kesiminden sonra tırnağın kenarında kalan küçük tırnak parçası. )


- SEZÂB/SEDÂB[Ar.] ile SEZÂB[Ar.]

( Sedefotu. İLE Su teresi. )


- SICAK YEREL RÜZGÂRLARDA:
FÖHN ile SİROKKO

( Bitkilere kurutucu etki yapan rüzgârlar. [Bir dağ yamacını aşarak başka bir yamaçtan aşağı doğru esen rüzgârın sıcaklığı artar, çevrede nem açığı oluşur.] [Türkiye'de Kuzey Anadolu dağları ile Toroslar'da etkilidir.] İLE Büyük Sahra'dan, İtalya'nın güneyine doğru esen sıcak ve kuru rüzgâr. [Akdeniz'den geçerken nem aldığından İtalya'nın güney kıyılarına yağış bırakır.] )


- SIÇAN ile KEME

( ... İLE Büyük sıçan. | Domalan. )


- SIÇANKULAĞI/FAREKULAĞI ile SIÇANKUYRUĞU

( Çuhaçiçeğigillerden, tohumu, kuşyemi olarak kullanılan bitkilerin cins adı. | Yabanimercanköşk. İLE Delikleri genişletmek için kullanılan, konik ve uzun bir tür törpü. )

( ANAGALLIS | ... cum ... )


- SİDRET-ÜL MÜNTEHÂ ile/ve/||/<> AŞK-I MÜNTEHA/MÜNEZZEH

( Yaratılmışlığın sınırı. | Son sedir ağacı. | Kâmilin kaşı, kirpiği. İLE Sınırsız/sonsuz/bitimsiz aşk. | Yalnızlar cenneti/çölü. | Yedi cennet/beyza ve/artı sekizinci cennet. )


- ŞİF[Erm.] değil/yerine/= KOZA | POSA

( Pamuk kozası. | Şırası alınmış üzüm posası. )


- ŞİF ile BEYLEM[Ar.]

( Pamuk kozası. | Şırası alınmış üzüm posası. İLE Açılmamış pamuk kozası. | Kazma, rende. )


- SIĞLA YAPRAĞI ile ÇINAR YAPRAĞI


- SİKALAR

( Açıktohumlulardan bir bitki ailesi. )


- SİKLAMEN[Fr. < Yun.] ile SİKLAMEN[Fr. < Yun.]

( Tavşankulağı, buhurumeryem. İLE Kırmızıya çalar, eflatun renk. | Bu renkte olan. )


- SİLİKULA = SİMÂR-I HUREYBÎYE = SILICULE


- SİLİKVA = SİMÂR-I HARNÛBÎYE = SILIQUE


- SİLKİ ile SİLKİNTİ

( Uykuda sıçrama. İLE Ürkerek sıçrama. | Bitkilerde, çiçek düşürme durumu. )


- SİNAMEKİ[Ar.]

( Baklagillerden, sıcak bölgelerde yetişen, çok fazla türü bulunan bir bitki. | Bu bitkinin meyvesi. | Bu bitkinin, bazı türlerinden elde edilen, tıpta, iç sürdürücü olarak kullanılan madde. | [mecaz] Mızmız, sevimsiz, başkalarıyla ilişki kurmayan kişi. )

( CASSIA )


- SİNDİRİM'DE:
TÜKÜRÜK BEZİ ile/ve/<> İNCEBAĞIRSAK BEZİ ile/ve/<> PANKREAS ile/ve/<> KARACİĞER


- SİNDİRİM ile EMİLİM

( )

( DIGESTION vs. ABSORPTION )


- SİNEK ile BEYAZSİNEK

( ... İLE Özellikle pamukların üzerinde üreyerek bitkinin özsuyunu emen ve kurumasına neden olan bir sinek türü. )


- SİNEKÇİL ile/<> SİNEKKAPAN ile/<> SİNEKKUŞU

( Serçegillerden, sinekle beslenen, Amerika'nın sıcak bölgelerinde yaşayan bir kuş. İLE Droseragillerden, Kuzey Karolina bataklıklarında yetişen, yapraklarına konan sinekleri, böcekleri sıkıp emen bir bitki. | Böcekleri, özellikle sinekleri yakalayarak beslenen, küçük, ötücü kuşlara verilen ad. İLE Serçegillerden, küçük, güzel bir kuş türü. )

( ... İLE/<> ... İLE/<> 50 türü bulunmaktadır. )

( ... İLE/<> ... İLE/<> Kalpleri, dakikada 1000 kez atar. | Dakikada, 70 kez kanat çırparlar. )

( ... İLE/<> ... İLE/<> Dünyada geri geri uçabilen tek kuş türüdür. )

( MUSCICAPA cum DIONAEA MUSCICAPA cum TROCHILUS )


- SINIFLANDIRMA = TASNÎF = CLASSIFICATION


- SINIFLAR = SUNÛF = CLASSES


- SİNİRKANATLILAR ile SİNİROTU

( Saydam olan kanatları, ağ biçiminde damarlarla örtülü, dört kanatlı böcekler takımı. İLE Sinirotugillerden, çiçekleri tek bir sapın ucunda, başak durumunda, yabanıl türleri bulunan ve tıpta kullanılan bir bitki. )

( ... cum PLANTAGO )


- SÎR-ÂB/SERAP[Fars.] ile ILGIM

( Suya kanmış. | Doymak, tokluk. | Taze, körpe. İLE Yanılsama. )


- SIRACA ile SIRACAOTU

( Deride ve daha çok, boyunda görülen değişiklik; lenf düğümlenmelerinin şişkinliğiyle beliren tüberküloz türü. İLE Sıracagillerden, birçok türünün kökleri tıpta kullanılmış olan bir bitki. )

( ... cum SCROPHULARIS )


- SIRIK DOMATES ile YER DOMATESİ ile YEŞİL DOMATES ile KAVATA ile OVAL ile ELİKA ile SALKİTO

( Salatalık. İLE Yemeklik. İLE Turşuluk. İLE Dolmalık. [Kızarmayan domates] )

( LYCOPERSICON ESCULENTUM )


- SIRIK ile HEREK/İSPALYA[Fr.]

( ... İLE Asma, fasulye gibi sarılgan bitkilerin tutunması için yanlarına dikilen sırık. )


- ŞİRİN değil/yerine/= SEVİMLİ


- SİRMO ile İNCALİZ/INCALIZ

( Yabani soğan. İLE Turşusu yapılan yabani soğan. )


- SİSTEM = KAİDE, KÂ'İDE = SYSTÈME, MÉTHODE


- ŞİTÂÎ[Ar.] ile ŞİTEVÎ[Ar.]

