Söz(cük)leri/ni ve tutumu/nu değiştir... Dünya/n değişsin!

Bu nedir? | Nasıl kullanılır? | Nasıl okumalı/anlamalı? | Sıkça Sorulan Sorular | Yenilikler | İletişim

DİVÂN EDEBiYATI'nda

KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!

(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)



EN SON YAPILMIŞ OLAN EKLEMELER
[ 06 Ocak - 19 Mart 2024 arasında... ]

[19 Mart 2024]
Bugün itibariyle yapılmış olan eklemeler aşağıdaki gibidir.
[ 06 Ocak - 19 Mart 2024 arasında... ]
( 0 yeni ekleme, 0 katkı(bilgi/açıklama) )


Bugün[ 19 Mart 2024 ]
itibariyle 206 başlık/FaRk ile birlikte,
382 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.

(1/2)


- "SÖZCÜK PEŞİNDE KOŞMAK" değil/yerine "ANLAM PEŞİNDE KOŞMAK"


- AĞIZ ile/ve/<> DUDAK/LAR

( [Divan şiirinde] YÂKUT, FİKR-İ DEHÂN ile/ve ... )

( NUN harfi ve NOKTA ile simgelenir. İLE/VE ... )

( Ağızda, 6 - 10 milyon bakteri bulunmaktadır. )

( HASREME: Üst dudağın, alt dudak üzerine taşması.
BUZRA: Üst dudağın ortasından dışarı doğru taşan et parçası. )

( BERFÛZ/BERFÛS: Ağzın dış kenarı, dudakların çevresi.
DEHÂN-I TENG: Küçük ağız.
NEMEK-DÂN[Fars.]: Sevgilinin dudağı. )

( FEM ile/ve ŞEFE/TEYN, BÂSİA[: Çok kırmızı dudak.] )

( DEHÂN/DEHEN, FEM ile/ve LEB, LA'L )

( MOUTH vs./and LIP/S )


- AH

( DÛD-I DİL, AŞK ATEŞİNİN DUMANI )


- AHBEL[Ar.] ile AHBEL[Ar.]

( Böğrülce danesi. İLE Divâne, deli, kaçık. )


- ARİTMETİK/ASTRONOMİ ile/ve GEOMETRİ ile/ve ŞİİR ile/ve MÜZİK

( Zamanı hesap ettiğinizde Aritmetik, Astronomi; mekânı ölçmeye başladığınızda geometri; dili ölçmeye başladığınızda da şiir ortaya çıkar. Zaman ve dili beraber ölçtüğünüzde müzik ortaya çıkar. )


- ARUZ[Ar.] ile/ve/||/<> TAKTÎ[Ar.]

( ... İLE/VE/||/<> Kesme, parçalama. | Aruz ölçüsünde, bir dizeyi, ölçünün parçalarına göre ayırma. )


- AŞK ile/ve/||/<>/> ŞİİR

( ... İLE/VE/||/<>/> Birinin unuttuğunu, öbürüne unutturmayan söz. )

( Aşk (bile), şiirin bahanesidir. )


- ASLAN ile KAPLAN

( Yemek için avlanır. Toksa saldırmaz. İLE Aç ya da tok olsa da saldırır. )

( Afrika'da yaşar. İLE Asya'da yaşar. )

( Dişilleri, hem daha hızlı, hem de daha çeviktir. İLE ... )

( Yüksek kolesterol hastalarıdır. İLE ... )

( Kükremeleri, birbiriyle iletişim kurmak içindir. [avını yıldırmak için değil!] İLE ... )

( Kükreyebilirler fakat mırıldanamazlar. [Boğaz kemikleri kedilerinki gibi katı değildir. Esnek bir kirişle bağlanmıştır. Böylece gırtlakları genişleyebilmekte ve titreşmektedir] İLE ... )

( En çok kaplan, Amerika'da yaşar. )

( 300 kadar vahşi Asya Aslanı, Hindistan'ın kuzeyindeki Gujarat'ta bulunan Gir Ormanı'nda yaşamaktadır. İLE Güney Çin Kaplanı'ndan sadece 30 tane kalmıştır. )

( Dünyada 5100 ile 7500 vahşi kaplan kaldığı tahmin edilmektedir. )

( ... İLE Hindistan kaplanları 3000 ila 4700 arasındadır. [100 yıl önce 40.000 kadardı] )

( ... İLE 3 m. ve 300 kg. kadar olanları vardır. )

( ... İLE 35 kg. kadar et yiyebilirler. )

( ... İLE Yalnız yaşar ve avlanırlar. )

( ... İLE Kendi bölgelerini oluşturmak üzere 200 km. kadar yol alabilirler. )

( ... İLE Yalnızca tüyleri değil, derileri de çizgilidir. )

( ... İLE Ayakları perdeli olduğundan çok iyi bir yüzücülerdir. 15 mil kadar yüzebilirler. )