( Kışa ait, kışla ilgili. İLE Kışa ait, kışla ilgili. | Kış sebzesi. )


- SİTOLOJİ[Fr., İng.] ile GÖZEBİLİM

( Hücre bilimi. )


- SIVI YAĞ ile/ve/yerine ZEYTİNYAĞI


- SİYAH ÇAY ile/değil/yerine YEŞİL ÇAY ile/değil/yerine BEYAZ ÇAY VE BİTKİ ÇAYLARI

( Çay kadehte dide efruz olmalı
Leb-rîz-i leb-reng-i leb-sûz olmalı
[Çay, bardakta berraklığı ile göz alıcı, dikkat çekici
Leb-renk: Demi dudak renginde olmalı
Leb-rîz: Sıcaklığı dudak yakıcılığında
Leb-sûz: Bardağa doldurulduğunda mutlaka dudak payı bırakılmalı] )

( Üretiminde soldurma, kıvırma, oksidasyon ve kurutma yöntemleri uygulanmaktadır. İLE/DEĞİL/YERİNE/< Taze çay yapraklarının ısıl işlem, kıvırma ve kurutulmasıyla üretilmektedir. İLE/DEĞİL/YERİNE/< Çay bitkisinin sadece tomurcuklarının ve genç yaprakları kullanılmaktadır. VE Bitkilerin toplanıp kuru(tul)masıyladır. )


- SODYUM[Fr., İng.] değil/yerine/>< POTASYUM[Fr., İng.]

( Sodyumu düşük olan gıdalar tüketilmelidir. DEĞİL/YERİNE/>< Potasyumu yüksek olan gıdalar tüketilmelidir. )

( Atom numarası 11, atom ağırlığı 22,990, yoğunluğu 0,971 olan, 97,5 °C'de eriyen, deniz ve kaya tuzlarında, doğada birleşik olarak çok yaygın bulunan, beyaz, parlak, mum gibi yumuşak bir öğe. Simgesi: Na DEĞİL/YERİNE Atom numarası 19, atom ağırlığı 39,10, yoğunluğu 0,87 olan, 62,5 °C'de eriyen, 15 °C'de mum gibi yumuşak, soğukta sert ve kırılgan, potasyum hidroksit içinde bulunan bir öğe. Simgesi: K )


- SOĞAN ile ARPACIK SOĞANI/KISKA

( ... İLE Tohumdan yetiştirilen ve tohumluk olarak kullanılan küçük soğan. )


- SOĞAN ile BASAL[Ar.]

( ... İLE Soğan ve benzeri gibi kökler. )


- SOĞAN = BASAL = BULBE


- SOĞAN ile BELBÛS[Fars.]

( ... İLE Yabani soğan, sarımsak. Dağ soğanı. | Bir çeşit haşhaş. )


- SOĞAN ile ÇÖL SOĞANI

( ... İLE İki yaprağı vardır ve yaprakların 2 m. boyları vardır. )


- SOĞAN ile DAĞ SOĞANI/KÖVÜRGEN/KÖMÜRGEN[Oğuz]


- SOĞAN ile/ve/||/<> PIRASA[Yun.]

( Zambakgillerden, yemeklere tat vermek için yumrusu ve yeşil yaprakları kullanılan güzel kokulu bitki. | Çiğdem, lale, zambak, sarımsak vb. bitkilerin toprak altındaki yumru kökü. İLE/VE/||/<> Zambakgillerden, sapından ve yapraklarından yararlanılan, çok yıllık bir kış sebzesi. )

( ONION vs.{and/||/<> LEEK )

( ALLIU(/A)M CEPA cum/et/||/<> ALLIUM PORRUM )


- SOĞAN ile/ve SARIMSAK

( ... ile/ve TÜRK-İ RÜSTÂYÂN )

( )

( ... ile/ve SÛM, FÛM )

( ... ile/ve SÎR )

( ONION vs./and GARLIC )

( ALLIU(/A)M CEPA cum/et ALLIUM SATIVUM )


- SOĞAN ile SİRMO

( ... İLE Yabani soğan. )


- SOĞANLI = BASALÎ = BULBEUX


- SOĞULMA ile/<> SOĞURMA

( Suyu ya da sütü çekilerek pörsüme. | Irmak, kuyu, pınar gibi yerlerde, suyun çekilip yok olması. İLE Bir madde, bir sıvıyı içine çekmek. | Katı ya da sıvı bir maddeyi, soğurma yoluyla bir gazı içine almak, emmek, massetmek, absorbe etmek. | Bir ortamın, ışık enerjisini belirli nicelikte emmesi. )


- SÖĞÜT ile AKSÖĞÜT

( Söğütgillerden, sulak yerlerde yetişen, yaprakları almaşık ve alt yüzleri havla örtülü büyük bir ağaç. İLE Söğütgillerden, kabukları eczacılıkta kullanılan bir tür söğüt. )

( SALIX cum SALIX ALBA )


- SÖĞÜT ile SORGUN/SORKUN

( ... İLE Sepetçi söğüdü. )

( SALIX cum ... )


- SÖĞÜT ile/değil TAVULGA

( ... İLE/DEĞİL Kabuğu kırmızı ya da erguvan renginde olan bir tür söğüt. )


- SOKAK/HABER FOTOĞRAFI ile/ve/değil/||/<>/< BELGESEL FOTOĞRAF

( )


- SÖKÜ OTU

( Baklagillerden, kumlu topraklarda yetişen bir bitki. )

( ORNITHOPUS )


- SOLANACEAE = BAZINCÂNÎYE


- SOLMAK ile KURUMAK

( WILT vs. WITHER )


- SÖLOM[Yun.] değil/yerine/= OYUK

( ... İLE Ortaderinin iki tabakası arasında bulunan ve oğulcukta genel gövde boşluğunu oluşturan oyuk. )


- SOLOMON ADALARI'NDA:
ORKİDE ve/<> ÇOK ÇEŞİTLİ BİTKİLER

( 230 çeşit. VE/<> 4500 çeşit. )


- SÖLPÜK ile SÖLPÜMEK

( Gevşeyip kendini koyuvermiş. İLE Şişmanken zayıflamak. | Gevşemek, pörsümek. )


- SOLUCANOTU

( Bileşikgillerden, Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgelerinde yetişen, çiçekleri iyi bir solucan düşürücü olarak kullanılan bir bitki. )

( TANECETUM VULGARE )


- SOMAK/SUMAK[Ar.] ile SOMAK

( Antepfıstığıgillerden, sıcak bölgelerde yetişen, kabuğu tıpta kullanılan bir ağaç. | Bu ağacın, ekşilik vermek için dövülerek yemeklere katılan, mercimeğe benzeyen meyvesi. İLE Hayvanlarda, yüzün çıkıntılı ve az çok sivri olan ön bölümü. )

( RHUS CORIAFIA cum ... )


- SONBAHAR/GÜZ/HAZAN ile/ve/||/<> BAĞ BOZUMU

( Kuzey yarım kürede Eylül, Ekim ve Kasım aylarını içine alan süre. | Yaşlılık dönemi. İLE/VE/||/<> Bağda ürünün toplanması. | Bu işin yapıldığı mevsim, sonbahar. )


- SOVAN değil SOĞAN


- SOYA FASULYESİ ile/ve/||/<> HURMA YAĞI ile/ve/||/<> OKALİPTUS

( )

( Belgeselde altı çizilen bazı önemli(öncelikli) bilgi ve başlıklar...