( ... İLE Alkol kokusuna dayanamazlar. İçkili herkese saldırırlar. )

( Yavruların sadece %10'u 2 yaşını geçebilir. [ve de sadece şanslı olanlar 10 yaş ve üzerine ulaşabilir] İLE ... )

( Bir dişil aslan, kızıştığında, eril aslan dört gün boyunca sürekli ve belirli aralıklarla çiftleşir. [Günde 50 keze kadar çıkabilir] [Hayatta kalan her bir yavru için yaklaşık 3000 kez ilişkiye girmektelerdir] İLE ... )

( Gebelik süreleri 105-112 gündür. İLE Gebelik süreleri 155 gündür. )

( Güneşi simgeler. İLE [şiirlerde, Dîvân Edebiyatı'nda] "Leyla" sözü geçen/görülen yerde kaplan, karanlık ve yıldız vardır/aramak gerekir. )

( Saldırmayı simgeler. İLE Kibiri simgeler. )

( VERD[Ar.]: Rengi doru olan aslan. )

( EKLEF: Koyu renkli aslan. )

( ŞİBL: Aslan yavrusu. )

( YAGUS[Ar.]["gu" uzun okunur]: Aslan şeklinde olan eski bir putun adı. )

( Aslan ile Kaplan Aslan ile Kaplan
Kaplan
Kaplan )

( Bir günde, 50 kez çiftleşebilirler. İLE ... )

( ESED[çoğ. ÂSÂD], DIRGAM/ZIRGAM[çoğ. ZARÂGIM], DIRGAME/ZIRGAME["ga" uzun okunur], ABBÂS, HAYDAR, HERSEME, HİZEBR/HİZBER[çoğ. HEZÂBİR], LEYS, MEHÎB[< HEYBET], MERHÛB, NECÎD ile NEMİR, NİMR[çoğ. NİMÂR, NÜMÛR/NİMÜR], NİMRE[: Dişil kaplan.]
NEHÎM: Aslan kükremesi ve fil sesi. | ZEİR/ZE'R: Aslan kükremesi. )

( ŞÎR/NERRE-ŞÎR[: Eril aslan.] | ŞÎR-İ MÂDE: Dişil aslan. | ŞÎR-İ YELE: Güçlü, saldırıcı aslan. )

( Maalesef, Kafkaslar'daki son aslan X. yy.'da, Türkiye'de XIX. yy. sonlarında, İran'da ise 1941'de öldürülmüştür. İLE Hazar Denizi civarındaki kaplanların soyu 1950'lerde, Java ve Bali adalarındaki kaplanlar 1937 ile 1972 arasında tükenmiştir.
LION vs. TIGER )

( FELIS/PANTHERA LEO cum FELIS/PANTHERA TIGRIS )

( EL LEON con EL TIGRE )


- BAHAR[Fars. çoğ. BAHÂRÂN] ile BAHAR[Ar. çoğ. BAHARAT]

( [Kuzey yarımküre için] 21 Mart'ta, gündüz-gece eşitliğiyle başlayarak, 22 Haziran'da, gündönümü ile biten, kış ve yaz arasındaki mevsim, ilkyaz. | Bu mevsimde ağaçlarda açan çiçekler ve yapraklar. | Gençlik çağı. İLE Yiyecek ve içeceklere, hoş koku ve tad vermek için kullanılan kurutulmuş ve öğütülmüş bitkiler. )

( BAHARİYE: Divan Edebiyatı'nda, bahar betimlemesi ile başlayan kaside. )

( BİBERİYE: Ballıbabagillerden, Akdeniz çevresinde çok yetişen, yaprakları hoş kokulu bir bitki. [Lat. ROSMARINUS OFFICINALIS] )


- BAHTÎ

( Bazı Divan şairlerinin ortak olarak kullandıkları mahlas. )


- BÂKİ'NİN:
25 YAŞ ÖNCESİ ŞİİRLERİ ile/ve 25 YAŞ SONRASI ŞİİRLERİ

( BÂKÎ ['den...]

MÜHEYYÂ OLDU MECLİS SÂKİYÂ PEYMÂNELER DÖNSÜN
BU BEZM-İ RÛH BAHŞUN ŞEVKINA MESTÂNELER DÖNSÜN
DİLÂ CÂM-I ŞARÂB-I AŞK-I YÂRI ŞÖYLE NÛŞ İT KİM
FELEKLER GÜM GÜM ÖTSÜN BAŞINA HUMHÂNELER DÖNSÜN

HAYAL-İ ŞEM'-İ RUHSARIN KO YANSIN HANE-İ DİLDE
PERİN OL ŞEM'A YAKIP ŞEVK İLE PERVÂNELER DÖNSÜN

SEN AĞYÂR İLE DEVR ETDİR ŞEHÂ PEYMÂNEYİ DÂİM
SER-İ KÛYUN DOLAŞIP ÂŞIK-I BÎÇÂRELER DÖNSÜN

BU BEZM-İ DİLKÜŞÂYA MAHREM OLMAZ BÂKİYÂ HERKES
Dİ GELSİN EHL-İ DİLLER GELMESİN BİGÂNELER DÖNSÜN )


- bâkî[Ar. < BEKÂ çoğ. BEVÂKİ] ile bâkî[Ar. < BÜKÂ] ile BÂKÎ[Ar.]

( Tanrı. | Sürekli/daimi, kalıcı. | Alt taraf. | Artık, artan, fazla, geri kalan, bundan başka. İLE Ağlayan. [Fars. GİRYÂN] İLE Divan şairi ve uzun adıyla Abdülbâki Mahmut. Kanûnî Sultan Süleyman tarafından korunmuş ve Meliküşşuarâ, Sultânüşşuarâ gibi unvanlar kazanmıştır. [1527 - 1599] [Tüm Osmanlı tarihinde cenazesine en çok katılım olan kişidir.] )


- BEYİT ile/ve ŞAH BEYİT/BEYTÜ'L GAZEL

( ... İLE/VE Gazelin, en güzel beyiti. )


- BİR DÜŞÜNCE/BİLGİ/SÖZ İLE:
TOPLUMU "BOZMAK" ile/değil TOPLUMUN BİR BÖLÜMÜNÜ "BOZMAK" ["bozulacağına" dair ısrarcı olunuyorsa...]

( Olumsuz/kötü niyetli kasıt. İLE/DEĞİL Gelişmek/geliştirmek üzere/için. [Bazı bilgi ve durumlar, herkese değil bazı kişilere verilebilir/verilmelidir.] )


- BİR KONU/OLGU/DURUM/YAZI/SÖZÜ ANLAMAK ile/ve/değil/yerine (ONU) YAŞAMAK


- BİTİMLİ/LİK ile/ve/<> BİTİMLİLİĞİNDE(Kİ) BİTİMSİZ/LİK

( İnsan dışındaki her şey/kavram/olgu/durum. İLE/VE/<> İnsan. )


- BÜYÜK SELÇUKLU YÖNETİMİ'NDE

( * VEZİR(SAHİB) / BAŞBAKAN
(ULEM KÖKENLİ, BÜROKRAT GİBİ VE GENELLİKLE İRAN'LI, BÜTÇENİN %10'UNU ALIRDI)

* DİVÂN-I A'LÂ / BAKANLAR KURULU

* DİVÂN-I İSTÎFÂ / MÂLİYE BAKANLIĞI
MÜSTEVFÎ / MÂLİYE BAKANI

* DİVÂN-I İŞRÂF - SAYIŞTAY
MÜŞRİF

* DİVÂN-I ÂRZ - SAVUNMA BAKANLIĞI
ÂRIZ - SAVUNMA BAKANI

DİVÂN-I İNŞÂ VE TUĞRA / DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI
MÜNŞÎ/TUĞRÂÎ - KÂTİPLER/DEBÎR

İNŞÂ: YAZIŞMA/DİPLOMASİ
----------
ATABEG - LALA/LIK (DAR ANLAMDA) (DİVAN'A KATILIRDI)
NÂİBU'S-SALTANA / SULTAN VEKİLİ
( TÜRKİYE SELÇUKLULARI'NDA )


- CHATGPT ile/ve/değil/yerine/||/<>/> TURGPT

( [Dil Desteği]
Çok sayıda dilde, metin anlama ve üretme yeteneğine sahip bir yapıdır. Ancak, özellikle İngilizce odaklıdır.[Öteki dillerdeki etkililiği, İngilizce kadar yüksek olmayabilir.]
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>
Özellikle Türkçe dilinde üstün performans gösteren ve Türkçe içerik oluşturmak ve anlamak için odaklandırılmış bir yapıdır. )

( [Eğitim verileri ve kaynaklar]
Çok sayıda İngilizce metin kaynağından eğitilmiştir ve İngilizce'ye odaklanır.[Öteki dillerdeki veri kaynaklarına da erişimi vardır.]
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>
Özellikle Türkçe içeriklerden eğitilmiş ve Türkçe'deki metinleri daha iyi anlayabilen ve yansıtabilen bir yapıdır. )

( [Türkçe kültür ve aktarım anlayışı]
Türk kültürü ve tanımları konusunda sınırlı bilgiye sahip olabilir ve bu nedenle Türkçe içerikleri daha az doğru biçimde işleyebilir.
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>
Türk kültürünü ve tanımlarını daha iyi anlar ve bu nedenle Türkçe metinleri daha iyi işleyebilir. )