- Yeryüzünde, her dört kişiden biri[1.5 milyar kişi], 6.000 yıl öncesinin olanaklarıyla yaşıyor. 7.7 milyarlık nüfusun, yarısından çoğu, kentlerde yaşıyor. Dünya nüfusu, 1950'den beri üç katına çıktı. Lagos'ta, nüfus, 1960 yılında 700.000 iken, 2025'te 16 milyona çıkmış olacak.

- Her hafta, bir milyondan fazla kişi, kentlere göç ediyor. Her altı kişiden biri, temel gereksinimlerini gideremeden yaşıyor. Kıtlık, daha fazla yayılarak 1 milyar kişinin aç yaşamasına neden oluyor. Nijerya, Afrika'nın en büyük petrol ihracatçısı olmasına karşın nüfusunun %70'i açlık sınırındadır.

- Kullanılan suyun %70'i hayvan yemi üretmek üzere tarıma yönlendirilmektedir. 1 kilo patates üretmek için 100 litre, 1 kilo pirinç üretmek için 4.000 litre, 1 kilo tavuk eti için 15.000 litre, 1 kilo sığır eti içinse 20.000 litre su tüketilmektedir. Çiftçilerin binlerce yılda oluşturduğu tarım ürünü çeşitliliğinin dörtte üçü, son yüzyılda silinmiş oldu.

- 1950'den bu yana, uluslararası ticaret hacmi, 20 kat arttı. Ticaretin %90'ı deniz üzerinden yapılıyor. Her yıl 500 milyon konteyner, dünyanın en büyük tüketim merkezlerine doğru yola çıkıyor.

- Dünya çapında yapılan tahıl ticaretinin %50'sinden fazlası, hayvan yemi için yapılıyor.

- 1950'den bu yana avlanılan balık sayısı, 5 kat artarak, 18 milyondan, 100 milyona çıktı. Binlerce fabrika gemisi, okyanuslardaki balıkları boşaltıyor. Avlanma bölgelerinin dörtte üçü, ya yok oldu, ya tüketildi ya da tükenmek üzere. Büyük balıkların çoğunun soyu, tekrar üreyebilecek zaman ve koşulları bulamadığından dolayı tükendi.

- Yeryüzündeki on ırmaktan biri, denize kavuşamıyor. Bu nedenle, Ürdün Irmağı'ndan yoksun kalan Lût Gölü'ndeki su seviyesi, her yıl, 1 metre azalmakta.

- Gelecek yüzyılda su kıtlığından en çok zarar görecekler, Hindistan'da yaşayanlar olarak görünüyor. Hindistan'da, son 50 yılda, 21 milyon kuyu kazıldı. (Ülkenin pek çok bölgesinde, ilk kez bu kadar derin kuyu açıldı.) Batı Hindistan'da, açılmış olan kuyuların %30'undan ümit kesilmiş durumda.

- Las Vegas'ta yaşayanlar, dünyanın en çok su tüketen bölgesinden biri.(Kişi başına günlük su tüketimi 800 ilâ 1000 litre.)

- Su kıtlığı, 2025'ten önce, 2 milyar kişiyi etkileyebilecek durumda. Her gün 5.000 kişi, kirli içme suyu nedeniyle ölüyor ve 1 milyar kişinin temiz suya erişimi yok.

- Bataklıklar, yeryüzünün %6'sını oluşturur. Durgun sularının derinliklerinde, pek çok bitki ve mikro organizma suyu süzer ve kirlilikten arındırır, kurak mevsimler için suyu korurlar. Son yüzyılda, otlak, tarım ya da inşaat alanı oluşturmak üzere yeryüzündeki tüm bataklıkların yarısı kurutulmuştur. Bataklıkların bize sunduğu zenginlikten habersiziz ne yazık ki.

- Mercan resiflerinin %30'u yok olmuştur. 2050 yılında, dünya üzerindeki canlı türlerin dörtte birinin yok olabileceği öngörülüyor.

- Ormanlar, yeryüzündeki biyo çeşitliliğin dörtte üçüne ev sahipliği yapar. Ekilebilir toprakların %40'ı, uzun vadeli hasar görmüş durumda. Her yıl, 13 milyon hektar orman yok oluyor.

- Amazon, 40 yılda, %20 oranında küçül(tül)müştür. Kesilen ağaçların alanı, hayvan çiftlikleri ve soya fasulyesi üretimi için tarım alanına dönüştürüldü. Bu soyaların %95'i, Avrupa ve Asya'daki çiftlik ve kümeslerde "et üretmek üzere" hayvanlar için kullanılmaktadır.

- Dünyanın en büyük 4. adası olan Borneo Adası, 20 yıl öncesine kadar geniş ormanla kaplıydı. 10 yıla kadar hiçbir ağaç bırakılmayacak. Bu durum, dünyada en çok tüketilen hurma yağı üretimine karar verilmesiyle ortaya çıktı. Yiyecek olmanın yanı sıra temizlik, kozmetik ürünleri ve alternatif yakıt olarak da kullanılıyor.

- Son 50 yılda kağıda artan ilginin beş kat artması nedeniyle kâğıt hamuru yapımında kullanılan okaliptuslar, toprağa salgıladıkları zehir nedeniyle daha sonra başka hiçbir bitki yetişmiyor. Hızlı yetişseler de su rezervlerini çok hızlı tüketiyor.

Yaşamsal olanlar, gereksiz olanlar için yok ediliyor. - Karayipler'in Haiti adasında da ormanların sadece %2'si kaldı.

- Paskalya Adası'nda yaşayan Rapauliler, burada yetişen, dünyanın en yüksek palmiye ağaçlarını tümünü kereste için keserek kendilerini, adadaki yaşamı ve örnek uygarlıklarını yok ettiler.

- Kıta buzulları, son 40 yılda kalınlığının %40'ını kaybetmiş durumda. Yüzey alanının da 2030'a kadar yok olacağı düşünülüyor. Kuzey kutup bölgesindeki buzul, 30 yıl içinde, yüzey genişliğinin %30'unu kaybetti.

- Grönland'daki buzullar, yeryüzündeki tüm tatlı suyun %20'sine denk geliyor. Bu buzul erirse, deniz seviyesi 7 metre yükselecek. Bu bölgedeki erimenin nedeni de tüm dünyadaki sera gazı salınımından kaynaklanmaktadır.

- Atmosferdeki büyük rüzgâr akımları yön değiştiriyor.

- Dünya nüfusunun %70'i, kıyı düzlüklerinde yaşıyor. En büyük 15 ülkenin 11'i, ya deniz kıyısında, ya da ırmak ağzında kurulu. Göçler kaçınılmaz olacak fakat öngörülemeyen, göçlerin ne kadar büyük olacağı.

- Klimanjero Dağı'ndaki buzulların da %80'i erimiş durumda.

- Avustralya'daki tarım alanlarının yarısı, kuraklıktan yüksek oranda etkilenmiş durumda. 12.000 yıldır gelişimimizi sağlayan iklimsel dengeyi tehlikeye atıyoruz.

- Dünya nüfusunun %20'si, ayrıcalıklı bir güç olarak görülen mineral ve tüm kaynakların %80'ini tüketiyor. Madencilik, yeryüzündeki tüm rezervleri, yüz yıl sona ermeden tüketmiş olacak. İki milyardan fazla kişinin yaşamı kömüre bağımlı olarak sürüyor.

- Dünyada askerî giderlere yapılan harcamalar, gelişmekte olan ülkelere yapılan yardımlardan 12 kat daha fazla.

- Her dört memeliden biri, her sekiz kuştan biri, her üç amfibiden biri yok olma tehlikesi altında. Canlı türleri, normalden bin kat daha fazla yok oluyor.

- Son 15 yılın ortalama sıcaklıkları, bu döneme kadar görülen ve kaydedilen en yüksek sıcaklıklar oldu.

- 2050 yılında, 200 milyonu aşan iklim mültecisi olabilir.

- Temel gereksinimlerimizle beliren "ümit ve hayaller", artık, doyumsuzluk ve savurganlığı da beraberinde getiriyor.

- İnsanlar arasındaki dayanışmayı sağlamak, ötekileştirdiklerinin çektikleri acıdan kaçmak için duvarlar mı öreceğiz?

- Hepimiz, aynı ailenin bireyleriyiz. )

( BORNEO ADASI

)


- SOYMAK ile/ve/<> AYIKLAMAK ile/ve/<> TEMİZLEMEK


- SÖZCÜKLER/ADLAR ile/ve/||/<>/< KENT KÖKENLERİ

( ÂLÂ/DANİSKA ile/ve/||/<>/< DANZIG/GDANSK(POLONYA)

BORDO[: Mora çalan kırmızı renk.] ile/ve/||/<>/< BORDEAUX(FRANSA)

ÇARLİSTON[biber / dans] ile/ve/||/<>/< CHARLESTON(AMERİKA)

DENIM[İng. : Kot vb. yapımında kullanılan bir tür pamuklu kumaş.] ile/ve/||/<>/< NIMES(FRANSA)

FAYANS[Fr. : Duvarları kaplayıp süslemek için kullanılan, bir yüzü sırlı ve türlü desenlerle bezenmiş, pişmiş balçıktan levha.] ile/ve/||/<>/< FAENZA(İTALYA)

FES ile/ve/||/<>/< FES(FAS) JEAN ile/ve/||/<>/< GENES/CENOVA(İTALYA)

KALAS[Rom.]: Kalın biçilmiş uzun tahta. ile/ve/||/<>/< GALATİ(ROMANYA)

KALAMATA[Yun. :Bir tür etli ve büyük zeytin.] ile/ve/||/<>/< KALAMATA(YUNANİSTAN)

KOLONYA[İt. < COLONIA: İçinde limon, lavanta vb. bitkilerin yağı bulunan, hafif kokulu alkollü bir nesne.] ile/ve/||/<>/< COLOGNE/KÖLN(ALMANYA)

KÛFİ[Ar. : Arap yazısının, düz ve köşeli çizgilerle yazılan eski bir biçimi.] ile/ve/||/<>/< KÛFE(IRAK)

MIKNATIS ile/ve/||/<>/< MAGNESIA(YUNANİSTAN)

MİSİNA[İt. < MESSINA : Yapay ve sentetik ham maddeden tek kat çekilmiş, değişik kalınlıkta iplik. ile/ve/||/<>/< MESSINA(İTALYA)

MUSLİN[Fr. MOUSSELINE : Sık dokunmuş, parlak, ince, yumuşak bir kumaş türü.] ile/ve/||/<>/< MUSUL(IRAK)

NİHAVENT[: Klasik Türk müziğinde bir makam.] ile/ve/||/<>/< NİHÂVEND(İRAN)

NİŞABUREK[Fars. : Klasik Türk müziğinde rast makamı ve uşşak makamının buselik "si" perdesiyle oluşmuş bir makam.] ile/ve/||/<>/< NİŞABUR(İRAN)

PARŞÖMEN[Fr. < PARCEMIN]/TİRŞE[Fars. : Yeşil ile mavi arası bir renk/ton.] ile/ve/||/<>/< PERGAMON/BERGAMA(TÜRKİYE)

SPA ile/ve/||/<>/< SPA(BELÇİKA)

TARANTULA[: Sekiz bacaklı, iki kollu bir tür örümcek.] ile/ve/||/<>/< TARANTO(İTALYA) )


- SPADİKS = YILAN YASTIĞI ŞİŞİ = SPADICE


- SPATÜLSÜ YAPRAK = VARAK-I MİSVATÎ = FEUILLE SPATULÉE


- SPİRAL ve/||/<> HELİS ve/||/<> ELİPS

( Arşimed'in, zevk için çalıştığı geometrik biçimlerden biri. VE/||/<> Sarmaşığın, ağaca tırmanırken çizdiği eğri. VE/||/<> Apollonius'un, zevk için çalıştığı geometrik biçimlerden biri.[Gezegenler, bu eğrileri çizerek dolaşır.] )


- SPOR[İng. SPORT] ile SPOR[Fr. SPORE < Yun.]

( Bedeni ya da zihni geliştirmek amacıyla kişisel ya da toplu olarak gerçekleştirilen, bazı kurallara göre uygulanan hareketlerin tümü. | Kullanışı rahat, kolay olan. İLE Çiçeksiz bitkilerde üreme organı. | tek hücreli hayvanların, çok özelleşmiş olan üreme gözesi. )


- SPORKESESİ ile SPORLANMA

( Çiçeksiz bitkilerde, içinde sporların bulunduğu küçük kese. İLE Spor oluşmak ya da bakterilerde spora dönüşmek. )


- STAMEN = Vİ'Â-İ TAL'Î = VAISSEAU POLLINIQUE, ÉTAMINE


- STARE MESTO ile/ve/<> NOVE MESTO

( Prag'ı, birbirinden ayıran, Vlatava Köprüsü ve birleştiren, Charles Köprüsü'dür.[Bu köprü, "Prag'ın en değerli mücevheri" olarak da anılır. Mücevher benzetmesi, köprünün iki yanında yer alan ve baş döndüren 30 heykelden kaynaklanıyor.] )

( Eski Prag. İLE/VE/<> Yeni Prag. )