( [Uygulama Alanları]
Genel sohbet, metin oluşturma, soru-yanıt uygulamaları, metin tabanlı oyunlar ve daha fazlası gibi geniş bir uygulama yelpazesi için kullanılabilir.
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>
Özellikle Türkçe içeriğe sahip web siteleri, müşteri hizmetleri botları, özel Türkçe metin oluşturma görevleri ve Türkçe'deki çeşitli uygulamalar için daha uygundur. )


- DELİ ile DÎVÂNE

( Dîvan'dan, bir söz çıkar, âleme sığmaz. Dîvâne'den bir söz çıkar, Dîvân'a sığmaz. )

( "Ârifim ben!" diye hiçbir kimseye ta'n etme sen,
Defter-ü-divâna sığmaz söz gelir, dîvâneden!
[ Bâyezîd-i Bistâmî, bir tımarhanenin önünden talebeleriyle birlikte geçiyormuş.

Onlara ders vermek üzere hekime sorar:
"Sen akıl hastalıklarına çare buluyorsun, günah derdine de bir çâre var mı?"

Hekim, başını kaşıya dursun,
bir deli yanıt verir:
"İstiğfar kökünü tövbe yaprağıyla karıştırmalı,
gönül havanına koyup tevhid tokmağıyla dövmeli,
insaf eleğinden eleyip gözyaşıyla hamur etmeli,
aşk ateşinde pişirip muhabbet balıyla karıştırmalı
ve kanaat kaşığıyla da gece gündüz yemeli!"

Delinin bu sözü bittikten sonra, Bâyezid-i Bistâmi şöyle der:

"Ârifim ben!" diye hiçbir kimseye ta'n etme sen,
Defter-ü-divâna sığmaz söz gelir, dîvâneden!] )

( Harabât ehlini hor görme şâkir
Defîneye mâlik vîrâneler var )

( Defter-i irfâna sığmaz söz gelir divâneden - İsmail Güleç )


- DEME, NEFES: Alevî ve Bektâşî şiiri.


- DİL'İN:
ÇEŞİTLERİ ile/ve
LEHÇELERİ ile/ve ŞİVELERİ ile/ve AĞIZLARI

( ŞİVE[Fars.]: Söyleyiş özelliği. | Naz, eda, cilve. | Ağız. )

( ... İLE/VE Bir dilin, bilinmeyen, çok eski dönemlerinde, kendinden ayrılmış kolları. İLE/VE Bir dilin, izlenebilen tarihi dönemlerinde ayrılmış kolu. İLE/VE Herhangi bir şivenin, daha çok, söyleyiş(telaffuz) özelliklerine bağlı olarak oluşan yerel kolları. )

( VARIANTES vs. DIALECTE vs. PATOIS vs. ACCENT )


- DİL ve/||/<> SANAT ve/||/<> AHLÂK

( Kişilerin, düşündüklerini ve duyduklarını bildirmek üzere, işaret ya da sözcüklerle yaşadıkları anlaşma. VE/||/<> Kişinin, hem kendine, hem de hemcinslerine yönelik 'iyilik' ülküsüne yaklaşma çabası ile hak-ödev bağlantısı çerçevesinde kurduğu ilişkiler manzumesini ve bunları belirleyen kurallar düzeni. VE/||/<> Yarar kaygısından git gide uzaklaşıp 'güzellik' değerlendirişine, elden geldiğince uygun ürün ortaya koymanın anlamını dışavurmanın yolu yordamıdır. )

( Dilde, mucize olmaz. )


- DİNİN DİLİ ile/ve İLMİN DİLİ ile/ve EDEBİYATIN DİLİ


- DİŞ/LER ile/ve/<> DİŞETİ

( Dişler, tüm örgenlerin aynasıdır. )

( CEZR-ÜS-SİNN: Diş kökleri. İNFİCÂR-I SİNN: Ağızda ilk dişlerin çıkışı. LEBB-ÜS-SİNN: Dişin hassas olan kısmı. TÂC-ÜS-SİNN: Dişin etten dışarı çıkmış bölümü. UNK-ÜS-SİNN: Dişin kökü ile etten dışarı çıkan bölümü arasındaki yer. SİNN-İ NÂBÎ: Köpek dişi. SİNN-İ TUFÛLİYYET: Süt dişlerinin düşmesiyle onların yerine sabit dişlerin çıkmaya başladığı zaman. )

( DENDÂN-I SAÂDET: Hz. Muhammed'in (S.A.V.) Uhud gazasında kırılan dişi. )

( [Divan edebiyatında] Dişler, inciye benzetilir. )

( SİNN ile/ve/<> LİSE )

( GÂZ, DENDÂN[ağızda bulunan] ile/ve/<> ... )

( TEETH vs./and/<> GUM )


- DİVAN DÜZYAZILARINDA:
TEZKİRE ile/ve TARİH ile/ve SEFARETNAME ile/ve SEYAHATNAME ile/ve SİYASETNAME ile/ve MÜNAZARA ile/ve MÜNŞEAT ile/ve EVLİYÂ TEZKİRESİ ile/ve KISAS-I ENBİYÂ


- DÎVÂN EDEBİYATI MÜZESİ ve GALATA MEVLEVÎHÂNESİ

( İkisi de aynı yerdir. [Tünel'dedir.] )

( 1492'de Mevlevî Tekkesi. VE 1975'te müze. )


- DÎVÂN EDEBİYATI ile TANZİMAT EDEBİYATI


- DİVAN EDEBİYATI ve/||/<>/> WALTER G. ANDREWS

( "Bu dünyadan Walter G. Andrews da geçti" - İsmail Güleç yazısını okumak için burayı tıklayınız... )


- DİVAN ŞİİRİ TÜRLERİ [DİNSEL OLMAYAN/LAR]:
BAHÂRİYE ile/ve/<> CEMREVİYE ile/ve/<> FAHRİYE ile/ve/<> IYDİYE ile/ve/<> MEDHİYE ile/ve/<> MERSİYE ile/ve/<> HİCVİYE ile/ve/<> GAZAVATNÂME ile/ve/<> SAKİNÂME ile/ve/<> HAMAMNÂME ile/ve/<> SAHİLNÂME ile/ve/<> KIYÂFETNÂME ile/ve/<> SURNÂME ile/ve/<> LÛGAZ ile/ve/<> MUAMMÂ ile/ve/<> HEZLİYÂT ile/ve/<> TARİH DÜŞÜRME ile/ve/<> ŞEHR-ENGİZ ile/ve/<> DÂRİYE

( XIII. yy.'dan, XIX. yy.'a kadar, 3182 Dîvân Şairi vardır. )

( Bahar nitelemeleriyle başlanarak birini övmek için yazılan kasîde. | Baharın gelişiyle doğanın uyanışını, değişimini, güzelleşmesini konu edinen kasîdeler. İLE/VE/<>
Bayramlar, baharlar gibi cemre vesilesiyle, dönemlerindeki önemli kişiler için yazılan şiirler. İLE/VE/<>
Bir kişinin[devletli, bir başka şair ya da şairin kendinin] övüldüğü şiirler. İLE/VE/<>
Dönem büyüklerinden birini bayramın gelişi dolayısıyla öven kasîde türü. İLE/VE/<>
Bir kişiyi [devlet ya da tasavvuf ileri gelenlerini] övmek için yazılan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Bir ölenin/vefâtın ardından duyulan acıyı anlatmak, öleni övmek için yazılan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Bir kişiyi, kurumu, toplumsal olayı, geleneği yeren/taşlayan manzum türü. [Siham-ı Kaza - Nef'î] İLE/VE/<>
Savaşları, kahramanlıkları, zaferleri anlatan manzum ya da mensur yapıtlar. [İlk gazavatnameler XV. yy.'da yazılmaya başlanmıştır] İLE/VE/<>
İçki ve içki âlemlerinin övülerek anlatıldığı manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Hamamları, hamam eğlencelerini ve hamamdaki güzelleri betimlemek üzere yazılan manzum yapıtlar. [ilki: Deli Birader - Gazalî] İLE/VE/<>
İstanbul kıyıları ile buralardaki yerlerinin anlatıldığı şiirlerin genel adı. [Fennî] İLE/VE/<>
Kişilerin karakterlerini, fiziksel görünümlerini [göz rengi, boy uzunluğu/kısalığı vb.] temel alarak açıklamaya çalışan yapıtlar. İLE/VE/<>
Sarayın mutlu günlerini [evlenme, doğum şenlikleri vb.] anlatann manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Hece vezniyle yazılmış manzum bilmece. İLE/VE/<>
Belirli kurallara göre düzenlenip çözülebilen manzum bilmece. İLE/VE/<>
Alaylı bir dille yazılmış manzum türü. [zarif bir nükte ya da güzel bir mazmun kadar kaba şakalara, taşlamalara ve sövgülere de yer verilir] İLE/VE/<>
Önem verilen bir olayın ya da bir yapının kuruluş yılını bildiren bir tümce, bir mısra ya da beyit yazmak. İLE/VE/<>
[Fars.: "Şehir karıştıran"] Bir kenti, o kentin güzelliklerini, doğal ve sosyal özelliklerini anlatan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Yeni yaptırılmış saray, köşk, yalı benzeri binalar için yazılmış kasîdeler. )


- DİVAN ŞİİRİ TÜRLERİ [DİNSEL]:
TEVHÎD ile/ve/<> MÜNÂCÂT[< NECV] ile/ve/<> NAAT ile/ve/<> MİRÂCİYE ile/ve/<> MAKTEL-İ HÜSEYİN ile/ve/<> HİLYE ile/ve/<> MEVLİD ile/ve/<> KIRK HADİS ile/ve/<> MENÂKIBNÂME ile/ve/<> KISSA ile/ve/<> SİYER