( Eski Prag'ın merkezini, Staromestie Namesti oluşturur. Onbin m²'ye yakın alana sahip bu ünlü meydanın tam ortasında, XV. yüzyıldan kalma astronomik saat, bugün hâlâ çalışmaktadır.[Saatin üzerinde, hasat ve ekin zamanı, ay ve güneş düzeninin dünyaya göre konumu, mevsimler ve burçlar gösterilmektedir. Saatin en büyük özelliklerinden biri de, her saat başı, Hz. İsa ve 12 havarisini simgeleyen kuklaların, kulenin iki minik penceresi arasında gidip gelmeleridir. Daha sonra ise yeni bir 60 dakikanın başladığının işaretini, bir iskeletle gösteriyorlar.] )

( En az 650 yıllık olan Yeni Prag'ın tek farkı, Gotik üslûbun Barok 'a dönüşmesini en ince ayrıntısına kadar duyumsatmasıdır.[Ünlü Prag Baharı'nın baş kahramanlarından Wenceslas Meydanı'nda, Neo-Rönesans etkilerinin doruğa ulaştığını görebilirsiniz. Meydanın genişliği 60 m., uzunluğu ise 750 m.'dir.] )


- STEARİK[Fr. < Yun.] (ASİT) ile STEARİN[Fr. < Yun.]

( Bitkisel ve özellikle hayvansal stearin durumunda bulunan stearik asit.[CH3-(CH2)16-CO2H] İLE Gliserinin stearik asit esteri. )


- STELLATAE(RUBIACEAE) = FUVVEHÎYE


- SU KAMIŞI/HASIROTU/KİLİZ ile SU ŞERİDİ

( Hasırotugillerden, düz, ince, uzun ve dayanıklı olan yaprakları, kıtık yapmaya, hasır örmeye yarayan, bataklıklarda yetişen bir saz, kofa, kiliz. İLE Su kamışıgillerden, şeridi andıran, 1 metreye kadar uzayabilen, yaprakları açık yeşil renkte sucul bir bitki. )

( BUTOMUS cum SPARMANAUM )


- SU REZENESİ = SU BALDIRANI

( Maydanozgillerden, su kıyılarında ve bataklıklarda yetişen, zehirli, otsu bir bitki. )

( CICUTA VIROSA )


- SU YOSUNLARI ile KIZIL SU YOSUNLARI

( ... İLE Denizlerin yaklaşık 200 metre derinliklerinde yaşayan kırmızı renkli su yosunları. )


- SU YOSUNU/ALG ile SU ASKILARI

( Yeryüzündeki oksijenin çoğunu üretendir. Fotosentezin atık maddesi olarak oksijen açığa çıkarırlar. Çıkardıkları net oksijen miktarı, tüm ağaçların ve kara bitkilerinin birlikte çıkardıklarından daha fazladır. İLE ... )


- SU ile/ve/değil/yerine BAĞIL SU

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Çorba, taze meyve suyu vb. )


- SU ile/ve/||/<> BARAJ[Fr. < BARRAGE]

( ... İLE/VE/||/<> Suyu toplama, sulama ve elektrik üretme amacıyla akarsu üzerine yapılan bent. | Futbol ya da hentbolda serbest atışı yapacak oyuncunun önünde karşı takım oyuncularının yan yana dizilip oluşturdukları engel. | Herhangi bir alanda başarıyı tespit etmek için gerekli olan koşul. )


- SU ile BESİ SUYU

( ... İLE Bitkilerin damarlarında dolaşan besleyici su. )


- SU ile ÖZSU/USÂRE[Ar.]

( ... İLE Bitki ve hayvan dokularında bulunan sıvılara verilen ad. | Salgı ile oluşan ve içinde enzimler bulunan organik sıvı. )


- ŞUÂİYYE[Ar.] / RADIOLAIRES[Fr.] ile ...

( Işınlılar. )


- ŞUBE = ŞU'BE = BRANCHE

( Bir kurumun, bir kuruluşun alt mevkilerindeki iş yerlerinden her biri. | Okullarda aynı düzeydeki sınıflardan her biri. | [dirimb.] Dal. )


- SUDA ERİYEN VİTAMİNLER ile YAĞDA ERİYEN VİTAMİNLER


- SUKABAĞI ile BORUKABAĞI

( ... İLE Boğumsuz, boru gibi uzun sukabağı. )


- SULAMA ile SUVARIM

( ... İLE Bir suvarmada ya da sulamada verilen su miktarı. )


- SÜLFATLAMA ile SÜLFATLANMA ile SÜLFATLAŞMA

( Mantar hastalıklarına karşı bitkilere bakır sülfat, demir sülfat püskürtme ya da bitkileri bu maddelere bulama işlemi. İLE Bir akümülatörün levhaları üzerinde kurşun sülfat tabakasının oluşması. İLE Doğal maden sülfürlerinin, hava ve su etkisiyle yavaş yavaş sülfat durumuna dönüşmesi. )


- SULTANÎ (YAPRAK/PUL) MERCİMEK[Fars.] ile YEŞİL(SIRA) MERCİMEK[Fars.] ile (KABUKLU) KIRMIZI MERCİMEK[Fars.] ile KIRMIZI İÇ MERCİMEK[Fars.] ile YEŞİLİMSİ/SARI İÇ MERCİMEK[Fars.]

( YASMIK )

( Kabuk renkleri, yeşil ya da sarımsı yeşildir. Pembemsi-sarı yeşil, grimsi-sarı yeşil, sarımsı-yeşil üzerinde koyu yeşil benekli olanları da vardır. Kotiledon renkleri, yeşilimsi sarı, taneleri yassı, yuvarlak ve çapı, 6 mm.'den büyüktür. İLE Genellikle yeşil ya da sarımsı olmakla birlikte sarımsı-pembe yeşil, grimsi-yeşil olanları da vardır. Taneler, yanlardan basık, yuvarlak ve tane çapı, 3 mm.'den büyüktür. İLE Kabuk rengi, genellikle grimsi-kırmızı olmakla birlikte, sarımsı pembe üzerine koyu mavi ya da grimsi üzerine koyu mavi ya da siyah benekli ve sarımsı yeşil renkli olanları da vardır. Kotiledon rengi, turuncu kırmızıdır. Tanelerin yanları basık, yuvarlak ve tane çapları, 3 mm.'den büyüktür. İLE Kotiledon renkleri, turuncu kırmızıdır. Kotiledonların iç yüzeyleri yuvarlaktır. İLE Kotiledon renkleri, yeşilimsi sarıdır. Kotiledonların iç yüzeyi düz, dış yüzeyi yuvarlaktır.[Türkiye'de, Kışlık Pul 11, Kışlık Yeşil 21, Kışlık Yeşil 31, Fırat 87, Sazak 91, Kışlık Yerli Kırmızı, Emre 20, Kayı 91, Erzurum 89, Malazgirt 89, Seyran 96, Ali Dayı, Meyveci 2000 adlarında tohumluk üretimi yapılan çeşitleri bulunmaktadır.] )

( ADES[çoğ. A'DÂS], BÎKA )

( ÂŞ-I HALÎL[bitkibilimde]: Mercimek. )

( LENS CULINARIS )


- SÜLÜK ile SÜLÜK

( Sülüklerden, tatlı sularda yaşayan, gövdesinde yirmi iki sindirim kesesi olduğundan, bir kerede, ağırlığının sekiz katı kan emebilen, halk arasında bazı kan hastalıklarının tedavisinde yararlanılan hayvan. İLE Asma bıyığı.[Asma dallarının çevresine tutunmasına yarayan yeşil uzantılar.] )

( SÜLÜKLER: Halkalılar takımından, tatlı ve tuzlu sularda yaşayan, uzun ve yassı gövdeleri, otuz dört parçadan oluşmuş, gözleri gelişmemiş, iki çekmenli; kan emen türlerinde, tükürük bezlerinin bir salgısı, kanın pıhtılaşmasını önleyen bir enzim yapan asalaklar sınıfı. )

( HIRUDO MEDICINALIS cum ... )


- SÜMBÜL/SÜNBÜL[Fars.] ile SÜMBÜLTEBER[Fars.]

( Zambakgillerden, güzel kokulu, beyaz renkli bir çiçek. İLE Zambakgillerden, soğanla üretilen, 15-20 santimetre yüksekliğinde, çiçekleri keskin kokulu ve türlü renkli, çok yıllık bir süs bitkisi. )

( HYACINTHUS ORIENTALIS cum POLIANTHES )


- SÜMBÜL/SÜNBÜL[Fars.] ile YABANSÜMBÜLÜ/KEDİNANESİ

( Zambakgillerden, soğanla üretilen, 15-20 santimetre yüksekliğinde, çiçekleri keskin kokulu ve türlü renkli, çok yıllık bir süs bitkisi. İLE Ballıbabagillerden, kırlarda yetişen, kedilerin kokusundan çok hoşlandığı bir bitki. )

( HYACINTHUS ORIENTALIS cum NEPETA CATARIA )


- SÜMBÜL ile MOR SÜMBÜL


- SÜMBÜL ile MUĞLA SÜMBÜLÜ

( ... İLE Muğla'nın Köyceğiz ilçesindeki Sandras Dağı'nda yeşermektedir. )

( image )


- SÜNBÜL ile ÂLE[Fars.]/HİNT SÜNBÜLÜ

( ... İLE İlâç için kullanılan bir çiçek. )


- SÜNE

( Yarım kanatlılardan, yumurtalarını ekin yapraklarına bırakan, esmer renkli, zararlı bir böcek. )

( EURIGASTER INTEGRICEPS )


- SÜPÜRGE ÇALISI/FUNDA = SÜPÜRGE OTU

( Fundagillerden, çiçekleri pembe, küçük bir çana benzeyen, işlenmemiş topraklar üzerinde yetişen; kökünden, ağızlık; dallarından, kaba süpürge yapılan, çalı görünüşünde bir bitki. )


- ŞÛR[Fars.] ile ...

( Tuzlu, kekremsi. )


- SÜRÜNGEN ile SÜRÜNGEN

( Sürünerek giden hayvan. İLE Yere, yatay olarak uzanan sap ya da kök. )


- SÜS BİTKİLERİ = ZÎNET NEBÂTÂTI = PLANTES DE PARADE, PLANTES ORNEMENTALES


- SÛS[Ar.] ile SÛS[Ar.]

( Huy, tabiat.[TIYNET] | Meyan kökü. İLE Güve. | Kurtçuk. )


- SUSAM[Ar. < SİSAM] değil/yerine/= KÜNCÜK


- SUSAM/SİMSİM/KÜNCÜ[Fars. < KUNCUD] ile/değil ÜZERLİK

( ... İLE/DEĞİL Sedefotugillerden, yaprakları almaşık, çiçekleri beyaz renkte, susama benzeyen tohumları acı olan bir bitki. )

( SESAMUM INDICUM cum PEGANUM HARMALA )


- SUSAM ile SUSAM/SÜSEN

( Susamgillerden, sıcak bölgelerde yetişen küçük bir bitki. | Bu bitkinin yağ çıkarılan, öğütülerek tahin elde edilen ve simit vb.nin üzerine serpilen küçük sarımtırak tohumu. İLE Süsen bitkisi. )

( SESAMUM INDICUM cum ... )


- SÜSEN[Fars.] ile/ve SARI SÜSEN

( Süsengillerden, yaprakları kılıç biçiminde, çiçekleri iri ve mor renkli, güzel görünüşlü ve kokulu, çok yıllık bir süs bitkisi, susam. İLE ... )

( IRIS vs./and YELLOW IRIS )

( IRIS cum/et IRIS XANTHOSPURIA )


- SÜSEN/SUSAM ile KARÇİÇEĞİ

( Süsengillerden, yaprakları kılıç biçiminde, çiçekleri iri ve mor renkli, güzel görünüşlü ve kokulu, çok yıllık bir süs bitkisi. İLE Süsengillerden, beyaz ve pembe çiçekler açan soğanlı bitki. )

( IRIS GERMANICA cum LEUCONIUM )


- SUT[Fr. < SOUDE]

( Eskiden bazı bitkilerden, bugün sodyum klorürden elde edilen sodyum karbonatın ticaretteki adı. )


- SUT[Fr. SOUDE] ile ŞUT[İng. SHOOT]

( Eskiden bazı bitkilerden, bugün sodyum klorürden elde edilen sodyum karbonatın ticaretteki adı. İLE Futbolda, bir oyuncunun, topu, kaleye sokmak için ayağıyla yaptığı sert ve hızlı vuruş. )


- SÜTLEĞEN ile TIGALA

( ... İLE Hekimlikte kullanılan, sütleğengillerden bir bitkinin verdiği zamk ve öz su. )


- SÜTLÜCE = DÜĞÜNÇİÇEĞİ


- SÜTLÜOT ile SÜTOTU

( Çuhaçiçeğigillerden, yaprakları salata gibi yenilen bir bitki. İLE Sütotugillerden, Kuzey Amerika'da yetişen, kökleri tıpta kullanılan, otsu bir bitki. )

( GLAUX MARITIMA cum POLYGALA VULGARIS )


- SUYUN:
BUHARLAŞMASI ile/ve/||/<> BİTKİLERCE EMİLMESİ


- SÜZGÜ ile SÜZGEÇ

( Delikli çanak. | Fide sulamak için tenekeden yapılan, ucunda süzgeci olan kap. İLE Sıvıları süzmeye yarayan araç. | Bir akışkandaki yabancı maddeleri süzüp ayıran alet ya da aletlerden oluşan düzenek. | Sulama kovasının ucuna takılan, küçük delikli metal parça. )