( Tanrı'nın birliğini ve ululuğunu anlatan şiir/ler. İLE/VE/<>
Allah'a dua etme, yalvarma. | Allah'a dua konulu şiirler/manzûme. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'i övmek, ona yakarma, şefaat dileme amacıyla yazılmış şiir/ler. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in mirâcını anlatan şiirler. İLE/VE/<>
Hz. Hüseyin'in Kerbela'da şehit edilişini konu alan ve acıklı bir üslûpta yazılan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in fiziksel ve kişisel özelliklerini, örnek davranışlarını konu alan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in doğumunu ve kısaca yaşamını övgüyle anlatan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in kırk sözünden oluşan yapıtlar. İLE/VE/<>
Din büyüklerinin, tarikat kurucularının, ermişlerin olağanüstü yaşamlarını anlatan yapıtlardır. İLE/VE/<>
Öğüt verici ve öğretici öykü, fıkra, masal, menkıbe türü yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in yaşamını anlatan yapıtlar. )


- DÎVÂN ŞİİRİ ile/ve HALK ŞİİRİ ile/ve TEKKE ŞİİRİ


- DÎVÂN[çoğ. DEVÂVÎN] ile DÎVÂN[Fars. < DÎV: Dev. | Şeytan. | Cin.]

( Büyük meclis. İLE Devler. )


- DİVÂN ile CÖNK


- DİVAN ile/ve KÜLLİYAT


- DİZİLİM/SÖZDİZİMİ ile/ve ANLAM(BİLİM)

( NAHİV ile/ve ... )

( SYNTAX vs./and SEMANTICS )


- DÜZYAZI ile/ve ŞİİR/Şİ'R[Ar.]

( Anlatım. İLE/VE Yaratım. )

( Başka dile çevrilebilir. İLE Çevrilemezler ve/fakat yeniden/tekrar kurulabilir. )

( NESİR/MENSÛR ile/ve NAZIM/MANZUM )

( ... İLE/VE Zengin simgelerle, ritmli sözlerle, seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan, hece ve durak bakımından denk ve kendi başına bir bütün olan edebî anlatım biçimi, manzume, nazım, koşuk. | Düş gücüne, hayale, imgeye, gönle seslenen, anı, duygu, coşku uyandıran, etkileyen şey. )


- DÜZYAZILARDA:
YALIN ile/ve SÜSLÜ ile/ve ORTA


- EDEB ve/<>/= DİL

( BREEDING and/<>/= LANGUAGE )


- EDEBÎ TANIM/YAKLAŞIM ile FELSEFÎ TANIM/YAKLAŞIM


- EDEBÎ ZENGİNLİK ile/ve FELSEFÎ FAKİRLİK


- EDEBİYATTA/ŞİİRDE:
ÇİFT DİLLİLİK ile ÇİFT DİLLİLİK ile ÇİFT DİLLİLİK

( Sanatın kendi özgür yapısında. İLE Siyasi baskı altında. İLE Bilinçdışında. )

( Sanatın kendi olanakları açısından. İLE Siyasi baskılar altında oluşmuş, bilinçli anlamda kurulmuş olan. İLE Bilinçdışına atılmış simgelerin etkileşimli ve travmatik dışavurumları ile. )


- EL/LER ile/ve AYAK/LAR

( ... İLE/VE Tarsus, metatarsus ve ayak flanksları dahil olmak üzere, 26 kemikten meydana gelir. )

( Sert eller için: Lahlaha macunu. )

( Divân şiirinde sevgilinin ayağı bir güzellik unsuru olarak ele alınmaz. Bazı deyimler ile sevgilinin yüceliğini anlatmada kullanılır. )

( YED ile/ve KADEM[çoğ. AKDÂM]
TEDAHHUM[< DAHM]: İrileşme, kalınlaşma, şişkinleşme. | TEDAHHUM-I NİHÂYÂT: El ve ayakların irileşmesi sayrılığı. [Fr. ACROMÉGALIE] )

( DEST ile/ve PÂY, PÂ )

( HAND/S vs./and FOOT/FEET )


- ELMACIK KEMİĞİ ile/ve YANAK

( Yanak, gül ile betimlenir. )

( Yanak, vahdeti simgeler. )

( Âşıkların alınyazısı, sevgililerinin yanaklarında yazmaktadır. )

( YÂSEMEN: Divân şiirinde daha çok rengi, kokusu ve yaprağı dolayısıyla anılır. Sevgilinin yanağıyla ilgili olarak gösterilir. )

( ... ile/ve DULUK )

( ... ile/ve İZÂR, ÂRIZ )

( ... ile/ve RUH/RUHSAR, NİGÂRİSTAN )

( MALAR, ZYGOMA/TA vs./and CHEEK )


- EN KISA GECE ile EN UZUN GECE

( 21 - 22 Haziran İLE 21 - 22 Aralık )