- SYMBIOSIS değil/yerine/= YAŞAM ORTAKLIĞI


- SYSTEMATICS ile/ve TAXONOMY

( Bitkiler ve hayvanların sınıflandırma işleriyle uğraşan bilim dalı. İLE/VE Doğal bağlantılarına göre bitkileri ve hayvanları çeşitli sınıflara koymakla uğraşan bilim dalı. )


- TABİÎ NEFS ile/ve/<> NEBÂTÎ NEFS

( Cismin parçalarını muhafaza edip, birbirinden ayrılmasından koruyan bir kuvvet. İLE/VE/<> Cismi, uzunluk, genişlik, derinlikte uzatıp, büyütüp, cismini büyüten kuvvet. )

( NEBATÎ NEFS'ler:
* CÂZİBE(ÇEKME)
* MÂSİKE(TUTMA)
* HÂZİME(SİNDİRME)
* MÜMEYYİZE(AYIRMA)
* DAFİA(DIŞARI ATMA)
* MÜLEDE(ÜREME)
* MUSAVVİRE(ŞEKİL VERİCİ)
* GÂDİYE
* NÂMİYE )


- TAÇ YAPRAKLAR, PETALLER = EVRÂK-I TÜVEYCÎYE = PÉTALES


- TAÇ, KOROLLA = TÜVEYC = COROLLE


- TAÇ[Ar. < TÂC] ile TAÇ[İng. TOUCH]

( Soyluluk, iktidar, güç ya da hükümdarlık simgesi olarak başa giyilen, değerli taşlarla süslü başlık. | Gelinlerin başlarına takılan süs. | Genellikle göz düzeyinden yüksek mobilyaların üstlerindeki kabartmalı, oymalı, süslü bölüm. | Çiçeğin dıştan ikinci halkasında bulunan yaprakların hepsi. | Bazı tarikatlarda, şeyhlerin giydikleri başlık. İLE [futbol] Yan, dokunma. )


- TAÇ ile/ve/<> TAÇYAPRAĞI

( ... İLE/VE/<> Tâcı oluşturan yaprakçıklardan her biri. )


- TADI:
ASİT OLAN MEYVELER ile/ve HAFİF ASİT OLAN MEYVELER

( * Portakal - Alkali
* Mandalina - Alkali
* Klementin - Alkali
* Greyfurt - Alkali
* Limon - Alkali
* Nar - Alkali
* Ananas - Alkali
İLE/VE
* Çilek - Alkali
* Domates - Alkali
* Elma - Alkali
* Armut - Alkali
* Şeftali - Alkali
* Üzüm - Alkali
* Kiraz - Alkali
* Kayısı - Asit
* Erik - Asit )

- TADI TATLI OLANLAR
* Hurma - Alkali
* İncir - Alkali
* Tatlı üzüm - Alkali
* Tatlı elma - Alkali
* Muz - Alkali

- YANSIZ MEYVELER
* Karpuz - Alkali
* Kavun - Alkali

- KURUTULMUŞ MEYVELER
* Erik - Asit
* Kayısı - Asit
* Armut - Alkali
* Elma - Alkali
* İncir - Alkali
* Muz (olgunsa) - Alkali

)


- TAHÂDU'[Ar. < HUD'A] ile TAHADDU'/TAHAZZU'[Ar. < HUDÛ'/HUZÛ'] ile TAHADDUR[Ar. < HIDR/HIZR] ile TAHAZZUR[Ar. < HÂZIR] ile TAHADDÜR[Ar. < HADER] ile TAHADDÜR[Ar. < HADR] ile TAHAZZÜR[Ar. < HAZER] ile TAHATTUR[Ar. çoğ. TAHATTURÂT]

( Aldanmış gibi görünme. İLE Alçakgönüllülük gösterme. İLE Yeşilleşme, yeşil renk bağlama. İLE Hazır olma/bulunma. İLE Örtünmek, tesettür. | Uyuşma, uyuşturulma. İLE Yokuş aşağı inme. | Yukarıdan aşağı akıp gitme. İLE Sakınma, korunma, çekinme. İLE Anımsama, hatıra getirme/getirilme, unutulduktan sonra anımsanan şey. )


- TAHAVVÜL[Ar.] değil/yerine/= DEĞİŞME, DÖNÜŞÜM

( Bir durumdan, başka bir duruma geçme, değişme, değişkenlik, dönüşme, dönüşüm )


- TAHIL ile ALAZA

( .... İLE Dökülen tohumlarla ertesi yıl çıkan tahıl. )


- TAHIL ile/ve ALAZA

( ... İLE/VE Dökülen tohumlarla ertesi yıl çıkan tahıl. )


- TAHIL ile BAKLAGİLLER

( CEREAL vs. PULSE/LEGUMINOUS PLANTS )

( ... cum LEGUMINOSAE )

( HUBUBAT ile ... )


- TAHIL ile FİRİK

( .... İLE Olgunlaşmak üzere olan tahıl. | Çerez olarak yenilen tahıl kavurgası. )


- TAHIL ile FİRİK

( ... İLE Olgunlaşmak üzere olan tahıl. | Çerez olarak yenilen tahıl kavurgası. )


- TAHIL ile/ve/<> GLÜTEN[Lat.]

( ... İLE/VE/<> Katı cisimlerin parçalarını birbirine yapıştıran madde. | Tahıl unlarından, nişasta çıkarıldıktan sonra geri kalan, albüminli madde. )


- TAHIL ile MALAMA

( .... İLE Samanla karışık tahıl. )


- TAHIL ile TÂHIL

( Buğday, arpa, mısır, yulaf, çavdar, pirinç vb. hasat edilen ürünler ile tohumlarının genel adı, hububat. İLE Bayat su, bekleyerek bozulmuş su. )


- TAHIL ile YARMA

( .... İLE İri, gelişigüzel kırılmış tahıl. )


- TAHIL ile/ve YARMA

( ... İLE/VE İri, gelişigüzel kırılmış tahıl. )


- TAHTA ile/<> ABANOZ[Lat.]

( ... İLE/<> Sıcak iklimlerde yetişen bir ağaç türünden elde edilen sert koyu renkli tahta. )


- TAHTA ile BÂLÂR[Fars.]/PEDAVRA[Yun.]

( ... İLE Köknar ve ladin ağaçlarından elde edilen, çatı örtüsü olarak kullanılan ince tahta. )


- TAHZÎL[Ar.] ile TAHSÎL[Ar. < HUSÛL] ile TAHZÎR[Ar.]

( Alçaltma, bayağılaştırma. İLE Ele geçme/geçirilme, hâsıl etme. | Vergi toplama. | İlim öğrenme. İLE ... )


- TAKDİR-İ İLÂHÎ ile/değil/ne yazık ki TAKDİR-İ "İDÂRÎ/SİYÂSÎ"


- TAKIM, ORDO = FIRKA = ORDRE


- TAKSÎM ile SAVAK

( Akarsuların ayrıldığı yer. İLE Değirmen suyunu başka yöne akıtmak için yapılan düzen. | Bir barajın fazla suyunu akıtmak için yapılan düzen. )


- TAL[Fr. THALLE] ile TÂL[Ar.]