( Şeb-i yeldâyı müneccimle muvakkit ne bilür
Mübtelâ-yı gama sor kim geceler kaç saat

Sâbit

En uzun geceyi, gökyüzüyle, yıldızlarla uğraşan, ne bilsin
Sen aşk derdine bağımlı olmuş kavuşamayan âşığa sor ki geceler, kim bilir kaç saat


)

( Şeb-i yeldâda uzar fecre kadar kıssa-i aşk
Ta ki Mecnûn bitirir nutkunu Leylâ söyler

Yahya Kemal Beyatlı )

( ... ile ŞEB-İ YELDÂ )


- FELSEFE ile/ve ŞİİR


- FİDAN, SÜRGÜN ile/ve AĞAÇ

( ... Ağaç rakım sınırı 1800 m.dir. [Deniz seviyesinden 1800 m.nin üzerinde ağaç olmaz] )

( Sürgün, taze ve düzgün fidan. )

( Divan şiirinde sevgilinin boyu ve endamı, ince ve düzgün oluşu nedeniyle nihâle benzetilir. )

( [Sümerce] ... ile/ve GİŞ )

( ... ile/ve ŞEÇER[çoğ. EŞCÂR] )

( NİHÂL ile/ve BÎŞE )

( SAPLING vs./and TREE, [ANNUAL RINGS(AĞACIN YAŞINI GÖSTEREN HALKALAR)] )


- FUZÛLÎ[Ar. < FUZÛL] ile FUZÛLÎ[Ar.]

( Boşuna, yersiz, gereksiz, haksız. | Boşboğaz, gereksiz işlerle uğraşan, kendisine düşmeyen sözler söyleyen. İLE XVI. yüzyılda yaşamış ve en büyük Türk şairlerinden biridir. Çağatay edebiyatı da içinde olmak üzere, Türk edebiyatının birçok alanında güçlü etki ve nüfûz sahibi olan şair. Azerî-Osmanlı edebiyatının kurucularındandır. Türkçe, Arapça, Farsça, manzum ve mensur birçok eser sunmuştur.[ö. 1555] )


- FUZÛLÎ[Ar.] değil/yerine/= ERDEMLİ | GEREKSİZ/YERSİZ/BOŞUNA


- GAMZE ile/ve/değil GAMZE

( Yanaktaki çukur. İLE/VE [Divan edb.] Sevgilinin süzgün bakışı. | Birkaç anlama gelebilen bakış. )


- GAZAL[Ar.] ile GAZEL[Ar.] ile GAZEL[Ar.]

( Ceylan. İLE Divan Edebiyatı'nda, beş ile onbeş beyit arasında değişen, ilk beytinin dizeleri birbiriyle, sonraki beyitlerinin lirik konularda yazılan nazım biçimi. | Lâtif. | Bayanlar için söylenilen güzel ve aşk dolu söz. | Türk müziğinde, belirli bir kurala bağlı olmadan, bir kişi tarafından, herhangi bir makamda gezinerek sesle yapılan taksim. İLE Sonbaharda kuruyup dökülen ağaç yaprağı. )


- GİRYÂN ile/ve NERGİS

( Ağlayan göz. İLE/VE Mahmur bakan göz. Yan bakış/lı. )

( ... İLE/VE Divan edebiyatında zehir, bazen panzehir olarak geçer. )


- GÖMLEK ile BLUZ

( CHEMISE[< KÂMİS(Ar.)] ile ... )

( [Divân şiirinde] Âşığın bağrındaki ve gövdesindeki yaralar ile kendi teni bir pîrâhen olarak düşünülür. Ayrıca sevgilinin pîrâheni aşık tarafından kıskanılır. Çünkü o, sevgiliyi sarıp kucaklamıştır. )

( PÎRÂHEN ile ... )


- GÖZ UYGARLIĞI ile/ve/<> SÖZ UYGARLIĞI

( Dışa bakar. İLE/VE/<> İçe bakar. )


- HAD ile/ve/<>/< MATLA'[< TULÛ | çoğ. MATÂLİ']


- HAMİD-İ EVVEL (I. ABDÜLHAMİD) SEBİLİ) ile MAHMUD II SEBİLİ ile MAHMUD II SEBİLİ

( Gülhane Parkı girişinin karşısındaki sebil. İLE Fatih'te, Zincirlikuyu Caddesi'nde, Şekerciler Çarşısı'nda, Efdalzâde Medresesi yanındadır. [Türk Rokokosu üslûbundadır] İLE Sultanahmet - Divanyolu'nda, II. Mahmud Türbesi yanındadır. )

( 1829'da. İLE 1840'ta, Sultan Abdülmecid tarafından inşa ettirilmiştir. [Ampir üslûbundadır.] )


- HATT ile HATT

( Çizgi. | Satır. | Yol. | Yazı. | Parmağın onikide biri olan bir ölçü. İLE Sevgilinin yüzündeki ayva tüyleri. | Gençlerin yüzünde yeni çıkan sakal ve bıyık, sarı tüyler. )

( Yazı/hatt, üstâdın öğretisinde gizlidir. Kıvamı, çok yazmaktadır; devamı, İslâm dini üzere olmaktır. )


- HAZF/MÜHMEL/BÎ-NOKAT ile/ve/<> HAZF

( Eski yazıda, noktasız yazılan şiir ya da düzyazılar. Dîvân şiirinin, sanatsal biçimlerindendir. İLE Söylenilmesi gereksiz olan sözün, ibareden çıkarılması ve söylenilmemesi. [Aruz'da, "failâtün" cüzünün son hecesi olan "tün" hecesinin kaldırılıp "fâila" yerine "fâilün" cüzünün getirilmesidir.] )


- HAZİNE ile DEFİNE

( Divan şiirinde birçok güzellik unsuru hazineye benzetilmiştir. )

( GENC )


- HUZUR ve AZAP

( Huzur, el-pençe divân durmak değil, azaptır. )


- I. TANZİMAT ile/ve/||/<>/> II. TANZİMAT ile/ve/||/<>/> SERVET-İ FÜNÛN ile/ve/||/<>/> FECR-İ ÂTÎ ile/ve/||/<>/> MİLLÎ EDEBİYAT

( )


- İMÂLE ve ZİHÂF

( ... VE İbarede uzun okunması gereken bir sesli harfin vezin zorunluluğuyla kısa okunması. )


- İNCİ ile/ve/||/<> MERCAN

( [Divân Edebiyatında] Gözyaşını simgeler. İLE/VE Kanlı gözyaşını simgeler. )

( Barış. İLE/VE/||/<> Feragat. )

( Hz. Hasan ve soyu. İLE/VE/||/<> Hz. Hüseyin ve soyu. )


- İNTİHÂL ile TEVÂRÜD

( Çalma. Edebiyatta birinin yazı ya da şiirini kendinin gibi göstermesi. İLE İki şairin birbirlerinden habersiz olarak aynı mısra ya da beyti söylemeleri. )

( Kasıt vardır. İLE Kasıt yoktur. )


- İP ile/ve/< İPLİK

( Divân şiirinde sevgilinin saçı ve canı iplik gibi düşünülür. )

( Dokuma maddelerinin, bükülmüş liflerinden yapılmış bağ. | [yerel/bölgesel dilde] İplik. | Asarak öldürme cezası. İLE Pamuk, keten, naylon vb. dokuma maddelerinin, uzun, ince liflerinden her biri. | Bu liflerin, birlikte bükülmüş ve çekilmiş durumu. | Fasulye gibi sebzelerin ya da bazı meyvelerin lifi. )

( ÂVEND ile/ve/< RİŞTE )


- İSTANBUL'UN ORTASI ile/ve SIFIR(MİLYON/MILLION) TAŞI

( Şehzâde Camisi'nin köşesinde bulunan taşın bulunduğu noktadır. İLE/VE Sultanahmet'te, Divanyolu başında, Yerebatan Sarnıcı köşesinde bulunan Bizans yapıtı taş sütundur. [Dünyanın, İstanbul'un merkezi ve başlangıç noktası, Avrupa'ya İstanbul'dan başlayan yolun başı olarak değerlendirilmiştir.] )

( Osmanlı için. İLE/VE Bizans için. )


- İSTANBUL ve/<> DİVAN EDEBİYATI


- IYDİYE ile/ve KASÎDE


- KÂKÜL[Fars.] ile PERÇEM[Fars.]

( Alna düşen, kısa kesilmiş saç. İLE Başlarını traş edenlerin, tepede bıraktıkları saç tutamı. | Yele. | Kâkül. )


- KAŞ ile/ve KİRPİK

( Alın ile göz çukurunun arasında bulunan yoğun kıllar. İLE Göz kapaklarının ucunda bulunan seyrek kıllar. )

( Kaş ile göz, gerisi (kalanı, artanı, dahası) söz. )

( TAKATTUB[Ar.]: Buruşma. | Kaşların çatılması. )

( TAKTÎB[Ar.]: Kaş çatıp yüz ekşitme. )

( NEVK[Fars.]: Sivri uc. | Kuş gagası. | Kirpiğin ucu. )

( [Divân edebiyatında] Yay. İLE/VE Ok. )

( REVÂK-ÜL-AYN ile/ve HÜDB )

( EBRÛ ile/ve MÜJGÂN, MÜJE )

( EYE BROW vs./and EYE LASH/EYE WINKER )



(1/2)

FaRkLaR'ın devamı için burayı tıklayınız...
( Click here to see further differences!... )




Bu sayfa 01 Ocak 2024 itibariyle 117 kez incelenmiş/okunmuştur.