( Kök, sap ve yaprak şeklinde farklılaşmamış bir bitkinin, yaşama ve büyüme örgeni. | Çiçeklerin üreme örgeni olan sarı toz. İLE Zil.[parmaklara takılan] | Gümüş ya da bakır tepsi. )


- TAM BİR PİSTİL/UZV-İ TE'NÎS-İ TAM = PISTIL COMPLET


- TAM ÇİÇEK, EKSİKSİZ ÇİÇEK = ZEHRE-İ KÂMİLE = FLEUR COMPLÈTE


- TAM ÇİÇEK = ZEHRE-İ TÂMME = FLEUR COMPLÈTE


- TANE ile/= DÂNE[Fars.]

( Herhangi bir sayıda olan şey, adet. | Bazı bitkilerin tohumu. | Çekirdekli küçük meyve. )


- TANİN[Fr.] değil/yerine/= TANEN

( Birçok bitkide bulunan, tıpta kullanılan, tadı buruk bir nesne. )


- TAPINCAK/SANEM[Ar.]/PUT[Fars. < BUT]/FETİŞ[Fr.] ile ONGUN/TOTEM[Fr.]

( Gözle görünen, gözle görüldüğü kadarıyla yetinerek tapınma. | Bazı ilkel toplumlarda doğaüstü güç ve etkisi olduğuna inanılan canlı ya da cansız nesne. | Haç. | Uğurlu sayılan şey. | Tapınırcasına sevilen şey ya da kişi. | Saplantılı bir biçimde eşeysel coşku uyandıran ötekine ait giysi, ayakkabı vb. nesne. İLE İlkel toplumlarda topluluğun ondan türediği sanılan ve kutsal sayılan hayvan, ağaç, rüzgâr vb. herhangi bir doğal nesne. )


- TARAŞ ile/ve/||/<> TARAŞLAMAK

( Tarla, bağ, bahçe vb. yerlerden toplanan üründen artakalanlar. İLE/VE/||/<> Tarla, bağ, bahçe vb. yerlerden kaldırılan üründen artakalanları toplamak. )


- TARÂVET[Ar.] değil/yerine/= TAZELİK, TAZE OLMA, KÖRPELİK


- TARÇIN:
ÇİN ile/değil/yerine SEYLAN

(

)


- TARÇIN ve/||/<> KİMYON

( Şekerin etkisini azaltmaya ve gövdedeki dengeyi sağlamaya yarar. VE/||/<> Bakliyatların sindirimini kolaylaştırıcı etkisi/katkısı vardır. )


- TARH ile TARH ile TARH

( Bahçelerde çiçek dikmeye ayrılmış yer. İLE Vergi koyma. İLE Çıkarma. )


- TARİHLEME ile/ve/||/<> RADYOMETRİK TARİHLEME

( ... İLE/VE/||/<> Bazı izotoplar [kimyasal bir öğenin, belirli kütleye sahip atom çekirdekleri], kimyasal yapılarını değiştiren ve kendiliğinden oluşan radyoaktif bozunmaya uğrar. Bu bozunmanın hızı, izotopun bir özelliği olup sıcaklık, basınç ya da izotopun içinde yer aldığı kimyasal bileşikler gibi dış etmenlerden etkilenmez. Bozunma hızı, belirli bir örnekteki atom çekirdeklerinin yarısının bozunması için gereken "yarı-ömür" olarak tanımlanır. Kayaç örneklerini tarihlendirmede kullanılan radyometrik yöntem, radyoaktif izotopun ve bozunmaya uğrarken üretilen öğe mikdarının ölçülmesi esasına dayanır. Radyoaktif öğe ve izotopların görece mikdarı, bir kayacın oluşmasından itibaren kaç yarı-ömrün geçmiş olduğunu gösterir. Örneğin, çoğu mineralin kimyasal bileşeni olan ve doğal olarak ortamda bulunan potasyum, az miktarda radyoaktif potasyum-40 içerir. Bu izotop, kalsiyum-40 ya da argon-40 oluşturmak için 1 milyon 300 yıllık bir yarı-ömür ile bozunur. Bozunmaların %11'inde, argon-40 oluşur. Argon, bir gaz olduğundan, mineral ısıtıldığında ya da eritildiğinde, mineralden dışarı atılır. Bu nedenle, yeni katılaşmış bir magma kayacı, argon-40 içermez. Zaman içinde potasyum-40'ın bozunmasıyla kayaçta argon-40 birikir. Böylece, bir magma kayacındaki potasyum-40 ve argon-40 mikdarı, bu kayacın ne kadar süre önce katılaştığını gösterir.

Potasyum-argon ile tarihlemenin özü budur. Kavramsal olarak benzer öteki yöntemler, uranyum-kurşun, rubidyum-stronsiyum ve neodimiyum-samaryum yöntemleridir. Her yöntemin farklı üstünlük ya da sakıncaları, potansiyel hata kaynakları bulunmaktadır. Sonuçların daha güvenli alınması bakımından önemli kayaçlarda bu yöntemlerin birkaçı birden kullanılabilir. )


- TARIM ile/ve EMEK


- TARLA ile/ve AN

( ... İLE/VE Tarla sınırı. )


- TARLA ile/değil ANIZ/LIK

( ... İLE Ekin biçildikten sonra toprakta kalan köklü sap. | Ekin biçildikten sonra sürülmemiş tarla. )


- TARLA ile/ve BÜK

( ... İLE/VE Akarsu kıyısındaki tarla. )


- TARLA ile/ve CEBEL

( ... İLE/VE Ekilmemiş tarla. )


- TARLA ile/ve DARBI

( ... İLE/VE Sulak tarla. )


- TARLA ile/ve/<> EVLEK

( ... İLE/VE/<> Tarlanın, tohum ekmek için bölünen bölümlerinden her biri. | Dönümün dörtte biri kadar olan ölçüsü. | Tarlalarda suyun akması için açılan su yolu. | Onluk kâğıt para. )


- TARLA ile/ve HERK

( ... İLE/VE Nadasa bırakılmış tarla. )


- TARLA ile/ve KELE/KELEME

( ... İLE/VE Sürülmemiş, bırakılmış tarla. | Bakımsız ve bırakılmış bağ ya da bahçe. )


- TARLA ile/ve KEN

( ... İLE/VE Yeni açılmış, verimliliği fazla olan tarla. )



(3/4)

FaRkLaR'ın devamı için burayı tıklayınız...
( Click here to see further differences!... )



Bu çalışmada,
[doğrudan ya da dolaylı]
yakından tanıdığımız ve/ya da tanımadığımız,
her türlü katkısı ve desteği olan ya da olabileceklere
ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUZ!!!



Bu sayfa 01 Ocak 2024 itibariyle 546 kez incelenmiş/okunmuştur.